Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Kırk7 Buçuk – 47 Sonrası Kadının Yeni Adı
Kırk7 Buçuk – 47 Sonrası Kadının Yeni Adı

Kırk7 Buçuk – 47 Sonrası Kadının Yeni Adı

Ertuğrul Özkök

İster kadın olsun ister erkek, insana çok erken gelir yaş korkusu… 30 yaşına giren insanların çoğu benzer bir bilanço yapar, 30 yaşı gençliğin sona…

İster kadın olsun ister erkek, insana çok erken gelir yaş korkusu…

30 yaşına giren insanların çoğu benzer bir bilanço yapar,
30 yaşı gençliğin sona erişi diye düşünür…

Oysa asıl tehlikeli yaş olan 40’a daha on yıl vardır.
Sonra o on yıl da geçer ve 40’a gelirsiniz.

Gençliğin sonsuza dek bittiği duygusu gelmekte olan günlerin güzelliğini sizden avans olarak alıp götürür…

İçiniz mi karardı?..

Kararmasın…

Şimdi yaş korkusunu, gençlik elden gitti evhamını, gecikmiş pişmanlıkları, “eyvah”ları, “keşke”leri yavaşça yere bırakıp oradan uzaklaşın…

Hiç korkmayın. Hiç telaşa kapılmayın. Çok güzel, hatta en güzel yıllarınız geliyor…

Bunu size söyleyen insan 75 yaşında bir erkek…
Ve bu kitabın yazarı…

Onun sözüne kulak verin: Dolu dolu yaşanmış bir on yıl sandığınızdan çok daha uzundur.

İçindekiler
Giriş / Elli7 nasıl Kırk7 Buçuk oldu? ………………………………………………….13
Neler oluyor bize?………………………………………………………………………………19
Bir Koç erkeğinin on yıllık yıldız falı: Ey Kırk7 Buçuk hayatında yirmi
dört şey değişecek …………………………………………………………………………21
Önce menopoz, sonra “Sex and the City” yeni sezon ………………………….25
Kadınların yüzde kaçı 40’ında orta yaş telaşına kapılıyor?…………………27
Gecikmemiş pişmanlıklar………………………………………………………………….33
70’inizde pişman olmak istemiyorsanız 50’nizde Che Guevara
ile yatın………………………………………………………………………………………….35
Kırk7 Buçuk kadınına yeni bir ahlaki kontrat gerekir mi? …………………..38
Aynadaki bedenle tek kişilik vals …………………………………………………….43
50’de nasıl bir beden istersiniz; Gibson kızı mı, kum saati mi,
Buffy mi? ……………………………………………………………………………………….45
Twiggy 30’unda kaç beden giyerdi, Kardashian 50’sinde
kaç giyecek? …………………………………………………………………………………..49
60 yaşındaki James Bond hayata kimin şarkısıyla veda etti? ……………….52
Gılgameş’le gençlik protokolü…………………………………………………………..55
Erkekler tuvaletinin kapısında yaşınızı söylemek zorunda mısınız? …..57
Ebedi gençliğin sırrı kadının rahminde saklı……………………………………….60
Bir Kırk7 Buçuk kadını on yıl içi̇nde üç köpek yılı gençleşecek …………..62
Berna Laçin’in 49 yaş pankartına göre kaç “Kırk7 Buçuk” kadını var?..66
Zürafa Sokağı Baküs leydilerinin ortalama yaşı …………………………………69
Grey anatomisi …………………………………………………………………………………..77
Simone de Beauvoir çağını açan “ilk orgazm” ve ilk nü karesi ……………79
Babanın öldüğü değil, Madonna’nın İstanbul’da göğsünü gösterdiği
yaştasın………………………………………………………………………………………….84
Öyleyse Alaia body’sini giymenin tam zamanıdır ………………………………86
Aptal penisler, akıllı robotlar…………………………………………………………….93
49 yaşındaki kadın akıllı robotu tanıtınca “Grinin 50 Tonu”
dönemi kapandı …………………………………………………………………………….95
Nasıl oldu da vibratör kadına Christian Grey’i unutturdu? ………………100
Müzedeki çıplak hayaletler ……………………………………………………………..103
Kırk7 Buçuk kadını, Uffizi’nin çıplaklar koridoruna ne zaman
girecek?………………………………………………………………………………………..105
39 yaşındaki Kleopatra böyleyse bir Kırk7 Buçuk kadını nasıldır?…….110
Yatak odasında devrim …………………………………………………………………….113
Bir Kırk7 Buçuk kadınının 14 ve 51 numaralı sorusu…………………………115
On yıl fark efsanesinin sonu: Kırk7 Buçuk erkeği kadından daha mı
erken yaşlanıyor?…………………………………………………………………………120
30 yaş kadını, Kırk7 Buçukla centilmenlik anlaşmasını bozdu…………..122
Barış Manço hayaletiyle yatağa girmek……………………………………………..128
Pandemim günleri ……………………………………………………………………………133
Bir Kırk7 Buçuk kadını için evlilik hafıza kaybı mı gerektirir?…………..135
Dalay Lama’ya göre pandemide seks: Enflasyon neden; sevişmemek
sonuç …………………………………………………………………………………………..139
Bir kadının hayatına kaç “Ah keşke” sığar? ………………………………………146
30’cu abilerin karakışı………………………………………………………………………149
“Arkanı Dön ve Çık”tan “Bütün Kızlar Toplandık”a ………………………..151
“30’un üstüne çıkmam” diyen Alfa gerzeğine güzel bir eşek şakası …155
Grey restoranın rezervasyon defterindeki yeni kadın………………………..157
Korku sokağından aydınlık caddelere …………………………………………….161
Kırk7 Buçuk kadınının korkusu: Upper Cihangir gözünde
isterik ve tatminsiz kadın olmak …………………………………………………163
Hannah Arendt Meydanı’nda kahve Janis Joplin Sokağı’nda volta ….166
İnti̇kam saati̇: Aldatılan kadının El Klasiko’yu devirdiği gece …………..167
İllümi̇nati 57……………………………………………………………………………………..169
Gizli bir kadın WhatsApp cemiyetinde yirmi dört saat……………………..171
Saniyede üç vuruş yapan davuluyla bir Perulu Şaman’ın Kırk7
Buçuk yolculuğu …………………………………………………………………………174
Pusudaki ten …………………………………………………………………………………….179
Son büyük keşif: Verdiğimiz haz……………………………………………………….181
Kırk7 Buçukta stiletto ile yatağa gi̇rmek ……………………………………………184
Yerçekimi Kanunu var di̇ye bi̇ki̇ni̇ye veda mı? ………………………………….187
Arka odada son sekiz seans ……………………………………………………………..191
Birinci seans: Estetik müdahaleyle kaç yaşıma dönebilirim?……………..193
Yaş seansı: 57 yaşında estetik yaptıran kadın 70’inde bana
ne dedi? ……………………………………………………………………………………….197
Dudak seansı: Dudaklarını doldurmak isteyen kadına
tavsiyem: Git öpüş……………………………………………………………………….199
Ajda seansı: Bi̇r Kırk7 Buçuk kadını Ajda Pekkan’a bakınca
ne görmeli? ………………………………………………………………………………….201
Selülit seansı: 25’inden 50’sine birçok kadın fotoğrafı çektim,
gördüğüm şu ………………………………………………………………………………203
Mrs. Robinson seansı: Kırk7 Buçuk kadını açık büfeci Elli7 erkeği
ise menücüdür……………………………………………………………………………..205
Neremi seansı: Yüz mü, karın mı, göğüs mü yoksa Brezilya
poposu mu? …………………………………………………………………………………207
Kapanış seansı: Arka odada bir Kırk7 Buçuk kadınına
söylenen son söz …………………………………………………………………………209
Kırk7 tam 1 bölü 2…………………………………………………………………………….211
Juliet’in sondan bir önceki̇ repli̇ği………………………………………………………213

Gülümsün’e…

Giriş
Elli7 nasıl
Kırk7 Buçuk oldu?

Hamilton müzikalini yaratan Broadway’in dâhi çocuğu LinManuel Miranda’nın 2021 yılında yaptığı, beni çok etkileyen bir filmi var. Adı Tick Tick Boom! Film Off Broadway’in çok erken kaybettiği bir başka dâhisi Jonathan Larson’ın hikâyesi… Broadway’de beş yıl boyunca kapalı gişe oynayan Rent müzikalini yazan sanatçı Larson’ın çok hüzünlü bir hayatı var. New York’ta ısıtması olmayan bir evde yaşıyor. Haftada beş gün garsonluk yapıyor. Yaptığı besteler yapımcı şirketler ve menajerler tarafından reddediliyor.

İşte bu hüzünlü adamın filmin başında piyano başında yaptığı şu konuşma beni çok etkiledi:

Tarih 26 Ocak 1990

İki klavyem, bir Macintosh’um, bir kedim var.

Başkalarının CD’lerinden ve kasetlerinden oluşan bir koleksiyona sahibim.

Duvarlarım, yazmadığım oyunların ve romanların ağırlığıyla sarkan raflarla dolu.

Yazmak için hayatımın son sekiz yılını harcadığım orijinal bir distopik rock müzikalim var.

Hepsi, gönderdiğim bütün yapımcılar tarafından reddedilmiş.

Ve sadece bir hafta sonra 30 yaşında olacağım…

Stephen Sondheim’in ilk Broadway şovundaki yaşından büyüğüm…

Yaşım, Paul McCartney’nin Lennon’la son şarkısını yazdığından da büyük…

Annemle babam 30 yaşındayken iki çocukları, sabit maaşlı kariyerleri, evleri varmış.

Sekiz gün sonra gençliğim sonsuza dek bitecek…

Ve benim, kendimi göstereceğim neyim var?..

Yaş günüm kutlu olsun…

Larson bu girişten sonra şarkısına şu sözlerle başlıyor:

“Zamanı durdur…”

Filmi Netflix’ten seyrederken hemen girişteki bu sahnede durdurdum ve düşünmeye başladım. Ben de 30 yaşına girdiğimde aynı muhasebeyi yapmıştım.

Yazılmamış yazılarım, öğrenci bursuyla aldığım Scott marka bir amplifikatörüm ve iki JBL hoparlörümden başka neyim vardı ki?.. Tansum ve kızım Gülümsün… Evet, sadece onlar vardı.

30 yaşıma her gün öldürülme korkusuyla girmiştim ve o günlerde aynı 30 yaş bilançosunu ben de yapmıştım… “Rimbaud 37 yaşında öldüğünde bütün hayatına yetecek kadar şiir bıraktı” diyordum kendi kendime. Ben de “gençliğimin sonsuza kadar bittiği” duygusunu taşıyordum…

Demek ki yaş korkusu sadece kadınlara ait bir duygu değilmiş…

Ve ister kadın olsun ister erkek, hepimize çok erken gelen bir korkuymuş.

✽✽✽

Oysa hayat hiç öyle geçmiyor. Bazen değil, çoğunlukla 30’unda bitmiyor, tam aksine yeni başlıyor. Nitekim benimki böyle oldu ve o günlerde hiçbir vaatte bulunmayan bu hayat bana çok uzun bir gençlik verdi. Hem beden, hem düşünce, hem de severek yaptığım bir iş olarak uzun bir hayat bu.

Jonathan Larson benim kadar şanslı değildi. Besteleri önce Off Broadway’de tanındı. Sonra Rent adlı müzikali Broadway’e taşındı. Ne yazık ki müzikalin Broadway’de başlayacağı günün sabahında talihsiz bir aort yırtılmasıyla hayata veda etti.

36 yaşındaydı…

Hayat ondan 30’unda aldığı borcu, daha sonra fazlasıyla ödedi, ama post mortem bir ödeşmeydi bu. Rent büyük bir başarı elde etti. Tony Ödülleri kazandı. Bütün oyunlar her akşam ona ithaf edildi. Ve bütün bunların hepsi onu izleyen on yıl içinde oldu.

Bu kitabın son halini almasında Lin-Manuel Miranda’nın filminin başındaki bu repliğin çok etkisi oldu. 30 yaşına giren insanların çoğu benzer bir bilanço yapar demiştim. Çoğumuz 30 yaş bir gençliğin sona erişidir diye düşünürüz. Oysa asıl tehlikeli yaş olan 40’a daha on yıl vardır. Sonra o on yıl da geçer ve 40’a gelirsiniz. Benim Kırk7 kitabımı okuyunca moraliniz düzelir, önünüzde çok güzel bir on yıl daha bulunduğunu hissedersiniz. Bu endişelerinizi dağıtır, sizi mutlu eder. Ama şu illet soru hiçbir zaman aklınızdan çıkmaz:

“On yıl da ne ki… Su gibi geçer…”

✽✽✽

Evet, ne yazık ki geçer… Tabii ki 50 yaşınıza geldiğinizde, iyice “son on yıl” haline dönüşen bu duygu, gelmekte olan günlerin güzelliğini, endişeye dönüşmüş bir avans olarak sizden alır ve götürür. O nedenle Elli7 kitabıma böyle bir “Uff’la” başlamak benim de sizin de içinizi biraz karartabilir.

Karatmasın… Bunu size söyleyen insan 75 yaşında bir erkek…

“On yıl ne ki” düşüncesi kafanızı bulandırırsa o erkek size şunu söyleyecektir: Dolu dolu yaşanmış bir on yıl sandığınızdan çok daha uzundur. Bakın size birkaç örnek vereyim.

Jonathan Larson 30 yıl bilançosunu yaparken ne diyor: “Paul McCartney ve John Lennon son şarkılarını 30 yaşına gelmeden önce yazmışlardı.” Evet öyleydi ama şunu da unutmayın: Her ikisi ilk hit şarkılarını 1962 yılında çıkardı. Birlikte son şarkıları ise 1970’teydi… Yani elli yıl sonra bugün hâlâ aynı büyüklükle yaşayan Beatles olayı sadece ve sadece sekiz yıl sürmüştü.

Amaaa…

Bu sekiz yıla 188 orijinal, 25 cover şarkı sığdı. Üstelik bu sekiz yıla müzik tarihinde iki farklı devrimi sığdırdılar. Biri Beatles olarak çıktıkları haliyle Rock müziğini sonsuza kadar değiştirmeleriydi. İkincisi ise zirveye çıkışlarının daha beşinci yılında ikinci bir müzik devrimi yaparak, kendilerine dünya çapında inanılmaz başarı getiren bir tarz ve anlayışı kenara atarak, tamamen farklı bir anlayışa geçmelerini sağlayan Sgt. Pepper’s Lonely Hearts Club Band albümünü çıkarmalarıydı.

Evet, bunların hepsi sekiz yılda oldu ve hiç de öyle göz açıp kapayıncaya kadar kısa geçmedi.

✽✽✽

Epeydir 50 yaş kadınını anlatan bu kitabı yazmayı planlıyordum, ama son anda kitabın adını Kırk7 Buçuk olarak değiştirdim. Bu değişikliğe Demi Moore’un 57 yaşında çekilmiş çıplak fotoğraflarına bakarken karar verdim. Çünkü karşımda Kırk7 kitabını yazarken bana ilham veren kadınların bedenlerinden hiç farkı olmayan biri duruyordu.

Bir de New York Times gazetesinin ünlü şarkıcı ve yazar Patti Smith’le ilgili bir yazısı hızlandırdı bu kitabı.

Patti Smith orada şunu söylüyor:

“Hayatımın en iyi işlerini 57 yaşımdan sonra bugüne kadar yaptım…”

Bir de şu sözleri var:

“Kendimi yaşımda gibi hissetmeyi seviyorum. Bir başkasını incitmediğim sürece istediğim her şeyi yapabilmeyi seviyorum. İstediğim gibi giyinmeyi de seviyorum…”

Demie Moore, 57 yaşın bedensel ve fiziksel estetiğini anlattı.

Patti Smith de 57 yaş sonrasının insana verdiği özgürlük duygusunu anlatıyordu.

İkisini bir araya getirince de harika bir “50 plus psikolojisi” görüyordum, ama bu tam anlamıyla “40’larını uzatmış” bir kadın profiliydi.

✽✽✽

Bundan on yıl önce Kırk7 kitabım yayımlandığında bazıları şu yorumu yapmıştı:

“Kafanda bir kadın var, ona güzellik yapmak için yazıyorsun bu kitapları…”

Ben de şunu diyorum; tutun ki öyle…

Ne fark eder?..

50’li yaşlarında bir kadın bana hâlâ çok çekici görünüyorsa, hâlâ heyecan veriyorsa kime ne zararı var?..

Gerçek şu…

İlk kitabımda da söylediğim gibi kızım Gülümsün ve arkadaşları, uzun yıllar birlikte çalıştığım, tanıdığım birçok kadın aynı yıllarda 40’larına girdiler.

Gözlerinde, daha 30’larında içlerine düşen o çok gereksiz “40 yaş telaşını” gördüm.

Onlarla birlikte bir “yaş psikolojisi” seyahati yaptık.

Şimdi onlar büyüdü, 50 yaşlarına geldiler. Benim gözümde hiçbirinin 40’larındaki hallerinden farkı yok. Ama ne yazık ki onların gözünde bu defa da yaklaşan menopozun yarattığı duyguları görüyorum.

Bu kitabı yazdığımı bilen o yaşlardaki bir kadın arkadaşım şunu söylemişti: “Elli rakamı aynı zamanda bir ikilemdir. Kadınlıkla insanlığın arasına sıkışıp kaldığımız yıllar. Menopozun yıkıcı etkisiyle baş etmeye çalışırken; ailenin anneanne ve babaanne olarak en çok da kayınvalide olarak dişiliğe hücum ettiği yıllardır bunlar. Cinsiyetsizleştirilmeye uğraşıldığımız, bize, artık kimsenin dişiliğimizi önemsemediğini düşündürtmeye çalışılan yıllardır.”

Oysa ben hiç böyle düşünmüyorum. Kadını seven bir erkek gözüyle onlara, “Hiç korkmayın. Hiç telaşa kapılmayın. Çok güzel, hatta en güzel yıllarınız geliyor” demek istiyorum.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Deneme
  • Kitap AdıKırk7 Buçuk - 47 Sonrası Kadının Yeni Adı
  • Sayfa Sayısı216
  • YazarErtuğrul Özkök
  • ISBN9786258380095
  • Boyutlar, Kapak13.6 x 21 cm, Karton Kapak
  • YayıneviDoğan Kitap / 2022

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Tuhaf ~ Ertuğrul ÖzkökTuhaf

    Tuhaf

    Ertuğrul Özkök

    Ben size bu kitapta, başkalarının hayatlarından ve kendi hayallerimden inşa ettiğim tuhaf hakikatleri anlatacağım. Onları ben yarattım, onlar da beni yarattı. Sizi inancın labirentlerine...

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

  1. Çok Çalışıyoruz ~ Erdem AksakalÇok Çalışıyoruz

    Çok Çalışıyoruz

    Erdem Aksakal

    Çalışıyoruz. Yarınlar yokmuş gibi. Ki aslında pek de yok, çünkü yarın bugünle aynı, dünle de. Çalışma hayatının vaat ettiği yarın, yine çalışmak. Daha çok...

  2. İsim Şehir Artist ~ Yılmaz Özdilİsim Şehir Artist

    İsim Şehir Artist

    Yılmaz Özdil

    Yılmaz Özdil, İsim Şehir Hayvan ve İsim Şehir Bitki’den sonra 17 Aralık süreci ve Gezi olaylarını da anlattığı çarpıcı köşe yazılarıyla okurlarıyla buluşuyor. Şimdi...

  3. Granit ve Gökkuşağı ~ Virginia WoolfGranit ve Gökkuşağı

    Granit ve Gökkuşağı

    Virginia Woolf

    Granit ve Gökkuşağı, Virginia Woolf’un edebiyat, sanat ve biyografi üstüne yazılarından oluşan titiz ve derli toplu bir seçki. Yazarın ölümünden sonra kocası Leonard Woolf...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur