Melekler Ters Çalım Yemez, hayatları bir şekilde birbirleriyle ve yeşil sahayla keşişen insanlarının hikâyesi… Tuncay Günaydın bu hikâyelerde samimiliği, taşrada yaşanan nahif aşkları, ihtirasları, acıları şiirsel ve içten bir üslûpla ele alıyor. Melekler Ters Çalım Yemez bize meşin yuvarlağın peşinde tükenen ömürleri, bir türlü gerçekleşmeyen hayalleri, kaçırılmasa talih değiştirecek golleri, çoğalıp duran yenilgileri, hülasa taşranın kabuğunu kırmaya çalışan temiz kalpli insanlarını anlatıyor.
MÜJDE PARASI
İnsan her zaman müjdeler alacak değildir. Ender müjde alması tercih sebebi bile sayılır. Çünkü mutluluk dolu bir hayat dilenmez. Yaşamın kendisi bunu yalanlar. Güvensizlikler ve bilhassa mutsuzluk denilen en ezeli ve en ebedi yol kesici her an önümüze çıkabilir. Hiçbir şafak mutluluğu vaat etmiyor. Nitekim hikâyenin kahramanı Halil Yusuf da bunu çok iyi biliyor. Halil Yusuf, ayrıca fani olduğunu iyicene biliyor.
Halil Yusuf’un neden iki isim taşıdığı gelenek ile ilgili bir hadise. Toplumumuzda çocuklara dedelerinin ismini koymak gibi güzel bir âdetimiz mevcuttur. Her iki aileden birinde rastlarsınız buna. Hatta torunlarına isimleri konulmayan dedelerin kalplerinin hep kırık olduğu müşahede edilmiştir. Bizim kahramanımızın babası olayı biraz abartarak, oğluna iki kuşak önceki dedelerinin ismini birleştirerek bir ad koymuştur. Halil Yusuf, bu yüzden yüz yıl öncesinin adamıdır. Hiç değilse ismiyle… Müjdeyi tanımadan önce, müjde vermenin avantajını tanıyan bir çocuktu. Mahallede askerden dönen ağabeylerinin evlerine hep ilk giden o olmuştur. Her defasında beş lira, on lira, ne koparırsa “müjde parası” diye, yiye yiye bitiremezdi. Bir keresinde, beş okka çeker, koskoca horoz bile vermişlerdi. Amcasının oğlu askerden döndüğünde, amcasına da ilk giden o oldu. Ama amca bir soğuk adam.
ARJANTİN’İN GELECEĞİ
Bizim takımın çöküşü Halil Yusuf’un futbolu bırakmasıyla başladı. Halil Yusuf olmadan kim gol atacaktı? Hangi takım bizden korkardı? İkinci lige çıkma ümitlerimiz Halil Yusuf’un abisinin şehit olmasıyla birlikte yitip gitmişti. Herkesin efsane bir golcü olacak dediği Halil Yusuf, bütün kederiyle birlikte köşesine çekildiğinde bizim takım yavaş yavaş kaybetmeye başlamıştı. Halil Yusuf’un takımdan ayrılmasından sonra çok gol yedim. Attığımız her golün karşılığında iki gol yiyordum. Bir türlü olmuyordu. Topu ilerde tutamayan takım arkadaşlarım benden medet umuyorlardı. Birden yeteneklerimi kaybetmiştim.
“Rodrigo Rodrigo” diye tezahürat yapan taraftar, artık Rodrigo’nun önüne arkasına iliştirdikleri kötü sıfatlarla küfürler ediyordu. Bir sene önce kupa kaldıran kaptan Rodrigo Ömer, heder oluyordu. Heder olurken yaşı henüz yirmi birdi. Sezonun bitimine iki maç kala antrenmanda kolum kırıldı. Bir daha ne eldiven taktım ne de top tuttum. Liseyi açıktan bitirip hayatın orta yerinde kalakaldım. Halil Yusuf takıma katıldığında bilmez etmezdin onu. Sessiz sakin, attığı gollere göre utangaç biriydi. Böyle gol atan biri şımarık olur. Dokuz numaralı forvet Kadir attığı her golün dünyanın en değerli golü olduğunu sanırdı.
…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Edebiyat Hikaye
- Kitap AdıMelekler Ters Çalım Yemez
- Sayfa Sayısı110
- YazarTuncay Günaydın
- ISBN9786254086007
- Boyutlar, Kapak12 cm x 19,5 cm, Karton Kapak
- YayıneviÖtüken Neşriyat / 2024
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Suç ” Bir Ceza Avukatından Gerçek Hikayeler “ ~ Ferdinand von Schirach
Suç ” Bir Ceza Avukatından Gerçek Hikayeler “
Ferdinand von Schirach
Tanınmış, iyi kalpli bir doktor kırk yıllık karısını baltayla öldürüyor, cesedi parçalayıp polisi arıyor. İtirafı da cezası kadar sıradışı. Bir adam banka soyuyor. Kulağa...
- Ölüler Böyle Sever ~ Charles Bukowski
Ölüler Böyle Sever
Charles Bukowski
Beni tanıyan herkesin size söyleyeceği gibi, makbul biri değilim. Kötü adamı sevdim hep, kanunsuzu, hergeleyi. İyi işleri olan sinek kaydı tıraşlı, kravatlı tiplerden hoşlanmam....
- Mavi Ev ~ Kahraman Tazeoğlu
Mavi Ev
Kahraman Tazeoğlu
Kapılar vardır kapanan… içten dışa, dıştan içe… içimizden dışımızdakilere kapattıklarımız ve dışımızdakilerin içe doğru yani bize kapattıkları. Ve bazen bir kapı aralığında unutuluyor adına aşk...