Bu kitabın amacı, çocukların büyük anne ve dede sevgisinden mahrum, büyüdüğü çağımızda, zayıflayan aile bağlarını güçlendirmek ve geniş aile kültürüne katkıda bulunmaktır.
***
İçindekiler
Önsöz 9
Birinci Bölüm
SEVGİLİ TORUNUM
Hoş Geldin Sevgili Torunum 15
Dedeler Neden Torunlarını Şımartır? 19
Anne ve Babanın Çocuğa Nasihati 27
İnşallah Sen de Bir Gün Anne Olacaksın 31
Çocuğumuza Verdiğimiz İsmin Güzel Bir Anlamı ve Hikâyesi Olsun 34
Büyüklerin Yanında Çocuk Sevmek Ayıp mı? 39
II. Bölüm
GENİŞ AİLE
Çocuk İçin Geniş Ailenin Önemi 43
Evlerde Aile Büyüklerinin Bir Odası Olsun 48
“Dede, Gel Kucağıma Otur!” 50
Torun Kokusunu Alamadan Ölmek 54
Dedeler Torunların Her İsteğini Yerine Getirip Şımartmamalı 57
Çocuğun Söz Dinlemediğini Gören Anne Baba Ne Yapmalı? 60
III. Bölüm
TORUN SEVGİSİ
Torun Sevgisi Çok Özel Bir Duygu 67
Yaşlıların Hayata Tutunmalarında En Büyük Moral Kaynağı Torun Sevgisi 75
Toruna Bakmak Depresyonu Önlüyor 78
IV. Bölüm
YAŞLILIK ve EMEKLİLİK PSİKOLOJİSİ
Yaşlılık ve Emeklilik Döneminin Özellikleri 85
Emeklilik Döneminin Özellikleri ve Yeni Hayata Uyum Sorunları 89
Emekliliğe Hazırlık Programları ve Uyum Teorileri 92
Emekliliğe Uyumda Boş Zaman Faaliyetlerinin Önemi 97
Emekliliğe Uyumda Farklı İnsan Tipleri 100
Emeklilikte Yaşlılık Takıntısı 105
Yaşlılığı Kabullenmede Dini İnancın Etkisi 108
Emeklide Alınganlık ve Depresyon Belirtileri 111
Kadınlarda Emekli Koca Sendromu 114
Yaşlılara Karşı Tutum ve Davranışlarımız 116
Yaşlılara Karşı Görevlerimiz 122
Önsöz
BÜYÜK ANNE VE DEDENİN torun sevmeye, onunla ilgilenmeye, ona zaman ayırmaya, onun gelişimine katkıda bulunmaya elbette hakkı vardır, ancak çocuğu dilediği gibi eğitmek öncelikle anne ve babanın hakkıdır. Kimi büyük anneler ve dedeler torun sevgisini daha da ileri götürerek onu sahiplenir, eğitimini de üstlenir, çoğu zaman torunun yaptığı yanlış davranışları hoşgörü ile karşılar, her isteğini yerine getirerek şımartırlar.
Aile büyükleri genellikle davranışlarının yanlış olduğunu kabul etmek istemezler. Uyarıldıkları ve eleştirildikleri zaman alınır, küserler. “Torunumuzu sevmeye ve eğitmeye hakkımız yok mu? Biz çocuk yetiştirmeyi bilmiyor muyuz? Sizi kim büyüttü?” diyerek kendilerini savunurlar.
Sorun sadece büyük anne ve dedelerin her isteklerini yerine getirerek torunları şımartmaları değildir. Aile büyüklerinin eğitim anlayışı ile anne babanın eğitim anlayışlarının farklı olması da sorunun bir parçasıdır.
Anne baba, “üzülür ve darılır” diye büyük anne ve büyük babanın çocuğu şımartmasına göz yummamalı ya da evin yönetimine ve çocukların eğitimine karışıyor diyerek bir bahane ile onları evden uzaklaştırmamalıdır. Unutmayalım ki bugünün anne babaları yarının büyük anneleri ve dedeleri olacaklar ve torunlarını çok sevecekler…
Bu kitabın amacı, bireyselliğin ön plana çıktığı, geniş ailenin çekirdek aileye dönüştüğü, çocukların büyük anne ve dede sevgisinden mahrum, bakıcı elinde ve kreşlerde büyüdüğü çağımızda, zayıflayan aile bağlarını güçlendirmek ve geniş aile kültürüne katkıda bulunmaktır.
–ALİ ÇANKIRILI
Sevgili Peygamberimiz (asm), bütün çocukları çok, hem de çok severdi. Ama torunları Hasan ve Hüseyin’in elbette onun kalbinde apayrı bir yeri vardı.Onlar onun ciğerpareleriydi. Kanıydı, canıydı… Nesli onlarla devam edecekti.
Bir gün, Hasan ve Hüseyin’i sırtına almış, güya onların devesi olmuştu.
Sevgili dede, sevgili torunlarıyla böyle oynarken, odadan içeriye Hz. Ömer girdi. Allah’ın Elçisi’ni (asm) bu halde görünce dayanamayıp, çocuklara:
“Ne de güzel bineğiniz var!” dedi.
Sevgili Peygamberimiz ise, ona şöyle cevap verdi:
“Ama onlar da ne güzel binicilerdir!”
Birinci Bölüm
SEVGİLİ TORUNUM
Hoş Geldin Sevgili Torunum
SEVGİLİ TORUNUM, annen kontrole gittiğinde hamile olduğunu öğrendiği gün çok sevinmiş, bu sevincini önce babanla sonra da bizimle paylaştı. Ben bir önseziyle “torunum kız olacak” dedim. Rabbim beni yanıltmadı. Annen hamileliğin dördüncü ayında ultrasona girdi; doktor “hayırlı olsun, bir kız çocuğun var” demiş.
Annenin hamileliği son aylarda, kanında hamilelik şekerinin çıkması sebebiyle, oldukça sıkıntılı geçti. Buna rağmen annen hiç şikâyette bulunmadı. Seninle konuşuyor, seni sevdiğini söylüyor, ninniler ve ilahiler okuyordu. Eminim sen de onu duyuyordun.
Anneni, babanı ve bizleri çok seviyor ve merak ediyor olmalısın ki, üç hafta önce doğdun. Bu yüzden doğumun oldukça sıkıntılı geçti. Doktorun seni özel odaya aldırdı. Bir süre sonra hemşire seni getirdi, annenin kucağına yatırdı. Annen seni emzirdi.
Ben de oradaydım. Annene geçmiş olsun demek ve tebrik etmek için anneannenle birlikte gelmiştik. Seni annenin kucağında görünce o kadar heyecanlandım ki, anlatamam.
Kendi kendime: “Ben şimdi dede mi oldum?” dedim. Siyah saçlı, mini minnacık bir kızdın. Çok güzel, çok sevimli, çok tatlı bir bebektin. Hemen fotoğrafını çektim. Büyüdüğün zaman sana göstereceğim.
Anne Hakkı Ödenmez
Bir gün sonra fenalaştın, morardın ve öğürdün. Annen ve baban çok korktular. Hemşireye haber verdik, gelip seni özel odaya götürdü. Erken doğan bebeklerde sık görülen bir durummuş. Doktor, “ciğerlerine süt kaçmış” dedi. Annen, üzüntüsünden hep ağladı. Üç gün özel odada kaldın. Annen emzirme saatlerinde gelip seni emzirdi. Anne hakkının neden ödenemediğini o zaman anladım. Kendi sağlığından çok seni düşünüyordu.
Üç gün sonra, o zor dönemi atlatmış ve sağlığına kavuşmuş olarak, özel odadan çıktın. Bir gün sonra hastaneden çıkıp hep birlikte evimize geldik. Karyolan kurulmuş, odan balonlarla, fon kâğıtlarıyla ve “Hoş geldin” yazılarıyla süslenmiş seni bekliyordu. Seni karyolana yatırdıktan sonra güzelce abdest aldım. Sağ kulağına ezan, sol kulağına kamet okudum. İki kulağına ismini seslendim: “Senin adın Zeynep olsun” dedim.
Ayetel Kürsi, Felak ve Nas surelerini okuyup hayır duada bulundum. Annen ikinci adı da “Zeren” olsun dedi. Zeren’in anlamı da güzel:
Anlayışlı, çabuk kavrayışlı ve zeki demek. Böylece adın Zeynep Zeren (ZeZe) oldu.
Çok ilginç. ZeZe kim biliyor musun: Annenin ilkokuldayken okuduğu Şeker Portakalı isimli çocuk klasiğindeki kahramanın adı. Bu kitap benim kütüphanemde duruyor, okumayı öğrendiğin zaman gelip alabilirsin. Annenin okuduğu diğer çocuk klasikleri de duruyor; onları senin için saklıyorum. Torun sahibi arkadaşlarım:
“Torunun olduğu zaman bir gün bile görmezsen özlersin” derlerdi de abartılı bulurdum.
Meğer öyleymiş, sevgili torunum. Değil bir gün, bir saat görmezsem seni özlüyorum. Sen uyurken gelip hayranlıkla izliyorum.
“Torun Sevme Rehberi” için bir yanıt
Bir yanıt yazın
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Aile
- Kitap AdıTorun Sevme Rehberi
- Sayfa Sayısı128
- YazarAli Çankırılı
- ISBN9789752612037
- Boyutlar, Kapak13,5x19,5, Karton Kapak
- YayıneviZafer Yayınları / 2013
Benim sorunum tam tersi ben kocamla 8 yildir evliyiz ve annem babam esimi istememislerdi. Simdiyse 2 cocuk annesiyim biri 7 öbürü 5 yasinda. Ben ne zaman annemlere gitsem cocuklarimla cocuklarim anneanelerine ve dedelerin yaninda sacma sapan hareketler ve ilgi cekmek icin tafirlar yapiyolar. Olur olmaz seylere gülüyolar ve 2 kardes kavga ediyolar sirf ilgi görebilmek ve sevilmek icin. Ama annem babam onlara sevgilerini göstermek yerine kiziyolar hakaret ediyolar. En son benim 5 yasindaki oglum dedesinden ilgi göre bilmek icin göbeyini acip dedesine ve abisine gösterip göbeyime bakin diye gülücükler sacti ama babam ona tepki olarak gicik kapti ve bir kacdeva göbeyini kapatana kadar tükürdü
Sahte bir tükürme deyildi baya bildiniz okali tükürükle tükürdü. Cok üzülüyorum ve kiriliyorum bir dedenin torunlarini simartmasi, sevmesi ve ilgilenmesi gerekirken babam cocuklarima gicik hareketler Apiyor ilk torunlari oldugu halde. Akili durup oturduklari zaman yanina gidip cocuklari dürtüyor niye yanimizi gelmiyorsunuz kendinizi sevdirmiyorsunuz diye. Kendilerini sevdirmeye calisiyolar ilgi cekmeye calisiyolar bu devada siz niye oturup akili durmuyorsunuz? Niye kavga ediyorsunuz diye sacma sapan hareketlerle sakalarla cocuklari ya aglatiyor yada kendinden sovutuyor. Büyük insanlarin bile kaldiramadigi sakalar yapiyor cocuklara. Cok üzülüyorum bu duruma kavama cok takiyorum. Neden herkesin aneanesi ve dedesi gibi alip gezdirmiyolar? Niye sevip oksamiyolar niye anlayusli degiler diye üzülüyorum. Bana bu durumda bir sevap verirseniz cok sevinecegim. Babam ben cocukken bana karsida hep böyleydi. Beni sevmez, hep kizar, kaldirilmicak sakalar yapardi. Benim 3 tane daha kiz kardesim var biri evli ve onunda cocugu var onu alilar ablamdan bakalar, seveler, ilgileniler ama bize birgün bile gelip torunlarini alip gezmeye götürmezler. Ben gidersem cocuklarla öyle görürler. Ablamla aram cok iyi cok iyide anlasiriz ama oda 1 gün bile yeginlerini sormamisdir ve sevip oksamamisdir ilgide göstermmemisdir hepsi benim cocuklarima sert davraniyor, kiziyor, bagiriyor. Bu duruma cok üzüldüm icin cocuklarima kiziyorum gitmeyin yanlarina ellerini öpün eve gidene kadar bir kenarda oturun diye ama onlarda söz dinlemiyor ve ailem böyle tepkiler verdigindede morelim bozuluyor benim cocuklarima neden böyle davraniliyor diye.