Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Scarlet ve Ivy 4 / Gölün Altındaki Işıklar
Scarlet ve Ivy 4 / Gölün Altındaki Işıklar

Scarlet ve Ivy 4 / Gölün Altındaki Işıklar

Sophie Cleverly

Yerliler, sular altında kalan eski mezarlığa gömülü ruhların artık huzur içinde yatmadıklarını söylüyor. İkiz kardeşler Scarlet ve Ivy Gray, okul gezisine kaydolmak ve birkaç…

Yerliler, sular altında kalan eski mezarlığa gömülü ruhların artık huzur içinde yatmadıklarını söylüyor.

İkiz kardeşler Scarlet ve Ivy Gray, okul gezisine kaydolmak ve birkaç gün boyunca okulları Rookwood’dan uzaklaşmak için sabırsızlanıyor.

Ama hiçbir şey göründüğü gibi değildir; göl kenarındaki ürpertici otel ve Seren Gölü’nün derin suları karanlık sırları saklıyor. Değerli eşyalar odalarından kaybolmaya, kötü niyetli bir güç iz bırakmaya ve gizemler ortaya çıkmaya başlar. Eğer burayı terk etmeyi umarlarsa, Rookwood Okulu’ndaki kızlar tehlikeyle karşı karşıya demektir. Galiba kızların başı bir kez daha derttedir.

Scarlet ve Ivy’nin dördüncü macerasını da soluksuz okuyacaksınız!

*

BÖLÜM BİR 

IVY

Scarlet ile bölünmez bir takımdık. O benim iki-zim, aynadaki yansımam ve madalyonumun diğer yüzüydü. Birlikte olduğumuz müddetçe karşı koyamayacağımız hiçbir şey yoktu. Birbirimize böyle söz vermiştik. Her şeyi yapabilirdik.

Ama bu sözü verdiğim zamanlar aklımdaki tam olarak bunun gibi bir şey değildi.

“Kıpırdamadan durun!” diye bağırdı Ariadne. “Sadece bir dakika daha!”

Dehşet içinde Scarlet’e baktım. Tahminlerime göre, Bayan Bowler gelip hepimizin başı büyük derde girmeden önce bir dakikadan az zamanımız vardı. Dengemi kaybedip doğrudan suya düşmeden önce ise ancak on saniyem. Scarlet, yüzünde donuk bir ifadeyle bana bakıyordu. “Senden nefret ediyorum Ariadne,” dedi gözlerini hiç hareket ettirmeden dudak bükerek.

Ariadne, babasından Paskalya bayramı hediyesi olarak bir fotoğraf makinesi almıştı ve bu makine artık onun yeni takıntısıydı. Küçük, siyah ve gümüş renkli makinenin tıkırtılar çıkartıp dönen düğmeleri ve bir kadranı vardı. Ve işte tam o anda ona maruz kalmaktaydık.

“Büyülü görünecek!” diye bağırdı havuzun diğer tarafından. Bense dengede kalmak için sallanıyordum. Parmak uçlarımdan sadece birkaç santim uzaklıktaki buz gibi suyu düşünmemek için çok uğraştım. O an üzerimdeki giysiyi düşünmemek içinse daha da çok çabalamam gerekti.

Ariadne’nin parlak fikriydi bu: Scarlet ile birlikte birer su perisi gibi giyinecek ve Rookwood Okulu’nun o korkunç açık havuzundaki atlama tahtaları üzerinde poz verecektik. Bize eski mayolar ve bale eteklerinden, mavi yeşil kurdeleler ekleyerek kostümler yapmış ve yüzlerimizi renkli tebeşirlerle boyamıştı. Etrafımızdaki suya çiçekler serpmişti. Oldukça gülünç göründüğümüzden emindim.

İkimizin de arabesk hareketini yapmamızı istedi. Bu, balede kollarınızı uzatıp parmak uçlarında, bir ayağınız geride olacak şekilde durduğunuz ve birbirinizin aynası gibi görün-

düğünüz bir harekettir. Ve şimdi, kendisi havuzun diğer ucunda bir o yana bir bu yana koşturuyor ve mükemmel pozu yakalamaya çalışıyordu. “Bunu kim kabul etmişti?” diye fısıldadım Scarlet’e.

Atlama tahtaları, sabah güneşinde bile soğuk ve kaygandı. Dersler başlamak üzereydi ve günün ilk yüzme dersi, derin sulara yuvarlanan iki başarısız su perisi tarafından bozulursa Bayan Bowler hiç mutlu olmayacaktı.

Bacakları pes etmek üzereyken, “Ariadneeee!” diye bağırdı Scarlet.

“Tamam, tamam. Çektim!” diye haykırdı Ariadne sonunda. “Artık inebilirsiniz!”

Havadaki bacağımı nazikçe yere indirip tahtada usulca gerilerken, “Ah, şükürler olsun,” dedim. Kaslarımın seğirdiğini hissedebiliyordum. Scarlet ise hiçbir şey diyemeden yığıldı ve tahtası titreşimlerle sarsıldı.

En iyi arkadaşımız bize doğru yaklaşıyordu. Elinde fotoğraf makinesi ile sırıtıyor ve görünüşe göre ucuz kurtulduğumuz tehlikeden bihaberdi. “Sanırım bu çektiğim en iyi fotoğraf. Babam çok memnun olacak.” Yeni karanlık odada resimleri tab etmeyi öğrenmeye çalışıyor ve sonra onları postayla babasına yolluyordu. Görünüşe göre babası da onları gururla Flitworth Malikânesi’nin duvarlarında sergiliyordu.

“Bana bunu bir daha asla yaptırma,” dedi Scarlet. Ariadne ise ona mutlu bir şekilde göz kırpmakla yetindi.

Tam o sırada aniden “KIZLAR!” diye haykırdı bir ses. “Hay aksi.” Arkadaşımızın yüzünün rengi birden attı. Bayan Bowler’in iri bedeni, soyunma odalarını geçerek bize doğru yaklaşırken boynundaki düdüğü ileri geri sallandı. “Ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Bu bir tür sanat mı?” Kelimeyi sanki korkunç bir hakaretmiş gibi vurgulamıştı.

“Ben… Hmm…” Ariadne kamerasını, sanki onu koruyacakmış gibi önüne siper ederek kekeledi.

Bayan Bowler bize öfkeyle baktı. “Hepinizin derste olması gerek. Benim dersim de başlamak üzere ve havuz YEŞİLLİKLERLE dolu!”

“Hemen temizlerim efendim!” dedi Ariadne tiz sesiyle. Koştu ve duvara yaslanmış duran bir süzgeci alarak çiçekleri sudan çıkarmaya başladı. O hareket ettikçe deri kayışın ucundaki kamera da sallanıp duruyordu.

Yüzme hocası bu defa öfkesini ikizime çevirdi. “Bunu senden beklemezdim Ivy.”

“Ben Scarlet,” dedi Scarlet.

Bayan Bowler kıpkırmızı oldu. “Kim olduğun umurumda değil! Bu pisliği temizleyin ve hemen içeri girin! Ve Tann aşkına, okul formalarınızı giyin!”

Süklüm püklüm bir halde kendime baktım. Ariadne kostümler için epey cesur davranmıştı ve kesinlikle iyi de bir terziydi ama tam olarak Sara teyzemiz seviyesinde değildi.

Bayan Bowler’ın bağırmasını bitirmiş olmasını umuyordum ama belli ki henüz bitirmemişti. “Flitworth, eğer ders sırasında seni yine o şeytani aletle uğraşırken görürsem, elinden alırım! Anlaşıldı mı?”

Ariadne ayağının dibine bir çiçek yığını bıraktı. “Evet efendim! Onu kaldıracağım efendim!”

Bayan Bowler’ın yüzü tiksintiyle sarsıldı. “Çocuklar,” diye mırıldandı tiksinir gibi. “Size ceza olarak yüzme…” Sonra birden durdu ve yüzündeki kızarıklığın bir kısmı kaybolurken omzunun üzerinden bir bakış attı. Yeni müdürümüz Bayan Knight’ın ceza uygulamasından kaçınmasını mı, yoksa eski Müdür Bartholomew’yu ve bir zamanlar okul gölünde onun ellerinde boğulan kızı mı hatırladığını merak ettim. Her iki durumda da fikrini değiştirmiş gibi görünüyordu. Öfkeyle oradan uzaklaşmadan önce “Sadece içeri girin,” dedi.

Onu üzgün görmeyi bekleyerek Ariadne’ye baktım. O fotoğraf makinesini çok seviyordu ve azar işitmekten nefret ederdi. Fakat endişeli ifadesi heyecanlı bir sırıtmaya dönüşmüştü. Makineyi bize doğru salladı. “Bunun nasıl çıkacağını görmek için sabırsızlanıyorum!”

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Scarlet ve Ivy 2 / Duvardaki Fısıltılar ~ Sophie CleverlyScarlet ve Ivy 2 / Duvardaki Fısıltılar

    Scarlet ve Ivy 2 / Duvardaki Fısıltılar

    Sophie Cleverly

    Duvarlar konuşmaya başladığında, söyleyeceklerini duymazdan gelmek mantıksızdır. İkiz kardeşler Scarlet ve Ivy, kötü kalpli üvey annelerinin isteğiyle bir yıllığına Rookwood Okulu’na gönderilir. Bu tüyler...

  2. Scarlet ve Ivy 3 / Karanlıkta Dans ~ Sophie CleverlyScarlet ve Ivy 3 / Karanlıkta Dans

    Scarlet ve Ivy 3 / Karanlıkta Dans

    Sophie Cleverly

    İkiz kardeşler Scarlet ile Ivy, yeniden Rookwood Okulu’ndadırlar. Müdür Bay Bartholomew’un hapse girip yerine Bayan Knight’ın geçmesiyle okulda her şey yoluna girmiş gibi görünür....

  3. Scarlet ve Ivy 6 / Son Sır ~ Sophie CleverlyScarlet ve Ivy 6 / Son Sır

    Scarlet ve Ivy 6 / Son Sır

    Sophie Cleverly

    Son Sır Scarlet and Ivy serisinin altıncı ve son kitabı. Scarlet ve Ivy tatilden sonra okula döndüklerinde okulun tehlikede olduğunu çabucak anlarlar. İkizlerin hayatta...

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

  1. Havana’da Türk Tutkusu 1898 ~ Ernesto Gomez AbascalHavana’da Türk Tutkusu 1898

    Havana’da Türk Tutkusu 1898

    Ernesto Gomez Abascal

    II. Abdülhamit 1897 yılı sonbaharında yaverlerinden, Ordu-yu Humayun’un İstihbarat birimine mensup Ahmet Paşa’yı (gerçek hayatta Hasan Enver Paşa) Küba’ya yollamaya karar verdi. Romanda böyle...

  2. Dünyamın Merkezi ~ Andreas SteinhöfelDünyamın Merkezi

    Dünyamın Merkezi

    Andreas Steinhöfel

    Hikâyelerin başladığı ve bittiği yerde, dünyamın merkezindeyim! Ödüllü eserlerinden tanıdığımız Andreas Steinhöfel’in kaleminden çıkan Dünyamın Merkezi, bir delikanlının yetişkin ve olgun bir bireye dönüşme sürecini ele...

  3. Asi Melekler ~ Danielle TrussoniAsi Melekler

    Asi Melekler

    Danielle Trussoni

    “Bir kez Asi Melekler’in büyüleyici dünyasına girdiniz mi, diyeceksiniz ki: ‘Vampirler mi? Vampirler kimin umurunda?’’’ People Evangeline 12 yaşındayken annesi öldü, babası onu New...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur