Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Gizli Pasif-Agresif Narsist
Gizli Pasif-Agresif Narsist

Gizli Pasif-Agresif Narsist

Debbie Mirza

Eşinizi, arkadaşınızı, anne babanızı ya da patronunuzu seviyorsunuz ve onların da sizi sevdiğini düşünüyorsunuz. İlişkinizde her şey yolundaymış gibi görünse de hayatınızdaki insanın size…

Eşinizi, arkadaşınızı, anne babanızı ya da patronunuzu seviyorsunuz ve onların da sizi sevdiğini düşünüyorsunuz. İlişkinizde her şey yolundaymış gibi görünse de hayatınızdaki insanın size yaklaşımı onunla ilgili inançlarınızı sorgulamanıza yol açıyor. Kafanız karışık, tedirginsiniz ama nedenini anlamıyorsunuz. Tükenmiş hissediyor, kendinizi asla yeterince iyi bulmuyor, sorunun sizde olup olmadığını düşünüyorsunuz. Peki gizli bir narsist tarafından duygusal olarak istismar ediliyor olabilir misiniz?

Gizli Pasif-Agresif Narsist narsisizmin en sinsi ­biçimi olan gizli narsisizm üstüne ufuk açıcı bir kılavuz. Gizli narsistlerin kontrol ve manipülasyon taktiklerini, hedef olanların maruz kaldıkları sevgi bombardımanı, değersizleştirme ve bir kenara bırakma evrelerini incelerken gizli narsistlerle ilişki atlatanların deneyimlerine kulak veriyor. Ve toksik ilişkilerden arınmış güzel bir gelecek adına iyileşmeye ve kendini onarmaya giden yol için incelikli öneriler sunuyor.

*

Koşulsuz, şefkatli, sahici sevginin vücut bulmuş hali olan anneme.

Bana en büyük armağanı verdin. Teşekkür ederim.

*

İÇİNDEKİLER

Önsöz, Meredith Miller

Yazarın Önsözü

Giriş

  1. Gizli Pasif-Agresif Narsist Kimdir? 
  2. Üç Evre: Sevgi Bombardımanı, Değersizleştirme ve Bir Kenara Bırakma
  3. Gizli Narsistlerin Hedeflerinin Özellikleri
  4. Gizli Narsistin Özellikleri
  5. Kontrol ve Manipülasyon Taktikleri
  6. Gizli Narsist Ebeveynler
  7. İşyerindeki Gizli Narsistler
  8. Gizli Narsistle Seks
  9. Gizli Narsistten Boşanmak
  10. Neden Duygusal ve Psikolojik Olarak İstismar Ederler?
  11. Bütün Özelliklerin En Tehlikelisi
  12. Bedeniniz Bilir: Ortak Hastalıklar
  13. Gizli Narsistlerle İlişki Atlatanların Hissettikleri
  14. İyileşmeye ve Kendini Onarmaya Giden Yol

Gizli Narsistin Özellikleri Kontrol Listesi

Eğitsel Kaynaklar

Alıntı Yapılan Makaleler ve Videolar

Teşekkür

 

ÖNSÖZ

Meredith Miller

Üç yıl önce etrafımdaki gerçeklik Inception (2010) filminden bir sahneyi andırırcasına dört bir yanımda paramparça olup çöküyordu. Gerçek olduğuna inandığım her şey birden yıkılmaya başlamıştı. Hakikati kabul etmek zorunda kalmıştım. O âna dek sorunun ne olduğunu “işte bu” diyerek gösterememiştim tam olarak. Çoğu kez inkâr etmiştim ama yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu bir süredir biliyordum sanırım.

Dostlarımdan biri “narsist” sözcüğünü kullanırken, “Geçmiştekiler gibiydi o da, sadece daha incelikli bir versiyondu,” dedi.

O ilişkinin kalp kırıklığıyla dağılıp gitmesi Peru’ya doğru bir yolculuğa çıkmama vesile oldu, orada ona benzeyen birkaç karakterle daha tanıştım, çoğu iş hayatımdaki insanlardı. Bir yıl sonra tümüyle yıkılmış bir halde, ayaklarım geri geri gitse de hayatımın asıl gizli istismarcısına döndüm, yeniden kendi ayaklarım üstünde durmak için.

Her şeyin başladığı yerde önce karmaşık travma sonrası stres bozukluğu çöküntüsü gerçekleşti, sonra ben bir atılım yaptım. Annemi yeni bir farkındalıkla gözlemleyerek sonunda o ilişki deseninin, şemasının nereden geldiğini görmeyi başardım. Yaramla yüzleşip iyileşmeye çalışarak yeni bir amaç edindim ve bugün insanların narsistik istismar sonrası kendilerini iyileştirmelerine yardımcı olmak için yaptığım çalışmaları yarattım.

Kısa süre önce danışanlarımdan biri bana gizli narsistlerle ilgili bir kitap yazdığını söylediğinde o kadar heyecanlandım ki önsözü yazmayı önerdim. Narsistik istismar başlığı altında bu kadar önemli ve nüanslı bir konu hakkında bu kitabı yazmaya kendisini adadığı için Debbie’ye minnettarım.

Bu kitap büyük bir ihtiyaca cevap veriyor, çünkü istismarın daha gizli biçimlerine maruz kalmış insanlara yardımcı olabilecek yeterince bilgi maalesef bulunmuyor. İnanılmaz derecede incelikli ve gizli bir istismardır bu, onu tanıyacak eğitimi almamış akıl sağlığı uzmanları da genellikle bu yüzden gözden kaçırır.

Debbie şöyle yazıyor:

Narsistik kişilik bozukluğunu keşfettikten sonra doğru yolda olduğunuzu düşünürsünüz ama sonra yaşadıklarınıza tam olarak denk düşmeyen şeyler okursunuz.

Gizli narsistler kendilerini dev aynasında görür, güç sahibi olma fantezileriyle meşguldürler, aşırı derecede takdir edilmek isterler ama insanlar onları sevip onlara güvensin diye bu özelliklerini saklarlar.

Debbie meseleyi anlıyor. Yazarımızın bu savaşı ön cephede mücadele etmiş biri olarak tanıdığı açık.

Kişisel ve profesyonel hayatımda yıllarca insanlarla gizli narsistler hakkında konuştuktan sonra, gizli narsistlerin doğasını gerçekten anlayabilmek için bunu yaşamış olmanız gerektiğine inanmaya başladım. Hayatınızdaki gizli narsist ister eşiniz, ister sevgiliniz, dostunuz, patronunuz, iş arkadaşınız, komşunuz ya da bir aile bireyi olsun, ilişki kalıpları hemen hemen aynıdır ve ancak bu kâbusun içinde yaşamış biri bu deneyimin neye benzediğini gerçekten bilebilir. O zaman bile tarif etmesi zordur.

Gizli narsistlerin gizli kalma, normal radarlarla tespit edilmeme becerilerinden ötürü açık ara en tehlikeli narsistler olduğu kanısındayım. Zekâlarını başkalarını manipüle etmeye yönelik titiz bir sözcük ve suskunluk seçimiyle kullanırlar. Narsist ne kadar zekiyse o kadar tehlikelidir, çünkü görünmezlik pelerini o kadar incelikli olur. Açık istismarcı çok daha aşikârdır, çünkü o kadar zekice manipüle edecek zekâdan yoksundur, bu nedenle başlıca silahları olarak saldırganlık ve şiddete başvurur.

Akla yatkın inkârcılık, gizli narsistin karşısındakini kendisinden kuşkuya düşürmeye yönelik cephaneliğindeki en büyük silahtır.

Gizli bir narsistle birlikteyken yüzeyde her şey aylarca, yıllarca, hatta onyıllarca normal, sıklıkla da güzel görünür. Bütün doğru şeyleri, kişisel olarak tam da duymaya ihtiyacınız olan şeyleri söylemeyi bilirler. Empati, ilgi ve gözyaşlarını çoğu Hollywood aktöründen daha iyi yansıtırlar. Gelgelelim yüzeyin altında hisleriniz yolunda gitmeyen bir şey olduğunu söyler. O kadar ince bir histir ki bu kolayca görmezden gelebilir ya da üstünde durmayabilirsiniz. Gizli bir narsistle ilişkinin ardından gerçeklik algınıza güvenemeyecekmiş gibi hissedersiniz, çünkü sizin gördüğünüzü hiç kimse göremeyecektir. Çoğu kişi gizli narsistlere bayılır, çünkü kimin yanında maskelerini çıkaracaklarını ve görünümlerine, insanların onları nasıl algıladığına ne ölçüde çaba sarf edeceklerini seçmeye çok özen gösterirler.

Dostlarınızdan, hatta profesyonellerden tavsiye almak istediğinizde insanların gizli narsiste iyi niyetle yaklaştığını işitirsiniz, hatta daha da kötüsü size paranoyakça düşündüğünüzü, aşırı tepki verdiğinizi söylerler ya da mağdurun suçlanmasının başka bir biçimine maruz kalırsınız. Bu üst düzey taktikleri anlamayan insanların tavsiyelerine başvurmak maalesef değersiz hissetmenize, daha fazla geri adım atmanıza yol açabilir, hatta belki de tehlikeli bir durumda, ilişkide kalmaya sizi teşvik edebilir.

Sezginizin her bir parçasının size bir şeylerin gerçekten yanlış olduğunu söylemesi korkutucudur, ama gizli narsist ve diğer herkes size her şeyin gayet yolunda olduğunu söyler, belki de sorunun sizde olabileceğini ima eder.

Gizli narsistlerle ilişkilerden çıkanların deli olmadıklarını bilmeleri gerek. Gizli istismarcılarla birlikte olmuş danışanlardan işittiğim başlıca kaygı bu.

Gizli bir narsistin istismarı sonrasında özgüvenin geri kazanılması biraz zaman alabilir. Bu süreçte kendinize karşı sabırlı olun. Ciddi bir ilişki travması yaşadınız, siz yaralarınızı göremeseniz de onlar gayet gerçek.

Bu kitap gizli narsistlerin tipik özellikleri ve davranışlarını içeren bir envanterin yanı sıra, bu gibi kişilerle ilişki yaşamış insanların hikâyelerini de aktararak gizli bir narsistle ilişkinizde neler olduğunu anlamanıza yardımcı olacak. Başınıza gelen benzer deneyimleri birleştirdiğinizde “şimdi anladım” diyeceğiniz birçok şey olacak muhtemelen.

Bu kitabın birçok kişinin anlayamadığı şeyleri anlamasına yardımcı olacağını biliyorum.

Kucaklarım!

YAZARIN ÖNSÖZÜ

Son derece kafa karıştırıcı, deliriyormuş gibi hissetmenize yol açan bir ilişkide misiniz, yoksa böyle bir ilişkiyi bitirmek üzere misiniz?

Sizden başka herkes annenizi muhteşem buluyor, ama yetişme çağında kendinizi yalnız mı hissettiniz, kimliğinizi bulmakta mı zorlandınız ve her şey her zaman sizin hatanız gibi mi hissettiniz?

Babanızla büyürken çivili tahta üstünde yürüyormuş gibi mi hissettiniz? Onunla bağ kurmakta hâlâ zorlanıyorsunuz, ama insanlar onun gibi bir babaya sahip olduğunuz için ne kadar şanslı olduğunuzu mu söylüyor hep?

Herkesin muhteşem bulduğu ama onunla yıllarca çalıştıktan sonra büyük bir tedirginlik hissetmenize, kendinizi asla yeterince iyi bulmamanıza, akıl sağlığınızı sorgulamanıza yol açan bir patronunuz ya da iş arkadaşınız mı var?

Size sevdiğiniz kişinin narsist olabileceğini söyleyen biri mi oldu? Biraz araştırma yaptınız ama merak ettiğiniz kişi narsist tanımına uyan kendini beğenmiş, küstah, dengesiz biri çıkmadığından kafanız mı karıştı?

Bu senaryolardan biri size dokunduysa gizli bir narsistle uğraşıyor olabilirsiniz. Teşhis etmesi en zor narsist tipidir bu, çok gizlidir çünkü, çok örtüktür.

Gizli narsisizm narsisizmin en sinsi biçimidir, çünkü istismar çok gizlidir. Çoğu insan bu ilişkiler içindeyken istismar edildiklerinin farkına bile varmaz. Bu insanların içlerindeki hayat narsistin değersizleştirme taktiklerinin bir sonucu olarak zamanla ağır ağır tükenir. Özdeğerleri aşınır. Görünürde yara izi yoktur ama bu kişiler üstünüzde derin bir etki bırakır.

Duygusal ve psikolojik istismara uğramışsınızdır ama o kişinin bu yönünü gören bir tek sizsinizdir, narsistin çevresindeki herkes onun muhteşem olduğunu düşünür. Bu da kafa karışıklığınızı artırır, acınızı küçültür.

Gizli narsistlerin bu kadar hasar verici olmasının nedenlerinden biri bilişsel uyumsuzluktur. Zihninizde birbiriyle çekişen iki düşünce olduğunda yaşarsınız bunu. Annenizi, eşinizi, erkek ya da kız arkadaşınızı seversiniz ve onların da sizi sevdiğini düşünürsünüz. Ama geriye baktığınızda o kişinin davranışları onunla ilgili inançlarınızı sorgulamanıza yol açar. Düşünürken merak etmeye başlarsınız: “Gerçekten de yıllardır beni kontrol ve manipüle etmiş olabilir mi, ben bunu fark etmemiş olabilir miyim? Yoksa aslında her şey benim hatam mı, yaşadıklarımı aşırı dramatize mi ediyorum?” O kişinin sizi düşünen iyi bir insan olduğu yönünde yıllar içinde oluşmuş sağlam bir inancınız vardır, ama bir yandan da inanılmaz derecede zalim ve kontrolcü biridir. Bilişsel uyumsuzluk insanın içini bulandırır, onu adeta çıldırtır.

Açık narsistler barizdir, aşırı agresiftirler. Ne kadar muhteşem olduklarını anlatıp dururlar. Maskeleri düştüğünde etraflarındaki insanlar gözlerini devirip, “Ah evet, korkunç biridir,” der.

Öte yandan gizli narsistler gayet beğenilirler. Çekici ve iyidirler. Alçakgönüllü ve empatik görünürler. İyi bir dinleyici olabilir, gerçekten sizi dikkate alıyormuş gibi görünebilirler. Onların sizi inanılmaz sevdiğini hissedebilirsiniz. Ama bir yandan da kendinizi çok kötü hissetmenize neden olurlar. Yıllarca fark etmediğiniz örtük taktikler kullanırlar.

İnsanların gizli narsistlerle on, yirmi, otuz, hatta kırk yılı aşkın süre romantik bir ilişki içinde olması ama yıllarca maruz kaldıkları istismarı anlamamış olmaları sık rastlanan bir durumdur.

Gizli narsist bir aile bireyiyse bu durum özellikle yıkıcıdır.

Kimi zaman bunu gören bir tek sizsinizdir, kardeşleriniz hâlâ babanızın ya da annenizin müthiş olduğunu düşünüyor, birçok meseleden ötürü sizi suçluyordur. Sizde bir şeyler eksikmiş gibi hissedersiniz ve istismarı, kendinizi küçültmeye başlarsınız. Başka kimse görmüyorsa sorun sizde olsa gerektir.

Bu istismar biçimi gerçekte olduğu kadar ağır görünmez. O kadar görünmezdir ki sorunun nerede olduğunu göstermeniz zordur. Bu anlattıklarım arasında sizinle ilgili olanlar varsa bilin ki yalnız değilsiniz, kendinize güvenebilirsiniz.

Ben yıllarca kafa karışıklığı ve bilişsel uyumsuzluk yaşadım. Hayatım boyunca birkaç gizli narsistle ilişkim oldu.

Yıllar önce kafa karışıklığımı çözecek yanıtlar aramaya başladım. Narsisizm hakkında çok sayıda kitap okudum ama hiçbirinde gizli narsist tipini bulamadım. Çeşitli kaynaklardan elde ettiğim bilgileri yıllarca bir araya getirdikten sonra ihtiyaç duyduğum ama bulamadığım kitabı, buna benzer ilişkilerden çıkan diğer insanlar da iyileşmelerine yardımcı olacak bilgilerin hepsini bir yerde bulabilsinler diye yazmaya karar verdim.

Bu kitaba hazırlanırken böyle ilişkilerden çıkmış 100’ü aşkın insanla görüştüm. Konuyla ilgili derin bir araştırma yaptım, çünkü bu kitabın doğru, kapsamlı ve inanılmaz yararlı olmasını istedim. Buna layıksınız.

Bu gibi ilişkileri yaşamış daha fazla insanla karşılaştıkça muazzam duygulandım. Onların acısına, yaralı kalplerine ve güçlerine tanık olmak beni çok mahcup etti ve içimde bu kitabı yazabileceğim en yararlı kitap haline getirme isteği uyandırdı.

Sonraki sayfalarda gizli narsistin özelliklerini açıklıyorum. Bu özellikleri resmetmek için görüştüğüm insanların hikâyelerini paylaşıyorum. Görüştüğüm kişilerin kimliklerini korumak amacıyla bütün isimler ve ayrıntılar değiştirilmiştir.

Yaşadığım yerde kurduğum bir destek grubu var, hikâyelerin ne kadar önemli olduğunu gördüm bu grupta. Toplantılara başlarken genellikle insanlara o akşamdan ne beklediklerini sorarım. “Hikâye! Hikâyeler dinlemem lazım ki delirmediğimi bileyim,” der çoğu. Bu kitapta yaşadığınız şeyleri anlamanızı ve tecrübelerinizin gerçekliğini doğrulamanızı sağlayacak çok sayıda hikâye bulacaksınız.

İyileşmeyle ilgili konuşmalar yapmaya da çok zaman ayırıyorum. Buraya kadar okuduysanız içimden bir ses gizli bir narsistle son derece zorlu ve çıldırtıcı bir tecrübeniz olduğunu söylüyor. Açıklığa kavuşmayı ve bu ilişkinin yol açtığı yaraları iyileştirmeyi hak ediyorsunuz.

Gizli bir narsistle birlikte olmak sizi aslında olduğunuz kişiden çok uzaklara götürebilir. Bu kitabın sizi muhteşem benliğinize geri getirmesini umuyorum.

Dilerim aradığınız bütün yanıtları bulur, özgürlük ve huzur dolu bir yere çıkarsınız. Bu şimdi mümkün görünmeyebilir ama

inanın bana mümkün.

Çok çok sevgiyle.

GİRİŞ

“Kocanız bir narsist mi?”

“Hayır! Onu anlatırken asla bu sözcüğü kullanmazdım. Son derece nazik, iyi biri o. Herkes sever onu. Tanışsanız siz de severdiniz.”

“Evet, öyle olurlar.” Boşanma avukatı, Amy’nin yüzünün allak bullak olduğunu gördü, yanına yaklaştı ve, “Amy klasik işaretlerin birçoğunu görüyorum,” dedi kaygıyla. “Eve döndüğünde narsistler hakkında bulabildiğin kadar bilgi sahibi olmanı öneririm, neyle uğraştığını bilmek zorundasın.”

Amy avukatla randevusundan nutku tutulmuş bir halde ayrıldı. Narsist mi? Otuz yılı aşkın bir süredir evli olduğu kocasını tanımlarken kullanacağı en son sözcüktü bu. Onu iyi, saygı duyduğu biri olarak görmüştü hep. İlişkileri mükemmel değildi ama evliliğini çoğunlukla iyi bir ilişki olarak tanımlardı. Bu kadar uyumlu biriyle birlikte olduğu için şanslı olduğunu düşünürdü. Ama geçen yıl kocasının davranışları çok değişmişti; tanıdığı adam gitmiş yerine bambaşka biri gelmişti sanki. Anlam veremediği o kadar çok şey vardı ki. Kocası ona öyle can yakıcı, öyle rahatsız edici davranıyor, o kadar çok kafasını karıştırıyordu ki. Sonra birden adamın onunla işi bitti. Evliliklerinin son bulması çok sarsıcı, inanılmaz kafa karıştırıcıydı.

Amy kocasıyla ilk tanıştığında böyle muhteşem birine rastladığı için çok şanslı olduğunu düşünmüştü. Nazikti. Duygularından bahsediyordu. Amy’yi dinliyor, ona sorular soruyor, onu gerçekten de tanımak istiyordu. Amy’nin ailesi ve dostları onu çok sevmiş, onun gibi biriyle tanıştığına çok mutlu olmuşlardı.

Birbirlerine o kadar benziyorlardı ki. Her şey çok rahat geliyordu. Çıktıkları ilk yıl her şey muhteşemdi. Sonra işler zorlaşmaya başladı ama Amy dış koşullar nedeniyle böyle olduğuna inandı hep. Birlikte zorlukları hallediyorlardı. İletişimleri muhteşemdi, Amy öyle olduğunu düşünüyordu. Evet, bazı meseleleri vardı ama her zaman konuşabiliyorlardı. Amy kocasını en iyi dostu olarak görüyordu.

Ama son zamanlarda kocası Amy’ye daha önce hiç davranmadığı şekilde davranmaya başlamıştı. Amy’nin nazik ve şefkatli diye bildiği o adam inanılmaz zalim ve saldırgan biri olup çıkmıştı. Amy’ye sürekli onda sorun olarak gördüğü şeyleri söylüyor, evliliklerinin yürümesini imkânsız hale getirdiği için onu suçluyordu. Bütün bunlar durduk yere başlamış gibiydi. Adam otuz yıllık evliliğin ardından evden taşınmakla kalmadı bir de Amy’ye onsuz çok ama çok mutlu olduğunu söyledi. Her şeyin bitmesi hiç umurunda değilmiş gibi görünüyordu. Bitirmek istiyordu ve ona göre bütün bunlar Amy’nin suçuydu.

Amy avukatının tavsiyesini dinleyip narsisizm hakkında makalelerin yanı sıra kitaplar okumaya başladı, bu kafa karıştırıcı muammaya bir anlam vermesini sağlayacak parçayı en nihayetinde bulacağını umuyordu.

Ama narsistlerle ilgili tanımları okurken, “Bu pek de ona benzemiyor,” deyip duruyordu. Okuduğu her kitapta lüks arabalar kullanan, gösterişli evleriyle hava atmayı seven, saldırgan, sinir bozucu, benmerkezci olduğu aşikâr insanlar anlatılıyordu. Uç örneklermiş gibi görünen gaslighting (kendi kendinden kuşkuya düşürme) hikâyeleri okuyordu. Ama bir yandan da bu cafcaflı imgelerin arasında kocasını andıran bir şeyler görüyordu.

Amy başlıca özellikleri okuyordu: empati eksikliği, öfke, güçlü bir benlik duygusundan yoksun olma, kontrolcü, manipülatif, bencil. Gözleri açılmış, daha önceden görmediği şeyleri görmeye başlamış gibi hissetti.

Evliliğinin iyi olduğuna inansa da yıllarca kendisinden kuşku duymuş, evliliklerinde ortaya çıkan sorunlardan ötürü kabahatin kendisinde olduğuna inanmıştı. Şimdi gördüğü muamele ona yanlış geliyordu gelmesine ama bir yandan da kocasının onun hakkında söylediklerinin doğru olup olmadığını merak ediyordu. Kocası çok kendisinden emin görünüyordu, konuşmaları çok mantıklı geliyordu. Ona söyledikleri acımasızdı ama bir yandan da sevgi sözcükleriyle karışıktı, her şey iyiden iyiye kafa karıştırıyordu. Amy onunla konuştuğunda bedeninde bir bulanıklık hissediyordu, hatta bazen midesi bulanıyordu. Açık düşünmesi zorlaşmıştı. Kocası ona tepeden bakarak konuşuyormuş gibi geliyordu. Söylediği sözler küçültücüydü. Amy’ye hayatı ve nasıl olması gerektiğini “öğretiyordu”.

Amy yakın arkadaşlarını ve ailesini arayıp onlara şu tarz sorular sormaya başlamıştı:

“Ben onun dediği gibi kontrolcü ve manipülatif miyim? Görmüyor muyum ne olduğumu? Düşüncesiz miyim? Belki de bencillik ediyorumdur, öyle mi gerçekten? Net düşünemiyorum. Kendim hakkında neyin doğru olduğunu artık göremiyorum.

Amy’nin aslında kim olduğunu hatırlatacak şeylere ihtiyacı vardı, aklını yitiriyormuş gibi geliyordu ona. Kendisini inanılmaz duygusal ve dengesiz hissetse de kocası sakin ve mantıklıydı, bu da Amy’nin kendisini daha fazla sorgulamasına yol açıyordu.

Amy narsisizm hakkında ne bulursa okumaya başladı. Ayrıca konunun uzmanı bir terapiste gitti. Terapist şöyle tuhaf sorular soruyordu:

“Kocanızın bir şeyleri sık sık unuttuğu oluyor muydu, örneğin marketteyken elma almasını istediğinizde unutup gelmesi gibi?”

“Evet! Yüzde 70’ini unutmuştur. Bir kafeye girdiğinde bana da su almasını istemişimdir örneğin, ‘Tabii ki,’ der neşeyle ama on seferinden yedisinde arabaya döndüğünde elinde su yoktur, ‘Ah! Çok özür dilerim. Unutmuşum,’ der hemen. Her defasında kendisini çok kötü hissetmiş gibi görünür. Ben de ona sorun olmadığını söylerim. Bu kadar sık olduğu için hayal kırıklığı duyuyordum, kafam karışıyordu ama gerçekten unuttuğu için üzülmem doğru değil gibi geliyordu bana. Narsistlerde bu sık mı olur?”

“Evet. Çok sık olur. Dönüp su alıp geldiği oldu mu peki hiç?”

“Hayır. Hiç olmadı. Bunu hiç düşünmedim.”

“Peki ya doğum günleriniz?” diye sordu terapist. “Onunla geçirdiğiniz doğum günleri nasıldı?”

“Berbattı. Ama neden derseniz, nedenini tam olarak söyleyemem.” Amy’nin çehresi kafa karışıklığı içinde buruştu. “Bana kötü davranmazdı. Her zaman hediyeler alırdı. Bazen beni yemeğe götürürdü. Ama nedendir bilemiyorum doğum günlerimde hep ağlardım, bir şeylerden ötürü ondan özür dilerdim sonunda. Nedenini şimdi hatırlamadığım şeyler. Acaba yeterince müteşekkir olmadığım için mi? Bana bir şeyler alırdı ama çoğu kez istemediğim şeyler olurdu bunlar. Sonra bana bu hediyeyi nasıl bulduğuyla ilgili, ne kadar çok düşündüğü ve çabaladığıyla ilgili uzun bir hikâye anlatırdı ve bana da hediyesi aslında hiç istemediğim bir şey olmasına rağmen büyük bir tezahürat yapmam gerekiyormuş da yapmamışım gibi gelirdi. Sonra da sığ düşündüğüm, ona şükran duymadığım için kendimi kötü hissederdim. Doğum günleri her zaman üzücü olurdu, bittiklerinde sevinirdim. Nedendir bilmem yorulurdum. Beni kutlamaktan, gönlümü almaktan memnuniyet duyuyormuş gibi gelmedi hiç. Benim için bir şeyler yapmak zorunda olması onu rahatsız ediyordu sanki. Bazen çok para harcar, gösterişli bir şey alırdı bana. Bu da aslında harcadığı paradan ötürü canımı sıkardı. Sarf ettiği onca çaba nedeniyle bir şey söylememem gerekirmiş gibi gelirdi.”

“Size büyük armağanlar verdiğinde ya da gösterişli jestler yaptığında etrafta buna tanık olacak başka insanlar olur muydu?”

“Düşünüyorum da evet, her zaman… ilginç. Bunu hiç ….

 

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur