Birazoku

Sen, sadece sen değilsin!!! Şu an yaşadığın hayat, geçmişte atalarının düşünce ve davranışlarının bir sonucu. Yaşayacağın hayat ise gelecek nesillerinin nasıl insanlar olacağını belirliyor. Hayatını sadece kendin için değil, senden sonraki nesillerin için de değerlendirmelisin. Acına, kederlerine, sahipsiz kalmış yaralarına uzaklığın, hayatın özü olan sevgiye ve mutluluğa olan uzaklığındır. Sen kendini şifalandırdığında, senin içinde şifalanan, geçmiş ve gelecekte herkesin içinde şifalanır. Kendi içinden temizlediğin her acı, her yara, her umutsuzluk, her öfke, her hastalığın yerini ilahi nur alacaktır. Senden gelecek nesiller, senin oluşturduğun bu nuru hayata yansıttığı sürece, sen bu dünyada var olmaya devam edeceksin. İşte bu, sonsuzluk demektir!

Sahip olduğun öfke, nefret ve korkular, seni kuşatan büyük sevgiyi görmeni engelliyor. Onların gitmesine izin verdiğinde, geride kalacak olan büyük sevgi ile kucaklaşabilirsin. Bu, atalarından sana doğru akan derin sevgidir.

Bu, onların hatalarını tekrar etmeden, onların genlerini, yani atalarının bayrağını, daha ilerilere taşıman için, sen izin verdiğinde seni kuşatacak olan büyük güçtür. Bu, kendini keşfetmen, bu dünyada Yaratıcının sadece ve sadece sana verdiği has esmanı, eşsiz özelliklerini hayata sunman için seni destekleyecek ve sonsuz olana yaklaştıracak derin sevgidir. Bu, sana verdiği kaderi kabullenmen ve bunun olabileceklerin en güzeli olduğunu görmen için Rabbinin sana olan çağrısıdır. Bu, ancak ana babanın rızasından geçerek girebileceğin, cennete açılan kapındır. İyiliğin ve mutluluğun, yaşam amaçlarına ulaşmışlığın, torunlarına bırakabileceğin en değerli mirasındır.

*

BU KİTAP NEDEN YAZILDI?

Bu kitapta sizlerle paylaştığım bilgilere, kendi kişisel yolculuğum içerisinde ulaştım. Tecrübelerime zaman zaman satırların arasında rastlayacaksınız. Bu bilgilerin sınırlı sayıda kişinin ulaşabildiği önemli ve değerli bilgiler olduğuna inandığım için, bilgilerimi kitaba dönüştürmeyi bir sorumluluk olarak kabul ettim. En büyük motivasyon kaynağım ise, ülfet perdesinin ardına sakladığımız anne babanın rızası, akrabalık ilişkilerinin önemi ile ilgili ayet ve hadislerin üzerindeki tozu alabilmek, bunların hayatımız üzerindeki önemini, bu emirlere kulak vermeden mutlu olamayacağımızı toplumun, özellikle gençlerimizin gündemine taşımak, inanç ve kültür hazinemizin kıymetini bilmeyip bir köşeye attığımız çok değerli unsurlarını gün yüzüne çıkarmak, her eserimde yapmaya çalıştığım gibi güncel ifadeler ve kavramlarla zamanın ruhuna uygun bir şekilde günümüz insanına dini değerlerimizi ulaştırabilmek, aynı zamanda dini değerlerimizin bilimsel verilerle ne kadar uyumlu olduğunu ortaya koyabilmek ve böylelikle İslam toplumunun gelişimine hizmet etmek arzusudur. Kitabımın temelini, Islam inancında çok önemli bir yeri olan “ana baba hakkı ve rızası” oluşturuyor. Hayatımızın en temel konusu olan bu konunun önemini, öncelikle Kuran ayetleri ve Rasulallah’ın sözleri ve yaşantısından yola çıkarak, sonra da bilimsel verilerin ışığında anlatmaya çalıştım. Orta Asya’daki Türk kökenimizden süzülüp gelen kadim bilgiler de konunun önemini teyit edici mahiyette. İstedim ki son bilimsel verilerin de ışığında DNA’nın muhteşem gücünün farkına varalım ve bu bilgileri inancımızla harmanlayarak kendimizi ve toplumumuzu geliştirmek, daha tatminkar ve mutlu bir hayat sürmek için bir motivasyon unsuruna dönüştürelim.

Ailenin hayatımızdaki önemini bildiğinizi düşünebilirsiniz ama bu kitabı okuduktan sonra muhtemelen aile hakkında bildiklerinizin ne kadar yetersiz olduğunu fark edeceksiniz. Şöyle söylersem abartmış olmayacağımı bilin: Bizim için sağlık, mutluluk, başarı ve bolluk bereket, başta anne babamız olmak üzere, geniş ailemizi tam bir teslimiyetle kabullendiğimiz yerde başlar. Rastgele bir ailede değil, yaşam misyonumuza en uygun ailede dünyaya geliriz ve ailemiz kader programımızın en önemli parçasıdır. Ailemizi kabullenmek, Yaradanın bize çizdiği kader programını kabullenmek demektir. İşte o zaman önümüzde yepyeni ve farklı kapılar açılır. O zamana kadar ayağımıza pranga olanlar, artık yükselmemiz için bizi destekleyen motivasyon kaynaklarımız haline gelirler. Açtığımız koridorda atalarımıza doğru adım atmayı, onların destekleyen sevgilerini arkamıza almayı başarabilirsek hayatın en güzel nimetleri. Allah’ın izniyle, önümüze serilmeye hazırdır. Bu kitap, işte bunu başarmanız, şu ana kadar hayatınızda “eksi” seviyede olduğunu düşündüğünüz hayat gerçeklerinizi “artı”ya çevirmeniz için yazılmıştır. Hayatın en çok inandığım prensiplerinden biri, eksilerin artıya çevrilmek üzere bize verilmiş olduğudur. Dezavantaj olduğunu düşündüğüm şeyleri avantaja çevirmek için kararlılık sahibi olmam, kendimi başarılı bulduğum yönlerimden biridir. Eğer sizin de hayatınızda olumsuz gibi görünen şeyler varsa, bunun ruhunuzu büyütmeniz, kendinizi yüceltmeniz için size verilen bir fırsat olduğunu bilmelisiniz.

Şimdi kitabımızın sayfaları arasına dalalım ve hayatımızı dönüştürmeye başlayalım. Bunun kolay olacağını vaad etmiyorum ama bunu yapmamanın maliyeti çok daha ağır olacaktır. İlerlememek, durmak demektir ve duran ölmeye mahkumdur. 30 yaşında ölüp 80 yaşında gömülenlerden olmamak için, varlığımızın katmanları içerisinde yolculuğa çıkmaktan başka hiçbir şansımız yok. Üstelik bu zorlu yolculuğu hayatımızın en macera ve heyecan dolu yolculuğuna çevirmek de bizim elimizde. Çıkalım bu yolculuğa ve atalarımızın aynasında kendimizi keşfedelim, aralarımızla birlikte kendimizi tanıyalım. Keşiflerimiz sadece bize değil, gelecek nesillerimize de katkı sağlayacak, dünyadaki kalıcılığımız, gelecek nesillerimizin varlığına kattığımız aydınlık oranında olacaktır.

….