Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Varoluş ve Psikiyatri
Varoluş ve Psikiyatri

Varoluş ve Psikiyatri

Engin Geçtan

Engin Geçtan, 1975-1990 yılları arasında uzmanlık alanı olan psikiyatride meslek dışı okurlar tarafından da ilgiyle karşılanan dört kitap yazdı. Varoluş ve Psikiyatri, bugün birer…

Engin Geçtan, 1975-1990 yılları arasında uzmanlık alanı olan psikiyatride meslek dışı okurlar tarafından da ilgiyle karşılanan dört kitap yazdı. Varoluş ve Psikiyatri, bugün birer klasik haline gelmiş bu dörtlünün sonuncusu. Aynı zamanda yazarın salt akademik ilgiden hareketle başladığı yazma çalışmalarının odağına giderek insanı ve insanlık hallerini yerleştirdiğini de gösteriyor bu kitap.

Geçtan’ın şimdi kırk yılı aşmış meslek yaşamı boyunca geçirdiği düşünsel dönüşümleri de içerdiğinden, bir anlamda deneyimsel-düşünsel bir otobiyografi de sayılabilir Varoluş ve Psikiyatri.

Kitabın birinci bölümünde, çalışma alanı ve bu alana kişisel yaklaşım tanıtılırken, diğer yandan da bir “süreç” olarak insan anlatılıyor; ama süregiden bir kültür içinde yaşayan bir insan bu. “Anlamsızlık”, “Narsisizim”, “Yaşam ve Ölüm” başlıklı yazılardan oluşan ikinci bölümde ise, yazarın klinik çalışmalarında birçok insanla paylaştığı bir dizi temel varoluş sorusu ele alınıyor.

İÇİNDEKİLER
Önsöz

Birinci Bölüm: Psikiyatrıi, Psikanaliz, Psikoterapi Vesaire
Psikiyatri
Varoluşçu Psikiyatri
Psikoterapi
Psikoterapist

İkinci Bölüm: Varolmak ya da Olmamak
Anlamsızlık
Narsisizm Çağında Kim Ne Yapmakta?
Yaşam ve Ölüm

Ek :Yaratıcılık ve Psikiyatri
Kaynakça içerir

**

Önsöz, Ocak 1990, s. 7-9

Bu kitapta bir “süreç” olarak insanı anlatmak istedim ve bu amaçla, ona “varoluşçu psikiyatri” açısından yaklaşmayı denedim. İnsanın dünya içindeki varoluşu çeşitli yönlerden tartışılabilir. Alanım psikiyatri olduğu için düşüncelerimi bu çerçevede sınırlamayı yeğledim.

Önceki yazdıklarımı okumuş olanlar, bu kitabın içeriğini geçmişte ortaya koyduğum bazı görüşlerle yer yer farklı, hatta çelişkili bulabilirler. İnsanın bir “durum” olmaktan çok, bir “süreç” olduğu kabul edilebildiğinde, bu değişimin anlayışla karşılanacağını umuyorum.

1986 kışında katıldığım bir kültür-sanat etkinliğinde arkamda oturan birkaç genç, gösteri başlamadan önce kitaplardan konuşuyorlardı. Bir ara benim yazdıklarımdan da söz etmeye başladılar. Böylesi bir veriyle her zaman karşılaşamayacağım için dikkatle dinlemeye başladım. Önce olumlu şeyler söylediler. Sonra biri, İnsan Olmak kitabını henüz okumadığından söz ederek, okumuş olanlardan birinin görüşünü sordu. “O kitap deliliğe methiye!” diye cevap verdi diğeri. Kitabı ben öyle algılamadığım için şaşırdım ve biraz düşündüm. Ama böyle bir yorumun, kitabın içeriğiyle mi, yoksa içinde yaşadığımız kültürle mi ilişkili olduğuna karar verebilecek kişi tabii ki ben olamazdım.

Bu kez yazdıklarımın, süregelen kültürde insanın kendine ve çevresine bakış açısı yönünden farklılıklar içerdiğini ben de kabul ediyorum. Amacımın karşıtlık olmadığının anlaşılabileceğini umuyorum. Çünkü bu kitapta anlattıklarım, yıllar içinde kendiliğinden gelinmiş bir “evre”nin ürünü. Üstelik bu evre, tek başıma olmadığım bir yer. Yazdıklarımı okurken, benzer bir süreci benden önce ve benim gelebildiğim yerden kıyaslanamayacak kadar öteye taşımış insanların yapıtlarından alıntılarla karşılaşacaksınız. Böyle bir kitabı yazmamın temel nedeni, ilgi duyduğum bir konuyu ve birlikte yaşadığım bir alanı tanıtmaya çalışmak. Ama bunun yanı sıra, biraz da ait olduğum kültüre farklı bir açıdan bakmayı “denemek” istediğimi sanıyorum.

Dünyadaki varoluşçu psikiyatrist sayısı kadar varoluşçu psikiyatri yaklaşımı olduğunu söyleyen Viktor Frankl’ın bu görüşüne katılıyorum. Bu nedenle, birazdan okuyacaklarınızın belirli bir düşünce ve uygulama tarzını, kişisel yorumum doğrultusunda yansıttığını açıklama gereğini duyuyorum. Kimileri geleneksel bilimsel yöntemleri hiçe saydığımı düşünebilir, kimi ise tam karşıtı yönlerini seçerek yazılanları tutucu bulabilir. İnsan denen olguya benimkinden farklı yaklaşanların yazdıklarını da izlemeye çalışıyorum ve onlardan çok şey öğreniyorum. Ama kısmi bir entelektüel yalnızlığın ürünü sayılabilecek olan bu kitaba inandıklarımı koydum. Ülkedeki meslek ortamımın genel gidişinden biraz farklı bir doğrultuda hareket etmiş olmamdan kaynaklanan böylesi bir yalnızlık, diğer yalnızlıklardan farklı bir yaşantı. İsteyene, sistemin sunduğu bazı hazır kalıpların çekiciliğine direnebilme gücü veren ve dünyanın başka yerlerinde benzer bir seçimi yapmış başka insanlarla paylaşılabilen bir yalnızlık.

Kitabı yazarken, yer yer doğrudan meslek ortamıma yönelmeme rağmen, genelde meslek dışı okuyucumu ön planda tutmaya çalıştım. Yalnızca, Birinci Bölüm’ün girişindeki “Psikiyatri” başlıklı tartışma bu amacın dışında kalmış olabilir. Ama “hazır çözüm” arayışında olan okuyucuma düş kırıklığı yaşatacağımı önceden belirtmek isterim.

Bir bölümü dışında bu kitap 1989 yılının son aylarında yazıldı, ama zihinsel hazırlığı ve oluşumu üç yıl sürdü. Yazdıklarımı kişisel görüşlerimle sınırlamak istemediğim için, bu süre içinde daha önce okumuş olduğum birçok kitabı kısmen ya da tümüyle yeniden gözden geçirdim, okumamış olduğum bazı kitap ve makaleleri okudum. Elimdeki materyel ve üniversite kitaplığı yeterli değildi, ama bu konuda birçok kişi çeşitli biçimlerde bana yardımcı oldu. Yurt dışından kitap ya da fotokopi gönderen, getiren, kolay bulunmayan eski basım bazı kitapları kendi kitaplığından ödünç olarak gönderen bazı yabancı meslektaşlarım, dostlarım ve öğrencilerimin yanı sıra, iki ayrı türde bilgisayar virüsünün eşzamanlı olarak programlara karışması sonucu çıkan bazı sorunların çözümlenmesinde bana yardımcı olan genç meslektaşıma burada şükranlarımı sunmak istiyorum.

Kitap, biraz alıntı bilgi birikimini, çok sayıda yılı kapsayan klinik yaşantıların izlerini ve bazı anları içeriyor. Ayrıca, yazarken tüm meslek yaşamımı gözden geçirmemi de gerektirdi. Bu arada, meslek yaşamımın başlangıç dönemi de zaman zaman gözümde canlandı. O dönemdeki oluşumuma katkıda bulunan birçok insandan özellikle üçünü sık sık hatırladım. Bu nedenle, dinamik psikiyatri ve psikoterapi alanında sunduğu deneyim ve bilgilerin yanı sıra, bir tarz edinmemde de bana örnek olmuş olan Alfred Messer’i, meslektaş ilişkisi ve profesyonellik yönünden bana çok şey kattığına inandığım Nahum Katz’ı ve bilimsel merak denen olguyu şahsında yaşadığım ve biraz da paylaşabildiğim Lauretta Bender’i burada saygıyla anmak istiyorum.

Meslek yaşamım boyunca çok sayıda insanın iç dünyalarını paylaştım. Bu seçkin ve yürekli insanlar sayesinde dünyayı daha az yargılamayı öğrendim. Sanırım en büyük teşekkürü onlara borçluyum. Onlar olmasaydı bu satırlar da olamazdı.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) İnceleme Psikoloji
  • Kitap AdıVaroluş ve Psikiyatri
  • Sayfa Sayısı208
  • YazarEngin Geçtan
  • ISBN9789753424530
  • Boyutlar, Kapak, Karton Kapak
  • YayıneviMetis Yayınları / 2016

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Kırmızı Kitap ~ Engin GeçtanKırmızı Kitap

    Kırmızı Kitap

    Engin Geçtan

    “Her Okunuşunda Değişecektir” s. 5-10 Yakıcı sıcak bir yaz günü öğleye doğru. Bir kaldırım kahvesinde birbirinden uzak masalarda kendi başlarına oturan bir kadın ve...

  2. Mesela Saat Onda ~ Engin GeçtanMesela Saat Onda

    Mesela Saat Onda

    Engin Geçtan

    Psikiyatri üzerine yazdığı çok sevilen kitaplarından sonra, art arda yayımladığı romanları ile edebiyat okurlarının sevgisini kazanan Engin Geçtan, dört yıl aradan ve Türkiye’de yaşanan...

  3. Kuru Su ~ Engin GeçtanKuru Su

    Kuru Su

    Engin Geçtan

    Engin Geçtan’dan iklimin altüst olduğu 2012 yılının Aralık ayında geçen bir İstanbul romanı: Kuru Su. “Fırtına durmuş, kar yağışı sürüyor, tanecikler giderek incelerek. Şehrin...

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur