Birazoku

Kaybettiğinher şey, bir gün başka bir surette Sana Geri döner.

Hepimiz eksiliriz zaman zaman, ama kaybetmeyiz aslında hiçbir şeyi. Kaybettiğimizi sandığımız her şey, başka suretlerdeki kazançlarımız olarak geri dönerler eninde sonunda.

Saniyeler sonra ne olacağını bilmeden, yıllar sonrasının planlarını yapıyoruz. Oysa hayat her zaman sürprizlerle doludur yol arkadaşım.

Hiçbir karşılaşmanın tesadüf olmadığı gibi senin de şu an bu kitabı eline alman tesadüf değil…

Bu sayfalar, karşılaştığın zorluklarda sana manevi bir şifa sayılabilecek, derin ve samimi hikâyeler içeriyor.

Umudunu asla kaybetme!

Unutma, kalbinde iyilik biriktirenlerin yolu daima açıktır.

Dünya çapında tanınan yazar Hakan Mengüç’ün Türkçede sekiz kitabı bulunmaktadır. Besteci ve müzisyen de olan Mengüç’ün kitapları 11 dile çevrilmiştir.

İÇİNDEKİLER
YAZAR HAKKINDA…………………………………………. 9
İLK SÖZ……………………………………………………………. 13
Vardır Bunda da Bir Hayır…………………………………….. 15
Dert insana daima yol gösterir …………………………….. 17
Kaybettiğin Her Şey Başka Bir Surette
Sana Geri Döner………………………………………………….. 21
Seyircisi olmak zorunda kaldığın acılar da bir sınavdır…. 22
Bedenin Senden İzin Almadan Yaşlanır
Ama Ruhun Sen İzin Vermedikçe Yaşlanmaz …………… 25
Mühim olan final ipini göğüslemek değil,
parkuru koşabilmek………………………………………….. 28
Eksikliğin Zannettiğin Şey Belki de Asıl Gücündür……. 31
Engellerle savaşma, engelleri aş ……………………………. 33
Saniyeler Sonra Ne Olacağını Bilmeden
Yıllar Sonrasının Planlarını Yapmak ………………………… 37
Olmaz dediğin, bir bakarsın olur …………………………. 39
Kusursuz Dost Arayan Dostsuz Kalır……………………….. 43
Hayat tamircisi……………………………………………….. 43
Tüketip yok eden değil, hayat veren ol…………………… 44
Kimse bize her zaman iyi gelmek zorunda değildir……. 45
Karamsar Rüzgârdan Şikâyet Eder, İyimser Değişmesini
Bekler, Gerçekçiyse Yelkenlerini Ayarlar …………………. 47
İsyan çıkmazı ………………………………………………… 48
Kâinatın kendi içinde bir düzeni vardır………………….. 49
Hayatının Kalitesi İletişimin Kalitesine Bağlıdır …………. 51
Şimdi Değilse Ne Zaman? …………………………………….. 53
İncitmeyeceksin……………………………………………….. 55
Işık Yaradan Sızar ………………………………………………… 59
Orman tehlikelidir belki ama hayat doludur…………….. 60
Ne Zaman Kaybetmeye Başladın Biliyor musun?
İlk Tavizini Verdiğinde…………………………………………. 63
Korku dağları bekler…………………………………………. 66
Herkesin Bilmesi Gereken Sihirli Kelime …………………. 69
Önceliklerini bir kez daha gözden geçir,
bu son şansın olabilir………………………………………… 72
Hata Yapmayan Kişi Hiçbir Şey Yapmayan Kişidir…….. 75
Bir Meleğe Sarılmak İstersen………………………………….. 77
Anne bir duygudur, kimlik değil………………………….. 78
Önemli Olan Çok Sevmek Değil,
Güzel Sevebilmektir …………………………………………….. 81
Sevebilme kabiliyeti …………………………………………. 85
Asıl Kusur, Kusursuzluğu Aramaktır………………………… 89
Her şey senin için yaratılmadı,
sen her şey için yaratıldın…………………………………… 91
Hepimiz Tek Kanatlı Melekleriz,
Ancak Birbirimize Sarılırsak Uçabiliriz …………………….. 95
Hepimiz birbirimizle bağlantılıyız ……………………….. 97
Vazgeçmek, Bazen En İyi Seçimdir…………………………. 101
Bazen ne yaparsan yap, olmayınca olmaz………………. 103
Dört Yapraklı Yonca Felsefesi………………………………… 107
1. Almak değil vermek……………………………………… 107
2. Ayrıştırmak değil birleştirmek ………………………….. 110
3. Tüketmek değil üretmek ………………………………… 112
4. Esaret değil cesaret ……………………………………….. 115
Modern insan, ilkelleşiyor olabilir mi?……………………. 116
Bir Köy Hayali ……………………………………………………. 121
Küçük Bir Eylem Büyük Bir Sonuç Doğurabilir ……….. 123
İnkâr korkaklıkla, kabulse özgüvenle ilgilidir …………… 124
Evren Kocaman Bir Kitaptır ………………………………….. 127
Oku Ey İnsan! …………………………………………………….. 131
Sevgi Değişimin Mührüdür……………………………………. 133
Sevginin olduğu yerde arkana bakarak
yürümek zorunda kalmazsın………………………………. 135
Kırmızı Kurdele…………………………………………………… 139
Belli etmeden sevmenin, dayanılmaz ağırlığı……………. 141
Kendini Değiştirmenin Bir Yolu da Bakış Açını
Değiştirmektir……………………………………………………… 145
Hayat, acıda da anlam bulmaktır…………………………. 147
Beş Maymun ………………………………………………………. 153
Sorgula!
Sorgulamak ümit etmekle ilgilidir…………………………. 154
Hayatımızdaki İnsanlar Bizi Neden
Değiştirmek İsterler?…………………………………………….. 157
Yoksulluk mu, Yoksunluk mu?………………………………. 159
İçinde rakamların olmadığı
başka bir dünya daha kur kendine………………………… 160
İyi ki Yaptım………………………………………………………. 165
Başaramadın mı, yoksa başarmaya gönlün mü yoktu?… 166
Kimler Hayatımıza Girmeye Layıktır?……………………… 169
Hayatına neyi çağırıyorsan,
öncelikle onun gibi olman beklenir senden……………….. 170
Aşağılama ve Küçümseme İhtiyacının Temelinde
Ne Vardır?………………………………………………………….. 173
Çok Yönlülük …………………………………………………….. 175
SON SÖZ………………………………………………………….. 181

İLK SÖZ

Hoş geldin Yol Arkadaşım,

Öncelikle, bu kitabı eline aldığın için teşekkür ederim. Seninle bu sayfalar aracılığıyla yolculuğa çıkmaktan dolayı heyecanlıyım ve umarım bu kitap hem zor zamanlarda hem de hayat yolculuğunda sana yardımcı olacak bir kılavuz olur. Yaşamın en değerli derslerini hayatın içinden hikâyelerle birlikte keşfetmeyi amaçladım bu kez.

Kitapta yer alan hikâyeler gerçek hayattan ilham alınarak oluşturulduğu için ruha hayli iyi geliyor. Kendi hayatlarımızda yaşadığımız deneyimlerle bağlantılı olarak, bize değerli dersler sunuyor.

Her bir hikâyenin içinde, hayatın ne kadar zengin ve karmaşık olduğunu görmemize yardımcı olan, ortak insanlık tecrübelerimiz bulunuyor. Umarım, bu hikâyeler bilgelik yolculuğuna bir ışık tutar.

Bu kitapla birlikte çıkacağımız yeni yolculukta, ümit ederim ki kendini daha iyi tanımanın, yaşamın zorluklarıyla başa çıkmanın ve ruhunu besleyecek deneyimler yaşamanın değerini fark edersin. Sonuçta, her birimizin hayatı, kendi 

hikâyemizin ve başkalarının hikâyelerinin birleşiminden oluşur. Bu hikâyeler sayesinde, hep birlikte daha iyi bir dünya yaratmak için ilham alabiliriz.

Yeni bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın? O halde, sayfaları çevir ve bu hikâyelerin seni nereye götüreceğini keşfetmeye başla.

Tekrar hoş geldin yol arkadaşım.

Vardır Bunda da Bir Hayır

Bir zamanlar Afrika’nın küçük bir ülkesinde bir kral yaşıyordu. Aradan çok uzun yıllar da geçse çocukluk arkadaşını yanından ayırmamış, kral olduğunda da onu veziri yapmıştı… Bilge vezir diyorlardı ona. Gittiği her yere onu da götürüyordu yanında, neredeyse her seyahatinde hep birlikteydiler.

Bilge vezirin ağzına pelesenk olmuş bir sözü vardı:

“Her şeyin içinde bir hayır vardır.”

Bir gün vezirle kral, birlikte ava çıktılar. Bilge vezir tüfekleri dolduruyor, krala veriyor, kral da ateş ediyor, avlanıyordu. Bilge vezir tüfeği doldururken istemeden bir hata yaptı ve kral ateş ederken tüfek geriye doğru patladı, kralın da başparmağı koptu.

Kazaya çok üzüldü bilge vezir ama “Her şeyin içinde bir hayır vardır kralım, üzülmeyin…” dedi yine. Kral acıyla ve öfkeyle bağırıyordu o sırada. “Hayır! Her şeyin içinde bir hayır yok! Görmüyor musun, parmağım koptu işte!”

Öfkesini alamayan kral, çocukluk arkadaşı bilge veziri zindana attırdı sonunda. Bir yıl boyunca zindanda kaldı bilge vezir.

Kral, insan yiyen kabilelerin yaşadığı ve kesinlikle uzak durmaları gereken bir bölgede adamlarıyla birlikte avlanıyordu yine. Yamyamlar onları ele geçirip köylerine götürdüler zorla. Ellerini ve ayaklarını bağladılar, köyün meydanına da odunları yığdılar. Odunların ortasına diktikleri direklere kralı ve adamlarını bağladılar. Odunları tutuşturup hepsini yakacaklardı ki içlerinden biri kralın başparmağının olmadığını fark etti. Kabilenin inancına göre uzuvlarından biri eksik olan insanın eti yenmezdi. Aksi halde lanetlenirlerdi ve başlarına çok kötü şeyler gelirdi. Bu korkuyla, kralı çözüp saldılar. Diğerlerini ise pişirip yediler.

Kral sarayına geri döndüğünde, eksik parmağı sayesinde hayatta olduğunu biliyor, çocukluk arkadaşı bilge vezire haksızlık ettiğine inanıyor, pişmanlık duyuyordu şimdi. Eski dostunun yanına koşup onu hemen çıkardı zindandan. Başından geçenleri anlattı sonra bir bir…

“Haklıymışsın! Beni affet. Parmağımın kopmasında gerçekten de bir hayır varmış. Ben sana haksızlık ettim ama sen benim hayatımı kurtardın.”

Vezir “Padişahım her şeyde bir hayır vardır…” dedi. “Siz üzülmeyin ben sizi zaten affettim. Sizin parmağınızın kesilmesi de bir hayırdı, benim hapiste yatmam da öyle…”

“Sen benim hayatımı kurtardın” diye karşılık verdi padişah, ardından, “Sen olmasaydın ben şimdi hayatta olmayacaktım, fakat bu iyiliğine karşılık ben seni zindana attırdım, söylesene bana, hayır bunun neresinde?” diye sordu.

Vezir kendinden emin bir tavırla salladı başını ve “Padişahım eğer siz beni zindana attırmasaydınız ben de o gün ava sizinle gelecektim…” dedi. “Sizinle birlikte yamyamlar tarafından yakalanacaktım. Benim vücudumdaki uzuvlar eksik olmadığından ben de ölecektim. O yüzden sizin beni zindana attırmanız çok hayırlıydı.”

***

Dert insana daima yol gösterir

Hiçbir şey sadece iyi değildir, sadece kötü de değildir. Her sonuç ya da her deneyim, onu algılama ve yorumlama kabiliyetine göre değişir. Burada mesele senin algı kabiliyetindedir. Yorum yapabilme becerindedir. Değerlendirmeyi yapan yüreğinin gücündedir.

“Sonunun ne olacağını bekleyelim görelim bakalım hayırlı mıymış değil miymiş?” demiyorum. Şimdi, şu an yaptığın yorumla bile zaten başına gelen şeyin anlamını değiştirmiş oluyorsun, durup yıllarca beklemen bile gerekmiyor sonucunun hayırlı olup olmadığını görmek için…

Bir Kızılderili atasözü der ki: “Her kötü deneyim diğer elinde bir dersle, hediye ile gelir. Ama biz acıya o kadar odaklanırız ki dersi de görmeyiz, hediyeyi de…”

Başına gelen şey sadece başına gelen bir şeydir, deneyimdir. Onu kötü bir deneyim ya da iyi bir deneyim yapan, düşünce biçimindir ve bu da kişinin kendi algılama ve yorumlayabilme kabiliyetine bağlıdır.

Herkes hayatının bir döneminde para kaybedebilir, üstelik aynı koşullarda yaşarken aynı miktarda para kaybedebilir. Biri “Çok iyi deneyimdi, bu sayede hayatımın aşkıyla tanıştım ve daha başarılı bir iş hayatım oldu…” diyebilir, diğeri “Çok kötü bir deneyimdi, hayatımın aşkıyla tanıştım ama hayata çok geç başladım, başarıyı çok geç yakaladım…” der.

İkisi de hayatının aşkını bulmuş, ikisi de nasıl başarılı olacağının yolunu bulmuş ama biri için harika olan deneyim, öteki için geç kalmış bir başarı gibi görünüyor.

Bir konuda sıkıştığımı ve o sorunu bir türlü aşamıyor olduğumu hissettiğimde kendime söylediğim tek bir şey var: “Bakış açını değiştir.”

Çünkü belli ki plak aynı yerde takılıp duruyordur ve ben müziği dinleyemiyorumdur bir türlü.

Aynı yerde durup saydığım için, doğru yorumlayamıyorum, bakış açımı değiştirmediğim sürece orada takılıp kalacağım. “O halde bakış açını değiştir Hakan” diyorum. “Çünkü hiçbir şey sadece iyi olamaz ve hiçbir şey sadece…