Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Zor Zamanlar
Zor Zamanlar

Zor Zamanlar

Mario Vargas Llosa

Guatemala, 1954. Eisenhower hükümeti, ABD’nin çıkarlarına ters düşen Başkan Jacobo Árbenz’i Sovyetler Birliği için çalıştığı yalanıyla itibarsızlaştırır. Ardından bizzat CIA’in örgütleyip başına Albay Carlos…

Guatemala, 1954. Eisenhower hükümeti, ABD’nin çıkarlarına ters düşen Başkan Jacobo Árbenz’i Sovyetler Birliği için çalıştığı yalanıyla itibarsızlaştırır. Ardından bizzat CIA’in örgütleyip başına Albay Carlos Castillo Armas’ı geçirdiği bir askerî darbe tertipler. Bu durum, zaman içinde bütün Latin Amerika’yı, ama özellikle de Orta Amerika’yı bir kan gölüne dönüştürecek olaylar dizisini tetikleyecektir.

Zor Zamanlar, Soğuk Savaş yıllarında bütün dünyayı kasıp kavuran uluslararası komplolar ve çıkar çatışmalarından nasibine düşeni fazlasıyla alan küçük Orta Amerika ülkesi Guatemala’nın tarihindeki en acılı dönemin öyküsü. Nobel Ödüllü yazar Mario Vargas Llosa’nın dehası yine tarihsel gerçekleri kurgu kahramanlarla ustaca harmanlamakla kalmıyor, Teke Şenliği’ndeki kötülük timsallerini de bir kez daha karşımıza çıkarıyor.

*

“Zor zamanlardı!”
Ávila’lı Azize Teresa

Üç dostuma:
Soledad Álvarez
Tony Raful ve
Bernardo Vega

“I’d never heard of this bloody place Guatemala until I was
in my seventy-ninth year.”

Winston Churchill

Önce

İnsanların çoğu tarafından tanınmamalarına ve tarih kitaplarında kendilerinden çok az bahsedilmesine rağmen, 20. yüzyılda Guatemala’nın, bir açıdan da bütün Orta Amerika’nın kaderi üzerinde muhtemelen en etkili kişiler olan Edward L. Bernays ve Sam Zemurray kökenleri, mizaçları ve meslekleri itibarıyla birbirlerinden geceyle gündüz kadar farklıydılar.

Zemurray 1877’de Karadeniz’e çok uzak olmayan bir yerde doğmuştu ve Rus toprakları üzerinde korkunç pogromların yaşandığı bir dönemde Yahudi olmanın zorluğundan ötürü kaçtığı ABD’ye teyzelerinden birinin elinden tutarak vardığında henüz on beş yaşını doldurmamıştı. Bir akrabalarının Alabama eyaletindeki Selma şehrinde bulunan evine sığındılar. Edward L. Bernays de Yahudi göçmeni bir aileye mensuptu ama onunkinin düzeyi toplumsal ve ekonomik olarak daha yüksekti, ayrıca ailenin çok ünlü bir üyesi vardı: Sigmund Freud dayısıydı. Dinlerinin emrettiği ritüellerin çok fazla uygulayıcısı olmasalar da, ortak noktalarını teşkil eden Yahudiliğin dışında birbirlerinden tamamen farklıydılar. Edward L. Bernays, bizzat icat etmemiş olsa da, 20. yüzyılın birincil politik, toplumsal ve ekonomik silahına dönüştürecek kadar beklenmedik derecede yüksek seviyelere taşıdığı (Guatemala pahasına) bir uzmanlık alanı olan Halkla İlişkilerin Babası gibi bir şey olmakla böbürlenirdi. Bu doğru olsa bile kendini beğenmişliği onu bazen patolojik abartmalara sürüklerdi. İlk karşılaşmaları 1948’de, birlikte çalışmaya başladıkları yıl olmuştu. Sam Zemurray, Bernays’tan bir randevu talebinde bulunmuştu ve beriki onu, o sırada kullandığı Manhattan’ın göbeğindeki küçük bir büroda kabul etmişti. Kravatsız, tıraşsız, üzerinde rengi solmuş bir mont, ayağındaysa arazi botları olan o iriyarı ve kötü giyimli adamın, zarif giyimli, konuşmasında çok dikkatli, Yardley parfümü kullanan ve aristokrat tavırlı Bernays üzerinde ilk başta çok olumlu bir izlenim bırakmamış olması kuvvetle muhtemel.

“Propaganda isimli kitabınızı okumaya çalıştım ama çok fazla anlamadım,” dedi Zemurray giriş olarak reklamcıya. Sanki her sözcükten kuşku duyarmış gibi tutuk bir İngilizce konuşuyordu.

“Oysaki çok basit, okuma yazma bilen herkesin anlayabileceği bir dille kaleme alındı,” diye cevap veren Bernays bu şekilde onu küçümsemiş oldu.

“Sebep benim eksikliğim olmalı,” diye kabul eden koca adamda en ufak bir rahatsızlık görünmüyordu. “Doğrusu iyi bir okur değilim. Bütün eğitimim çocukluğumda Rusya’da gittiğim okuldan ibaret ve sizin de fark edeceğiniz gibi İngilizceyi hâlâ tam olarak öğrenemedim. Mektup yazmaya kalktığımda sonuç daha da kötü oluyor, her satırda bir sürü yazım hatası yapıyorum. Ben entelektüel hayattan ziyade eyleme ilgi duyan biriyim.”

“Pekâlâ, eğer durum buysa, size nasıl yardımcı olabileceğim konusunda bir fikrim yok Bay Zemurray,” diyen Bernays onu uğurlamak üzere yerinden kalkıyormuş gibi yaptı.

….

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Roman (Yabancı)
  • Kitap AdıZor Zamanlar
  • Sayfa Sayısı360
  • YazarMario Vargas Llosa
  • ISBN9789750764172
  • Boyutlar, Kapak13.5x21 cm, Karton Kapak
  • YayıneviCan Yayınları / 2024

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Dünya Sonu Savaşı ~ Mario Vargas LlosaDünya Sonu Savaşı

    Dünya Sonu Savaşı

    Mario Vargas Llosa

    On dokuzuncu yüzyıl Brezilya’sının derinliklerinde Canudos adlı bir yer vardır; dünyanın bütün lanetlilerinin; hayat kadınları, dilenciler, haydutlar ve her tür paryanın evidir burası. Tarih...

  2. Kent ve Köpekler ~ Mario Vargas LlosaKent ve Köpekler

    Kent ve Köpekler

    Mario Vargas Llosa

    Dünya, Peru’nun en büyük romancısı, 2010 Nobel Edebiyat Ödülü’nün sahibi Mario Vargas Llosa’yı bu romanıyla tanıdı. Yayımlandığında büyük bir skandal yaratıp bir askerî akademide...

  3. Hınzır Kız ~ Mario Vargas LlosaHınzır Kız

    Hınzır Kız

    Mario Vargas Llosa

    Sadece ahmakların mutlu olduğunu söyleseler de, itiraf ediyorum ki kendimi mutlu hissediyordum. Günlerimi ve gecelerimi Hınzır Kız’la paylaşmak hayatımı dolduruyordu. Geçmişteki buz gibi soğuk...

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

  1. Mezarlarınıza Tüküreceğim ~ Boris VianMezarlarınıza Tüküreceğim

    Mezarlarınıza Tüküreceğim

    Boris Vian

    Otuz dokuz yıllık renkli ve verimli yaşamı boyunca romanlar, şiirler, şarkı sözleri yazan, trompetten ve cazdan vazgeçmeyen, oyunculuk, şarkıcılık, mucitlikten de geri kalmayan ve...

  2. İğne Deliği ~ Wiesław Myśliwskiİğne Deliği

    İğne Deliği

    Wiesław Myśliwski

    “İğne Deliği” insanın yazgısı, belleği ve tarihi üzerine bir içsel dinginliğe ulaşma çabasıdır; bu dokunaklı anlatıda, yakın ilişkilerin karmaşık bilmecesi ve hepsinden öte gençlik...

  3. Ölüm Başpiskopos İçin Geliyor ~ Willa CatherÖlüm Başpiskopos İçin Geliyor

    Ölüm Başpiskopos İçin Geliyor

    Willa Cather

    Willa Cather bu en bilinen romanında, 19. yüzyılda ABD’nin güneybatısının çorak topraklarında sessizce yaşanan bir hayatı konu alır. 1851 yılında Peder Jean Marie Latour...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur