Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Kaygılı Çocuğa Ebeveynlik Etmek
Kaygılı Çocuğa Ebeveynlik Etmek

Kaygılı Çocuğa Ebeveynlik Etmek

Regine Galanti

Çocuğunuz yatağında tek başına uyumuyor, geceleri yanınıza mı geliyor? Evcil hayvanlarla ilgili korkuları mı var? Sizden ayrılırken ağlıyor mu? Okula gideceği zaman başı ya…

Çocuğunuz yatağında tek başına uyumuyor, geceleri yanınıza mı geliyor?
Evcil hayvanlarla ilgili korkuları mı var?
Sizden ayrılırken ağlıyor mu?
Okula gideceği zaman başı ya da karnı ağrıyor mu?
Tanımadığı insanlarla konuşmaya utanıyor mu?
Başarısız olacağı korkusuyla yeni durumlardan kaçınıyor mu?

Her yaştan çocuğun zaman zaman korku ve endişe yaşaması normal olsa da eğer kaygı çocuğun günlük yaşamını etkiliyorsa ona yardım etmek için bir şeyler yapmanızın zamanı gelmiş demektir. Kaygılı Çocuklara Ebeveynlik Etmek, çocuğunuz için değil sizin için yazılmıştır. Anne baba olarak ona terapi yapmanız gerekmiyor, bu gerçekçi de değil, ama bazı ebeveynlik teknikleriyle çocuğunuzun kaygısını yenmesine yardımcı olacak uygulanabilir adımlar atabilirsiniz.
Uzun yıllardır çocuk ve ergenlerde kaygı konusunda uzmanlaşan Regine Galanti, klinik olarak kanıtlanmış Bilişsel Davranışçı Terapi tekniklerini kullanarak ebeveynlere, çocuklarının dayanıklı, bağımsız ve sağlıklı yetişkinlere dönüşmelerine yardımcı olma konusunda rehberlik ediyor. Kaygılı Çocuklara Ebeveynlik Etmek, hepimiz için kaygı ve korkularının arttığı bir dünyada sahip olunması gereken ebeveynlik araçlarını bir arada sunan güçlü bir alet çantası.

“Özellikle gençlerde kaygı salgın düzeyinde artarken, bu kılavuz çocuklarına engel olmak yerine onlara yardımcı olmanın yolunu arayan ebeveynlere fayda sağlayacak.” ― Library Journal
“Bu pratik ve erişilebilir kitap, çocuklarının bağımsızlaşmasına yardımcı olmaya çalışan ebeveynlerin çok hoşuna gidecek.” – Booklist
“Bu kitap ebeveynler için inanılmaz bir hediye. Regine Galanti, neler yaşadığınızı ve çocuklarınıza nasıl yardımcı olabileceğini bilen biri olarak yazıyor. Kaygılı bir çocuğu olan her ebeveyn okumalı.” ― Dr. Seth Gillihan, The CBT Flip Chart for Kids kitabının yazarı
“İyi yazılmış ve gerçekçi bir nasıl yapılır kılavuzu. Her yaş grubu için farklı kaygıları tanımlaması özellikle faydalı. Sunduğu somut BDT stratejileri, özellikle ebeveynlere çocuklarının kaygılarını beslememe konusunda verdiği öneri çok önemli. ― Dr. Thomas W. Phelan, 1-2-3 Magic ve The Best Moms Don’t Do it All kitaplarının çok satan yazarı

Giriş

Çocuğum çok mu endişeli? Yeterince empati gösteriyor mu? Arkadaşlarıyla yeterince oynuyor mu? Çok mu arkadaş canlısı? Ben yeterince disiplinli miyim? Onu çok mu övüyorum? Az mı? Çok mu bağımsız bıraktım? Daha fazla mı bağımsızlık vermeliyim?

Çocuk yetiştiriyorsanız, potansiyel olarak duyabileceğiniz bu endişeler listesi size tanıdık gelebilir. Çocuk için endişelenmek ebeveynlik bir parçasıdır! Gelişim psikolojisi veya pediatri alanında diplomanız olmadan, özellikle çocukluk duyguları söz konusu olduğunda neyin normal olup neyin olmadığını nasıl bileceksiniz? Çocuğunuzun fiziksel sağlığı ve gelişimini düzenli kontroller yaptırıp bir çocuk doktoruyla görüşerek takip edebilirsiniz. Ama kimse sizi her yıl karşısına alıp da oğlunuzun duygusal sağlığı ya da kızınızın karanlık korkusu hakkında özel sorular sormaz.

Klinik psikolog olarak uzun yıllardır kaygı ve obsesif kompulsif bozukluğu (OKB) olan çocuk ve gençlerin tedavisinde uzmanlaştım. Son on beş yılımı, insanın yaşantısının bir parçası olan normal, doğal kaygı ile çocukların gelişimine ve sağlığına zarar veren daha sorunlu kaygı arasındaki farkı ebeveynlere anlatmakla geçirdim.

Uzmanlığım, elli yıldır yapılan bir dizi araştırmaya dayanan ve işe yaradığı kanıtlanmış bir terapi türü olan bilişsel davranışçı terapi BDT (Cognitive Behavioral Therapy, CBT) üzerine. BDT’yi diğer tedavi yaklaşımları, ilaçlar ve düzenli konuşma terapisiyle karşılaştıran çalışmalar BDT’nin çocuklarda kaygıyı azaltmadaki etkisini göstermiştir.

Bu teknik çocuklara ve gençlere gelişmeleri için ihtiyaç duyacakları becerileri öğreterek çalışır; olumsuz düşüncelerini ve yararsız davranışlarını değiştirmelerine yardımcı olur. Teknik çocuğun sonunda kendi kendisinin terapisti olabilmesi için tasarlanmıştır. Çocuğa olta verip balık tutmayı öğretmek gibi bir şeydir bu. Temel bilgileri aldıktan sonra dünyaya açılabilir ve ihtiyaç duydukları yöntemleri kullanabilirler.

Psikologlar zamanla BDT becerilerinin sadece çocuklara özgü olmadığını fark ettiler. Ebeveyn ve bakım verenlere de bazı beceriler kazandırarak onların endişeli çocuklara yardımcı olmaları sağlanabilir. Bu, çocuğun terapiye katılamaması veya katılmak istememesi durumunda kullanılacak yedek bir yöntem değildir; yetişkinler için tasarlanmış ve kaygısı olan çocuklara ebeveynlik yapmakta kullanılacak kendine özgü bir beceriler dizisidir. Kaygı insan hayatının doğal bir parçasıdır, ama çocuklardaki sağlıksız kaygılar onların hayatlarının önüne geçebilir. Çocuklarınıza kaygılarıyla nasıl başa çıkabileceklerini öğretebilirseniz bu tehlikenin önüne geçebilirsiniz.

Bu Kitap Kimin İçin Yazıldı?

Sık sık ebeveynlere “Çocuğunuzun Endişeleri Konusunda Ne Zaman Endişelenmelisiniz?” başlıklı bir konuşma yapıyorum. Sunumun Soru ve Cevap kısmı bazen bütün gece sürecek gibi oluyor. Ben de bir anneyim, bu yüzden anlıyorum: konu çocuklar olduğunda endişelenecek çok şey var. Bu kitap, çocuklarındaki potansiyel kaygıdan endişe duyan ebeveynler için bir rehberdir. Çocuğunuzun kaygılı olduğunu görüyor ancak bu konuda ne yapacağınızı bilmiyorsanız bu kitap tam size göre. Oyunda bir adım öne geçmek istiyorsanız ve gelişmekte olan çocuklarınızda hangi kaygı belirtilerini aramanız gerektiğini bilmek istiyorsanız bu konuda da yardımcı olabilirim. Çocuğunuz ergenlik çağına geldiyse ve davranışlarının bazı gizli kaygılarla ilişkili olabileceğini yeni fark ettiyseniz, çok geç değil, ben bunun için buradayım.

Bu kitap size çocuğunuza nasıl terapi yapacağınızı öğretmek için tasarlanmamıştır. Bir terapist olarak kendi çocuklarıma terapi yapmıyorum. Daha önce denedim ve her seferinde de kötü bir şekilde geri tepti. Terapist olarak hastalarınızla belirli bir ilişkiniz olur. Onlar kendi seçimleriyle, bir şeyleri değiştirmek için size gelirler. Böylece bunlar sizin ortak hedefiniz olur. Ama bir ebeveyn olarak çocuğunuzun hedeflerini her zaman paylaşmazsınız. Mesela onların amacı abur cubur yemek ve çok fazla televizyon izlemek, sizin amacınız da onların bunu yapmalarını engellemek olabilir. Bu nedenle ebeveyn olarak çoğu zaman “otoriteyi kullanmamız” gerekir. Bunu sadece onların iyiliği için yaparız. Bu kitap çocuğunuz için değil sizin için yazılmıştır ve çocuğunuzun kaygısını yönetmenize yardımcı olacak özel ebeveynlik tekniklerini öğretecektir.

Bu Kitabı Nasıl Kullanacaksınız?

Kaygılı Çocuklara Ebeveynlik Etmek kitabını, her yaş ve aşamada sizinle ve çocuğunuzla birlikte büyüyebilecek bir rehber olarak yazdım. Çocuğunuz geliştikçe veya terapi görüyorsa kaygı hakkında daha fazla bilgi edinmek için bunu kullanabilirsiniz. Ebeveynliğinizin neresinde olursanız olun sizinle tanışmak istiyorum. Araştırmalardan, etkili ebeveynlik yapmanın çocuklarda ortaya çıkabilecek aşırı kaygıyı önlemede büyük rol oynadığını biliyoruz. Bu kitap, kaygılı bir çocukla hayatta başarılı bir şekilde ilerlemeniz için ihtiyaç duyacağınız ebeveynlik becerilerini vermeyi amaçlamaktadır. Başından sonuna kadar okuyabilirsiniz ancak kitabı kullanmanın tek yolu bu değildir. Çocuğunuz büyüdükçe kullanabileceğiniz bir referans kitabı olarak da saklayabilirsiniz. Tüm ipuçları ve stratejiler her yaş aralığı için eşit derecede geçerli değildir; bu nedenle, belirli bir dönemde bilgi tazelemeye veya tavsiyeye ihtiyacınız olduğunda kitabı her zaman raftan çekip alabilirsiniz.

Kitap iki kısma ayrılmıştır. I. Kısım’da kaygının nasıl işlediği ve çocukları nasıl etkilediği de dahil olmak üzere kaygı hakkında ihtiyacınız olan tüm bilgileri vereceğim. Bu arka plan, bir ebeveyn olarak daha sonra anlatacağım stratejileri anlamak için ihtiyacınız olan temeli oluşturacak. II. Kısım, çocuğunuzun kaygısını yaşamının farklı noktalarında yönetebilmeniz için yaşlara ve aşamalara ayrılmış özel stratejiler içermektedir. Çocuğunuz dört yaşındayken işe yarayan bir becerinin, sekiz yaşındayken işe yaramadığını fark edebilirsiniz. Çocuklar büyüyüp değiştikçe kaygıları da büyüyüp değişebilir. Bu kitap, temel becerileriniz etkisini kaybettiğinde, içinde kullanabileceğiniz bir sürü araç olan bir alet kutusu şeklinde tasarlandı.

Kullanım kolaylığı sağlamak için ana ve baba kelimelerini kullanacağım. Ama siz anne ya da baba olmadığınız halde bir çocuğun bakımından sorumluysanız, ilişkiniz veya aile yapınız ne olursa olsun, bu kitap tam size göredir.

Bu Kitaptan Ne Beklemeli?

Bu kitap kaygılı çocukları olan anne babalara günlük hayatlarında kullanacakları pratik bir rehber olmayı amaçlamaktadır. İki hedefi vardır: Birincisi bilgi sağlamaktır. Ebeveyn olarak sizin, belirli gelişim aşamasındaki bir çocuk için neyin normal, neyin potansiyel bir sorun uyarısı olduğunu anlamanızı istiyorum. İkincisi, çocuğunuzla pratik yapabileceğiniz beceri ve teknikleri vermektir. Bu kitap boyunca [logo] ile işaretlenmiş belirli alıştırmalara yer vereceğim. Bunlar, belirli bir beceriyi geliştirmek için kullanabileceğiniz egzersizlerdir. Bunları kullanın! Her beceri herkeste işe yaramayabilir, ama denemeden bilemezsiniz.

İşte bazı pratik tavsiyeler: sürekli not alın. Önemli bilgileri yazmazsam hatırlamakta gerçekten zorluk çekiyorum. Denemek istediğiniz egzersizleri veya uygulamaya çalıştığınız becerileri bir yere yazın. Telefonunuza not alın veya paragrafların fotoğraflarını çekin. Bu öylece okuyup, içeriğini anlayıp sonra bir kenara atacağınız türden bir kitap değil. Bu becerilerin işe yaraması için biraz pratik yapmanız gerekecek. Ve “biraz” pratik derken, çok fazla pratik yapmayı kastediyorum. Bir çocuk ofisime geldiğinde genellikle haftalık bir program yaparız, görevler belirleriz. Bazen buna ev ödevi bile dediğimiz olur (offf !). Bunun oldukça basit bir nedeni var; pratik yapmadan bir şeyleri öğrenmek gerçekten zordur. Pratik yapacağınız beceri için haftalık bir plan yapın ve bir sonraki hafta işlerin nasıl gittiğini kontrol edin.

Programda ne kadar tutarlı olur ve pratik yaparsanız, becerilerin kullanımı o kadar doğal hale gelecek, bunların çocuğunuzun davranışları üzerindeki etkisi de o kadar büyük olacaktır. İnsanlara sık sık bir beceride çok iyi olmak, örneğin olimpiyat düzeyinde ustalaşmak için ne gerektiğini sorarım. Bu sadece birkaç pratikle olmaz; defalarca tekrarlanan bir çaba gerektirir. Becerileri zor durumlarda kullanabilmeniz için neredeyse kas hafızasına dönüşecek kadar ezberlemiş olmanız gerekir. Bazı insanlar öğrendikleri bir beceriyi kriz anında kullanabilirler. Harika. Ancak çoğu insan yeni bir tekniği kullandığında başarısız olabilir çünkü bu zor bir iştir. Genel bir kural olarak, iki hafta boyunca her gün pratik yapıyor ama o beceriyi hâlâ kullanamıyorsanız bu sizin için uygun bir beceri değildir. Edinmeye çalıştığınız bir beceriden vazgeçmeden önce onu on ila on dört kez deneyin. Bazen yeni becerilerin nasıl işe yaradığını görüp şaşırabilirsiniz. Açık fikirli olun ve haftalık bir zaman aralığında pratik yapın; siz ve çocuğunuz için bazı değişiklikler yapmak üzere birlikte çalışalım. Haydi başlayalım!

BİRİNCİ KISIM

Kaygı ve Ebeveynlik

1

Nedir Bu Kaygı Denilen Şey?

Kaygı Normal Bir Şeydir

Herkes kaygı duyar. Bunu anlamak önemlidir: İnsan zaman zaman kaygı yaşayabilir. Karşıdan karşıya geçerken bir araba size doğru hızla yaklaşırsa kalp atışlarınız hızlanır, kaslarınız kasılır ve başınıza nasıl korkunç şeyler geleceğini düşünürsünüz. Mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde caddenin karşısına geçersiniz. Yaşadığınız duygulara “korku” veya “endişe” diyebilirsiniz. Bu durumda kaygı sizi tehlikeden koruyan biyolojik bir mekanizmadır ve iyi bir şeydir. Çimlerin arasında gizlenmiş bir yılan gördüğünüzde o korku sizi bahçeden dışarı çıkaracaktır. Çocuklarınız için bir tehlike gördüğünüzde, Anne Ayı içgüdüleriniz devreye girer, kalbiniz hızla çarpar ve korktuğunuz için yavrularınızı tehlikeden uzaklaştırmaya çalışırsınız.

Amacım kaygısız yaşamak değil, hiçbir zaman da olmadı, çünkü kaygısız yaşamak risklidir. Kaygı olmadan gerçek tehlike işaretlerini fark edemezsiniz. Tehlikeli hayvanlara yaklaşabilir veya sağınıza solunuza bakmadan trafiğe girebilirsiniz. Terapi pratiğimde başlangıç önermem, kaygının yaşamın doğal, normal bir parçası olduğudur. Anne babalar olarak amacınız kaygıyı çocuğunuzun hayatından uzaklaştırmak değil; kaygısını yönetmesine ve endişeli hissetse bile potansiyelini ortaya çıkarmasına yardımcı olabilmektir.

Ancak tehlike işaretlerini tehlikeli olmayan yerlerde gördüğümüzde kaygı sorun olmaya başlar. O zaman tehlikeli olmayan şeylere gerçekten tehlikeliymiş gibi davranmaya başlarız. İşte bunun için, anne babalardan tehlikeli olmayan ama tehlikeli hissettiren durumlara verdikleri tepkileri değiştirmelerini istiyorum. Ebeveynler çocuklarının hayatında çok büyük rollere sahip olduğundan sizin kendi tepkilerinizi değiştirmeniz çocuğunuzun da kaygıya karşı olan tepkisini değiştirecektir.

Kaygıyı vücudunuzun alarm sistemi olarak düşünün. Yangın çıktığında alarm çalsın istersiniz. İtfaiyecilerin tam teçhizatlarıyla evinize gelip ne gerekiyorsa yapmasını beklersiniz. Siz de bana benziyorsanız bazen ocağı açık unutur, yağı yakar ve yangın alarmının çalmasına neden olursunuz. Alarm sesi aynı yüksek ses ama tetikleme farklı. Bu sefer bir tehlike yok. Yanlış alarm durumunda itfaiye araçlarının sirenleri çala çala evinize koşturmasını istemezsiniz çünkü bu, tehlikeli olmayan bir senaryoya aşırı tepki vermek olacaktır. Sağlıklı bir kaygı düzeyine sahip birisi yangın ile yanlış alarmı ayırt edebilir. Ancak sorunlu kaygı, çoğu zaman bu ayrımı bulanıklaştırır. Bu nedenle yanmış tavaya beş yıldızlı bir yangınla aynı şekilde davranabilir. Başka bir deyişle, bazen kaygı vücudunuzun güvenli bir duruma (örneğin yeni bir arkadaşla konuşmak gibi) sanki o arkadaş sizi soymaya kalkmış gibi tepki vermesine yol açar. Amacımız alarm sistemine, siz ve çocuğunuz için neyin tehlikeli neyin güvenli olduğunu ayırt edebilecek şekilde ince ayar yapmaktır.

Kaygı Belirtileri

Çoğu çocuk bir şeylerden korkar. Yüksek bir ses, karanlık, yabancılar veya bir şeylerin değişmesi çocukların korkmalarına neden olabilir. Büyüdükçe endişelenmeniz gereken çok şey çıkar! Anne babalar olarak kaygının gelişimin normal bir parçası mı olduğunu yoksa endişe verici bir durum mu olduğunu anlamak zor olabilir; özellikle de bu semptomlar çocuklar büyüdükçe değiştiği için. Çocuk psikologları bu işaretleri tanımak üzere eğitilmiştir. Siz de böylesi olağan kaygıları daha sorunlu olanlardan ayırmayı öğrenebilirsiniz.

Çocukların endişe duymalarını beklediğimiz bazı şeyler şunlardır:

• Bebekler çoğunlukla yüksek seslerden, yabancılardan ve anne babalarından ayrı kalmaktan korkarlar.
• Okul öncesi çağındaki çocuklar genellikle canavar ve ejderha gibi hayali şeylerden korkarlar.
• İlkokul çağındaki çocuklar fırtına ve fiziksel yaralanma gibi daha gerçekçi tehlikelerden korkma eğilimindedir. Ayrıca okul performansı konusunda da endişelenmeye başlarlar.
• 13-19 yaş arasında kaygılar sosyal alana kayar, dolayısıyla tipik korkular arasında sosyal çevre tarafından kabul görmek, aynı yaştaki arkadaşları ve performansları vardır.
• Yetişkinliğe yeni adım atanlar, hem ilişki içinde hem de ilişki dışında bağımsızlığa ulaşma ve kim olduklarını anlama telaşındadırlar.

Kaygıyla mücadele eden çocuk sayısı şaşırtıcıdır. Anketler, çocukların yaklaşık yüzde 30’una daha on sekiz yaşına gelmeden anksiyete bozukluğu tanısı konulduğunu söylüyor.1 Anksiyete sorunları genç yaşlarda (genellikle altı yaş civarında) başlar, ancak daha önce de ortaya çıkabilir. Bazı ebeveynler bana, çocuklarının hep kaygılı olduğunu ama büyüyünce bu durumdan kurtulacaklarını sandıklarını söyler. Kimileri de kaygının nasıl bir şey olduğunu çok sonralara kadar fark etmez. Bu kitabı her iki ebeveyn türü için de yazdım: istikamet vermek ve tipik kaygıyla problemli kaygıyı birbirinden ayırmanıza yardımcı olmak için. Çocuğunuzun yaşına bağlı olarak tipik korkuları olacaktır, bunların farkında olmanızda yarar var. Beş yaşındaki bir çocuğun yatak odasındaki ejderhalardan korkması normaldir, ancak bu korku on beş yaşındaki çocuğunuzda da varsa ben de endişelenirdim.

Psikologlar sorunlu kaygıyı tespit etmek için belirli fiziksel tepki, düşünce ve davranışlara bakarlar. Ne yazık ki üzerinde “Dikkat, sorunlu kaygı!” yazan dev bir kırmızı bayrak ya da spesifik belirti yoktur. Biz de bir arada bulunan belirti gurupları ararız. Bazı çocuklar, kaygılarının belirtisi olarak, tıbbi olarak tam açıklanamayan sürekli karın ağrısı, baş ağrısı veya adale kasılması gibi ağrılardan şikâyet ederler. Sonra, klasik kaygılı çocuklar vardır. Bunlar kendi sağlıklarından, etraflarındakilerin sağlığından endişe duyarlar. Bazı olayların sahip oldukları riske oranla çok daha kötü sonuçlar vereceğinden korkarlar. Bazı çocuklar kaygı nedeniyle okulda veya evde davranış sorunu gösterirler. Genelde iyi huylu olan bu çocuklar onlardan kaygılarını tetikleyecek bir şey yapmaları istendiğinde kendilerini kaybedip öfke nöbetleri geçirebilirler. Son olarak, kaygılarını kaçarak gösteren çocuklar vardır. Endişeli görünmezler ama oyun oynamaya, doğum günü partilerine veya arkadaşlarına yatıya kalmaya gidemezler.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur