Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

İlhan Koman Sözlüğü
İlhan Koman Sözlüğü

İlhan Koman Sözlüğü

Necmi Sönmez

Çalışmaları 1950’lerden itibaren uluslararası yayınlarda değerlendirilen, Venedik, São Paulo Bienali’nde gösterilen, MoMA’dan Moderna Museet’e kadar birçok önemli müze koleksiyonunda temsil edilen Koman, özellikle İsveç’te…

Çalışmaları 1950’lerden itibaren uluslararası yayınlarda değerlendirilen, Venedik, São Paulo Bienali’nde gösterilen, MoMA’dan Moderna Museet’e kadar birçok önemli müze koleksiyonunda temsil edilen Koman, özellikle İsveç’te kamusal alanlarda gerçekleştirdiği heykelleriyle dünya sanat tarihine geçmiş bir yaratıcıdır. Aynı zamanda Hulda adlı teknesini Türkiye ve Avrupa’nın yaratıcı insanlarıyla birlikte bir evden çok, kendine ait bir dünyaya dönüştüren bir derviştir.

İlhan Koman’ın geliştirdiği formların çekiciliği, hangi malzemeyi kullanırsa kullansın mükemmel bir el emeği, bilek gücünün eseri oldukları için izleyenlerde dokunma duygusunu tetikleyen bir büyüye sahip olmalarında yatar. Onun Türk, Fransız ve İsveç kültürlerini akıl almaz biçimde harmanlayarak oluşturduğu kültürlerarası yaşam, üretim ve paylaşıma açma süreçleri eşsizdir.

*

Bir ömür
geçirdiğinde
tamamının altına
imzanı atmalısın

17 Haziran 2021’de 100. doğum gününü kutladığımız İlhan Koman, geliştirdiği deneyleriyle, heykel, matematik, statik, alternatif enerji üretimi gibi alanlarda “değiştirilemez ya da tartışılamaz gibi görünen kuramlara meydan okuyarak” çağdaş Türk ve İsveç sanatında eşi benzeri görülmemiş eserler üretti. Onun yeni, farklı ve beklenmeyecek kadar cesaretli çalışmaları Edirne, İstanbul, Paris, Brüksel ve Stockholm kentlerinde geçen yaşamıyla birleştiğinde sanatsal ve bilimsel açıdan örnek bir hayat ortaya çıkmaktadır.

Örnek hayat derken, Koman’ın araştırmalarıyla hümanist değerler üzerinde kurguladığı “ideallerinden” bahsetmek gerekir. Bu idealler, 1941’de İstanbul’da başlayıp 1947-51 arasında Paris’te sürdürdüğü sanat eğitiminde, bağımsız olarak geliştirdiği alçı, taş, demir heykellerinde, insanın sanat aracılığıyla çevresiyle, doğayla ortaklıklar kuran “erdemler” geliştirmesiyle gerçekleşmiştir. Koman’ı Koman yapan da, onun sanatı formlar, renkler, malzemelerden oluşan deneylerin ötesine taşıyıp, paylaşımcılıkla şekillenen erdemlere dayandıran hümanist yaklaşımıdır. Koman’ın erdemlerinin ne olduğu sorusuna bir çırpıda yanıt vermek mümkün değildir. Ama çocukluğundan itibaren çok iyi gözlem yapan, bunlara dayandırdığı deneylerinin sonuçlarını görsel, matematiksel, bilimsel değerlerle dışarı vuran bir sanatçı olan İlhan Koman, araştırmalarını en uç noktalara kadar götüren bir çalışma tutkusuna sahiptir. Bu sayede hem olağanüstü güzellikteki formları hem de geometrinin en gizemli sırlarını ortaya çıkaran buluşlarıyla daha önce hiçbir yaratıcının ayak basmadığı toprakları keşfetti. Onu eşsiz kılan Türk, Fransız ve İsveç kültürlerinin farklı özelliklerini yapıtlarında birleştiren bir dünya sanatçısı olmasıdır.

Çalışmaları 1950’lerden itibaren uluslararası yayınlarda dönemin öncü Soyut Sanat eğilimleri arasında Robert Jacobsen’den David Smith’e uzanan çizgide değerlendirilen, Venedik, São Paulo Bienali’nde gösterilen, MoMa’dan Moderna Museet’e kadar birçok önemli müze koleksiyonunda temsil edilen Koman, özellikle İsveç’te kamusal alanlarda gerçekleştirdiği heykelleriyle dünya sanat tarihine geçmiş bir yaratıcıdır.

Onu benzersiz kılan en önemli özelliklerden biri de, çalışmalarında geliştirdiği anlatım biçiminin 1947’den itibaren soyut, geometrik ve kavramsal değerler üzerinde şekillenmesiydi. İlhan Koman’ın geliştirdiği formların çekiciliği, hangi malzemeyi kullanırsa kullansın mükemmel bir el emeği, bilek gücünün eseri oldukları için izleyenlerde dokunma duygusunu tetikleyen bir büyüye sahip olmalarında yatar. Bu çekicilik o kadar ustaca kurgulanmıştır ki, ilk bakışta yalın, basit gibi gözüken formlar dünyasının arkasında, sanatçının büyük zorluklara göğüs gererek oluşturduğu yaratım süreçlerini kavramak pek kolay değildir. Unutmamak gerekiyor ki Koman arkasında destek olmadan kendi yolunu tırnaklarıyla kazıyarak açmıştır. Onun birbirinden apayrı Türk, Fransız ve İsveç kültürlerini akıl almaz biçimde harmanlayarak oluşturduğu kültürlerarası yaşam, üretim ve paylaşıma açma süreçleri eşsizdir.

İşte polihedralar, hiperformlar, ikiz hiperformlar, rotorlar, oynak çokyüzlüler, ucu yere değen piramitler ve onların sayısız türevleri Koman’ın her detayını ince ince tasarladığı biçimler dünyasının kahramanlarıdır. Hayatının son on sekiz yılını etrafından kimsenin geçmeyi göze alamadığı geometri labirentlerinde geçiren sanatçı yapısal düşüncesini üçboyutlu elemanlara dönüştüren çabasıyla adeta yepyeni bir minimal görsel alfabe oluşturmuştu. Bu alfabeyle kurgulanan son dönem çalışmalarındaki mükemmeliyetçilik baş döndürücüdür. Parça ile bütün arasındaki ilişkiler üzerine kurulu olan bu alüminyum heykellerde “malzemenin esnekliği” sanatçının eliyle zorlanarak oluşturulduğu için nereden bakılırsa bakılsın garip bir “gerilim hissi” kendisini duyumsatır. Nereden geldiği, nasıl şekillendiği bir çırpıda anlaşılamayacak kadar gizemli olan bu gerilim, sanatçının form dünyasını ayakta tutan bir öğe olarak karşımıza çıkar.

Bu sözlük-kitap, İlhan Koman’ın 1941’den 1986’ya kadar gerçekleştirdiği çalışmaların temelindeki ailevi, sanatsal, kültürel oluşumları alfabetik bir diziyle bir araya getirerek sanatçının görsel evreninin kodlarını ortaya çıkarmayı hedefliyor. Türkiye’de geniş kitleler tarafından sadece Akdeniz heykelinin yaratıcısı olarak bilinen sanatçı, kısa ama dopdolu yaşamının yarısından fazlasını İsveç’te birbirinden ilginç görsel deneylerin çevresinde geçirdi. Onun farklı araştırmalarını detaylara girmeden aktarmayı hedefleyen İlhan Koman Sözlüğü’nü sanatçının gizemli dünyasını tanımak isteyenler için bir başlangıç olarak kaleme aldım.

İlk kez 16 Ocak 1987’de Mimar Sinan Üniversitesi’ndeki anma toplantısında çalışmalarıyla kapsamlı olarak tanıştığım İlhan Koman’ın heykellerine adeta vurulmuştum. Hani ilk bakışta aşk denilen bir yoğunlaşma. Daha sonra günlerce Mecidiyeköy’deki Akdeniz’i günün farklı saatlerinde seyrettim. Kollarının, gövdenin hareketliliği, şeffaflığı büyüleyiciydi. Kim bu adam, bu güzelliği nasıl yaratmış diyerek dört dönmüştüm bu heykelin etrafında. Galiba tonlarca demirin hareket ettiği hissiydi beni baştan çıkaran. Yıllar içinde bu hareketin ne olduğunu kavramamda anahtar rolü Abidin Dino’nun, Güneş Karabuda’nın ve Meldâ Kaptana’nın anlattıkları üstlendi. Daha sonra Stockholm’deki anıtları karşısında da içimdeki Koman tutkusunun tükenmediğini gördüm. Gemisi M/S Hulda’yla o muhteşem Baltık Denizi takımadalarına açılıp İlhan Koman’la balığa çıkmayı isterdim. O söylese, ben dinleseydim paşa paşa. Kim bilir neler takılırdı oltamıza…

Nisan 2021, Düsseldorf

….

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Heykel Sanat
  • Kitap Adıİlhan Koman Sözlüğü
  • Sayfa Sayısı184
  • YazarNecmi Sönmez
  • ISBN9786050984002
  • Boyutlar, Kapak13x19,5 cm, Karton Kapak
  • YayıneviDoğan Kitap / 2021

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Tiraje Sözlüğü ~ Necmi SönmezTiraje Sözlüğü

    Tiraje Sözlüğü

    Necmi Sönmez

    Tiraje Dikmen çağdaş Türk sanatının en önemli figürlerinden biridir. İstanbul’da başladığı sanat eğitimini 1950’lerde Paris’te sürdürdü ve dönemin önde gelen ressamlarıyla temas halinde oldu....

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur