Bu kitap, Ortaçağda bilim ve felsefenin sekülerizm ve iktidarla ilişkisini ele alıyor. Ortaçağı açan ve kapatan iki bilim insanı, Hypatia ve Galileo üzerinden aklın, din ve iktidarla savaşını anlatıyor.
• Cadılıkla suçlanarak öldürülen bilim kadını ve filozof İskenderiyeli Hypatia yalnızca bir efsaneden mi ibaretti?
• Hypatia’nın katli ve Galileo’nun yargılanması din ile bilimin çatışmasının mı ürünüydü?
• Bilim ve felsefenin, teolojinin hizmetçisi olduğu öğretisi iktidar için araç olarak mı kullanıldı mı?
• Antik bilim ve felsefenin çöküşüne neden olan Kilise’nin yükselişi miydi?
Kısacası bu kitap, Azizlerin ve Dâhilerin bitmek bilmez mücadelesinin öyküsünü anlatıyor.
İÇİNDEKİLER
Giriş 11
Birinci Bölüm 17
Hypatıa, Antik Kültür ve Sekülerizm
1. Hellenizmin Tozu 17
2. Büyü, Astroloji ve Antik Kültür 26
3. Bir Vali ile Başpiskopos Arasındaki Çatışma ve
Antik Kültürün Seküler Niteliği
36
4. Feminizmin Simgesi Olarak Hypatia 45
İkinci Bölüm 48
Felsefenin ve Bilimlerin Hizmetçi Rolü
1. Patristik Dönemde Kilise ve Pagan Okulları 48
2. Teoloji ve Hizmetçileri 52
2.1. Aklı Küçümsemek 52
2.2. Teolojinin Hizmetçisi Olarak Felsefe ve Bilimler 57
Üçüncü Bölüm 67
Araçsalcılık ve Galıleo’nun Matematiksel
Gerçekçiliği
1. Doğa Felsefesi ile Matematiksel Bilimler
Arasındaki Aristotelesçi Disiplinel Ayrım
67
2. Astronomiye Araçsalcı Yaklaşım, Kilise ve Yer
Merkezli Evren Modeli
73
Dördüncü Bölüm 83
Prens ve Sekülerizm
1. Kutsal Kitap’ın Mecazi Yorumu ve Kanıtlanmış
Doğa Önermeleri
83
2. Yeşu’nun Güneş Merkezli Yorumu 98
3. Prens: Bilgibilimsel ve Politik Sekülerliğin Simgesi 107
Sonuç 120
Kaynakça 125
Dizin 133
Birinci Bölüm
Hypatıa, Antik Kültür ve Sekülerizm
1. Hellenizmin Tozu
Makedonya kralı Büyük İskender (MÖ. 356-323), gençliğinde Aristoteles tarafından eğitilmişti. Babası II. Filip’in MÖ. 336’da öldürülmesinden sonra yönetime geçmişti. Büyük İskender, Yunanistan’dan Hindistan’a kadar büyük bir Yunan imparatorluğu kurmuş ve buraları Yunan kültürüyle tanıştırmıştı. Fethettiği yerler arasında Mısır da vardı ve burada, kendi adını vermiş olduğu İskenderiye şehrini MÖ. 331’de kurdu. Şehir, Büyük İskender’in ölümünden sonra, İskender’in generallerinden olan I. Ptolemaios Soter tarafından Mısır’da kurulan Ptolemaios Krallığı’nın başkenti oldu ve kısa zamanda büyüyerek Akdeniz coğrafyasının düşünsel ve kültürel merkezi hâline geldi.
Yunan coğrafyacı Strabon (MÖ. 64/63-MS. 24), İskenderiye Roma eline geçtikten sonraki bir tarihte İskenderiye’yi gezmiş ve şehir hakkında şunları yazmıştı:
Şehir tümüyle, at ve iki tekerlekli at arabası sürmeye elverişli –iki tanesinin genişliği yüz ayağı geçen, çok geniş, birbirileri ile dik kesişen ve birbirlerini iki kola bölen– caddelerce bölünmüştür. Şehir, yüzölçümünün dörtte birini, hatta üçte birini oluşturan en güzel kamusal alanları ve de kraliyet saraylarını barındırır. Müze aynı zamanda kraliyet saraylarının bir parçasıdır; halka açık bir yürüyüş yolu, koltuklu bir Eksedrası ve de içerisinde, Müze’yi paylaşan bilim insanlarının yemek salonu bulunan büyük bir ev vardır. Bu bilim…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Popüler Bilim
- Kitap AdıAzizler ve Dahiler - Ortaçağda Bilim ve Sekülerizm
- Sayfa Sayısı136
- YazarÜnsal Çimen
- ISBN9786257307758
- Boyutlar, Kapak13.5 x 21 cm, Karton Kapak
- YayıneviFol Kitap / 2021