Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Mayıs Giremez
Mayıs Giremez

Mayıs Giremez

Küçük İskender

Körler nasıl sessiz film oynayamazlarsa ağız tadıyla Sessiz bir film gibi işte hayat

İçindekiler

onların efsanesi …………………………………………………………………..15
devlet öldürme töreni ………………………………………………………….17
boş metro ………………………………………………………………………….19
kimi arasam hepsi öldürülmüş ………………………………………………20
bahçede ölüm …………………………………………………………………….21
lalenin gömleği …………………………………………………………………..22
memleket köpekleri ……………………………………………………………23
morgda tasnif …………………………………………………………………….25
deniz kenarındaki bank ……………………………………………………….26
okullarda yasaklanan şiir ………………………………………………………27
sabaha karşı gece isyanı ……………………………………………………….28
lord berkay’ın portresi …………………………………………………………30
felsefenin komik yanları ………………………………………………………32
zozi ………………………………………………………………………………….34
eski bir televizyon dizisi ………………………………………………………35
orhan veli’nin ilk aşkı ………………………………………………………….36
ilk akşam yemeği ………………………………………………………………..37
avm’de eylem …………………………………………………………………….38
eyvallah …………………………………………………………………………….39
kar iğnesi …………………………………………………………………………..40
elma …………………………………………………………………………………41
savaşa doğru istikbal ……………………………………………………………42
eros’un merdiveni ………………………………………………………………43
daha önce hiç …………………………………………………………………….44
siyasi cinayet ……………………………………………………………………..45
yalnızlığın takibi …………………………………………………………………46
dargınlar ……………………………………………………………………………47
sanat müsveddesi ……………………………………………………………….48
bir militanın son günü …………………………………………………………50
vuran adam ……………………………………………………………………….52
aşk çıkışında çirkin saldırı …………………………………………………….54
mutluluk hazır ol’da durmaz ………………………………………………..55
fas planları …………………………………………………………………………56
işgal altında sevişme ……………………………………………………………57
sana bir özür borcum var ……………………………………………………..58
bir anadolu seyahati ……………………………………………………………59
saygılarımla ……………………………………………………………………….61
acı kayıp ……………………………………………………………………………62
bizim çocuklar …………………………………………………………………..63
kalacağım izmir’de bir süre …………………………………………………..64
acil servisteki acil çıkış kapısı ………………………………………………..65
endişeli bekleyiş …………………………………………………………………67
köyde bir gece ……………………………………………………………………69
illegal doğa ………………………………………………………………………..70
ben senin adını hiç hatırlamadım ………………………………………….71
en sevdiğim kelime skandal ………………………………………………….72
memnun oldum benim ismim de riya ……………………………………73
öldürüldüğümüz gece ………………………………………………………….74
adada kediler huzursuz ………………………………………………………..75
kayıp düşen kol ………………………………………………………………….77
melek kemikleri …………………………………………………………………78
ya da öyle ………………………………………………………………………….79
kırık dalın hikâyesi ……………………………………………………………..80
hiroşima sevgilim ……………………………………………………………….81
misafir ölü …………………………………………………………………………82
tesadüfen ölme sen ……………………………………………………………..83
üstgeçitte açılan dosya …………………………………………………………84
cani avlusu ………………………………………………………………………..86
öteki odada dayım öldü ……………………………………………………….88
kumsal ……………………………………………………………………………..89
yalnızca leyla ……………………………………………………………………..90
güzel perdeler ……………………………………………………………………91
modigliani çarşısı’nda vukuat ……………………………………………….92
kâğıttan bahçe ……………………………………………………………………95
cenaze nedeniyle kapalıyız …………………………………………………..96
gezegenin eğik iskeleti …………………………………………………………98
oğlakların şarkısı …………………………………………………………………99
akkuyu’nun çocukları ………………………………………………………..100
sevişmeyi unutmuşlar müzikali …………………………………………..102
çocuk kadavrası korosu ………………………………………………………103
savaş alanında vodvil …………………………………………………………104
mayıs giremez ………………………………………………………………….105
ütü saati ………………………………………………………………………….110
kötü film …………………………………………………………………………111
ayrılığın taş devri ………………………………………………………………112
gecenin karanlık korkusu ……………………………………………………113
uzun zamandır çirkinim …………………………………………………….114
denizin üzerinde ………………………………………………………………115
pencerede çırılçıplak …………………………………………………………117
Escher’in Merdiveninde Cinayet veya 12 Sekans Cinnet …………118

Uydurduğum Tuhaf Bir Hatıraydı Yaz

o n l a r ı n e f s a n e s i

Eriyen ne ki bu ırmaklar var
Yeryüzünün gözleri mi doldu yoksa
Yoksa sardunyaların saltanatında
Eylül ile ekimden başka çocuğum mu var

Eskiden daha güzeldi hepimizin hikâyesi
Eskiden caz derlerdi bir kuşun havalanmasına
Her kanatta saklanmış binlerce yüz, binlerce esin perisi
Birbirini üzmesin artık suç ve ceza
Onlar da çocuğum benim ikisini de ben büyüttüm salt acıyla
Yoksa gitgide kararıyor herkesin avucunda tuttuğu sonbahar

Körler nasıl sessiz film oynayamazlarsa ağız tadıyla
Sessiz bir film gibi işte hayat
Yerli veya yabancı, kaç kelime ya da ormanın içlerine doğru
Herkesi ürperten bir rüzgâr dolaşıyor
İsminden düşen harfleri tek tek arayarak

Giderayak eriyen ne ki bu ırmaklar var
Masum bir yalnızlığın yeryüzüne armağanıysalar eğer

Bu yağmur açacak mı kilitleri erken gelmesin kimse
Bu koku terk edecek mi gövdeyi geç kalmasın o her kimse
Belki uçuşan saçlara gizlenir tereddüt belki biraz intikam
Kim sırtlayacak tabutu ve
Bilinmez bir geceyle kıyaslayacak hep yanıtladığı soruyu
–Eriyen ne ki bu ırmaklar var

Ne zaman sabah olsa gerinerek uyanıyor bahçedeki ağaçlar
Esneyen bir çocuğun ıslak bakışları gibi hürriyet
Sürekli kendi bedenine öten horozlar gibi kırmızı vapurlar
Sürekli kendi bedenine kabaran hindiler gibi haylaz bir deniz
Balıklar balıklar balıklar kıpır kıpır kalabalıklar tüm meydanlarda
Sürekli kendi bedenine yükselen sevgililer gibiyiz biz de
Eriyen ırmağın üstünde kaybolup giden gölgesi ve hayal

Göğsümün ortasına yıldırımmışçasına düşüyor özlediğim ihtimal
İçi boş bir sürahi ile bardağın arasındaki o zor kavşak
Sıpaların gitgide daha da güzelleşen gözbebeklerindeki memleket
Yahut bir tarla faresinin şehirde geçen hüzünlü ömrü, o da intihar
Eriyen ırmakların bize anlatmaya çalıştıkları bir sır var
Sır da suistimal, sır da köprü biriktirilen yeminler arasında
Ağzındaki zehri yılana anlatan bir felsefeye ihtiyaç var
Zulme muhtaç gövdelerden yükseliyor özlediğim ihtimal
Sürekli kendi bedenine dokunan ağır sözler gibi bir ihtilal
Sürekli kendi bedenine küfreden ruhlar gibi teşekküllü ihtişamlarda
Suret de nefes, suret de muazzam bir zafer ve hayal

Eriyen ne ki bu ırmaklar var
Yeryüzünün gözleri mi doldu yoksa
Yoksa sardunyaların saltanatında
Savaş ile barıştan başka çocuğum mu var

d e v l e t ö l d ü r m e t ö r e n i

Bir körün gözü daldı mı orada fazla sabah olmuştur
Kütüphaneden indirilen kitabın üzerindeki toz üflenir

Üflenmeyen toz çünkü gitgide barikatlarla küflenir
Toz, zamanın kurumuş gözyaşlarıdır anlatırsınız bunu
Aralanan kapılardan geçen söz kendine zarif bir anlam bulacaktır
Bunu da anlatın, nasılsa yaz denilen şey yok,
şeyler hep eylemlerle elenir

Kasalarca kiraz ve çilek taşır içeri çocuklar
Beyazpeyniri, kıvrak köpüklü sütü, at sağrısı büyüklüğünde zeytinleri
Çift sarılı yumurtanın akıbeti belli – yemeye direnenlere haber vermeli

Böyle zamanlarda felsefenin tamamen bittiği söylenir ya
Meyveye, suya, ekmeğe, güzel insana dönüşür her sağlam düşünce
Sonra eteklerinizi tutarak su kenarına eğilirsiniz
Bu kadar güzel eğilmek sadece sizin döneminizin eseri
Şu ilerdeki yol mesela olmak istediğiniz yere doğrudur sürekli
Mesela doğrular bazen incelikli hayvanları üzer – bunu bellemeli

Omuzlarında oltalar, ellerinde kovalar bakın yürüyor delikanlılar
Sabahın yanına balık gelmiş
Biraz uyumuş balık yanında sabahın
Herkes yoruldu tabii, herkes sevdiğinin kucağında önce biraz uyumalı
herkes sevdiğinin kucağında önce biraz ölmeli

Köyün karnını yarıp geçen derenin entarisi bol,
düşü doğurgan, masalı envai

Sizin dibinize bir göl düşmüş umurunuzda değil
Yok aya gitmişlermiş, yok marsa gitmişlermiş
kolaysa güneşe gitsene derler adama / iyi böyle, gerçekten böyle iyi

Kahvaltıdan sonra makasları bileyip biz de yola koyulalım
Elle temas, gövdeyle baskı tamam çünkü, sorgusuz uzamak da lazım
Sinirdi, kemikti – son müdahalede koptular kırıldılar onlar
Çıkartıp omurgasını mızrak gibi kullanan genç kız da gördüm
Tarih çırılçıplak kaldı nasılsa, yaz denilen şey yok,
şeyler hep telaşla beklenir

Ölüm evden çıktı ve bir daha kendisinden haber alınamadı evlat
diye başlardı en sevdiğim kitaplar
Şimdi toz, küf, söz, kavga, hepsi
iç içe / iyi böyle, böyle çok iyi
Bayrağı gönderden çek indir – bayraklar bitti bayraklar artık el bezi
Koşun çocuklar koşun yetişin, sahile vuran bir devlet gibi
Biz de dünyadan ayrıldık, artık önümüz dört mevsim ilkbahar
artık ardımız ortak kullanıp bıraktığımız adımız kadar şaibeli

b o ş m e t r o

Şimdi metro bitti – son seferini yaptı aslında – anons sırası
Turnikeler, kafesler, kilitler kapanmakta – pek kimse yok içerde

Sıradan bir yağmur damlası mahsur kaldı sarı çizgiye yakın
Onu bir Bizanslı gazeteci gördü – çok eskiden güzel bir kadın
Fotoğrafladı ve.. acele, küçük adımlarla seyirdi yürüyen merdivenlere
Çıplak ele geçirilen anılar kadar mahcup, onlar kadar müşfik ve kalender

Hangi iki uzak durak arasında olursa olsun bu hat
Sen gülümsediğinde gözaltlarında beliren çizgiden ibaret

Bir de gamze diyorlar ya, biraz da o belki,
Senin yüzünde biri sana, biri bana kazılmış iki güzel mezar

Şimdi metro bitti – son seferini yaptı aslında – anons sırası
Kalpler, ümitler, hayaller kapanmakta – pek kimsem yok bu şehirde

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Şiir
  • Kitap AdıMayıs Giremez
  • Sayfa Sayısı136
  • YazarKüçük İskender
  • ISBN9789750735240
  • Boyutlar, Kapak13.5x21 cm, Karton Kapak
  • YayıneviCan Yayınları / 2023

Yazarın Diğer Kitapları

  1. 666 ~ Küçük İskender666

    666

    Küçük İskender

    Diriliğimizi nasıl yok edeceğimizi, duyarlılığımızı nasıl köreltebileceğimizi o kadar mükemmel öğreniyoruz ki, varolmaktan öte bir yokolmak kaygısı sarıyor ruhumuzu. İlk olarak 1994’te yılında basılan,...

  2. İskender’i Ben Öldürmedim ~ Küçük İskenderİskender’i Ben Öldürmedim

    İskender’i Ben Öldürmedim

    Küçük İskender

    İlk şiirlerini, ilk kitaplarını yadsıyan, dünya görüşleri ve ideolojilerini değiştiren, estetik ve şiir anlayışlarında büyük kırılmalar görülen şairler vardır.

  3. İkinci Waliz ~ Küçük İskenderİkinci Waliz

    İkinci Waliz

    Küçük İskender

    Yolumda ilerliyorum. Waliz’im kamaşıyor. Karanlığın Işıltısı gözlerimi alıyor. Bir sevdaya içini dökmek olmasın şelale Waliz’in ikincisindeyiz. küçük İskender’in şiirle, anılarla, düşüncelerle ördüğü, sürdürdüğü bir...

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

  1. Cazın Irmakları ~ Cahit KoytakCazın Irmakları

    Cazın Irmakları

    Cahit Koytak

    Timaş Yayınları Cahit Koytak Kitaplığına CAZIN IRMAKLARI ekleniyor… Cahit Koytak Cazın Irmakları’nda caz ve blues üzerine kurduğu şiirlerle sesleniyor bu kez okuyucusuna. Cazın ve...

  2. Elif Gibi Sevmek ~ Hikmet Anıl ÖztekinElif Gibi Sevmek

    Elif Gibi Sevmek

    Hikmet Anıl Öztekin

    Sen yoktun o zamanlar, çocukluğumda en çok yağmuru severdim ben… Ne zaman bir dert gelse bana, yağmur yağar, dinler, dokunur, ve topraktan kalkan o...

  3. Tuzlu Fıstık ~ Sertap YarTuzlu Fıstık

    Tuzlu Fıstık

    Sertap Yar

    BİR KADIN AĞLIYOR AYNADA! Hatırı sayılır tarçın kokulu gecelerin rengi vardı teninde. Ellerinde ise kırmızı güllerin izleri.Yitik bir aşk bakışlarında tuzla buz olmuş sanki....

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur