Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Yaratıcı Yazma İçin Yaratıcı Drama
Yaratıcı Yazma İçin Yaratıcı Drama

Yaratıcı Yazma İçin Yaratıcı Drama

Müjdat Ataman

Eğitim bilimi de diğer bilimler gibi değişiyor ve dönüşüyor. Bu dönüşüm, değişim içinde belirli beceriler önemini yitirirken bazıları varlığını koruyor. Kendini ifade etme becerisi…

Eğitim bilimi de diğer bilimler gibi değişiyor ve dönüşüyor. Bu dönüşüm, değişim içinde belirli beceriler önemini yitirirken bazıları varlığını koruyor. Kendini ifade etme becerisi olan “yazma” eylemi de bunlardan biri.

Günümüzün hızlı akan dünyasında öğrenciler yazma faaliyetinden uzaklaşıyor ve bu tür çalışmaları bir yük olarak görüyor. Gerçek şu ki sevdiremediğimiz bir alanda öğrencilerin gelişmesine katkı sunmamız oldukça zor. Öte yandan, oyuna dönüştürülmüş süreçlerde karşılaştıkları beceriler, yazmayı öğrenciler için bir yük olmaktan çıkarıp keyifle katıldıkları bir çalışmaya dönüştürebilir.

İşte bu kitap, yaratıcı drama atölyeleri kurgusu içinde öğrencilerin yazmaya karşı olumlu tutum geliştirmeleri, yazma çalışmalarına severek ve isteyerek katılmaları için hazırlandı. Şimdi sıra sizde…

İÇİNDEKİLER

GİRİŞ 11
YARATICI YAZMA VE DRAMA 24
YARATICILIK 24
YARATICI DRAMA VE YARATICI EĞİTİM 26
Yazma ve Yazılı Anlatım 34
İlköğretim Programlarında Yazma Eğitimi 35
Yazma Türleri 39
Yaratıcı Yazmanın Tarihçesi 40
Yaratıcı Yazma 41
Yazınsal Türler – Öykü 44
Yazınsal Türler – Şiir 47
Yazınsal Türler – Masal 49
YARATICI DRAMA VE YARATICI YAZMA 50
YARATICI YAZMA ÖRNEK ATÖLYELERİ 53
Bu Kitap Nasıl Kullanılır? 53
1. Bu Masalda Bavulun Ne İşi Var? 55
2. Gazeteye Haber Bul 62
3. Bir İple Dünyayı Kurtarmak 65
4. Bir Kapı Açılır 69
5. Senden Kim Çıkacak? 72
6. Kurtuluş 76
7. İç İçe Masallar 81
8. Bir Küçük Kız 86
9. Ormanda Sorun Var 92
10. Bir Parmak 96
11. Sandalyenin Anlattıkları 99
12. Sardes 103
13. Bu Taşı Özel Yapan Sensin 107
14. Daldan Dala Öyküler 112
15. Eller Eldivenler 116
16. Geçmiş Zaman Tanrıları 121
17. Göç 124
18. Hümelüp Gümelüp 127
19. Sorunu Çöz 130
20. Kesişen Yaşamlar 134
21. Minderim 137
22. Yıldız 139
23. Zaman Makinesi 142
24. O Gün Farklı Sonlansaydı 145
25. Sebze Bahçesi 149
KAYNAKÇA 156

Giriş

Yaratıcı Yazma İçin Yaratıcı Drama kitabını yeniden düzenlemek ve yayına hazırlamak için bilgisayarın başına oturuyorum, kitaba nasıl bir giriş yapmalıyım diye düşünüyorum. Başlıyorum yazmaya… Uzun bir paragrafın içinde yol alırken kayboluyorum, duruyorum, yok olmadı diyerek bütün yazdıklarımı siliyorum. Zihin akışım ile yazma akışım birbirini takip etmiyor, dağılıyorum. Yok olmuyor, yazdıklarımı beğenmiyorum, siliyorum, yeniden yazmaya başlıyorum. Yazma ve silme tekrarı çoğalıyor, yormaya başlıyor. “Giriş yazısı bu Müjdat!” diyor iç sesim. Okuyucunun kitabını açtığında göz göze geleceği ilk kelimeler bunlar, o yüzden çok dikkatli olmalısın. Bu satırlardan sonra kitabın kapağını kapatabilir ya da ne anlatacak acaba diyerek okumaya devam edebilir.

Sonucun keskin bir seçime çıkıyor olması zaten var olan kaygıyı iyice artırıyor. Yazmak paylaşmaksa, yazılanların paylaşılmaya değer olup olmadığına da okuyucu karar verecek. Tam bu aşamada, ben kendim içim yazıyorum zaten diyerek bu açmazdan sıyrılma şansım da yok. Sınıfta öğrencileriyle yazma çalışması yapan öğretmenler için yazıyorum bu kitabı, cümlelerim görücüye çıkacak biliyorum. Ve yine biliyorum ki şu an yazdıklarım benden bir parça can taşıyacak, bana düşense bu cana anlam katmak olacak. Yazarken beynimdeki sesle, bir önceki cümle ile, anlatımdaki bağlamla, arkada çalan ezgi ile, bir sonra gelecek cümle ile, başlayan yağmurun sesiyle, masadaki kahvenin yeri ile mücadele ediyorum. Sıkışınca, tam da şu an olduğu gibi derin bir nefes alıyorum, yazdıklarımı baştan sona yeniden okuyorum her seferinde ve diyorum ki “yazmak” çok zor, vazgeçmek çok kolay.

Başlaması yüksek motivasyon gerektiren, sürdürmesi zor olan yazma eylemini öğrencilerimizle nasıl buluşturalım da yazma eylemi yüke değil, başlamaya ve denemeye değer görülsün diye yazdığım ve içinde atölye çalışmalarının yer aldığı bir kitabı okumaya başladınız. Umarım kitabın sonuna kadar beraber oluruz.

Yazma üstüne romantik bir esinti hissettirebilecek bir girişle kitaba başlamak daha iyi olabilirdi. Yazmanın tutku olduğunu, bu aşka düşenin iflah olmayacağını, yazmaya başlayınca kalemin kendi kendine hareket ederek kelimelerin dansının başlayacağını söyleyebilirdim. Okumalara doyamadığım yazarların okul yıllarında okuduğum kitaplarından örnekler verir, onların da derslerde pek parlak olmadığını söyler,” bak sonra nasıl da yazmaya başlamışlar, demek ki zamanla olacak, bekleyin” diyebilirdim.

Sevdiğimiz yazılı anlatıların hafızalarımıza kazınan bölümlerinden alıntılar yaparak “öğrencilerimiz de böyle yazabilir, yeter ki isteyelim” diyebilirdim. Buraya bir Yaşar Kemal betimlemesi alabilir, “öğrencileriniz de böyle betimlemeler yapsın ister misiniz” diyerek motivasyonu artırabilirdim. Ama yapmadım çünkü biliyorum ki yazma becerisi de diğer beceriler gibi sadece istemekle, motive olmakla başarılı olunabilecek bir alan değil. “Öğrencilerinize beş adımda nasıl öykü yazdırırsınız” gibi anlamsız, popülist bir reçete de sunamam size.

Ömrünün uzun bir bölümünü sınıfta öğrencilerle geçiren biri olarak şunu söyleyebilirim ki emek vermediğimiz ve öğrencilerimizin gelişimini desteklemediğimiz herhangi bir konuda başarılı olma şansımız yok. Yazma becerisi kendiliğinden gelişmez, ilham gelince ortaya çıkmaz, peri çıkıp yıldız tozu atarak öğrencilerimize beceri kazandırmaz. “Göbeğim olmasa, karın kaslarım olsa” cümlesi güzel bir istek cümlesi, bu isteğin gerçekleşebilmesinin koşulu ise çalışmaktan ve hatta çok çalışmaktan geçiyor.

Karın kaslarımız göz almasa da göbeksiz olmak iyidir. Yazarlar yetiştirmeyecek olsak da yazmayı seven, duygu ve düşüncelerini yazılı olarak iyi ifade edebilen öğrencilerimiz olabilir. Bunun ön koşulu da yine çalışmaktan geçiyor. Yazma becerisi gelişir yeter ki bu alanda öğrencilerimizle çalışmaya başlayalım. Uluslararası akreditasyonu olan bir programın uygulandığı okulda öğrencilere yazma sınavında bir hayvan türünün yok olduğunu varsayarak bu hayvan türünün yok olması sonucunda yaşananları yazmaları istenmişti. Buraya kadar her şey normal görünürken bu çalışmanın altına düşülen not işin rengini değiştirmişti:

“Cevabınızı en az 300 kelime ile açıklayınız.” Öğrenciler balıklar olmasaydı, sürüngenler olmasaydı, memeliler olmasaydı diye başladıkları giriş cümlelerine üç dört ek cümle daha yaptıktan sonra boş boş bakmaya başlamışlar. Sınavda kaynak kullanımının serbest olması da bir şeye yaramamış, az buz değil 300 kelimeyi bir araya getirmekte zorlanmışlar. Kimisi bitirememiş, kimisi öylece kâğıda bakmış, kimisi de konudan konuya atlamış, kimisi de ilgili ilgisiz konu bütünlüğü olmayan cümleleri art arda eklemiş. Mesela bir öğrenci, “Balıklar olmasaydı, balıkçılar olmazdı, balıkçılar olmasaydı, olta satanlar olmazdı, olta satanlar olmasaydı oltacı dükkanları boş kalırdı, dükkanlar boş kalsaydı dükkân sahipleri kira alamazdı, bu durumda dükkân sahipleri ailelerini geçindiremezdi, aileler mutsuz olurdu.

Dükkân sahipleri çocuklarını okula gönderemezdi. Çocuklar okula gidemediği için okuma-yazma öğrenemezdi ve kültürsüz bir nesil yetişirdi” diye cümleleri arka arkaya ekleyerek yanıtlamıştı soruyu. İşte bu ve benzeri yanıtlar bize önemli bir konuda ayna tutuyor. Verdiğimiz “eğitim” adlı eseri bir de yazma becerisi açısından gözden geçirmemiz ve şapkayı önümüze alıp düşünmemiz gerekiyor. Biz öğrencilerimizin yazma becerisini geliştirecek bir öğretim programına sahip miyiz? Öğrencilerin genel olarak yazılı anlatımdan hoşlanmadıklarını ve kendilerini yazılı olarak ifade etmekte zorlandıklarını söylersek yanılmış olmayız.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Eğitim Popüler Bilim
  • Kitap AdıYaratıcı Yazma İçin Yaratıcı Drama
  • Sayfa Sayısı160
  • YazarMüjdat Ataman
  • ISBN9786257112833
  • Boyutlar, Kapak, Karton Kapak
  • YayıneviElma Yayınevi / 2023

Yazarın Diğer Kitapları

  1. 112 Öğretmenliğime Notlar ~ Müjdat Ataman112 Öğretmenliğime Notlar

    112 Öğretmenliğime Notlar

    Müjdat Ataman

    Öğretmenlik; her günü bir diğerinden farklı, tekrarı olmayan muhteşem bir meslek ve uzun bir öykü. Öğretmenliğe yeni başlayanlar için yaşanmışlıklardan, örnek olaylardan yola çıkarak...

  2. Açılın Ben Öğretmenim ~ Müjdat AtamanAçılın Ben Öğretmenim

    Açılın Ben Öğretmenim

    Müjdat Ataman

    Öğrencilerin ayaklarının geri geri gittiği okullarda iyi dersler işlemenin yolunun strateji, teknik, yöntem, ipuçları bilmekten geçtiğini yıllar içinde deneyimleyerek öğrendim. Öğrenmek kadar öğrendiklerini paylaşmanın...

  3. Açılın Ben Çocuğum ~ Müjdat AtamanAçılın Ben Çocuğum

    Açılın Ben Çocuğum

    Müjdat Ataman

    Bu kitap, aileleri okulla tanıştırmak ve okulun içinde yaşananları eğitimci gözüyle yansıtmak; eğitimcilere de ailelerin penceresinden yansıyanları göstermek için yazılmıştır. Okul ve aile arasındaki...

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur