Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Mafya, Eroin, Devlet
Mafya, Eroin, Devlet

Mafya, Eroin, Devlet

Ryan Gingeras

Yeraltı dünyasının devletle girift ilişkisi, Osmanlı’nın son döneminden bugüne modern Türkiye’nin tarihini oluşturdu, oluşturmaya da devam ediyor. Son onyıllarda mafya ve organize suç çetelerine…

Yeraltı dünyasının devletle girift ilişkisi, Osmanlı’nın son döneminden bugüne modern Türkiye’nin tarihini oluşturdu, oluşturmaya da devam ediyor. Son onyıllarda mafya ve organize suç çetelerine dair skandallar sadece gündelik siyaseti değil, Türkiye’nin yapısal koşullarını da etkiledi. Afyon üretimi ve uyuşturucu kaçakçılığının kirli ticaretindeki karanlık eller, büyük bir ticari endüstrinin de sahipleri oldu. İmparatorluktan ulus devlete geçişte uyuşturucu, mafya ile devlet arasında karmaşık bir ilişkiler ağı ördü. Bu ilişkiler, yolsuzluğu ve şiddeti Türkiye’nin tarihinin ana başlıkları hâline getirdi.

Türkiye ve Amerika’daki arşiv kaynaklarından hareketle mafya, eroin ve devletin ulusal güvenlik siyasetini nasıl belirlediğini anlatan bu çalışma, Susurluk ve Ergenekon gibi davalarla karabatak gibi kimi zaman su yüzüne çıkan kimi zaman kendini gizleyen “derin devlet”in tarihini de gözler önüne seriyor.

İçindekiler
Önsöz 13
Kısaltmalar Listesi 17
Giriş 21
Tarihyazımı: Çeteler, Uyuşturucular ve Türk Devletinin
Oluşumu
26
Tarihyazımı: Türkiye ve Organize Suçun Büyük Dünyası 30
Tarihyazımı: Türkiye ve Uyuşturucunun Geniş Dünyası 40
Kaynaklara Dair Bir Not ve Bölümlerin Ana Hatları 43
1
Türk Mafyasının Emperyal Kökenleri 49
Suç Örgütlerinin Bağlamsallaştırılması ve Osmanlı
İmparatorluğu’nun Oluşumu (ve Yıkılışı)
52
Osmanlı Makedonyası’nın Siyaseti ve Modern
“Çete”nin Kökenleri
58
Bir Eşkıya Portresi: Göç, Etnisite ve Türkiye’deki
Organize Suçun Osmanlıdaki Kökleri
64
Paramilitarizm ve Osmanlının Savaş Dönemindeki
Güvenlik Politikaları
76
Kaçakçılar, Mahalle Kabadayıları ve Türkiye’deki
Organize Suçun Diğer Temel Unsurları
84
Küresel Bağlamda Türkiye’deki Organize Suçun
Emperyal Kökenleri
94
2
Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri ve Eroin
Ticaretinin Doğuşu
103
Osmanlı İmparatorluğu ve Modern Afyon Ticaretinin
Oluşumu
106
Yasakların Öncüsü: Amerika Birleşik Devletleri, Afyon
ve Federal Narkotik Büronun Kurulması
112
İlk Fransız Bağlantısı: Türkiye, Amerika Birleşik
Devletleri ve Savaş Öncesi Afyon Ticareti
123
İki Dünya Savaşı Arasındaki Uyuşturucu Ticareti
Bağlamında Türkiye
138
3
Fransız Bağlantısı 150
İlk Babalar: İstanbul’un Toptancıları ve Kimyagerleri 154
Çiftçiler ve Kaçakçılar: Kır Afyonu ve Türk Karaborsası 168
Eroinin Orta Geçiş Güzergahı: Suriye, Lübnan ve Türk
Afyon Ticareti
179
Beyrut, Marsilya, Montreal, New York: Türk Eroini,
Korsika Mafyası ve Kuzey Amerika Yeraltı Dünyasının
Gelişimi
185
“Doğulu Halkların Ortak Bir Alışkanlığı”: İran-Türkiye
Bağlantısı
197
Eroin, Kokain ve Soğuk Savaş’ın İlk Yılları: Küresel Bir
Bağlamda Türkiye
208
4
Polislerin Çalışmaları: Soğuk Savaş’ın İlk
Dönemlerinde Uyuşturucuyla Mücadele
Operasyonları ve İstihbarat Toplama
223
Ajanlar, Bütçeler ve Yöntemler: Fbn’in 1945-67
Yıllarında Türkiye’deki Mücadelesinin Kritik Faktörleri
230
Uyuşturucu Maddeler ve Savaş Sonrası Dönemde
Türkiye’de Ulusal Güvenlik
247
Kanıt Toplama: Fbn/Egm İş Birliğinin İlk Yılları 262
Yolsuzluk ve Casusluk 278
Hesaplaşma Zamanı: 1960 Darbesi ve Kemal Aygün’ün
Düşüşü
293
Kayıp On Yıl: 1960’lardaki Fbn/Egm Soruşturmaları 296
Kabul Edilebilir Kayıplar: Türkiye, Uyuşturucuyla
Mücadele Operasyonları ve Soğuk Savaş
305
5
Büyük Değişim: 1970’lerde Eroin ve Organize
Suçun Dönüşümü
312
Uyuşturucuyla Savaş Başlıyor: Nixon, Türkiye ve
1970’lerin Başlarında Afyon Krizi
316
Eroin Salgınını İncelemek: Türkiye ve Uluslararası
Uyuşturucu Ticaretinin Değişen Haritası
343
Türk Jandarma Teşkilatı İstatistikleri: Olaylar ve
Aramalarda Ele Geçirilen Tüfek ve Tabancalar: 1964-
1969
356
Yeni Babalar: Şiddet, Gizli Siyaset ve “Türk Mafyası”nın
Doğuşu
363
1970’leri Anlamak: Sonuçlar, Kaynaklar ve
Karşılaştırmalar
384
Sonuç
Derin Devlet ve Hoşnutsuzlukları: Günümüzde
Eroin ve Organize Suç
396
Susurluk’tan Ergenekon’a: Türkiye’nin Derin
Devletinden İfşalar
406
Dışarıdaki Derin Devlet: Günümüzdeki “Derin” Siyasi
Tartışmalar Dahilinde Organize Suç
429
Kaynakça 445
Dizin 472

Önsöz

Geçtiğimiz son birkaç yıl içinde bu kitap için birden fazla isim düşündüm. Metnin biraz abartılı veya dikkat çekici bir ismi taşıyabileceğini düşünerek bulduğum ilk isim “Eroinin Sultanları”ydı. Fakat biraz daha düşününce, sunulan çalışmanın ciddiyetini zedeleyebileceği endişesiyle bu isimden vazgeçtim. Sonra, kasten çift anlamlı olan Patron ismini düşündüm. Bu kelime, şimdilerde Türkçede herhangi bir yöneticiyi ifade etmek için kullanılıyor. Oysa bir zamanlar özellikle İstanbul’daki eroin ticaretinin önemli aktörleri için kullanılıyordu. Bugün büyük ölçüde unutulmuş, birçok kötü şöhretli kişi taşımıştı bu unvanı: İhsan Sekban, Hüseyin Eminoğlu, Ahmet Soysal, Ali Osman Tüter ve belki başkaları da. 1970’lerde, daha çağdaş bir tabir olarak “baba” sıfatı yaygınlaşınca bu kelime önemini yitirmiş gibi oldu. Baba tabiri, organize suçlara dair küresel algıyı açıkça değiştirmiş Baba [The Godfather] filmine bir saygı duruşu niteliği taşır. Günümüz Türkiyesi’nde neredeyse hiç kimse bir mafya figürüne patron deyip geçmez: fakat bu kitap büyük ölçüde 1980 öncesi Türk eroin ticareti ve organize suç tarihini ele aldığından, patron terimi uygun bir seçim gibi görünmüştü.

“Patron”un İngilizcede başka bir açık anlamı daha vardır. Patron yani himaye eden vekilinin çıkarlarını koruyup savunan kişidir. Doğal olarak, hami-vekil ilişkileri suçun sınırlarının ötesindeki bir dünyada bulunur fakat bu çalışmanın bağlamından bakıldığında bu tür bağlantılar, Türk tarihinde eroin ve organize suçların neden ve nasıl önemli olduğunu anlamak için kritik öneme sahiptir. Eroin ticareti Türk toplumu ve Türk devletinin çeşitli katmanlarını etkilemiştir. Pek çok Türk kaçakçı, toptancı, kimyager, çiftçi ve iş adamı bu ticaretten hem yasal hem de yasa dışı yollarla büyük kârlar elde etmişlerdir. Daha da önemlisi, eroin ticareti, suç örgütleri ile ülkenin siyasi kurumları arasında hem maddi kazanç hem de siyasi çıkarlara dayalı ittifakların kurulmasına aracı olmuştur. Türk eroin ticaretindeki başarı veya başarısızlık, çoğu zaman kaçakçının ya da üreticinin güçlü siyasi müttefiklerle kurduğu ilişkilere ve bu ilişkileri sürdürme beceresine bağlı olmuştur. Daha önce ismi geçen adamlar gibi bazı patronların serveti ve nüfuzu çoğu zaman öyle bir hâl alırdı ki bu suçluların, seçilmiş ve atanmış devlet yetkilileri üzerindeki otoritesi normalde beklenen de güçlü olurdu.

Bu kitap, hami-vekil ilişkilerinin doğasını başka yollarla ele alıyor. Türkiye’deki eroin ve organize suç tarihini anlamak için kolluk kuvvetlerinin, diplomatların ve siyasetçilerin uyuşturucu ve suç şebekelerini nasıl anladığına bakmak gerekir. Türk eroin ticaretine dair çağdaş birikimimizi edinme hikâyemiz, Türkiye’nin Amerika Birleşik Devletleri ile kurduğu ilişkileri daha iyi bir şekilde değerlendirmeyi gerekli kılıyor. Güvenliğe, yapısal ve siyasi gelişmeye dayalı patrimonyal sistem, uzunca bir süre Ankara’nın Washington ile bağlarına bir temel oluşturdu. Bu bağlar sayesinde Türk ve Amerikan temsilcileri Türkiye’deki organize suç ve uyuşturucu ticareti tehdidiyle mücadele ve yardımlaşma konusunda iş birliğine razı oldular. Türkiye’deki organize suçun yapısına, canlılığına ve etkisine dair edindiğimiz modern bilgiler büyük ölçüde bu iki ülke arasındaki ilişkiye borçludur. Bu iki müttefikin 20 ve 21. yüzyıllarda eroin ve organize suçla giriştikleri mücadeledeki yakınlığa rağmen, ilişkilerinin her daim memnuniyet içinde ve işlevsel sürdürüldüğü söylenemez.

Biraz daha düşündükten sonra, gereksiz kafa karışıklığını önlemek ve araştırmamın temel amacını vurgulamak için kitabın mevcut adında karar kıldım. Eroin ve organize suç, modern Türkiye’nin oluşumunu gerçekten etkilemiştir. Kitap, bu sonuca varmaya çalışırken daha geniş ölçekli tarihsel karşılaştırma noktalarına dikkat çekmeyi amaçlamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, ne modern uyuşturucu ticaretinin gelişiminden etkilenen tek ülkedir ne de tarih boyunca suç örgütlerinin politika üzerindeki etkisinden muaf kalmış bir istisnadır. Fakat bu kitap, uyuşturucu ve mafyanın Türk tarihindeki etkisini bir bağlam içinde anlamak için Türkiye’deki çalışmaları yerel tarih alanındaki diğer çalışmalarla daha geniş çaplı bir diyaloğa sokmanın gerekliliğini vurgulamaktadır. Bu kitabın, kısmen de olsa karşılaştırmalı dünya tarihinin yaklaşım ve taleplerinin farkındalığı ışığında yazılmış kabul edilmesini içtenlikle umuyorum.

Bu çalışma, hasatından önceki beş yıllık bir araştırmanın mahsulü. Takip eden sayfalarda anlatılanları ve onlardan çıkarılan sonuçları doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyen birçok kişi oldu. Bu nedenle teşekkür etmek istediğim pek çok insan var. İlk olarak, geçmişte ve bugün, bu kitabı yazmam için beni destekleyip teşvik eden Long Island Üniversitesi, Lafayette Üniversitesi ve Deniz Harp İhtisas Okulundan tüm meslektaşlarıma teşekkür etmek istiyorum. Son beş yılda organize suç tarihi konusunda karşılaştırmalı bir ders verme fırsatım oldu ki bu, çalışmanın kâğıda dökülmesi için gerekli zamana sahip olmamı ve eleştirel geri bildirimleri almamı sağladı. Bu kurumlardaki öğrencilerin bana üzerinde düşünmemi gerektiren birçok şey sunmalarına minnettarım. International Research and Exchange (Uluslararası Araştırma ve Değişim) ve Woodrow Wilson Merkezine, Doğu Avrupa ve Avrasya’daki Uluslararası Suç ve Yolsuzluk Sempozyumu’na katılmam için ilettikleri davet için de minnettarlığımı sunmak isterim. Bu toplantı sayesinde, bugün organize suç tarihine yaklaşma biçimime çok katkı sağlayan donanımlı pek çok araştırmacıyla tanıştım.

Bu kitaba aktarılan araştırmalar, Maryland’deki Silver Springs Ulusal Arşivleri’ndeki personelin desteği ve rehberliği olmadan mümkün olmazdı. Bu ikrar, Amerika Birleşik Devletleri’nin arşiv kayıtlarını tutma gibi zor ve çoğunlukla kıymeti bilinmeyen bir işi yüklenen arşivcilere naçizane bir teşekkürdür. Bilhassa Ankara Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi’ni incelememde bana yardımcı olan Burak Başaranlar’a, bana gösterdiği sabra ve ayırdığı zamana minnettarım.

Bu çalışmayı eleştiren, bana tavsiyelerde bulunan ve beni yüreklendiren birkaç kişi daha var. Virginia Aksan, Robert Crews, Howard Eissenstat, Fatma Müge Göçek, Mark Galeotti, Peter Holquist, Reşat Kasaba, Hasan Kayalı, Mark Mazower, Jonathan Marshall ve Stefan Winter, bu kitabın neticelenmesinde rol oynadı. Son olarak, aileme teşekkür etmek istiyorum. Mariana, Amaya ve Sebastian, bana devam etmem için gereken ilhamı, gücü ve sevinci verdiler. Teşekkür ederim.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur