Türk kültürünün en çok araştırılan konularından biri olan Korkut Ata ve adına bağlanan Oğuznamelere olan merak eksilmeden devam etmektedir. Ününe ün, sözüne söz çatmayan Korkut Ata, Türk ulusunun vilayet ıssı olmasından dolayı kutsanmış, ozanlığı, tabibliği, kısmen şamanlığı kısmen de savaşçılığı kutsal merkez etrafında işlevselleşmiştir. Korkut Ata, Altay’dan Balkanlar’a kadar tanınan ve önünde baş eğilen kişiliğiyle Türk ulusunu birleştirmek ve çekişmeleri gidermek için çaba harcamıştır. Kopuzuyla ölüme meydan okuması, Yelmayası ile ölümden kaçması ile Korkut Ata, tarih öncesi şuurumuzu tarihle birleştirmiş, mitolijik kurgu aracılığıyla ontolojik varlığını günümüze taşımıştır. Korkut Ata, denizden denize büyük devletler kuran konar-göçer Türklerin kahramanlık çağlarını yaşatan ve bizlere ulaştıran ozan, Türk dünyasındaki ilk şaman, Tanrı’nın gönlüne ilham ettiği ilk velâyet sahibi , Hak Teâlâ’nın emanetini boynuna asan hüccet ve bilge ve başbilenliği ile milletin gönlünde taht kuran bir kahramandır.
İÇİNDEKİLER
I.BÖLÜM
ŞAMANDAN EVLİYAYA KORKUT ATA VEYA
TÜRK DÜNYASININ VELÂYET SAHİBİ BİLGESİ
Giriş Yahut Türk Dünyasının Korkut Atası…………………………….. 13
Şaman Korkut Yahut Türk Dünyasının Medeni
Kahramanı ………………………………………………………………………… 18
Ölümden Kaçma Yahut Korkut’a Kabir Kazma! ……………………… 32
Ozanların Piri Yahut Kopuzun Mucidi…………………………………… 42
Şamandan Evliyaya Yahut Mitten Alplığa Korkut Ata’nın Tarihi
Kimliği……………………………………………………………………………… 50
Korkut Adı Yahut Kutsalın Etimolojisi………………………………….. 57
Feyz-İ İlham Yahut Vilayet Issı…………………………………………….. 60
Diğer Oğuzname Kahramanları Yahut Tepegöz’den Deli
Dumrul’a ………………………………………………………………………….. 64
Oğuz Coğrafyası Yahut Oğuznamelerin Dili ………………………….. 75
Son Söz Yahut Korkut Ata’nın İşlevleri …………………………………. 80
Kaynaklar………………………………………………………………………….. 82
II.BÖLÜM
KORKUT EFSANELERİ
1. Korkut’un Doğumu ………………………………………………………….87
2. Korkut Adının Verilmesi……………………………………………………87
3. Korkut’un Dev Kızından Doğması……………………………………… 88
4. Korkut’un Anası ………………………………………………………………88
5. Korkut Ata Kopuzu Nasıl Yaptı ………………………………………….90
6. Rüyada Söylenen Ölüm Haberi………………………………………….. 91
7. Korkut Evliya …………………………………………………………………..92
8. Korkut Tabip …………………………………………………………………..93
9. Korkut’un Kabri Kazıldı…………………………………………………….95
10. Gaipten Gelen Ses: “Korkut’un Kabri Kazıldı”…………………… 97
11. “Korkut’un Kabri Kazıldı” Sedası ……………………………………. 113
12. Korkut’un Ölümden Kaçması…………………………………………..134
13. Korkut Ve Kırk Kız………………………………………………………….135
14. Korkut Ata, Köroğlu’nun Rüyasını Yorar…………………………… 136
15. Korkut Ve Selmân-İ Fârisî………………………………………………..140
16. Dedem Korktu……………………………………………………………….141
17. Dede Ve Azrail……………………………………………………………….141
18. Korkut Ata Ve Kırk Resim ……………………………………………….142
19. Korkut Ata’nın Mezarı…………………………………………………….142
20. Oğuzların Birbiriyle Çekişmesi Ve Korkut Ata’nın Nasihati … 142
21. Korkut Ata’nın Ad Verme İşlevi……………………………………….. 150
22. Korkut Ata’nın Salur Kazan’ın Oğluna …………………………….. 152
Ad Vermesi …………………………………………………………………………152
23. Korkut’un Çapak Bey’in Oğluna ……………………………………… 155
Ad Koyması…………………………………………………………………………155
24. Korkut Ata’nın Çakan Bey’in Oğluna Ad Vermesi………………. 157
25. Korkut Ezgileri ………………………………………………………………161
26. Korkut’un Son Şarkısı……………………………………………………..162
27. “Uçarın Uluması” Ezgisi …………………………………………………162
28. Korkut Ata Destanı…………………………………………………………163
29. Korkut Jırı……………………………………………………………………..169
30. Hak Teâlâ’nın Korkut Ata’ya Dahi Vermediği Bilgiler …………. 180
31. Korkut Ata’nın Deyimleri ………………………………………………..182
Kaynaklar……………………………………………………………………………188
I. BÖLÜM
ŞAMANDAN EVLİYAYA KORKUT ATA
VEYA
TÜRK DÜNYASININ VELÂYET SAHİBİ
BİLGESİ
GİRİŞ YAHUT TÜRK DÜNYASININ
KORKUT ATASI
“Korkut Ata eliyelrahmet Türk ulusı arasıda şöhreti andın
artukrakdur ki şöhretga ihtiyacı bolmagay, meşhur mundagdur
ki niçe yıl özidin burunkını niçe yıl özidin sonkını kilürni dipdur
ki köp mevize amiz mağzlık sözler arada bar”.
(Mir Ali Şir Nevaî)
Ünü Türk dünyasını kaplayan velâyet sahibi (vilayet ıssı) Korkut Ata, kutsanmış kişiliğiyle kültürümüzün yön vericilerinden biridir. Kutsanmış olmasından dolayı Türk milleti Korkut Ata’yla ilgili efsaneler, deyimler, destanlar söylemiş, bunları muhteşem Oğuzname’nin birer parçası haline getirmiştir. Korkut Ata kitabı yalnız Korkut’u incelemeyi konu almış, ek olarak da onunla ilgili efsanelere yer verilmiştir. Korkut Ata’nın adının epizodik olarak geçtiği birçok efsane kitaba alınmadığı gibi Oğuz kahramanlarından Salur Kazan, Beyrek, Buğaç, Basat ve kaotik varlık olan Tepegöz’le ilgili efsaneler, masallar ve hikayeler de kitaba dahil edilmemiştir. Aynı zamanda Türkmenistan’dan derlenmiş ve Dede Korkut Kitabı’na girmeyen Oğuz kahramanları ile ilgili yeni anlatılar da çalışmanın kapsamı dışında tutulmuştur. Türk milli kültür tarihinde önemli yer tutan Dede Korkut Destanları (Dresden elyazmasında adı “Kitab-ı Dedem Korkut Alâ Lisân-ı Tâife-i Oġuzân” şeklindedir), eski Oğuzların tarih ve söz varlıkları ile dünyaya etik ve estetik bakışlarının hafıza kitabıdır. Devlet kurmak, onu yönetmek, toprak, yurt, millet sevgisi toplu hâlde bu kitapta görülmektedir. Denizden denize büyük devletler kuran, “Kızıl elma” ideolojisi ile yaşayıp mücadele eden konar-göçer Türklerin kahramanlık çağlarını yaşatan ve sonraki kuşaklara ulaştıran Korkut Ata, bütün Türk dünyasında ilk şaman, Tanrı’nın gönlüne ilham ettiği ilk vilayet ıssı, Hak Teâlâ’nın emanetini boynuna götüren hüccet, bilge ve başbilendir. Oğuznamelerin (Oğuz kavminin atasözü, masalı, tarihi, destanı, şarkısı; tek kelime ile Oğuzlardan bahseden sözlü ve yazılı gelenek) yazarı – gerçek anlamda olmasa da – Korkut Ata’dır. Türk milletine yaptığı büyük hizmetlerinden dolayı Korkut, tarihin yetiştirdiği nadir şahıslardandır. Adı dün, bugün yaşayan ve gelecekte de yaşayacak bu yüce şahsiyet hakkında hem salnamelerde hem destanlarda hem de atasözlerinde bilgiler yer almaktadır. Ancak en büyük bilgi, onu kutsayarak kültleştiren halkın hafızasında sözlü şekilde yaşamaktadır. Bu nedenle Türkistan, Azerbaycan ve Türkiye’den toplanıp yazıya geçirilmiş Dede Korkut kahramanları ile ilgili efsaneler dikkati çekmektedir. Kitapta yer alan Korkut Ata hakkındaki mevcut efsanelerin büyük bir kısmı, XIX. yüzyılın ortalarından itibaren derlenmeye başlamıştır. Maalesef bu efsanelerin çoğunu derleyen Rus bilim adamları, efsaneleri o zamanki dergilerde Rusça bastırdıklarından orijinalleri şimdiye kadar bulunamamıştır. Ancak bu da talihin bir oyunudur. Korkut Ata efsanelerini yazıya ilk geçiren Reşîdü’d-dîn’dir. Ondan sonraki Oğuzname yazarları, bu veya başka şekilde Korkut’la ilgili halk bilgilerine başvurmuşlardır ki bunlardan özellikle Salır Baba, Gulalı Harıdarı ve Ebü’l-Gâzî Bahadır Han’ın adlarını belirtmek gerekir. Ancak salname yazarlarının amacı, Oğuz’a bağlı sülale tarihini yazmak olduğundan, bu efsane ve söylemlerin işlevi de tarihi yöne kaydırılmıştır. Daha sonra 1850-1860’lı yıllarda Rus sonra da yerli bilim adamlarının bu konuya eğilmesi sonucunda Korkut Ata efsaneleri, halk arasından derlenip orijinalleri olmadan Rusça yayımlanmıştır. Yayımlanan efsanelerin birçoğu özet mahiyetinde bir kısmı verilen bilgiyi teyid etmek için bir kısmı da Rus okuyucuları aydınlatmak için yayımlanmıştır. V. Velyaminov-Zernov’la başlayan yayımlama işi, A. Divayev ve A. Jubanov’la sürdürülmüş, V. Jirmunskiy ile özetlenmiştir. Kazak folklorunda Korkut ölümden kaçan, hastaları tedavi eden tabip, kopuzun mucidi, gelecekten haber veren, hayat, ahlak, kader konularında kemale ermiş birisidir. Türkmenlerde ise bilgin kişiliği ile bütün Oğuzların büyük saygı gösterdikleri aksakaldır. Azerbaycan ve Anadolu Oğuzlarında Dede Korkut vilayet ıssı, müşkilatları çözen, kopuz çalıp alp-erenlerin başlarından geçenleri nazma çeken ozandır. Bu farklılık Korkut’un mitolojik, tarihi, manevi varlığı ile bütünleşmekte ve Korkut kutsiyetini oluşturmaktadır. Korkut Ata efsanelerinin geniş yayıldığı Kazak ve Türkmenlerde, bağımsızlıktan sonra yeni materyaller derlenip kitaplaştırılmıştır. Bunlara örnek olarak Kazak bilim adamlarının yayımladığı Babalar Sözü. Küy Anızdar (Astana: Foliant Yayınevi, 2012) kitabında yer alan efsaneler ve Türkmenlerin 1990 ve 1994 yıllarında büyük tirajlarla basılan Meti Köseyev ve Gorkut Ata (Aşgabat: Magarıf, 1994) kitaplarını göstermek mümkündür. Bu kitapta Iğdir, Teke Muhammet, Korkut’un Kabri Kazıldı, Salur Kazan ile İtemcek adlı dört efsane bulunmaktadır. Bununla beraber Ata Rahmanov 1988-1989 yılları arasında Yaşlık Dergisi ve Edebiyat ve Sungat gazetesinde Iğdir, Gorkutun Gabrı Gazılgı, Daşoguz Beglerinin Gaver Hanlıkına Göreşi ve Oğuz Beglerinin Melallaşmakı adında toplam dört efsane daha yayımlamıştır. Bunlar da 1994’te basılan Gorkut Ata kitabında yer almıştır. Aynı destan varyantları arşivde korunduğu şekliyle Gorkut Ata. Türkmen Halk Nüshası (Haz. S. Tural, A. Nurmemmed, Ankara: Türkmenbaşı Adındaki Türkmenistan Milli Kolyazmalar Enstitüsü, 1999) kitabında da verilmiştir. Biz de 2003 yılında Bayat Fuzuli ve Korkut Ata: Mitolojiden Gerçekliğe Dede Korkut (Ankara: Karam, 2003) başlığı altında Korkut Ata efsanelerini yayımladık. Kitapta yer almayan diğer efsaneleri de elinizdeki bu kitapta toplamaya çalıştık. Ayrıca kitaba giren ancak eksik olan metinleri de tamamladık. Böylece kitaba, Türk Dünyasının Velâyet Sahibi Bilgesi Korkut Ata adlı çalışmayı tamamlayacak mahiyette 31 efsane ilave edilmiş oldu. Türkler, Korkut’u çok sevmiş olsalar da ona saygı duysalar da yüceltip vilayet ıssı, ism-i azamı bilen evliyaya dönüştürseler de hakkındaki mevcut efsaneleri, deyimleri, masalları bir araya getirmeyi düşünmemişlerdir. Hafızalarına güvenerek onu sözlü gelenekte korumaya çalışmışlardır. O nedenle Korkut Evliya ile ilgili Türkmen ve Kazak bakşılarının, Karakalpakların, Özbeklerin, Azerbaycan ve Türkiye Türklerinin bazı efsaneleri, deyimleri ve atasözlerinin de az bir kısmı günümüze kadar gelebilmiştir. İnanıyoruz ki Korkut Ata efsaneleri ve diğer Oğuzname kahramanları ile ilgili halk edebiyatı örnekleri hâlen Türk halkının sözlü geleneğinde yaşamaktadır. Korkut Ata ile ilgili bu çalışmanın belki de en değerli kısmı, bu yüce şahsiyetle ilgili efsanelerin, söylencelerin, destansı hikayelerin hemen hemen hepsinin bu kitapta yer almasıdır. Ne Çarlık Rusya’sında ne de eski Sovyetler döneminde Korkut Ata efsaneleri derli toplu şekilde ayrıca basılmamıştır. Böyle bir çalışma hakkında verilen bilgiyle beraber, bazı efsanelerin kısa şekli 1999’da yayımladığımız bir makalede yer almıştır.1 Daha sonra efsaneler Türkiye’de 2003’te kitap şeklinde tarafımızdan yayımlanmıştır.2 Yalnız Korkut Ata ile ilgili efsanelerin ek olarak yer aldığı bu kitaba bazı efsaneler alınmadığı gibi bazıları da özet şeklinde verilmiştir. O nedenle 1860’lı yıllardan bu yana ayrı ayrı dergilerde, kitaplarda yayımlanmış Korkut efsanelerini, şiirlerini, küylerini ayrı bir kitap hâline getirmeyi, Korkut Ata’nın yüce ruhu karşısında manevi bir borç bildik. Kitaptaki metinlerin bir kısmını Rusçadan çevirdik. Bir kısmını da Türkmenceden, Kazakçadan ve Azerbaycan Türkçesinden Türkiye Türkçesine uyarladık. Kazakların Korkut Jırını orijinali ile beraber verdik. Azerbaycan Türkçesi ve Türkmence, Türkiye Türkçesi ile benzerlik gösterdiğinden orijinallerini vermeyi gereksiz bulduk. Özetle kitap birbirini tamamlayan müstakil iki bölümden oluşmaktadır.
II. BÖLÜM
KORKUT EFSANELERİ
1. Korkut’un Doğumu
Şöyle rivayet ediyorlar ki doğduktan sonra çocuğa verilen Korkut adı ana-babanın ona verdiği tesadüfi bir ad değildir. Korkut, doğduğunda çadırda olanlar bebek yerine torbaya benzer bir yığıntı gördüler. Bu yığıntı insan evladına benzemiyordu. Çadırdakiler bunu görüp çok korktular ve zavallı anayı çadırda yalnız bırakıp dışarı kaçtılar. Acayip, korkunç bir varlık değil, insan doğurduğunu hisseden ana bu torbaya benzer yığıntıyı eline aldı, önce perdesini yırttı, daha sonra beklemeye başladı…. Torbadan küçük bir bebek çıktı ve zayıf sesler çıkarmaya başladı. Ana onu emzirdi ve bundan sonra bebek ağlamaya başladı. Bunu duyan adamlar yeniden çadıra girdiler ve anaya bu çocuğa insanları korkuttuğuna göre “Korkut” adını vermesini tavsiye ettiler. O günden sonra onun adı Korkut kaldı.
2. Korkut Adının Verilmesi
Sözüne güvenilir bilgin yaşlıların anlattığına göre Korkut, sıradan bir insan değilmiş. Bu yüzden onun doğumu da sıradan çocuklarınkine benzemez. Rivayete göre anası Korkut’a üç yıl hamile kalır. Bu üç yıllık hamilelik süresinde yılda bir kez çok şiddetli sancı çeker. Üç yıl dokuz günün tamamında çocuk doğana yakın, anası dokuz gün aralıksız sancı çeker. Sonra da Korkut, dünyaya geldi. Onun ana betninden çıkması ile yeryüzünü üç gün üç gece karanlık kapladı. Güçlü yağmurlar yağdı, fırtınalar koptu. Cemaat bu durumdan çok korktu. Aynı gün Sırderya’nın ve Kara Dağ’ın üzerini de duman aldı. O andan itibaren dağın adını değiştirip Karaspan Dağı koydular. Böylece karanlıktan ve dumandan korkan adamlar, çocuk doğar doğmaz ona Korkut adını verdiler. Bir gün rüyasında ak sakallı yaşlı bir adam ona kopuz yapmasını söyledi ve Korkut uyanınca kopuzunu yaptı. O kopuzu çaldıkça uçan kuş, koşan av, esen rüzgar, durup onun sesini dinlemeye başladı.
3. Korkut’un Dev Kızından Doğması
Şöyle rivayet edilir ki Korkut aydın, berrak gözlü dev kızından doğmuştur. Korkut Ata’nın boyu çok uzun – altı arşın imiş. Gençliğinde bilmeden ayağı yorganın altında kız kardeşinin ayağına dokunmuştur. Kadim Tükler şöyle derler ki Korkut öldükten sonra ayaklarından birini toprak kabul etmemiş ve ayağı kabirden dışarıda kalmıştır. Her ne kadar Müslümanlar onun ayağını toprağın altına salmaya çalışsalar da ertesi gün ayağın kabirden dışarıda olduğunu görmüşler. Korkut genç yaşlarından kopuz ve dombra1 çalmayı öğrenmişti. Onun şarkıları vahşi hayvanları, kuşları kendine çekerdi. Çaldığı havalar, okuduğu ezgiler için para almazdı.
4. Korkut’un Anası
Çok eski bir rivayete göre Nuh oğlu Yafes’in oğlu Türk bir beladan hem kendini hem de koyunlarını kurtardıktan sonra bir gün canı çok sıkıldı. Ne yapacağını bilemedi. Türk, boz kurtla ilk kez görüştüğü yere geldi. Yine de her tarafı su içinde gördü. Suyun yanında çok bekledi, ancak hiç kimse gelip çıkmadı. Sonunda ümidi tükendi ve orada ayak üstünde uykuya daldı. Aniden uzaktan ona doğru bir şeyin geldiğini gördü. Gözlerini açtı ancak hiç kimseyi görmedi. Gözlerini ovuşturdu, bir daha baktı ve bu kez sudan çıkıp ona doğru gelen bir insan gördü. Anladı ki bu, deniz perisidir. Uzun boylu, kara gözlü bu kız hiç beklemeden Türk’e saldırdı. O,
….
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Araştırma/İnceleme Halk Edebiyatı Mitoloji Efsane Tarih
- Kitap AdıKorkut Ata - Türk Dünyasının Velâyet Sahibi Bilgesi
- Sayfa Sayısı195
- YazarFuzuli Bayat
- ISBN9786051559001
- Boyutlar, Kapak13,5 cm x 21 cm, Karton Kapak
- YayıneviÖtüken Neşriyat / 2020
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Dede Korkut Kitabı ~ Muharrem Ergin
Dede Korkut Kitabı
Muharrem Ergin
Türk edebiyatı tarihinin en büyük alimi Prof. Fuat Köprülü’nün, derslerinde söylediği bir söz vardır; Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, dede Korkutu öbür gözen...
- Olmayan Ülke ~ Ahmet Ümit
Olmayan Ülke
Ahmet Ümit
Olmayan Ülke Bir varmış bir yokmuş, yeryüzünde varlık çokmuş… Akıl Ülkesi’nin Padişah’ıyla Hayal Ülkesi’nin Büyücü Kral’ının koca dünyayı paylaşamayarak tutuştukları savaş geride kalır. Fakat...
- Hakikat ve Hurafe ~ Dücane Cündioğlu
Hakikat ve Hurafe
Dücane Cündioğlu
Hakikat ve Hurafe herkese hitab etmiyor; bilakis, herkesin dışında kalabilmeyi başarmış küçük ve seçkin bir azınlığı; yani hakikat ile hurafe arasındaki ve bağlacını kaldırabilme...