“Psikanalitik İncelemeler” Bella Habip’in 2018-2023 yılları arasında seminer, konferans, makale, panel vb. vesilelerle kaleme aldığı metinlerden oluşan bir derleme. Her biri farklı temalara işaret etse de hepsi konusuna psikanalizin klinik bakış açısından yaklaşan 14 makale, “Sanat ve Edebiyat” ve “Toplumsalın Klinikteki İzdüşümleri” adlı iki bölümde toplandı. Bella Habip bu makalelerde Freud’un ve Freud sonrası psikanalistlerin psikanaliz kavramlarını çalıştırarak onları klinikte nasıl canlı tuttuğunu gözler önüne seriyor.
Bilinçdışının işleyişini ve yaşamın farklı alanlarındaki çeşitli tezahürlerini ele alan bu metinler klinik bakış açısının sadece hasta başında ya da bir psikanaliz seansında geçerli olmadığını, sanatta, edebiyatta, gündelik hayatta ve toplumsal hayatta da anlam kazandığını göstermeyi hedefliyor.
İçindekiler
Önsöz • 7
I. SANAT ve EDEBİYAT
smet Doğan’ın Resimlerine Psikanalizle Bakmak • 15
Ressam Selma Gürbüz’ün Resimleriyle
Winnicott’un Yaratıcı Dürtü’sü • 41
Holokost’un Travma çeren Hafızasının Sıradanlaştırılması:
The Pageant (Yarışma) Belgeseli • 47
Şüpheli Şeylerin Keşfi’nde Yas,
Melankoli ve Onarım • 64
II. TOPLUMSALIN KLİNİKTEKİ İZDÜŞÜMLERİ
Karantina Ortamında Psikanalistin Pratiği • 75
Psikanalizde Yaşlılık • 83
Psikanalizde Yalnızlık Freud, Klein,
Winnicott, Quinodoz, Guignard • 93
Anne ile Fahişe.Kadın Cinayetlerinin Ruhsal Kökeni • 106
Mezar Yağmacıları, Bilme Dürtüsü ve Psikanaliz • 118
Çocukta Vicdanın Gelişimi Üzerine Psikanalitik Bir Bakış • 129
Freud’dan Günümüze Eylemsellik Üzerine Kısa Notlar • 138
Ruhsal Alandan Potansiyel Alana: Winnicott’un
Çağdaş Psikanaliz Kuram ve Pratiğine Katkıları • 151
Psikanaliz Literatüründe Yas, Melankoli,
Depresyon ve Yas Tutamama Üzerine • 164
Psike stanbul’un 20. Yılı Üzerine Kısa Notlar • 180
Önsöz
Psikanalitik İncelemeler adlı bu derlemede okuyucu 2018-2023 yılları arasında seminer, konferans, makale, panel vb. vesilelerle kaleme aldığım metinlerin sonradan düzenlenmiş halini bulacaktır. Bu metinlerin her biri farklı temalara işaret etse de kendi aralarında bir bütünlük oluşturmaları için onların ortak bir yönünü, bir izleğini ortaya çıkarmak gerekti. Bu izleğin de psikanalizin klinik bakış açısı olduğunu ileri sürebilirim. Freud’un ve takipçilerinin klinik bakış açısına yaptığı katkıları kılavuz alan bu okumalarda bilinçdışının işleyişini, ruhsal yaşamımızın farklı alanlarında farklı biçimlerde ortaya çıkan tezahürlerini ele almaya çalıştım. Klinik bakış açısının sadece hasta başında ya da bir psikanaliz seansında geçerli olmadığını, sanatta, edebiyatta, gündelik hayatta ve toplumsal hayatta da pekâlâ anlamlı sonuçlar yarattığını deneyimledik ve deneyimlemeye devam ediyoruz. Nitekim bu çalışma söz konusu bu farklı alanları iki ayrı bölümde ele alıyor. “Sanat ve Edebiyat” başlıklı birinci bölüm farklı sanat dallarına odaklanan dört makaleden oluşuyor. Bu bölümde görselliğin hâkim olduğu resim sanatını ve resimdeki yaratıcılığı ele alan iki makale var. Resim sanatını ve resimdeki yaratıcılığı ele alan iki makaleye, yine görselliğin ön planda olduğu sinema dalında bir yapıtın, bir belgesel filmin analizini içeren bir makale eşlik ediyor. Edebiyat bölümünde ise bir roman analizi sunuluyor. “Toplumsalın Klinikteki zdüşümleri” adlı ikinci bölümde ise dokuz makale bulunuyor. Bunlardan beş tanesi son yıllarda karşılaştığımız toplumsal meselelerin klinik pratiğimize yansımalarını ele alan ve onların kuramsal boyutunu çalışan makalelerden oluşuyor. Bu makaleler yalnızlık, yaşlılık, uzaktan analizle değişen psikanaliz çerçevesi, kadın cinayetleri, çocukta vicdan ve mezar yağmacılığı gibi konuları incelerken pratiğimizin uğradığı değişim ve dönüşümlere işaret ediyor ve ortaya çıkan kuramsal sorgulamalara da yer veriyor. Bu bölüm ayrıca Freud sonrası psikanalizde klinik dönüşümleri içeren eylemsellik olgusu üzerine ve kliniği farklı bir yönden ele alan Winnicott’un potansiyel alanını inceleyen iki makaleye de yer veriyor. Son olarak da Türkiye’deki psikanalizin durumu üzerine kısa notlar adlı bir bildiri yer alıyor. Birinci bölümün ilk makalesi “smet Doğan’ın Resimlerine Psikanalizle Bakmak” Freud, Klein, Lacan, Segal ve Winnicott gibi psikanalistlerin, klinikten esinlenen ve klinikle beraber geliştirdikleri kuramlar eşliğinde sanat estetiğine psikanalizin estetiğiyle bakmak üzerine bir denemedir. Çağdaş sanatçı smet Doğan’ın işlerinden hareketle sanatın ve yaratıcılığın çocuklukla ve arkaikle kurduğu bağlantı, ruhsal hayatı onarıcı ve dönüştürücü etkisi incelenmektedir. Her ne kadar bu makalede sanatın psikanalizle olan bağlantısını irdeleyen temel metinler daha yakından ele alınmayı gerektiriyorsa da okuyucu bu metinden hareketle alandaki belli başlı referansları elde edebilecek, kendi araştırmasına katkı sağlayacaktır. kinci makale, bir diğer ressamın, 2021 yılında vakitsiz kaybettiğimiz Selma Gürbüz’ün yaratım sürecinde ifade ettiği “huzur” duygusunu merkeze taşıyor. “Selma Gürbüz’ün Resimleriyle Winnicott’un Yaratıcı Dürtüsü” adını taşıyan bu metinde yaratıcılık konusunun Winnicott metinlerine yansıması ele alınıyor. Yaratmak ve olmak, var olmak ve var olduğunu hakiki bir şekilde duyumsamak, kendini ve dünyayı içeriden, doya doya hissetmek gibi Winnicott’un yapıtına damga vurmuş temalar metinlere yakından bakılarak inceleniyor ve Winnicott’un deyimiyle ‘yaşamın yaşanmaya değer duygusu’ veren yaşantıların kökenine eğiliyor. Yaratıcılığın sadece sanat yapıtlarında mevcut olmadığını aksine tüm yaşama, kültürel edimlere de yayıldığını gösteren bu çalışmada Freud’daki yaratıcı dürtüden farklı bir dürtü mercek altına alınıyor. “Holokost’un Travmalı Hafızasının Sıradanlaştırılması Üzerine”. Yarışma adlı film incelemesi bölümün üçüncü makalesini oluşturuyor ve Eytan peker’in yönettiği, 2020 stanbul Film Festivali’nde de gösterilmiş, uzun metrajlı bir belgeseli ele alıyor. Metin bu belgesele konu olan yarışmanın tuhaflığı, yabancılaştırıcı etkisi, içerdiği örtülü şiddeti ve bu şiddetin sıradanlaştırılması üzerine. Sıradanlaştırma mefhumu, Hannah Arendt’in ünlü Kötülüğün Sıradanlığı adlı kitabına gönderme yapmakla beraber, sıradanlaştırmanın psikanaliz alanında nasıl bir şey ifade edebileceği üzerine tespitleri de içermektedir. Bu tespitlerde Freud, Ferenczi, Janine Chasseguet-Smirgel, Wilfred. R. Bion gibi kuramcılara gönderme yapılmakta ve görselliğin ön planda olduğu, dijitalleşmiş ve hiper medyatik günümüz dünyasının ruhsal panoraması işlenmektedir. Bu bölümün son makalesi ise “Şüpheli Şeylerin Keşfi’nde Yas, Melankoli ve Onarım”, Bihter Sabanoğlu’nun romanına odaklanıyor. Metin romandaki melankolik atmosferi, stanbul’un tahrip olmuş tarihi mekânlarında gezinen okuyucuyu M. Klein’ın yas ve onarım süreçleriyle birlikte ele alıyor ve onu iç dünyayla ve iç nesnelerle tanıştırıyor. Sahiplenme ve onarım güçlerini de harekete geçiren bu hatırlama merkezli tanışmanın terapötik bir yolculuk olarak okunabileceğine dair bir yorum getiriyor. “Psikanaliz ve Klinikteki Toplumsallık” adlı ikinci bölümün ilk makalesi “Karantina Ortamında Psikanalistin Pratiği” pandemi sürecinde değişen ve dönüşen tedavi koşullarımızı irdeliyor ve sürekliliği tehlikeye düşmüş analitik çerçeveyi mercek altına alıyor. Bléger’in çerçeve kuramından hareketle bu dönemsel travmanın en az hasarla atlatılmasının koşulları üzerine düşünmeyi hedefleyen bir girişim olarak nitelenebilecek pandemi sürecinin başlangıcındaki arayışlara işaret eden bu makale aynı zamanda uzaktan analiz pratiklerinin başlangıcındaki arayışlara dikkat çekiyor. Bölümün ikinci makalesi “Psikanalizde Yaşlılık” yine pandemi döneminde karantina koşullarındaki yaşlılardan hareket ederek, yaşlılık sorunsalına işaret ediyor. Metin sviçreli psikanalist Danielle Quinodoz’un Yaşlanmak. Bir Keşif (Viellir. Une découverte) adlı kitabına dayanıyor ve insan ömrünün uzaması sonucu değişiklik gösteren yaşam koşullarına uyum sağlayan çağdaş psikanalizin yaşlılarla gerçekleştirdiği yeni pratikleri gözler önüne seriyor. Bakımevlerinde çalışan terapistlerin psikanalistlerden süpervizyon aldıkları, kimi psikanalistlerin son yıllarda divanlarını yaşlılara açarak bir tür “yaşlılık çalışması” gerçekleştirdikleri yeni pratikler ortaya çıktı. Yazara göre yaşlılık çalışması, yaşamımızın sonunu güzergâhının bütünü içinde, yani başı ve sonuyla birlikte, içsel tarihimizin bütününe bakarak konumlamaktır. Bu konumlama kendi içsel tarihimizi inşa etmektir. Makale bu çalışmayı ve bunun kuramsal temellerini etraflıca ele alan kitabı tanıtmaktadır. Pandemi döneminin dayattığı tecrit koşulları bir diğer temayı, yalnızlık temasını toplumsal bir mesele olarak önümüze koydu. “Psikanalizde Yalnızlık” yalnızlığı, yalnızlık duygusu olarak ele alan bir metin ve S. Freud, M. Klein, D. W. Winnicott, F. Guignard ve J. M. Quinodoz’un görüşlerini kapsıyor. Metinde ayrıca çağdaş toplumların yalnızlık duygusu ile nasıl baş ettiklerine dair psikanalitik tespitler de var. Bölümün dördüncü makalesi “Anne ile Fahişe. Kadın Cinayetlerinin Ruhsal Kökeni”, hem ülkemizi hem de dünyadaki farklı toplumları sarsan kadın cinayetlerine eğilmekte ve en kadına yönelik nefreti, kadının Anne ile Fahişe imgelerine hapsolmuş gerçekliğini S. Freud ve M. Klein’ın metinlerinden hareket ederek ele alıyor. Makale kadının maruz kaldığı bilinçdışı imagoların ruhsal kökenlerini incelemekte ve bunların erişkin hayatımızda nasıl etkin olduğunu, gerçeklik algımızı nasıl çarpıttığını göstermeyi hedeflemektedir. Kadın cinayetlerini önlemede ve geniş kitleleri bilgilendirmede bazı önermeleri de olan makalenin pedagojik boyutu da çocuğa verilen eğitimine ve şiddete uğrayan kadına yönelik terapötik girişimlerin detaylarını içermektedir. Bölümün beşinci makalesi “Mezar Yağmacıları, Bilme Dürtüsü ve Psikanaliz” toplumsal nefret pratiklerinin mezar tahrip etme ve yağmalama gibi eylemlerle ayyuka çıktığı bir dönemde, yağmacılığın önemli bir bileşenine dikkat çekmek için kaleme alındı. Makale, bilme dürtüsü adı verilen bu dürtünün cahillik, aptallık ve kibir tehlikesi altında olduğunu ileri süren Bion’un Brezilya’da yürüttüğü seminer notlarına ve S. Freud, M. Klein ve F. Guignard’ın metinlerine dayanıyor. “Çocukta Vicdanın Gelişimi Üzerine Psikanalitik Bir Bakış” adlı altıncı makale ise çocukta vicdan duygusunun gelişimini inceliyor ve S. Freud ve M. Klein’ın üst-benlik kavramını ele alıyor. Makale iyi ile kötüyü ayırmanın, çocukluk sadizminin nasıl
….
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) İnceleme Psikoloji
- Kitap AdıPsikanalitik İncelemeler – Resim Sanatı, Edebiyat, Sinema Analizi ve Toplumsalın Klinikteki İzdüşümleri
- Sayfa Sayısı192
- YazarBella Habip
- ISBN9789750863493
- Boyutlar, Kapak13,5 x 21 cm, Karton Kapak
- YayıneviYapı Kredi Yayınları / 2023