Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Bir Sürü Ben
Bir Sürü Ben

Bir Sürü Ben

Guy Bass

Her istediğimizi elde edebilseydik, nasıl bir dünyada yaşıyor olurduk? Doğa, dilek dilemek yerine bir karar verdi. “Daha fazla ben lazım,” dedi. Doğa, hayatında yeniliklere…

Her istediğimizi elde edebilseydik, nasıl bir dünyada yaşıyor olurduk?

Doğa, dilek dilemek yerine bir karar verdi.
“Daha fazla ben lazım,” dedi.

Doğa, hayatında yeniliklere ve farklılıklara pek yer vermeyen, günlük düzenine ve alışkanlıklarına sıkı sıkıya bağlı bir çocuktur. Her derste dinozorların anlatılmasını, öğle yemeklerinde sürekli domates soslu makarna çıkmasını istese de; sonunda hep hüsranla karşılaşır. Herkesin birbirinden farklı olduğu bir dünyada yaşamak zaten onun için yeterince sıkıntılıdır. Zihninin sorularla meşgul olduğu bir gün, sıra dışı bir karar alır. İçinde bulunduğu bu yorucu ve zevksiz hayattan kurtulabilmesi için kesinlikle herkes “onun gibi” olmalıdır.

Ve… bu düşüncesi birden gerçeğe dönüşür! Ertesi gün okula gittiğinde kendinden bir tane daha bulur. Öteki gün sayı dörde çıkar. Takvimlerden kopan her yaprakla birlikte kopyalarının sayısı katlanarak artar. Sayıları yüzleri bulup eve, sınıfa ve hatta yaşadıkları Çatal kasabasına sığamayan Doğalar; bir zamanlar herkesin kendisine benzemesini hayal eden gerçek Doğa’nın hayatını altüst etmeye başlamıştır bile. Farklılıkların aslında pek da fena olmadığının ayrımına varan kahramanımız, acaba bu baş döndürücü kargaşayı durdurabilecek midir?

Gerçeküstü yaklaşımıyla her yaştan okurun empati duygusunu harekete geçiren Bir Sürü Ben, kendisini yaşadığı çevrenin ve dünyanın merkezine koyan bir çocuğun, adım adım benliğini bulma serüvenini anlatıyor.

Komik paylaşımlarda bulunarak okul hayatının inceliklerine de değinen bu keyifli roman; sıradanlık, tekdüzelik, tektipleştirme gibi kavramları sorguluyor, farklılıkların zenginliğine vurgu yapıyor.

Hayattan beklentilerimiz ve isteklerimiz hakkında boylu boyunca düşünmemiz gerektiğini anımsatan kitap, “her istediğimizi elde edemeyeceğimiz ama birazcık denersek, bazen ihtiyacımız olanı elde edebileceğimiz” gerçeğinin de altını çiziyor.

Guy Bass’ın mizahi üslubu ve Steve May’in karikatür tadındaki resimleriyle şenlenen Bir Sürü Ben, Tudem’in, okumaya isteksiz ve okuma güçlüğü çeken çocuklar için özel olarak hazırladığı SEN de OKU koleksiyonundaki yerini alıyor!

Bir ay önce…

Birinci Bölüm
Domates Soslu Makarna
Çatal Kasabası İkiz Patlaması – Sıfır Noktası
Doğa’ların Sayısı: 1

“Bu ne?” diye sordu Doğa. Yemek tezgâhına
baktı ve yüzünü buruşturdu.
Yemekhane görevlisi Tıkın Hanım, Doğa’ya
dik dik baktı.
“Kıymalı börek,” dedi. Bir dilim uzatmak
için eli havada bekliyordu.

“İçinde ne var?” diye sordu Doğa. Tıkın Hanım tek kaşını kaldırdı. “Kıyma.” “Ben domates soslu makarna istiyorum.” Tıkın Hanım iç çekti. “Ama ne yazık ki sadece kıymalı böreğimiz var. Bu kaçıncı kez olacak bilmiyorum ama tekrarlayayım. Pazartesi günleri makarna günü. Salıları kıymalı börek günü. Çarşambaları pizza günü. Perşembeleri tavuk günü. Ve emin olabilirsin ki, perşembeden sonra cuma geliyor. Cumaların diğer adı neydi?” “Balıklı Cuma,” dedi Doğa gözlerini devirerek.

“Balıklı Cuma! Denizden çıkanı tabağımızda bulduğumuz gün!” dedi Tıkın Hanım. “Evet ama…” diye söze başladı Doğa. “Ama sen benden her gün soslu makarna istiyorsun,” dedi Tıkın Hanım. “Bıkmaksızın her gün.” “Çünkü her gün soslu makarna yemek istiyorum,” dedi Doğa. Gerçeği söylüyordu. “Ben de kedimin meyve sepetime tuvaletini yapmamasını istiyorum,” dedi Tıkın Hanım. “Ama her gün eve gittiğimde mandalinalarımın üzerinde Ballı Kedilla’nın hediyelerini buluyorum.”

“Derler ki,” diye devam etti Tıkın Hanım, “her istediğini elde edemezsin ama birazcık denersen, bazen ihtiyacın olanı elde edebilirsin.” “Hiçbir şey anlamadım,” dedi Doğa. “Biraz düşün,” dedi Tıkın Hanım. “Bak Doğa, doyurmam gereken bir sürü boğaz var. İster inan ister inanma ama hepsi de soslu makarna yemek istemiyor.” Uzayan sırada bekleyen çocukları işaret etti. Doğa arkasındakilere bakarken, kıymalı böreği onun tabağına şak diye bırakıverdi. “Afiyet olsun!” demeyi de ihmal etmedi. “Yarın tekrar sohbet etmeyi dört gözle bekleyeceğim.”

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

  1. Yoldaş ~ Cesare PaveseYoldaş

    Yoldaş

    Cesare Pavese

    Giderek içine gömüldüğü yalnızlık ve hüzün yükünü taşıyamayarak yaşamını bir otel odasında kendi elleriyle noktalayan Cesare Pavese, Yoldaş’ta, geleneksel çizgisinden ayrılır; geleceğe umutla bakar...

  2. Sefil Korsanlar – Vadedilmiş Topraklar ~ Joachim MasannekSefil Korsanlar – Vadedilmiş Topraklar

    Sefil Korsanlar – Vadedilmiş Topraklar

    Joachim Masannek

    Yer: Berlin Yıl: 1760 Yıllardır süren savaşın içinde fakirlikten kırılan bir halk ve dünyayı kurtarmak için hazinesinin yeterince büyümesini bekleyen on dört yaşında bir...

  3. Doğu Yolculuğu ~ Hermann HesseDoğu Yolculuğu

    Doğu Yolculuğu

    Hermann Hesse

      ‘Doğu’ya yolculuk ediyorduk, ama Ortaçağ’a, ya da Altın Çağ’a da yolculuk ediyorduk. İtalya’dan, ya da İsviçre’den geçiyorduk, ama bazen de geceyi onuncu yüzyılda...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur