Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Tanrı’nın Evrimi
Tanrı’nın Evrimi

Tanrı’nın Evrimi

Robert Wright

“Tanrı’nın ve dinin kökenine ve geleceğine dair düşüncelerinizi sarsacak.” “İkna edici ve afallatıcı” – Sunday Times “Tanrı’nın özgün, anlaşılır ve şaşırtıcı bir tarihi.” –…

“Tanrı’nın ve dinin kökenine ve geleceğine dair düşüncelerinizi sarsacak.”

“İkna edici ve afallatıcı” – Sunday Times
“Tanrı’nın özgün, anlaşılır ve şaşırtıcı bir tarihi.” – Economist
“Kışkırtıcı ve tartışma yaracak bir eser.” – New York Times

Tarihsel ve arkeolojik kayıtlar tanrıların, insanlığın şafağından bu yana bizimle birlikte olduğunu gösteriyor. Bazen insanları bir araya getiriyorlar, bazen de ayırıyorlar, doğayı yönetiyorlar, ahlaklı bir yaşamın kılavuzluğunu yapıyorlar, sınırlar koyuyorlar, sınırları aşanları cezalandırıp gösterdikleri yolda ilerleyenleri ödüllendiriyorlar, kâh huzur verip kâh korku salıyorlar. Peki, Tanrı gerçek mi, yoksa kültürden kültüre farklılık gösteren bir fikir mi? Gerçek değilse neden bu kadar insan bu fikre sıkı sıkıya bağlı? Bu fikrin ardında daha derin bir hakikat saklı olabilir mi?

Robert Wright bu kitabında, insanlık tarihindeki en büyük güçlerden biri olan Tanrı ve dinin evrimine dair şaşırtıcı ve kışkırtıcı bir çözümleme sunuyor. Eski uygarlıkların çoktanrılı dinlerinden Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam gibi tektanrılı dinlerin yükselişine kadar, dinsel kavramların ve uygulamaların tarihsel kökenlerini ve dönüşümlerini aykırı bir bakışla ele alıyor. Hem inananlara hem de şüphecilere meydan okuyarak, Tanrı’nın ve dinin tarihsel gelişimi ile beklenmedik bir şekilde işbirliğini ve barışı teşvik eden evrimsel rolü hakkında bize, sosyobiyolojiye ve oyun teorisine başvuran taze ve çarpıcı bir görüş sunuyor. Herkesin ve her şeyin birbiriyle sıkı sıkıya bağlantılı olduğu günümüzün dünyasında dinin ve Tanrı fikrinin hâlâ hayati bir rol oynayıp oynayamayacağını sorgulamaya da cesaret ediyor: Tanrı’nın akıbeti ne olacak? İnanç daha da evrilebilir mi, yoksa bilim, siyaset ve teknoloji onu tarihe mi gömecek?

Tarihsel, arkeolojik ve bilimsel kanıtları ustaca birleştiren Wright, Tanrı’nın tarihine bakmakla kalmıyor, onun geleceğini de yeniden hayal ediyor.

İçindekiler
Teşekkür 17
Giriş 21
1. Kısım
Tanrıların Doğuşu ve Büyümesi
1
İlkel İnanç 27
1.1. Vahşilerin Mantığı 30
1.2. Avcı-Toplayıcı[larda] Tanrılar 36
1.3. İyi İnsanların Başına Kötü Şeyler Geldiğinde 40
1.4. Kötü İnsanlar Cezasız Kaldığında 42
1.5. Din Nedir? 48
2
Şaman 51
2.1. Nasıl Şaman Olunur? 55
2.2. Şamanizmin Ödülleri 58
2.3. Değişen Bilinç Durumları 62
2.4. Gerçek mi? 65
2.5. İlk Siyasetçiler 68
2.6. Skor Tutmak 69
3
Şeflikler Çağında Din 72
3.1. Polinezya Tanrıları 75
3.2. Tapu ve Mana 79
3.3. Suç ve Ceza 81
3.4. Polinezya Tanrılarının Karanlık Yüzü 88
3.5. Polinezya Tanrılarının Savunusu 90
3.6. Şeflerin Kurtarıcı Erdemi 93
3.7. Bilim ve Konfor 97
4
Eski Devletlerin Tanrıları 102
4.1. Tanrılar Kayda Geçiyor 105
4.2. Düzen ve Kaos 110
4.3. Ahlaki Pusula 113
4.4. Jeopolitik Kayganlaştırıcı Olarak Tanrılar 115
4.5. Erken Dönem Uluslararası Hukuk 118
4.6. Sargon Diyarını Genişletiyor 120
4.7. Tektanrıcılığa Doğru 123
4.8. Tek ve Biricik Marduk 124
4.9. Gerçek Tektanrıcılık 128
4.10 Ahlaki İlerlemenin Kökleri 131
2. Kısım
İbrahimî Tektanrıcılığın Ortaya Çıkışı
5
Çoktanrıcılık, Eski İsrail’in Dini 137
5.1. Bedenlenmiş Tanrı 142
5.2. Kutsal Kitap Hikâyeleri Gün Yüzüne Çıkarılıyor 147
5.3. Yahve Olmadan Önce Yahve Kimdi? 151
5.4. Çeviride Kaybolanlar 159
5.5. Yahve’nin Cinsel Yaşamı (ve Diğer Mitler) 164
5.6. Çapraz Döllenme 173
6
Çoktanrıcılıktan Monolatriye 181
6.1. Yalnızca Yahveciler 185
6.2. İlk Kesin Monolatrici 189
6.3. Haklı Şüpheci 193
6.4. Küçük Halkın Tanrısı 197
6.5. İki Teori 203
6.6. Krallar Nasıl Daha Dindar Oldular? 205
6.7. Baba 211
6.8. Yabancı Olmayanları Yabancılaştırmak 216
6.9. Yeniden Gözden Geçirilen İlyas 220
6.10. Hoşgörüsüzlüğün Kullanım Alanları 226
7
Monolatriden Tektanrıcılığa 230
7.1. Felaketi Anlamlandırmak 231
7.2. İki Büyüklük Sırası 234
7.3. Yeşaya’nın İkinci Gelişi 238
7.4. Nihai İntikam 243
7.5. Nihai Kurtuluş 245
7.6. Ama Bu Tektanrıcılık mı? 249
7.7. Bir Felsefe Olarak Tektanrıcılık 251
8
Filon Hikâyesi 258
8.1. Yorumlama Payı 261
8.2. Filon’un Hayatı 266
8.3. Barış, Kardeşlik ve Güç 268
8.4. Oyun Teorisi ve Kutsal Kitap 272
8.5. Rut ve Yunus 275
8.6. İmparatorluğun Faziletleri 279
8.7. Büyük T ile Tanrı 286
8.8. Ama Şu Mısırlılara Gelince. . . 288
8.9. Ama Tanrı mı? 290
9
Logos: İlahi Algoritma 294
9.1. Bir Programcı Olarak Tanrı 297
9.2. Programa Uyum Sağlamak 301
9.3. Bilgeliğin Anatomisi 304
9.4. Kutsal Kitap Bilgeliğinin Mantığı 306
9.5. Nirvana Tarifi 311
9.6. Gerçeğe Dönüş 314
9.7. Neşeli Olmak İçin Nedenler 318
9.8. Küresel Logos 320
9.9. Yolculuk 324
3. Kısım
Hıristiyanlığın İcadı
10
İsa Ne Yaptı? 329
10.1. “Tarihsel İsa” 334
10.2. “Egemenliğin Gelsin” 341
10.3. Sevgi Nerede? 344
10.4. Q’ye Göre Kutsal Kitap 346
10.5. Yeni Olan Tam Olarak Neydi? 350
11
Sevgi Havarisi 353
11.1. Sevgi Eksikliği 355
11.2. Bir CEO olarak Pavlus 358
11.3. Sınırları Aşan Sevgi 360
11.4. Pavlus’un İş Modeli 363
11.5. Business Class’ta Uçmak 365
11.6. Yan Kazançlar 368
11.7. Bir Fırsat Olarak İmparatorluk 371
11.8. Evrensel Ne Kadar Evrenseldir? 373
11.9. Düşman Kardeşler mi? 377
11.10. Tanrı’nın Büyümesi (Devamı) 379
12
En İyi Uyum Sağlayan Hıristiyanlığın Hayatta
Kalması
382
12.1. Açık Bir Platform 384
12.2. İsacı Yahudiler 387
12.3. İkincilik 388
12.4. İsa Gerçekten Gerekli miydi? 390
12.5. Tanıdık Geldi mi? 391
12.6. Konstantin’in Din Değiştirmesi 393
12.7. Girişimin Amacı 395
12.8. Logos’un Dönüşü 397
13
İsa Nasıl Kurtarıcı Oldu? 401
13.1. Cennet Nasıl Cennet Oldu? 403
13.2. “Göğe Alınma” Efsanesi 405
13.3. Cennet Bekleyebilir 410
13.4. Dış Rekabet 412
13.5. Yeniden Doğuş 415
13.6. İlk Günah 417
13.7. Uygarlık ve Hoşnutsuzlukları 421
13.8. Günah Çeşitleri 422
13.9. Kusurlu Bir Toplum 423
13.10. Baba Figürleri 425
13.11. Bağlantı 426
4. Kısım
İslam’ın Zaferi
14
Kur’an 431
14.1. Mekke 436
14.2. İbrahim’in Tanrısı ile Temas Kurmak 439
14.3. Muhammed Bir Hıristiyan mıydı? 442
14.4. Tanrı’nın Fonetik Ayak İzleri 447
15
Mekke 450
15.1. Kıyamet Günü 451
15.2. Şeytan Ayetleri 458
16
Medine 463
16.1. Temel Atma 467
16.2. Ekümenik Muhammed 470
16.3. İbrahimî Tersine Çevirme 475
16.4. Yukarıdan Aşağıya mı Aşağıdan Yukarıya mı? 479
16.5. Yahudilerle Köprüler Gerçekten Atıldı mı? 482
16.6. Bir Norm Olarak Çarpıtma 487
17
Cihat 490
17.1. Savaş Zamanında Muhammed 492
17.2. Reelpolitik 497
17.3. Cihadın İcadı 499
17.4. Kur’ansız Cihat 501
17.5. Hoşgörünün Bedeli 503
17.6. Muhammed ve Bin Ladin 506
18
Muhammed 509
18.1. Kardeşçe Sevgi ve Nefret 511
18.2. Kurtuluş 513
18.3. Muhammed’in Modernliği 520
18.4. O, O Zamandı… 524
5. Kısım
Tanrı Küreselleşiyor (ya da Küreselleşmiyor) 531
19
Ahlaki Hayalgücü 533
19.1. Günümüzde Sıfır Toplamsızlık 535
19.2. Gerçek Dünya Toz Pembe Değil 538
19.3. Medeniyetler Çatışması 540
19.4. Ahlaki Hayalgücü 543
19.5. Gemi 548
19.6. Asimetrik Vaazlar 551
19.7. Geçmişte ve Günümüzde Ahlaki İlerleme 552
19.8. Ama Hakikat Bu mu? 554
20
Ne Yani, Özel Değil miyiz? 557
20.1. Vahiyler Olarak Kutsal Yazılar 558
20.2. Tanrı’nın Şimdiye Kadarki Gelişimi 562
20.3. İkinci Ders: Nasıl Alçakgönüllü Olunur? 565
20.4. Tanrı’nın Geleceği 568
Sonsöz
Bu Arada, Tanrı Nedir? 572
1. Bilimin Nihai Gerçekliği 574
2. Ateist Karşılık Veriyor 577
3. İnanan Yanıt Veriyor 580
4. Tanrı Sevgi midir? 586
Ek
İnsan Doğası Dini Nasıl Doğurdu? 590
Hakikat ve Sonuçlar 594
Tanrı İnsanı Isırdı 596
Şempanzelerin Efendisi 600
Bacaklı Ruhlar 603
Doğaüstüyle Başa Çıkmak 606
Zamana Dönüş 610
Düşünme ve Hissetme 614
Dinî Deneyimin Çeşitleri 615
Çeviriler Hakkında Bir Not 618
Kaynakça 621
Dizin 644

Giriş

Bir keresinde annemin kilisesinin kürsüsünden kınanmıştım. 1994 yılıydı. The Moral Animal [Ahlaklı Hayvan] adlı kitabım yeni yayımlanmıştı ve Time dergisi tarafından alıntılanacak kadar şanslıydım. Bu alıntı, evrimleşmiş insan doğamızın evlilik projesini karmaşıklaştırmasına neden olan çeşitli davranışlarla ilgiliydi. Bunlardan Time editörlerinin derginin kapağında öne çıkarmayı seçtiği ise doğal ve evrensel bir dürtü olan yoldan çıkma eğilimiydi. Kırık bir nikâh yüzüğünün karanlık görüntüsünün yanında şöyle yazıyordu: “Sadakatsizlik Genlerimizde Olabilir.” Santa Rosa, Kaliforniya’daki İlk Vaftiz Kilisesi’nin papazı, bu makaleyi zamparalığın dinsiz bir savunması olarak gördü ve bir pazar sabahı bunu söyledi. Ayinden sonra annem papaza makaleyi yazanın oğlu olduğunu söyleyecekti. Anne sevgisinin yüceliği sayesinde bunu gururla söylediğine bahse girerim. Ne kadar da düşmüştüm! Dokuz yaşlarındayken, Teksas’ın El Paso kentindeki Immanuel Baptist Kilisesi’nde, Tanrı’nın çağrısını hissedip Homer Martinez adında bir ziyaretçi müjdeci, günahlarından arınmamış günahkârların İsa’yı kurtarıcıları olarak kabul etmeleri için yapılan bir çağrı olan “davet”i yayımlarken öne doğru yürümüştüm. Şimdi, yaklaşık 30 yıl sonra, başka bir Baptist papaz beni Şeytan’ın yakın çevresine yerleştiriyordu. Bu papaz Time’daki yazımı dikkatle okumuş olsaydı, beni bu kadar sert bir şekilde eleştirmeyebilirdi. (Aslında zina dürtüsünün doğal da olsa karşı konabilir olduğunu ve karşı konması gerektiğini savunmuştum.) Öte yandan, sadece alıntıyı değil, kitabın tamamını okuyan ve yine de benim dinsiz “gibi bir şey” olduğum sonucuna varan insanlar da vardı. Savunduğum şey insan varoluşunun en ruhani, en yüce kısımlarının (sevgi, fedakârlık, ahlaki hakikat duygumuz) doğal seçilimin ürünleri olduğuydu. Kitap tamamen “bilimsel materyalist” ya da “Bilim her şeyi maddi terimlerle açıklayabilirken kimin bir Tanrıya, hele de maddi evreni sihirli bir şekilde aştığı iddia edilen bir Tanrıya ihtiyacı var ki?” tarzında materyalist görünüyordu. Sanırım “materyalist” beni nitelemek için çok da yanıltıcı bir sıfat değil. Hatta bu kitapta materyalist bir bakış açısıyla dinin tarihinden ve geleceğinden bahsediyorum. Dinin kökeninin ve gelişiminin insan doğası, siyasi ve ekonomik faktörler, teknolojik değişimler gibi somut, gözlemlenebilir şeylere başvurarak açıklanabileceğini düşünüyorum. Fakat dinin kökeni, tarihi ve geleceğine ilişkin burada verdiğim gibi “materyalist” bir açıklamanın, dinî dünya görüşünün geçerliliğini engelleyeceğini düşünmüyorum. Hatta bu kitapta sunulan din tarihinin, her ne kadar materyalist olsa da aslında geleneksel açıdan değil ama anlamı açısından dinî bir dünya görüşünün geçerliliğini onayladığını iddia ediyorum. Kulağa çelişkili geliyor. Bir yandan, Tanrıların birer yanılsama olarak ortaya çıktığını ve Tanrı fikrinin tarihinin bir anlamda bir yanılsamanın evrimi olduğunu düşünüyorum. Diğer yandan (1) bu evrimin hikâyesinin kendisi, anlamlı bir şekilde tanrısallık olarak adlandırabileceğiniz bir şeyin varlığını işaret ediyor ve (2) bu “yanılsama” evrimleşme sürecinde inandırıcılığa yaklaşacak şekilde güncelleniyor. Her iki açıdan da daha az yanıltıcı hâle geliyor. Bu mantıklı geliyor mu? Muhtemelen gelmiyor. Umarım kitabın sonunda mantıklı gelecektir. Şimdilik sadece tüm bu güncellemelerden sonra akla yatkın kalabilen bir Tanrı’nın, şu anda çoğu dindarın aklındaki türden bir Tanrı olmadığını belirtmeliyim. Bu kitabın sonunda yeni bir anlam kazanacağını umduğum iki şey daha var ve ikisi de dünyanın mevcut durumuna dair bakış açılarıyla ilgili. Bunlardan biri, bazılarının medeniyetler çatışması olarak adlandırdığı ve 11 Eylül 2001’de bariz bir şekilde ortaya çıkan, Yahudi-Hıristiyan Batı ile İslam dünyası arasındaki gerilim. O zamandan beri insanlar, küreselleşme onları giderek daha yakın temasa zorlarken, dünyadaki semavi dinlerin birbirleriyle –eğer anlaşabilirlerse– nasıl anlaşabileceklerini merak ediyor. Tarih, uygarlıkların çatışmasıyla, hatta çatışmayan uygarlıklarla doludur ve dinî fikirlerin oynadığı rolün hikâyesi (alevleri körüklemek ya da söndürmek ve bu süreçte sıklıkla değişmek) öğreticidir. Bence bu bize mevcut “çatışmanın” mutlu sonla bitme ihtimali için yapılabilecekleri anlatıyor. Dünyadaki durumun ele alacağım ikinci yönü ise bilim ile din arasındaki sıklıkla tartışılan “çatışma”. İlk çatışmadaki gibi bunun da uzun ve öğretici bir geçmişi var. Bu geçmiş en azından uzun zamandır huzursuz ve kötü huylu doğaüstü varlıklara atfedilen tutulmaların aniden öngörülebilir (huzursuz ve kötü huylu doğaüstü varlıkların gerçekten sorun olup olmadığını merak ettirecek kadar öngörülebilir) aralıklarla meydana geldiğinin fark edildiği kadim Babil’e kadar takip edilebilir. O zamandan bu yana –dinî bakış açısından– rahatsız edici birçok keşif yapıldı ama bazı tanrısal kavramlar bilimle olan bu karşılaşmadan her zaman sağ çıktılar. Kavram değişmek zorunda kalmışsa da bu durum dini suçlamamızı gerektirmez. Ne de olsa bilim durmaksızın değişiyor, eski teorileri bir kenara atmasa da güncelliyor ve hiçbirimiz bunun için bilimi suçlamıyoruz. Aksine, süregelen bu uyarlanmanın bilimi gerçeğe daha da yaklaştırdığını düşünüyoruz. Belki dine de aynısı oluyordur. Belki de sonunda, içinde bulunduğumuz çıkmazın bilimsel bir açıklaması (annemin kilisesinin kürsüsünden kınanmama neden olan olay gibi) aslında gerçekten dinî bir dünya görüşüyle uyumludur ve dinî bir dünya görüşünü incelten, onu gerçeğe yaklaştıran sürecin bir parçasıdır. Bu iki büyük “çatışma” sorusu tek bir cümleye sığdırıla­bilir: Modern dünyada dinler birbirleriyle ve bilimle uzlaşabilirler mi? Ben geçmişlerinin olumlu cevapları işaret ettiği kanısındayım. Böyle bir uyarlanmadan sonra dinler nasıl görünür? Bu soruya cevap vermek, en azından ana hatlarıyla, şaşırtıcı derecede kolaydır. İlk olarak, modern dünyanın insan psikolojisine getirdiği zorlukları ele almaları gerekecek. (Aksi takdirde kabul göremezler.) İkinci olarak, bazı “yüce amaçları”, yani günlük yaşamlarımızı yönlendirmemize, iyi ve kötüyü tanımamıza ve hem sevinci hem de acıyı anlamlandırmamıza yardımcı olmak için kullanabileceğimiz bir tür daha büyük nokta veya modeli vurgulamaları gerekecek. (Aksi takdirde din olmazlar, en azından “din” kelimesiyle kastettiğim anlamda din olmazlar.) Şimdi sıra gerçekten zor sorularda. Dinler bu işleri nasıl yapacak? (Yapacaklarını varsayarsak tabii. Ama yapmazlarsa inananların, agnostiklerin ve ateistlerin yani hepimizin başı büyük dertte olabilir.) Dinler bilime ve birbirlerine nasıl uyum sağlayacak? İleri bilim ve hızlı küreselleşme çağına uygun bir din neye benzer? Ne tür bir amacı işaret eder, ne tür bir rehberlik sağlar? Gerçekten dinî olarak nitelendirilebilecek ve mevcut dünyanın kaosunun ortasında kişisel rehberlik ederek rahatlık sağlayabilecek, hatta belki de dünyayı daha az kaotik hâle getirebilecek, entelektüel açıdan dürüst bir dünya görüşü var mı? Cevapları bildiğimi iddia etmiyorum ama Tanrı’nın hikâyesini anlatırken ipuçları doğal olarak apaçık ortaya çıkıyor. İşte başlıyoruz.

….

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Antropoloji İnsan ve Toplum
  • Kitap AdıTanrı’nın Evrimi
  • Sayfa Sayısı656
  • YazarRobert Wright
  • ISBN9786256584495
  • Boyutlar, Kapak13.5 x 21 cm, Karton Kapak
  • YayıneviFol Kitap / 2024

Yazarın Diğer Kitapları

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur