“Çocuklar henüz bir sevgi tohumudur ve onlar filizlenerek yeni neslin cennetini oluşturan sevgi çiçekleriolacaklardır.”
“Şayet bir hayvana dokunduğunda yıldızları hissetmiyorsan ve bir yıldıza baktığında çiçekleri göremiyorsan sen dünya denen bu âlemde paramparça yaşıyorsun demektir!”
“Sen bu dünyada bir nota olduğunu idrak ettiğin an Varoluşun eşsiz müziğini işitebileceksin. İşte o büyülü tını Rahmetin habercisidir.”
***
İçinden ağlamak geliyorsa ağla, bu senin içindeki tortulan ve çakıl taşlarını temizleyecektir, ruhun tıkanmış dişlilerinin arasına açarak tekrar akmasını sağlayacaktır. Gözyaşların sanma ki yere düşer kaybolur, o damlalar Allah’a ulaşır ve orada rahmet bulur.
*
İnsanın tüm sorunu, kalbi ile ruhu arasındaki uçurum kadardır
Ağaçlar kış geldiğinde yapraklarını döker; fakat asla umudunu kesmes ve Varoluşa gücenmez, çünkü bilir ki; Yaz yine gelecek ve yaprakları daha yeni, daha gür çıkacaktır.
Ey dünya malını arzulamaktan bıkmak usanmaz Nefsim!
Küçücük bir tohumu bile gerekli görüp Yaradan Rabbim, beni gereksiz mi Yarattı sanıyorsun? Ve O kendi elleri ile yüzümü, burnumu özenerek var etmişken; Şimdi sen Varlığımın apaçık bir Mucize olduğunu idrak etmediğimi sanıyor da; kendimi değersiz hissetmeye mi iteliyorsun!..
Kalbi kin ve haset dolu bir insan üzerine gelmeye çalışırsa öfkelenme, sadece şahit kal. Bu Yaradan’ın imtihan şekillerinden bir tanesidir.
Seni nurlandıran dışarıdaki değil, içeride açan güneştir.
Kendi kalbine dokunan insan Yaşamın da kalbine dokunmuştur, işte o en kutsal, en ilahi andır. Artık sevgi içinden fışkırmaya başlar, bu sevginin özgürlüğüdür. Onur esirliği sona ermiş Varoluşla olan dansı başlamıştır. Her şey senin kalbine dokunman ile başlar. Bu kadar!
Depresyon ve ruhsal hastalıklar sen kendine sarılmayı bıraktığında gelir ve sen kendini kucaklamaya başladığın anda geri gider. O sadece seni sana hatırlatmak için gelen bir vasıta. Rabbinin rahmetidir.
Bir insana mı kızdın? O insan Allah’ın bu dünyadaki emanetidir ve tekrar Rabbine dönecektir. Şimdi bu insan Allah’ın emaneti iken O’nun emaneti iyi yada kötü; yine kızabilir misin?
Meyve veren ağaç taşlanır ve bu son derece doğrudur; fakat dikkatini çekmek isterim, Meyve veren bir ağaç taşlandığı için Meyve vermekten asla vazgeçmez. Tam aksine bu ağacı olgunlaştıracaktır.
İnsanı huzura ulaştıracak iki kitap vardır; biri Kuran, diğer ise Kalbinin Kitabıdır
Dünya Sevgi üzerine kurulmuştur. Hücrelerinde haset, kin, nefret duyan insan bu ilahi düzenden yoksundur.
Kalbinin götürdüğü yere değil, önce kalbinin yoluna gir; o yola girmeden gittiğin yol aslında zihninin götürdüğü yoldur ve bu yolun sonu hüsran’a biter.
Akıllı ve zeki olmak başarı getirebilir, fakat yürekli değilsen tüm başarın sahte ve anlamsız olacaktır.
Yaşadıkların sadece deneyimlerdir ve onlar rüyanın içinde gelip geçerler, sen ise baki kalansın, bu yüzden her şeyi bırak kendini bul!
Her şeyin en güzelini yaratan Allah kötü—çirkin bir insan yaratır mı? Bu yüzden ben hiç kötü insan görmedim, sadece kalbin yuvasından uzaklaşarak zihnin esiri olmuşlar vardır
Hiç ummadığın bir anda rüzgâr eser ve dallar kırılır, yapraklar dökülür ve sonra her şey kaldığı yerden devam eder. Varoluşun içinde insanın haricinde kin ve nefret duyan hiçbir varlık yoktur. Ve insanlığın tüm sorunu, yaşamayı bilmeyecek kadar cehalet içinde olmasıdır, onlar zihnin kölesi olmuştur.
Sorunlar yaşıyorsun çünkü Yaşam ile uyumlu değilsin! Senin tüm sorunun; Rabbinin “OL” diyerek karşına çıkarttığı olaylara tepki vermenden, onları reddetmenden kaynaklanmaktadır. Sen farkında olmadan önce Yaratanı sonra da yaşamı kabul etmiyorsun, bunu bir savaşa çevirdin ve hayat senin için kâbus olmaya başladı.
Hiçbir şeyi zora sokmaya gerek yoktur, senin ihtiyacın olan tek şey teslimiyettir. Ben sana teslimiyet derken pes etmekten söz etmiyorum, tam ilahi bir dönüşümü anlatıyorum. Teslimiyet özüne açılan en büyük kapıdır, ondan çekinme, onu kullan.
Tekrarlamanı isterim: Ben Allah’ın eşsiz nurundan, eşsiz ruhundan bir parça taşıdığımın idraki içindeyim, şimdi dünyaya nasıl hâkim olmayayım? Varlığımda hissettiğim bu kudret dağları eritir, dize getirir. Ben O’ndan bir parçayım; işte bu benim sonsuz enerji kaynağımdır.
En zengin insan aldığı soluğun ve yüreğindeki sevginin farkında olandır. Soluk Allah’ın nimeti, sevgi ise rahmetidir.
Bir toprak gibi ol ve insanlar seni çiğnese bile sen onlara çiçeklerini sun. Ancak o zaman rahmet, bereket ve sevgi ile taşarsın.
İnsanlar bela okuyor, onlar şöyle söylüyor “Allah belanı versin!” Şimdi merhametin, sevginin kaynağından bela nasıl çıkabilir? O’ndan ancak sevgi yayılır öyle değil mi? O halde bela iblisin işidir. Sen “Allah belanı versin” dediğinde kaynağı karıştırıyorsun; bu en büyük günahtır, farkına varmanı isterim!
İnsanların mutluluğu araması,
Kabe’nin yanında Kıblenin yönünü sormaya benzer!
Hayatın anlamını dışarıda; yaşamın içinde bulamazsın o senin içindeki yaşamın içindedir!
Yıldızlara baktığında yeryüzündeki çiçekleri ve toprağa baktığında gökyüzündeki bulutları görüyorsan perde kalkmış, artık sen bütünü idrak etmişsin demektir.
Yaşamın kendisi bir mucizedir ve bu mucize, sen bir şeyler olmaya çalıştığında değil, olduğun seni bulup kabul ettiğinde gelecektir.
Birbirinizi daima sevin, zira sevgi varoluşun atardamarıdır ve kim içinde; kırgınlık, kin, nefret duyuyorsa kendi oluşuna ait damarlardan birini parçalamış—kullarıamıyor demektir.
Ne zaman mutsuzluk yahut bir problem karşına çıksa ona “Dur” de, önünde beklet ve bunu farkındalık ile yap ve problemin içine gir. Onun içinde dolaş, onun içinde dans et, onun içinde şarkılar söyle ve onun içinde kaybol!
Problemin içinde eridiğine, yok olduğuna şahit olacaksın.
Aşk, sevgi, çiçekler, kelebekler, böcekler… Sana her zaman masum olandan söz ediyorum niçin hiç düşündün mü? Bugüne kadar hep başarı odaklı yetiştirildin ve başarı bir binann üst katlarıdır. Ancak o binanın temeline sevgi atılmadıysa senin binan kumların üzerindeki bir inşaat olacaktır; her an yıkılmaya mahkûm bir bina.. Ve şunu daima anımsamanı isterim; başarı senin OL-uşunla birlikte kendiliğinden gelmeye başlar.
Ölümden korkan insanlara bir bak, onlar bu hayata doyamadılar; çünkü henüz yaşamaya başlamadılar! Eğer seversen tüm korku kaybolur, eğer derinden aşk duyarsan tüm engeller, tüm zihinsel oyunlar bir anda buharlaşmaya başlar
Bir şeyi derinden, onu öz varlığınla seversen tüm dünyâ sevgiye dönüşür ve küçücük bir şeyden dahi nefret edersen tüm dünya nefretle kaplanır. Ve her ikisi de dünyayı etkileyecek kadar güçlü duygulardır.
Biz bu dünyaya kin ve nefret duyarak şeytanı mutlu etmeye değil, tüm bağlardan sıyrılıp özgürce yaşamaya geldik.
İnsan olmaya çalışma, sen zaten insansın; sevgili olmaya çalışma, sen zaten sevgisin, olduğun seni bul bu kâfidir. Her şeyi bıraktığında her şey olursun!..
Sevilmeyi beklemeden seviniz. Unutma ki; bir bulut beklentisizce yağmur verir toprağa, bir ağaç meyvelerini sunarken yaşar paylaşmanın hazzını ve bir çiçek karşılık beklemeden çıkar tohumundan dokunur yüreklere.
Sana bir sır vereyim. Şşş… Sessiz ol, biraz yaklaş… Dünya sadece bir geçittir, ona tutunma, onu en iyi şekilde kullan! Bu kadar
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) İslam ve Düşünce
- Kitap AdıBeş Rahmet Kapısı - Derviş
- Sayfa Sayısı56
- YazarUğur Koşar
- ISBN9789758817887
- Boyutlar, Kapak12,5x14, Karton Kapak
- YayıneviGANJ KİTAP / 2012