Yasak Sevişmek
“Bir gül takıp da sevdalı her gece saçlarına / çıktı mı deprem sanırdın ‘kara kız’ kantosuna / titreşir kadehler camlar kırılır alkışlardan / muammer bey’ in gözdesi karantina’lı despina”… Hemen dilimizin ucunda durur aslında Attilâ İlhan; mırıldanan bir şarkı olur, dökülüverir sokaklara. Ya da belleğimizin bir yerlerinde uslu uslu öylece oturmaktadır: “beni de kırdılar içimden kırdılar / karanlık camlardan sular akıyordu / şimşekli bir boşlukta saat vurdu / beni de kırdılar belki yalnızdılar / belki onların da çocukluğu yoktu / bütün şarkılara kapalıydılar/ bir genç kız değmemişti saçlarına”. Her yeni aşk, her yeni hüzün, her yeni bahar, her yeni heyecanda canlanır içimizdeki Attilâ İlhan; o bizim şair tarafımızdır…
İçindekiler
biraz paris
biraz paris
– 1 place pigalle
– 2 place blanche
– 3 place clichy
yanlışlık balladı
– 1 josiane
– 2 saksonya düşesleri
– 3 margot
-4 tombul magda
iki sonbahar kaçakçısı izmir’de yakalandı
– 1 yalnızgezer
– 2 semplon treni
– 3 venedik
– 4 üç yaşamak
-5 savcılıktaki ifademdir
yasak sevişmek
yaş kırktan yukarı
ölmek yasak
demirboğan
artı sonsuz
exodus
ağustos mızıkacıları
karanlığın tadı
ben artık küsüm
yasak sevişmek
elimden gelen bu
usturanın ağzında
gitmek süleyman şahkulu
yüksek gerilim
yorgunlar sendikası
ç koçaklaması
ç koçaklaması
osmanlı kasidesi
mehmed sıradağları
şehnâz faslı
dersaadet
eski rumeli
– 1 karşılama
– 2 hânende müjgân’ın son günleri
– 3 mülazim ihsan bey’in son günleri müjgân’a aşk şarkıları
hasköy bahriye kahvesi
– 1 hasköy bahriye kahvesi’ne gazel
-2 hüseyin avni bey
– 4 hisarlı ifâkat hanım
– 3 yüzbaşı ‘kazbek’ rıza’ya beşleme
– 5 ifâkat hanım’a şarkı
– 6 spartakist niyazi bendeniz
-7 bahriye kahvesi’nden ayrılış gazeli
bir özge muammer bey
– 1 o nihavent bahçe
– 2 muammer bey’in karanlığı
– 3 karantina’lı despina
– 4 muammer bey’in aydınlığı
– 5 sarmaşıklı yalı
çalar saat
meraklısı için notlar
bir tarafım, böceklerinden yıldızlarına kadar kâinatın kala- balığını ve dünyanın dört bucağında kaynaşan insanları burnu- mun dibinde hissediyor, onlarla beraberim, onların içinde; bir tarafım ise yapayalnız, öylesine yalnız ki bunu, bu hissi ömrüm- de ilk defa duyuyorum; kederden boğuluyorum bazen, bir tara- fim boğuluyor, bir tarafım ama boğuluyor, bunu, bu yalnızlık duygusunu, bu kahrolası kederi yenmem lazım…”
nâzım hikmet
biraz paris
tu es debout devant le zinc
d’un bar crapuleux
tu prends un café à deux sous
parmi les malheureux
apollinaire
biraz paris
– 1. place pigalle
telefonlarla geldi telaşlı ve ürkek
birdenbire geldi beklemiyordum
hayli dargın sesi kalın ve titrek
umutsuzluğuma geldi oysa yorgundum
üstelik incittim de istemeyerek
akşamdı samanyolu patlamıştı
bütün sacré coeur silme akordeon
mulhouse❜lu muydu neydi işte unuttum
ilk yudumda ağlamaya başlamıştı
şakakları ter içinde gece saat on
kibrit aranıyor göğüs geçirerek
bütün sevgilerinde yanılmıştı
bir omzuna almış sanki gökyüzünü
dudakları masmavi alsace lorrain
yüzü cermenlerin en eski hüznü
hölderlin bakıyor sisli gözlerinden
ellerini şöyle okşayacak oldum
duydum nabzının gök gürültüsünü
adı yağmur mu güz akşamüstü mü
uzak bir panayırda ip atlayan çocuklar
dalgalar vurdukça sarsılan mendirek
gecesi kaydı mı nedense beni arar
dilinde özürler bilerek bilmeyerek
zenciler çaldı mı cazın hali başka
çinlinin biri kendini siliyor
oturduğu yerde içtikçe eksilerek
barın camlarına orospular çiziliyor
özlem büyük korku epeyce şaka
telefonlarla geldi telaşlı ve ürkek
birdenbire geldi beklemiyordum
hanidir içimden bir başkası geçiyor
gözlerim hanidir ondan uzakta
hölderlin’i bırakmıştım artık sevmiyordum
-2. place blanche
bir çocuk kemancı akşama dağılan
aseton kokulu erkek orospular
incecik kaşlarını çalmış kadınlardan
kirpikler takınmış karanlıkta uzar
bir zenci ansızın kırılır yalnızlıktan
dumanlı bir şişe sanki damar damar
belki sakal bırakmayı geçirir aklından
belki red star’da kaleci oynamayı
geç oldu saat korkuları çaldı çoktan
sokak ağızlarında cezayirli itler
cyrano kahvesi’nde tastamam bekliyorum
gelmeyecek misin yoksa gelmeyecek misin
suçlu suçlu çıkarak uykusuzluğundan
günlerdir kötümsersin tasalar içindesin
durup durup uzakları dinlemektesin
yoğun sesler aranıp çocukluğundan
o gece verdiğin kitabı okudum
içim bir çam ormanı rüzgâr dolaşıyor
mösyö fernand gitmiş az önce sordum
kızlar deli deli üstüme güldüler
kızıl çizmeli berthe hep öyle çirkin
küçük lili lejyonerle yaşıyor
nasıl olduysa oldu plakta sesin
sokak ağızlarında cezayirli itler
cyrano kahvesi’nde tastamam bekliyorum
gelmeyecek misin yoksa gelmeyecek misin
-3. place clichy
büyük harflerle yazılır asfalta gözleri
cigarasını fren lambalarından yakar
sarışın bir hergele sevmişti isveç’li
sokaklarda resim yapardı geceleri
kaşlarını alırdı dudaklarını boyar
kaç ülkeden çıkarılmış serseri
yalnızlıklarını eklediler uç uca
otellerden bir otel sabaha karşı
gare de l’est’de neonların dilsiz telaşı
kız sevilmekten yorgun oğlan bulmaca
marsilya’dan yazar bir arkadaşı
haydutluğuna çağırır gündüz gece
iki yalnızlık da başına kaldı
jarry sokağı’nda marie-madeleine’in
eskiden gülerdi parlak bir gülüşü vardı
artık boş vagonlar gibi gözleri derin
aşağılık bir yerinde içlenmelerin
çoktan iflah etmeze çıktı adı
…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Şiir
- Kitap AdıYasak Sevişmek
- Sayfa Sayısı120
- YazarAttila İlhan
- ISBN9786254297700
- Boyutlar, Kapak12,5 x 20,5 cm, Karton Kapak
- Yayıneviİş Bankası Kültür Yayınları / 2024
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Çile (kod4) ~ Necip Fazıl Kısakürek
Çile (kod4)
Necip Fazıl Kısakürek
ŞİİRLERİM ve şairliğim Şairliğim on iki yaşımda başladı. Bahanesi tuhaftır: Annem hastane deydi Ziyaretine gitmiştim… Beyaz yatak örtüsünde, siyah kaplı küçük ve eski bir...
- Hüsn ü Aşk ~ Şeyh Galip
Hüsn ü Aşk
Şeyh Galip
Klasik şiirimizin tekrara düştüğü, ihtişamlı devrini günden güne kaybettiği, mazmun zenginliğinin son bulduğu bir devirde yazılan, son büyük mesnevilerinden biri olan Hüsn ü Aşk’ı, Orhan...
- Kafesteki Çikolata ~ Mehmet Atilla
Kafesteki Çikolata
Mehmet Atilla
Olur ya Bütün amaçlarınıza Ulaştınız diyelim Hani günün birinde (noktalı virgül) Eğer o gün Şiir yoksa hâlâ yaşamınızda Ve henüz