New York, 2002. Genç editör Alice kendisinden yaşça oldukça büyük, ünlü yazar Ezra Blazer’la bir ilişkiye başlıyor.
Heathrow, 2008. Irak’taki ağabeyini görmek için yola çıkan Irak kökenli Amerikalı ekonomist Amar, havaalanında alıkonup yılın son haftasonunu sahipsiz topraklarda, ülkesiz bir bekleme odasında geçiriyor
Edebiyatın dikkat çeken yeni isimlerinden, Whiting Ödülü sahibi Lisa Halliday, yaşamdaki dengesizlikleri merkeze alarak, birbiriyle alakasız görünen bu iki öyküden sıra dışı bir roman ortaya çıkarıyor. Gençlik-yaşlılık, eşitlik-adaletsizlik, Batı-Orta Doğu, şans-yetenek gibi asimetriler arasında gücün nasıl keskinleştiğini ve böyle bir dünyada kendimize yer edinmek adına yaptıklarımızı çarpıcı bir şekilde gösteriyor. Yer yer komik yer yer iç burkan anlatımı ve kurmacanın sınırlarını zorlayan kurgusuyla Asimetri, son yılların en özgün romanlarından biri.
“Bir harika.”
ZADIE SMITH
“Nefes kesiyor.”
GUARDIAN
“Benzersiz… Bizim için yol, tavşan deliğinin içinden bilinmeyen yerlere çıkmaya razı olmaktan geçiyor. Asimetri o mükemmel sonuna ulaştığında okurun yapacağı tek şey hayranlıkla en başa dönmek ve Halliday’in öyküyü tekrar tekrar nasıl altüst ettiğini keşfetmek.”
WASHINGTON POST
İÇİNDEKİLER
I
Budalalık
1
II
Çılgınlık
119
III
Ezra Blazer’ın
Desert Island Discs Programı Kaydı
233
I
BUDALALIK
Düşe kalka yaşıyoruz hepimiz, anlaşılmaz bir idam
hükmü altında…
—MARTIN GARDNER, The Annotated Alice
ALICE YAPACAK HİÇBİR ŞEY olmadan kendi başına oturmaktan çok sıkılmaya başlamıştı; arada bir kucağındaki kitabı okumaya çalışıyordu ama sayfalar upuzun paragraflarla doluydu ve hiç tırnak işareti yoktu ve tırnak işareti olmayan bir kitabın, diye düşündü Alice, amacı nedir ki?
Günün birinde bir kitap yazıp yazmayacağını düşünürken (biraz aptalca bir düşünceydi çünkü hiçbir şeyi bitirdiği görülmemişti) kır bukleli bir adam, elinde köşedeki Mister Softee’den alınmış bir külah dondurmayla gelip yanına oturdu.
“Ne okuyorsun?”
Alice kitabı gösterdi.
“İçinde karpuzlar olan kitap mı bu?”
Kitapta henüz karpuz sözcüğü geçmemişti ama Alice yine de başını salladı.
“Başka ne okursun?”
“Ah, eski şeyler genellikle.”
Bir süre konuşmadan yan yana oturdular; adam dondurmasını yedi, Alice kitabını okuyormuş gibi yaptı. Art arda önlerinden geçen iki koşucu dönüp onlara baktı. Alice adamın kim olduğunu biliyordu -yanına oturduğu anda tanımış, yanakları karpuz gibi kızarmıştı ama şaşkınlıktan öylece bakakalmış, çalışkan bir bahçe cücesi gibi kucağında açık duran aşılmaz sayfalara dikmişti gözlerini. Sayfalar betondan yapılmıştı sanki.
“Pekâlâ,” dedi adam, ayağa kalkarak. “Adın nedir senin?” “Alice.”
“Eski şeyleri seven Alice. Görüşürüz.”
Ertesi pazar, Alice aynı yerde oturmuş, başka bir kitabı okumaya çalışıyordu. Bu seferki, öfkeli bir yanardağ ve karnı şişen bir kral hakkındaydı.
“Sen,” dedi adam.
“Alice.”
“Alice. Neden okuyorsun bu kitabı? Yazar olmak istediğini sanıyordum.”
“Kim söyledi bunu?”
“Sen söylemedin mi?”
Çikolatasının köşesinden bir parça koparıp Alice’e uzatırken eli hafifçe titriyordu.
“Teşekkürler,” dedi Alice.
“Rica ederim,” dedi adam.
Alice, çikolatayı yerken adamı merakla süzdü.
“Şu fıkrayı biliyor musun? Honolulu’ya uçan bir adam, yanındaki yolcuya, ‘Nasıl söyleniyor, Hawaii diye mi yoksa Havaii diye mi?’ der. ‘Havaii,’ der diğer adam. “Teşekkürler,’ der ilk yolcu. Diğer adam da, ‘Rica ederim,’ der. ‘Ben Vaşington’dan geliyorum, ya siz?””
Hâlâ çikolatasını çiğneyen Alice güldü. “Bir Yahudi fıkrası mi bu?”
Yazar bacak bacak üstüne attı, ellerini kucağında kavuşturdu. “Sence?”
Üçüncü pazar, adam Mister Softee’den iki külah dondurma getirip birini ona ikram etti. Alice çikolatayı kabul ettiği gibi dondurmayı da kabul etti çünkü dondurma erimeye başlamıştı ve zaten birden fazla Pulitzer kazanmış yazarlar etrafta dolanıp başkalarını zehirlemeye kalkmazdı.
Dondurmalarını yiyip çimleri gagalayan güvercinleri seyrettiler. Mavi sandaletleri elbisesinin zikzak deseniyle uyumlu Alice, güneşin altında ayaklarını esnetti.
“Pekâlâ. Miss Alice. Var mısın?” Alice ona baktı.
Adam Alice’e baktı.
Alice güldü.
“Var mısın?” diye tekrarladı adam.
Dondurma külahına dönen Alice, “Yokum demem için neden yok herhalde,” dedi.
Yazar ayağa kalkıp elindeki kirli peçeteyi attı, Alice’in yanına döndü. “Aslında bir sürü var.”
Alice kaşlarını çatıp ona baktı, sonra gülümsedi.
“Kaç yaşındasın?”
“Yirmi beş.”
“Erkek arkadaşın var mı?”
Alice başını iki yana salladı.
“İşin?”
“Editör asistanıyım. Gryphon’da.”
Adam elleri cebinde, çenesini hafifçe kaldırdı. Cevabı makul bulmuş gibiydi.
“Peki o zaman. Gelecek cumartesi birlikte bir yürüyüş yapalim mi?”
Alice başını salladı.
“Saat dörtte burada?”
Alice başını yeniden salladı.
“Numaranı alsam iyi olur. Ne olur ne olmaz.”
Koşanlardan biri daha yavaşlayıp adama bakarken, Alice numarasını kitabının arasından çıkardığı ayracın üstüne yazdı. “Nerede kaldığını unutacaksın,” dedi yazar. “Önemli değil,” dedi Alice.
Cumartesi yağmur yağdı. Alice banyonun damalı zeminine oturmuş, kırılan klozet kapağının vidasını bir tereyağı bıçağıyla sıkıştırmaya çalışıyordu, cep telefonu bipledi: GİZLİ NUMARA
ARIYOR.
“Alo, Alice? Ben Mister Softee. Neredesin?” “Evde.”
“Evin nerede?”
…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Roman (Yabancı)
- Kitap AdıAsimetri
- Sayfa Sayısı272
- YazarLisa Halliday
- ISBN9786051980683
- Boyutlar, Kapak13,5x20,5 , Karton Kapak
- YayıneviDomingo Yayınevi / 2019
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Güle Güle ~ A.S.King
Güle Güle
A.S.King
“Zekice. Komik ve kesinlikle özel.” Ellen Hopkins “Gerçekten dudak uçuklatan, harika bir kitap. Bayıldım!” Terry Trueman Ölü birinden nefret edebilir misiniz? Onu bir zamanlar...
- Sonunda Ölecek İlk Kişi ~ Adam Silvera
Sonunda Ölecek İlk Kişi
Adam Silvera
Ölüm-Habercisi’nin ilk gecesine hoş geldiniz. Orion Pagan yıllarca birinin ona öleceğini söylemesini beklemiştir. Artık Ölüm-Habercisi’ne kaydolduğu için, kalp rahatsızlığı onu sonunda öldürmeden önce yaşamaya...
- Demir Ökçe ~ Jack London
Demir Ökçe
Jack London
Demir Ökçe, yazıldığı tarihten bu yana tüm dünyada muhalif sol hareketlerin başucu kitabı olan sıradışı bir anlatı. ABD ve dünyada sosyalist hareketin yükseldiği bir...