Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Akıntıya Karşı
Akıntıya Karşı

Akıntıya Karşı

Mustafa Kutlu

… Oltanın ucundaki balık şöyle dedi: ‘Yem öyle büyü­lü, çekici, gerçek idi ki; nasıl desem gerçekten daha gerçekti. Şimdi şu son nefesimi verirken itiraf…

… Oltanın ucundaki balık şöyle dedi: ‘Yem öyle büyü­lü, çekici, gerçek idi ki; nasıl desem gerçekten daha gerçekti. Şimdi şu son nefesimi verirken itiraf edi­yorum: “Tanrım bunu beklemiyordum’. Elinizdeki kitap sadece şu mektuptaki cümle yüzün­den kaleme alınmıştır desem yeridir. Çağdaş Küre­sel Medeniyet’in (O iki asırdan beri peşine düşüp yetişmeye çalıştığımız muasır medeniyet) insanlığı getirdiği son durak burasıdır. Mustafa Kutlu’nun gazete yazılarından derleyerek yazdığı yeni eseri toplumumuzun tüm sorunlarına, eksiklerine, nereden nerelere gelindiğine ışık tutarken, çözümlerini de kelimelerinin arasında ilgililere sunuyor.

SUNUŞ

26 Aralık 2020 sabahı okunan haber bültenlerine bir “mektup” damgasını bastı. Yunanistan’daki mülteci kamplarında tutulan göç- menler Avrupa ülkeleri liderlerine bir mektup gön- dermişler. Tek bir istekleri var, o da şu: “Bize en azından hayvan hakları kadar hak tanıyın”. İnsan olan bu yalvaran ses karşısında utancından yere geçer. Ama nerde!?.. Nerde insan hakları? Nerde evrensel hukuk? Nerede medeniyet, demokrasi, eşitlik, hürriyet, kardeşlik? Nerde AİHM? Bunların alayı palavra mı?

Şaşırmayın. Mektuba muhatap olan Çağdaş Küresel Medeniyet’in temsilcileri, kurucu babaları (!) XIX. asırda o göçmenlerin sülbünden gelen birini, bir Afrikalı köleyi, demir kafes içinde hayvanat bahçelerinde sergilediler. Çırılçıplak, şehir şehir, panayırlarda, meydanlarda dolaştırdılar.

Elinizdeki kitap sadece şu mektuptaki cümle yüzün- den kaleme alınmıştır desem yeridir. Çağdaş Küresel Medeniyet’in (O iki asırdan beri peşine düşüp yetişmeye çalıştığımız muasır medeniyet) insanlığı getirdiği son durak burasıdır.

Her biri bir yerden, işten, milletten, meslekten gelip oturdular. İlk olarak cep telefonlarını çıkarıp masaya koydular. Ardından sosyal medyanın kâh faydası kâh zararı üzerine tartışmaya başladılar.

Oltanın ucundaki balık şöyle dedi: “Yem öyle büyülü, çekici, gerçek idi ki; nasıl desem gerçekten daha gerçekti. Şimdi şu son nefesimi verirken itiraf edi- yorum: “Tanrım bunu beklemiyordum”.

Onlar tartışadursun uzayda birkaç uydu daha yörüngesine oturuyor. Yeryüzünün fatihleri şimdilerde uzayın fethine girişmiştir. “Yıldız Savaşları” filimleri boşuna çekilmiyor. Boşuna çekilmiyor bilim kurgu filimlerindeki insanüstü (insana benzer ama daha güçlü) yaratıkların yaptıkları. Acaba hedef nedir?

İnsanı, tabiatı, tüm dünyayı ele geçirip (zaten yok ederek hakim oldular) kendilerini bir ölümsüz ilah ilan etmek mi?

Masadaki konuşma savaşa intikal ediyor. Nükleer savaş mı, dijital savaş mı, bioteknolojik savaş mı? Söz dönüp dolaşıp “virüs”de düğümleniyor. Şu balık var ya balık, hani oltanın ucunda çırpınan!..

Kapitalizmin kanunları tüm dünyayı “Tüketim toplumu”na çevirdi. Bu bir çıkmaz sokaktır. Ne yazık ki “tek yol” olarak görülüyor: Sermaye sanayi endüstri teknoloji refah zenginlik konfor nefs-i emmarenin bitmez tükenmez arzuları.

Altta kalanın canı çıksın. Zaten geçen her dakika içinde birkaç çocuk açlıktan ölüyor; onların anne- babaları delik botlar ile Ege’yi, Akdeniz’i geçerken vurulup denizin dibine iniyorlar. Ne gam.

Bu tanrıtanımaz küresel kapitalizme kafa tutacak bir tek zümre var. Âmentü’ye inananlar. Onlar henüz teslim olmadılar. Akıntıya karşı duran- ların elbette bir “tez”i, tek yolun dışında “sırat-ı müstakim” denilen bir yolu var.

Bu yolun yolcuları önce kalben, sonra zihnen, sonra fikren, sonra fiilen inandıkları ilkeleri dile getirip “Ahlâk Nizamı”nı hem kendileri hem tüm dünya için bir devrim olarak insanlığa sunacaklar.

Tüketim toplumuna direniş, akıntıya karşı dik durmak, dirilişin ilk adımıdır.

İçindekiler

Şu 1970 Yılı, 11
Ne Varlığa Sevinirim Ne Yokluğa Yerinirim, 16
El Emeği, Göz Nuru, 21
Tüketim Tapınakları, 25
Bedenin Dekorasyonu – 1, 29
Bedenin Dekorasyonu – 2, 34
Müzikte Nereden Nereye – 1, 39
Müzikte Nereden Nereye – 2, 43
Müzikte Nereden Nereye – 3, 46
Müzikte Nereden Nereye – 4, 51
Form, 56
Teknik ile Teknoloji, 60
“Sosyal Medya”nın İç Yüzü – 1, 64
“Sosyal Medya”nın İç Yüzü – 2, 69
Dinamit, 74
Vakit Nakit midir? – 1, 78
Vakit Nakit midir? – 2, 82
Düğün, 86
Garplılaşmanın Neresindeyiz?, 91
Mevlid, 96
Yardım Eli, 100
Paylaşmak, 103
Tanrı Misafiri, 106
Fikirde İktidar, 109
Yol Haritası, 115
Kovadis?, 119
Bir Şehir Kurmak, 124
Dört Keçi Bir İnek, 129
Dilin İktidarı-1, 133
Dilin İktidarı-2, 138
Dilin İktidarı-3, 143

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Deneme Edebiyat
  • Kitap AdıAkıntıya Karşı
  • Sayfa Sayısı147
  • YazarMustafa Kutlu
  • ISBN9786257660051
  • Boyutlar, Kapak13,5 x 21 cm, Karton Kapak
  • YayıneviDergah Yayınları / 2021

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Başkanın Adamları ~ Mustafa KutluBaşkanın Adamları

    Başkanın Adamları

    Mustafa Kutlu

    Kim bu adamlar? Türk edebiyatının usta ismi Mustafa Kutlu altı yıllık aranın ardından yeni hikâye kitabıyla okurlarıyla buluşuyor. Başkanın Adamları’nda bir belediye başkanının ve...

  2. Sıradışı Bir Ödül Töreni ~ Mustafa KutluSıradışı Bir Ödül Töreni

    Sıradışı Bir Ödül Töreni

    Mustafa Kutlu

    Günümüz edebiyatının en saygın isimlerinden biri olan Mustafa Kutlu’nun son hikâye kitabı Sıradışı Bir Ödül Töreni adıyla çıktı. Kitap, Mustafa Kutlu’nun ironik üslubunu canlı...

  3. Hüzün ve Tesadüf ~ Mustafa KutluHüzün ve Tesadüf

    Hüzün ve Tesadüf

    Mustafa Kutlu

    Yazarın bu eserinde çok kısa metinlerden oluşan bir bölüm ile uzun metinleri kapsayan ikinci bir bölüm vardır. Eserde şu hikâyeler yer alıyor: Seyfettin’i Severdik,...

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

  1. Hikâye Avcısı ~ Eduardo GaleanoHikâye Avcısı

    Hikâye Avcısı

    Eduardo Galeano

    Eduardo Galeano, dünya denen cangıla bu kez ömrünün son dalışını gerçekleştirip hepimizi derinden sarsan küçük hikâyeler avlıyor… Eşitsizliğin, şiddetin ve adaletsizliğin gemi azıya aldığı...

  2. Koyma Akıl, Oyma Akıl ~ Haldun TanerKoyma Akıl, Oyma Akıl

    Koyma Akıl, Oyma Akıl

    Haldun Taner

    Elinizdeki kitabı okurken 1971-1985 yıllarının gazete yazıları olduğunu unutabilirsiniz. Bunun bir nedeni Haldun Taner’in bu ülkeyi avucunun içi gibi bilen güçlü bir yazar olması...

  3. Desem Öldürürler, Demesem Öldüm ~ İsmet ÖzelDesem Öldürürler, Demesem Öldüm

    Desem Öldürürler, Demesem Öldüm

    İsmet Özel

    “Bu kitabın adı olsun diye müracaat ettiğim serlevhâ her ne kadar “Desem Öldürürler, Demesem Öldüm” ibaresi ise de, bu kitap dolayısıyla bir nihaî hakikat...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur