Birazoku

Yazar Bora Özkent, yeni kitabında « Haddini Aş » sloganıyla sesleniyor okurlara. Kitap ilk sayfasından son sayfasına kadar bu fikir üzerine kurgulanmış.

Onlar başkaları tarafından tasarlanarak önlerine konan hayat hikâyelerini yaşamaya asla razı olmamışlar.

Onlar asla başkalarının dikte ettiği kurallara ve dogmalara körü körüne uymamışlar.

Ve onlar asla kendilerine çizilen sınırlara hapsolmamış, başkalarının hadlerini bildirmesine izin vermemiş, hadlerini aşmak için ellerinden geleni yapmaktan asla çekinmemişler.

Çünkü olağanüstü başarıya giden yolun ilk adımı bu zaten:

Haddini aşmayı her şeyden çok istemek.

“Haddini Aş” sloganı işte bu gözlemlerime dayanıyor.

Elma Yayınevi’nin yeni kitabı Haddini Aş sizlerle… Keyifli okumalar…

İçindekiler

Giriş…………………………………………………………………………………………………7
Nereden Çıktı Bu Kitap? ………………………………………………………………….9
Neden “Haddini Aş” Diyorum………………………………………………………. 11
Kitabın Akışı …………………………………………………………………………………. 15
Kısım 1 7 Haddini Aşma Deseni…………………………………………………… 19
Haddini Aşanların Ortak Yaşam Desenleri …………………………………… 21
Desen #1 Merak ve Öğrenme Tutkusu………………………………………….. 22
Desen #2 Kâşiflik ve Maceracılık…………………………………………………… 28
Desen #3 Tutkularından Asla Vazgeçmemek ……………………………….. 33
Desen #4 Mükemmeliyetçilik ve Çalışkanlık ………………………………… 38
Desen #5 Gelecekte Yaşamak………………………………………………………… 42
Desen #6 Orijinallik ………………………………………………………………………. 47
Desen #7 Değer Katmak ……………………………………………………………….. 53
Kısım 2 Haddini Aşanların 12 Yaşam Prensibi……………………………… 61
Yaşam Prensipleri …………………………………………………………………………. 63
Prensip #1 Özimaj Yönetimi………………………………………………………….. 64
Prensip #2 Başarının Kişiye Özel Tanımı………………………………………. 71
Prensip #3 Uzlaşmamak ……………………………………………………………….. 78
Prensip #4 Kararlılık……………………………………………………………………… 84
İçindekiler
Prensip #5 Zihinsel Esneklik…………………………………………………………. 89
Prensip #6 Uzun Vadeli Düşünme………………………………………………… 94
Prensip #7 Harekette Bereket Var …………………………………………………. 99
Prensip #8 Gerçekçi İyimserlik ……………………………………………………. 104
Prensip #9 Değişime Açıklık ……………………………………………………….. 110
Prensip #10 Büyüme Odaklı Zihniyet …………………………………………. 117
Prensip #11 Derin Odaklanma…………………………………………………….. 124
Prensip #12 Alışkanlıkların Gücünden Yararlanma…………………….. 130
Kısım 3 Dönüşüm Yol Haritası……………………………………………………. 137
Dönüşüm Yol Haritası…………………………………………………………………. 139
Adım #1 Gelecekteki Senin Güçlü Bir Vizyonunu Kur………………… 141
Adım #2 Geçmişini Algılayış Biçimini Değiştir…………………………… 144
Adım #3 Yeni Kimliğini Üzerine Giy…………………………………………… 149
Adım #4 Zamanını İyi Yönet……………………………………………………….. 152
Bonus: Momentum ……………………………………………………………………… 156
Kısım 4 Müthiş Kaynaklar………………………………………………………….. 159
Müthiş Kaynaklar ……………………………………………………………………….. 161
Sponsor Listesi …………………………………………………………………………… 163
Hakkımda…………………………………………………………………………………… 167

GİRİŞ

Nereden Çıktı Bu Kitap?

Blogumda “Haddini Aş Hikâyeleri”ni yazmaya başladığımda işlerin buraya varacağını hiç düşünmemiştim açıkçası. Tek amacım takipçilerimi potansiyellerini gerçekleştirmeye ve daha iyi şeyler yapmaya teşvik etmekti. Çok başarılı insanların hayat hikâyelerini okumanın onlara ilham vereceğine inanıyordum. Türk ve yabancı; sanattan spora, girişimcilikten bilim insanlığına kadar her alandan olağanüstü başarılı insanların hikâyelerini paylaştığım dizi, özellikle LinkedIn platformu üzerindeki okurlarımdan büyük ilgi gördü. Bu ilgi hem takipçi sayımda hızlı bir artışa neden oldu hem de yazıların aldığı yoğun etkileşim sayesinde insanların böyle hikâyeleri duymaya aslında ne kadar ihtiyaç duyduklarını keşfetmeme… Ama daha da önemlisi, okurlarımdan aldığım geribildirimler gösterdi ki, onlar sadece ilham almayı değil, başarılı insanların sırlarını öğrenmeyi ve onları kendi hayatlarına uyarlamayı da istiyorlardı. Bu içgörü beni hikâye anlatmanın ötesine götürdü ve “Haddini Aş Sırları” ismini verdiğim yazıları paylaşmaya başladım.

Blogumda paylaştığım bu yazılarda çok başarılı insanların hayata bakış açılarını, düşünme biçimlerini, verimlilik sırlarını, ilişki yönetimlerini, günlük alışkanlıklarını ve karakteristik özelliklerini ele alıyorum. Hem hikâyelerin hem de sırların görmekte olduğu büyük ilgi beni çok memnun ediyor. Demek ki ülkemizde pek çok insan kendisini geliştirmeyi, daha iyi şeyler yapmayı ve daha büyük başarılar elde etmeyi arzuluyor. Zaman ilerledikçe fark ettim ki sosyal medya platformlarının kısıtlamaları okur deneyimini zorlaştırıyor. Bu nedenle Haddini Aş yazılarını önce günlük bir bültene çevirdim, daha sonra ise HaddiniAs.Net isimli bir web sitesine taşıdım. Bugün HaddiniAs.Net sayesinde hem okurlarıma günlük yazılar gönderebiliyorum hem de burada oluşturduğum kulüp yapısı sayesinde onlarla sık sık iletişim kuruyor, çeşitli eğitim ve seminerlerde bir araya geliyorum. Biz kişisel gelişime, daha iyisini hak ettiğine ve yapabileceğine inanan binlerce insandan oluşan bir topluluğuz artık. Dedim ya, o ilk “Haddini Aş Hikâyeleri”ni yazarken işlerin bir gün buraya varacağını hiç düşünmemiştim sevgili okurum. Neden Haddini Aş Diyorum

Neden Haddini Aş Diyorum

Olağanüstü başarılı insanların hayatları hakkında araştırmalar yaparken, olağanüstü başarının Allah vergisi yeteneklere, kıskanılacak zekâ ya da fiziğe, zengin bir aileye, iyi eğitime, seçkin bir topluluğun üyesi olmaya ya da saf şansa dayanmadığını gördüm. Olağanüstü başarı, insanların kendi düşünce ve inançlarıyla, kendi karar ve seçimleriyle, kendi davranış ve tutumlarıyla, kendi kendilerini geliştirme ve inşa etme çabalarıyla ortaya çıkıyor. Olağanüstü başarı, geçmişimizin ve imkânlarımızın değil; hayallerimizin, düşündüklerimizin, davranışlarımızın, tutumumuzun ve yarattıklarımızın bir ürünü. Hakkında araştırma yaptığım onlarca insanın yetenekleri, eğitimleri, zekâları, fizikleri, ailelerinin zenginliği, üyesi oldukları topluluklar ve şans seviyeleri birbirinden çok farklı. Hepsi birbirinden farklı trajediler yaşamış, farklı imkânsızlıklarla boğuşmuş ve farklı zorlukların üstesinden gelmişler. Ama tüm bu farklılıklarına rağmen hepsinin ortak noktaları da var: Onlar başkaları tarafından tasarlanarak önlerine konan hayat hikâyelerini yaşamaya asla razı olmamışlar.

Onlar asla başkalarının dikte ettiği kurallara ve dogmalara körü körüne uymamışlar. Ve onlar asla kendilerine çizilen sınırlara hapsolmamış, başkalarının hadlerini bildirmesine izin vermemiş, hadlerini aşmak için ellerinden geleni yapmaktan asla çekinmemişler. Çünkü olağanüstü başarıya giden yolun ilk adımı bu zaten: Haddini aşmayı her şeyden çok istemek. “Haddini Aş” sloganı işte bu gözlemlerime dayanıyor. Eğer çok başarılı olmak istiyorsan asla önüne konan sınırlara razı olmamalı, onları aşmak için her yolu denemelisin. Özellikle de kendi zihninde yarattığın sınırlamalardan mutlaka kurtulmalısın ki belki de en zorlu olanları onlar.

Zihnindeki Sınırlar! Ünlü hikâyeyi duymuş olabilirsin. Fillere hayran bir çocuk, gittiği sirkte fillerin sadece tek ayaklarından ve oldukça ince bir iple yerdeki bir kazığa bağlı olduklarını, ama kaçmaya hiç yeltenmediklerini görünce şaşırır. Öyle ya, o incecik ipin bu heybetli hayvanları bağlı tutması aslında fiziken mümkün değildir. Kocaman fillerin isteseler o kazığı yerden sökerek ya da ipi kopararak kaçabilecekleri aşikârdır. Fillerin olağanüstü gücü hakkında çokça bilgisi olan çocuk bu tuhaflığa inanamaz. Sonunda büyük bir merakla fillerin yanındaki eğiticiye gider ve ona bu aklına hiç yatmayan durumun nedenini sorar. Ufaklığın hayal kırıklığına uğramış ve şaşkın yüz ifadesine üzülen eğitici, fillerle ip ve kazık arasındaki ilişkinin hüzünlü hikâyesini anlatır: “Bu filler küçükken de güçlüydüler. Ama güçleri ipi koparmaya yetmiyordu. Yine de denediler. Hem de ne çok denediler.”

“Çok çabaladılar, çok yöntem denediler. Ama bir türlü güçleri yetmedi. Sonra bir gün, denemeyi bıraktıklarını gördüm. Pes etmişlerdi. Ve bir daha da serbest kalmaya çalışmadılar.” “İkimiz de biliyoruz ki, bu zayıf ipler ve o küçük eski kazık bu güçlü fillerle eşleşmiyor. Ama yine de yapmıyorlar, oysa isteseler kolaylıkla özgürleşebilirler. Fillerin gerçekte ne kadar güçlü olduklarına dair hiçbir fikirleri yok.” Bu çok üzücü hikâyedeki fillerin yerine kendini koymanı istiyorum şimdi. Ta çocukluğundan beri deneyip başaramadığın, bütün çabalarına rağmen yol alamadığın şeyleri düşünmeni istiyorum.

Dahası da var. Çevrendekiler “Asla başaramazsın”, “Deli misin, o kadar risk alınır mı”, “Sana mı kaldı düzeni değiştirmek” dedikleri için, daha denemeden vazgeçtiklerini düşün şimdi de. Başkalarının söyledikleriyle kendini inandırdığın güçsüzlüğü gör. Şimdi ise zihninde aslında ne kadar güçlü bir fil olduğunu canlandırmanı rica ediyorum senden. Belki o zamanlar o şeyleri denerken, sen de küçük filler gibi güçsüzdün gerçekten de. Ama artık güçlüsün. Kendin hakkındaki bu inançlar bütününü değiştirmezsen büyük başarılar elde etmen mümkün değil. Eğer büyük şeyler başarmak istiyorsan ilk yapman gereken kendi kendine haddini bildirmekten vazgeçmek ve daha iyisini yapabileceğine inanmak.

…