“Sanki hiç vedalaşmamışım herhangi biriyle.
Sanki artık hiç özlemiyorum. Kimseyi.
Yazlıklardan ayrılanlar, güneşten solmuş
tişörtlerinin omzunda getirirdi
küçük yaz aşklarının ayrılığını.
Mektuplarla, arada bir güçlükle açılan telefonlarla
yaşatılırdı biraz daha yaz aşkı.
Yaz bitimi, yirmili yaşlarım başlayana dek daha
derin acıtırdı kalbimi ve o zamanlar daha çabuk
onarabilirdi kalbim kendini. Bir ayrılığın, uzun
bir yola çıkmanın, bir şehre son kez bakmanın
burukluğu ile baş etmeyi öğrendim sonunda…”
ÖNSÖZ
“YAHUT VAKİT OLMADI…”
Evde yalnızdım. Eski kitaplarımın yeniden basımları için hepsini bir kez daha gözden geçirmek gerekiyordu. Yaz Bitmesin’i elime aldım ve okumaya başladım. Yirmi dakika sonraydi sanırım. Birden ağlamaya başladım.
Fark ettim ki üzerinden geçen zaman sadece on yıl ama yazdıklarımı, yaşananları unutmuşum ve bahsi geçen kişilerin çoğu artık hayatımda değiller.
Yirmilerimin sonu, otuzlu yaşlarımın başlangıcı ve hayatla ilgili keşiflerimin, o başıma ilk kez gelmiş ve bundan sonra gelmez sandığım olayların, duyguların tazeliği ile karşılaşmak hüzünlendirdi sanırım beni.
Yaz Bitmesin benim üçüncü kitabım ve 300 bin bandındaki ilk aşkımdır.
Birinci kitabım Hayat Güzeldir ise bir televizyon günlüğüydü ve asla planlanmış bir yazı kariyeri için kaleme alınmamıştı. O dönem doksan bin adete yakın bir satış yapması sadece yazı ve yayıncılar dünyasını değil, beni de şaşırtmıştı. Beklenmedik bir ivmeydi benim için.
Kitap çıktıktan kısa bir süre sonra bir hafta sonu, gazetelerden birinde çok satanlar listesine gözüm takılmıştı. Her zaman yaptığım, rutin bir göz gezdirmeydi aslında. Samimiyetle söylüyorum, kitabım aklımda bile yoktu. Listenin yedinci sirasında kendi adıma ve kitabıma rastladım birden. Gözlerime inanamıyordum. Türkiye’nin çok satan kitaplar listesinde yedinci sıradaydım. O sevinçle tanıdığım kim varsa aradım. Herkesi haberdar ettim ve heyecanla bir sonraki haftayı beklemeye başladım. Nihayet o sabah geldi. Gazeteyi telaş içinde elime aldım, o sayfayı açtım ve listede yedinci sıraya baktım. Yıkıldım!
Yedi numarada bir başka kitap vardı. Sonra sekiz, dokuz ve onuncu sıraya baktım. Hayır, ben yoktum. Sadece bir hafta kalmıştım demek listede. Olsun, bu bile büyük bir başarıydı. O listede adımı bir kere görmüştüm ya, daha ne istiyordum. Aklıma listenin üst sıralarına bakmak gelmiyordu. Listenin tam ortasında bir başka kitabın görseli vardı ve listeyi ikiye bölmüştü. Başıma gelene razı olup üst sıralara baktım
ve…
Ve oradaydım. İki numarada “İclal Aydın, Hayat Güzeldir” yazıyordu.
Banyoya gittim ve büyük aynada kendimi izledim bir süre. Bu oyunculuktan kalma bir alışkanlığımdı o yıllarda. Bir şey başıma ilk kez geldiğinde hemen aynaya bakar yüzümdeki ifadeyi ezberime almaya çalışırdım. “Bu şaşkın yüzü kaydet,” dedim kendime. “Bak bu çok güzel bir gün, hiç unutma!”
Sonra o aynada bilseniz kaç ifade ile karşılaştım o evde oturduğum yıllarda.
O ev…
Kızım Lâl, birinci kitabım Hayat Güzeldir, ikinci kitabım Bitmiş Aşklar Emanetçisi, Vatan gazetesindeki köşem, açılışından kapanışına yayın yönetmenliğini yaptığım dergimiz Gülümse o evin uğuruyla doğdular.
Başıma gelen güzelliklere hazırlıksız yakalanmıştım. Mutsuzlukla baş etmek güç diye düşünülür ama mutluluğu elde avuçta tutabilmek çok daha zordur malumunuz. Arsız, özgür bir küheylandır o.
Yaz Bitmesin, yani üçüncü kitabım 100 bin adetle çıkış yaptı. Ertesi gün yayınevinin yöneticisi beni arayıp “Pazartesi günü ikinci 100 bin dağıtıma çıkıyor,” dediğinde kalbim titredi. Bu, listede adımı yedinci sırada görmeye benzemiyordu. O gece hiç uyuyamadım.
Çünkü artık ya kaybedersem korkusu ele geçirmişti beni. O ev… Ah, o güzel ev.
Yaz Bitmesin, o evde yazılmış günlük yazıların kitabıdır. Okurumla birlikte geçiriyorduk bütün güzel ve zor zamanları. Hakiki bir arkadaşlık vardı aramızda. Sanırım keşfettiklerimizin heyecanı, yıllar içinde hepimizde bir yorgunluğa dönüşmeye başladı. Kozasından çıkan ipek böcekleriydik, kelebek olduk ve kısa ömrün karşısında dayanıksız olduğumuzu anladık. Kabuklar, kapılar, yapılar, duvarlar örmeye başladık.
Yıllar hız kazandı.
Kitaplarımın yeniden basımları için her birine yeni giriş yazıları yazmak istedim. Yaz Bitmesin’deki yazılar bir kalbin ilk güzel hasadı gibi geldi şimdi yeniden okuduğumda. Kim bilir beni bu kadar ağlatan belki bu olmuştur.
…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Deneme
- Kitap AdıYaz Bitmesin
- Sayfa Sayısı180
- Yazarİclal Aydın
- ISBN9786051423883
- Boyutlar, Kapak13.5 x 21 cm, Karton Kapak
- YayıneviArtemis Yayınları / 2021
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Her Şey Yerli Yerinde – İlk Aşklar ve Son Öyküler ~ Oliver Sacks
Her Şey Yerli Yerinde – İlk Aşklar ve Son Öyküler
Oliver Sacks
Oliver Sacks’ın ölümünden sonra yayımlanan üçüncü derlemesi “Her Şey Yerli Yerinde”, ünlü nörolog-yazarın ilgi alanının genişliğini gözler önüne seren yazılardan oluşuyor. Bunlardan bazılarında Sacks’ın...
- Dem Bu Demdir ~ Mustafa Kutlu
Dem Bu Demdir
Mustafa Kutlu
“Küresel kapitalizm ‘eski dünya’yı çöp sepetine süpürüyor. Burada bildiğimiz has edebiyata yer yok. O ki, netice itibarı ile bir inanca, bir fikre, bir felsefeye,...
- Mişima ya da Boşluk Algısı ~ Robert Walser
Mişima ya da Boşluk Algısı
Robert Walser
En göz alıcı ve en tatmin dolu yaşam sırasında, hakikaten yapılmak istenen nadiren yerine getirilir ve Boşluk’un derinliklerinden ya da yüksekliklerinden, olmuş ile olmamış...