Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Anne Beynim Aç
Anne Beynim Aç

Anne Beynim Aç

Bahar Eriş

Hepimiz bağlanmak için doğarız! Bağlanmak, hayata tutunabilmektir. İnsan ilk bağlanma ilişkisini ailesiyle kurar. Anne babayla çocuk arasında üç farklı bağlanma biçimi vardır: Göbek bağı,…

Hepimiz bağlanmak için doğarız! Bağlanmak, hayata tutunabilmektir.

İnsan ilk bağlanma ilişkisini ailesiyle kurar. Anne babayla çocuk arasında üç farklı bağlanma biçimi vardır: Göbek bağı, kalp bağı, beyin bağı! Göbek bağı doğmadan oluşur, ekonomik bağımsızlıkla biter! Kalp bağı, doğumla başlar, ergenlikte biraz sarsılır, mesafelerle sınanır. Beyin bağı ise, duygular kadar anlamlara da bağlıdır. Daha derin, sağlam ve güçlüdür. Beyin bağı kurmak, çocuğun iç dünyasına demir atmaktır.

Bu kitap, çocuğuyla sağlam ve derin düşünce bağları kurmak isteyenler için yazıldı. Kendi kendine yetebilen, karakterli ve kabiliyetli, ailesine bağlı olan ama bağımlı olmayan çocuklar yetiştirmeyi ele alıyor. Bir çocuğun karnını doyurmanın ötesine geçip, beyninin nasıl besleneceğini bilimsel verilerle anlatıyor.

Kitapta neler var: Çocuğunuzun zihniyle nasıl bağ kurarsınız? Gelişim odaklı aileler, çocukla nasıl ilişki kurar? Anne babalık stiliniz nasıl? Bağlı olan ama bağımlı olmayan çocuk nasıl yetişir? Hem mutlu hem başarılı olmanın yolu nedir? Düşünen ve sorgulayan çocuklar yetiştiren ailelerin ortak yönleri nedir? Geç ortaya çıkan yetenekleri nasıl keşfetmeli? Beyni besleyen etkinlikler nelerdir?

Dr. Bahar Eriş, çocuklarda zeka ve yetenek gelişimi üzerine odaklanmış bir akademisyen ve yazardır. Columbia Üniversitesi’nde 6 yıl boyunca, “üstün yetenek eğitimi” alanında master ve doktora yapmıştır. 10 yıl boyunca, mezunu olduğu Boğaziçi Üniversitesi’nde yetenek gelişimi dersleri vermiştir. 2015’ten itibaren Bahçeşehir Üniversitesi’nde yüksek lisans dersleri vermektedir. Eriş,
Her Çocuk Üstün Yeteneklidir kitabının da yazarıdır.

*

İnsanlar hâlâ şunu anlayamıyor:
Dünyaya çocuk getirmek sadece karnını doyurmak değil,
zihnini de eğitmektir. Aksini düşünmek, hem zavallı çocuğa
hem de topluma karşı işlenmiş bir ahlak suçudur.
John Stuart Mill

Dünyanın en tatlı yeğenleri,
Zeynep ve Ali’ye…

İÇİNDEKİLER
Bu Kitap Kimler İçin? 11
Göbek Bağından Kalp Bağına 17
Kalp Bağından Beyin Bağına 26
Anne Baba Olarak Stiliniz Nedir? 40
Müdür Olamazsın Demedim,
Birey Olamazsın Dedim! 51
Dünyanın En Etkili 100 Kişisinden
Birinin Annesi Olmak İster miydiniz? 59
“Akan” Çocuk: Çocuk Mutluluk ve Başarıyı
Nasıl Birlikte Yakalar? 63
“İmkânsız” Sandığınız Çocuk “Ulaşamadığınız”
Çocuk Olabilir 75
Böyle Anaokulu Görmediniz!:
Hiperaktivite Bir Mimari Tasarım Bozukluğu mu? 78
Düşünen ve Sorgulayan Bir Çocuk Yetiştirmek:
“Geleceğimiz Geçmişimizi Güzelleştirir mi?” 84
Bedeni Bir Mutluluk Makinesine
Nasıl Dönüştürürsünüz? 92
Yokluk mu Bolluk mu Yaratıcılığı Besler? 101
Çocuğun Özgün Düşünme Becerisi
Nasıl Öldürülür? 108
Emel Döner: Bir Öğretmen Çocuğun
Beyniyle Nasıl Bağ Kurar? 112
Çocuğunuzun Beynini Bilimle Besleyin! 116
Yalan Söylemek Zekâ Göstergesi mi? 128
Mantıklı Düşünmek İçin
Henüz Çok “Ergen” 138
Geç Yeşeren Yetenekler:
Ya Çocuğunuz Bir Dahiyse? 148
Çocuğunuzun Kolları ve Bacakları Olmasaydı
Ne Yapardınız? 158

BU KİTAP KİMLER İÇİN?

Bir çift, çocuk sahibi olmadan önce, bir yıl boyunca kendi içine derinlemesine bakmalı, sevgi dolu konuşmalar ve derin dinleme provaları yapmalı, birbirleriyle ve çocuklarıyla keyifli bir ilişki sürmelerini sağlayacak diğer uygulamaları öğrenmelidir. Dünyaya yeni bir hayat getirmek, ciddi bir iştir. Bir yıllık bir içe bakış ve hazırlık dönemi çok uzun değildir. Doktorlar ve terapistler, lisanslarına kavuşmak için on yıllık mesai harcıyorlar. Ancak yeterli hazırlığı veya eğitimi olmayan herkes anne baba olabiliyor. Anne babalar, çocuklarına mutluluk, barış ve neşe tohumlarını nasıl ekeceklerini öğrenebilir.

Thich Nhat Hanh, How to Love

Yeni doğan bir bebekle birlikte anneye üçlü bir “endişe paketi” de bonus olarak gelir: Çocuğumun karnı aç mı? Üşüyor mu? Tehlikede mi?

Bu yazıyı yazarken annem aradı: “Gıdanı ihmal etme yavrum! Gece yatarken de üstünü ört, havalar soğumaya başladı. Yatarken kapını sıkı sıkıya kilitlemeyi unutma!”

Kapıyı “gevşek kilitleme” nasıl oluyor bilmiyorum ama şunu çok iyi biliyorum; yaşın kaç olursa olsun, annen annendir!  Israrlı sorularına karşı yanıt olarak da tek seçeneğin vardır: “Peki anne!”

Anneyle çocuk arasında, doğumla birlikte, çok özel bir ilişki başlar. Babalar alınmasın. Onların da hakkı ödenmez. Çocuğun mutlu ve sağlıklı bir birey olarak yetişmesi, anne babanın uyum içinde davranmasıyla yakından ilişkilidir. Çocukla ilgili kararları birlikte alan, iş yükünü paylaşan, çocuk karşısında tutarlı hareket eden, sevgi ve saygı konusunda örnek olan anne baba, çocuğun hayatında çok olumlu etkiye sahiptir.

Maalesef her çocuk aynı koşullara sahip değildir. Bazı ailelerde tek ebeveyn vardır. Çocuğuna hem anne hem de baba olan anneler vardır. Annenin yokluğunda çocuğuna annelik yapan babalar vardır. Her ikisinin yokluğunda çocuğa annelik babalık eden aile çevresi vardır. Bazen terk edilmiş çocuğun sorumluluğunu üstlenen ve ona annelik eden bir hayvan bile olabilir.

Bununla birlikte, genel anlamda, fedakârlık deyince akla ilk gelen annedir. Türk annesinin fedakârlık ve sevgi kapasitesi tartışılmaz. Olimpiyatlarda “anneler arası sevgi ve özveri yarışması” yapılsa, şampiyonluğu kimseye kaptırmayız, hem de dopingsiz! Türk annesi yemez yedirir, içmez içirir, giymez giydirir. “Saçını süpürge etmek” gibi bir deyim başka kültürlerde var mıdır acaba? Annelerimize sevgimiz ve saygımız sonsuz. Fedakârlık konusunda hakları ödenemez.

Peki fedakarlık neye yetmez? Bu iyi niyetli özverinin çocuğa yan etkileri nelerdir?

İşin bu boyutunu pek düşündüğümüz söylenemez.

Beslenmesi gereken 3K

Çoğu anne-baba, çocuğunu neredeyse bir ömür kendi ayakları üzerine taşımaya gönüllüdür. Bazı aileler ise, çocuklarını kendi ayakları üzerinde durmaya teşvik ederler. Çağımıza en uyan yaklaşım ise, kendi aklı üzerinde durabilen çocuklar yetiştirmektir.

Kendi aklı üzerinde duran bir çocuk yetiştirmek için de 3 K’yı düzenli ve bilinçli bir şekilde beslemek gerekir. Çocuğun karnı, kalbi, kafası! Çocuğun karnı yiyecekle, kalbi sevgiyle, kafası bilgiyle beslenir. Karnı doyan ama kalbi aç çocukları zor bir hayat bekler. Sevgi eksikliği, sonradan telafi edilmesi zor sorunlara yol açabilir.

Bazı çocukların karnı ve kalbi toktur ama beyni açtır. Beyni yeterince beslenmemiş ya da yanlış beslenmiş çocuklar, hayatlarını kendi akıllarıyla kontrol edemezler. Beynin işlevleri olan konsantrasyon, motivasyon, irade gücü, hafıza ve duygusal denge gibi alanlarda sorun yaşarlar. Beyinlerinde çarpık kentleşmiş semtler gibi, çarpık bağlantılar oluşmuştur.

Bu sonuç kaçınılmaz bir kader değil, “kullanıcı hatası’dır. Yetersiz ve yanlış bilgiden kaynaklanır. İyi haber şu ki, beynimiz “nöroplastik” yapıdadır, yani yaşadıkça yeniden şekillendirilebilir.

Göbek bağı, kalp bağı, beyin bağı

Buradan, temel tezime geleyim. Anne babayla çocuk arasındaki bağlanmayı üç katman halinde düşünebiliriz; göbek bağı, kalp bağı, beyin bağı.

1 Göbek bağı, fiziksel zorunluluklara dayalıdır. Doğmadan oluşur, doğumla kopar, ekonomik bağımsızlıkla

tamamen biter!

2 Kalp bağı, duygulara dayalıdır. Göbek bağından daha güçlüdür. Doğumla başlar, genellikle ergenlikte sarsıntı geçirir ve bazen fiziksel olarak gözden uzaklaşmakla zayıflayabilir.

3 Beyin bağı, algılara dayalıdır. En geç oluşan ve en zor kopan bağdır. Uzaktan da etkisi güçlüdür. Kendi kendine yetebilen, düşünebilen, düşünce kalkabilen, ailesine bağlı olan ama bağımlı olmayan çocuk yetiştirmek demektir.

Çocuğunuzla beyin bağınız ne kadar güçlü?

Çocuğunuzun beyniyle kurduğunuz bağ kritik önemdedir ve onun iç dünyasını belirler. Çocuklarınızın beyniyle siz bağ kurmazsanız, bunu başkaları yapar.

Beyin bağlarını ne kadar erken dönemde kurarsanız, o kadar kalıcı olur. Beyin gelişimi hayat boyu sürse de, özellikle ergenliğe kadar olan dönem, beyindeki kalıcı bağlantıların yoğun olarak kurulduğu zamandır. Çocukken kurulan güçlü beyin bağları, ergenliğin fırtınalı günlerini de daha az hasarla atlatmayı sağlar.

Çocukla beyin bağı kurmayı sadece öğretmenin görevi olarak düşünmek, önemli fırsat pencerelerini kaçır. makla sonuçlanabilir. Birçok bilge insanın dediği gibi, aile çocuğun mezun olduğu ilk okuldur.

Bu kitapta amacım, çocuğunuzun beyniyle güçlü ve anlamlı bağlar kurmanızı sağlamak. Size derinden bağlı olan ama bağımlı olmayan, kendi ayakları üzerinde durabilen bir insan yetiştirmenize yardım etmek. Bedenini sağlıklı beslemeye çalıştığınız kadar, beynini de sağlıklı beslemeyi öğretmek.

Çocuğunuzun beyniyle güçlü bağlar kurmanın ilk adımı, onun beyninin nasıl çalıştığını anlamaktır. İkinci adım, kendi düşünme biçiminizle onun düşünme biçimini arasında bir uyum yakalamaktır. Çocuğunuzun entelektüel gelişimi için gerekli olan bilgileri, onun beyin yapısına uygun bir şekilde verebilirseniz, aranızda mesafeler açıldıkça kopmayan bir bağ oluşacaktır.

Birbirine bağlı, ama birbirine bağımlı olmayan konular Bu kitapta iki anlamda “kendini kanıtlamış” yazılar bulacaksınız. Birincisi, kitapta akademik araştırmalarla desteklenmiş fikirler yer alıyor. İkincisi, yayımlandığında en çok ilgi çeken makalelerimden oluşuyor. Kitap bilimsel verilere dayanıyor ama akademik dilden uzak duruyor. Anlaşılır bir dille, uygulanabilir çözümler sunmaya özen gösteriyor.

Kitabın başlıca konuları; farklı anne babalık uygulamaları, beynin çalışma ilkeleri, mutlu ve başarılı çocuk

 

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Güneşin İki Yüzü ~ Bahar ErişGüneşin İki Yüzü

    Güneşin İki Yüzü

    Bahar Eriş

    Bahar Eriş, modern zamanların Sylvia Plath’ı olan Zeynep’in hikâyesini içe işleyen bir duyarlılıkla kaleme alıyor. Okuru kimi zaman eğlenceli, kimi zaman hüzünlü ama ne...

  2. Şimdi Değilse Ne Zaman? ~ Bahar ErişŞimdi Değilse Ne Zaman?

    Şimdi Değilse Ne Zaman?

    Bahar Eriş

    Denemeye cesaret edenlere ve deneme cesareti verenlere… Korkmasaydın Ne Yapardın? kitabıyla yeni bir yola çıkan Bahar Eriş, güçlü bir soruyla devam ediyor: “Şimdi değilse...

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur