Ziya Gökalp’ın düşünce adamlığının yanı sıra bilim adamlığı vasfının da ortaya çıktığı eserlerin başında hiç şüphesiz Türk Medeniyeti Tarihi gelmektedir. Türk medeniyeti tarihi, hazırlanış biçimi, terminolojisi ve yöntemiyle bilimsel bir eserdir.
Üstelik kitapta yer alan bilgiler artık bugün yenilenmiş ve güncellenmiş olsa da Gökalp’ın değerlendirmeleri ve yorumları bugüne kadar hala aşılamamış ve bu çalışması ışık tutucu ve öncü bir eser olma özelliğini hiç kaybetmemiştir. Gökalp, Türk medeniyeti tarihini bir bütün olarak yazmayı planlamış olsa da ömrü buna vefa etmemiş ve yalnızca “İslamiyet’ten Evvel Türk Medeniyeti” kısmını tamamlayabilmiştir. Türk Medeniyeti Tarihi; Başlangıç kısmında verilen bir takım teorik bilgilerden sonra beş kitaptan oluşmaktadır: İslamiyet’ten Evvel Türk Dini, Türk Muakelesi (Mantığı), İslamiyet’ten Evvel Türk Devleti, İslamiyet’ten Evvel Türk Ailesi ve İslamiyet’ten Evvel Türk İktisadı.
Mukaddime
Medeniyet, medenilik ve mütemeddinlik. Türk medeniyet devrelerinin taksimi. Hars ve medeniyet. Hars devrelerinin taksimi. çtimaî bünyeviyyat. Göçebelik ve Türk töresi. çtimaî hayattaki tebeddüller. Leon Kahun’un hataları. Steinmetz’in tasnifi. Cengiz Han’ın hükümeti, bir ilhanlık değil, bir sultanlıktır. Coğrafî muhitin içtimaî enmuzeçlere tesiri: Irmakların, dağların, vahaların, çitlerin, kum denizine tesirleri. Tudunlar, yabgular, hakanlar, ilhanlar nasıl vücuda gelir. Medeniyet ve ırk. Türklerin aslı ve menşei.
1. Medeniyet Neler Değildir?
Medeniyet ve Medenilik. – Bazılarına göre medeni yet, medenilik ve mütemeddinlik (medenileşmişlik) demektir. Etnografya taharrileri (araştırmaları), bedevilerde, hatta vahşilerde, kendilerine mahsus bir medeniyet olduğunu meydana koydu. Mütemeddinlik ve medenilik ise tekâmül etmiş (gelişmiş) milletlere mahsustur. O halde bu kelimelerin manalarını birbirinden ayırmak lazım gelir.
Istılahlar (Terimler):
1) Medeniyet – La civilisation
2) Medenilik – La civilité
3) Mütemeddin (Medenileşmiş) – Civilisé
4) Medeni – Civil
Medeniyet Bir Değildir.
– Bütün insanlar, aynı medeniyete mensup değillerdir: Medeniyet, bir değil, muteaddittir (birçoktur). Hangi zamanda ve mekânda yaşarlarsa yaşasınlar, birbirine komşu oldukları için, aynı müesseselere (kurumlara) malik (sahip) olan cemiyetlerin (toplulukların) mecmuuna (toplamına) medeniyet zümresi denilir. Medeniyet, bu cemiyetler arasındaki müşterek müesseselerin mecmuudur.
Medeniyet zümreleri de, siyasî ve dinî cemiyetler (topluluklar) gibi, tayini (belirlenmesi) ilmen kabil (mümkün) hudutlarla (sınırlarla) birbirinden ayrılmışlardır. Medeniyet zümrelerinin de, milletler gibi, hususi tarihleri vardır. Bir medeniyet zümresi, muayyen (belirli) bir mekân ve zaman içinde, doğar, yaşar ve ölür.
Meşhur Medeniyetler. – Avustralya adaları Totemizm dinine müstenit (dayalı) bir medeniyet dairesidir. Şimalî (kuzey) Amerika’nın şark (doğu) cihetindeki (yönündeki) Hintliler de1 , daha mütekâmil (gelişmiş) bir Totemizm’e istinat eden (dayanan), başka bir medeniyet dairesidir. Şimalî Amerika’nın garp (batı) tarafında oturan Temlinigitler, Haydalar ve Kwakiutl’larda2 tâbileriyle (bağlı olanlarla) beraber totemlerin potlaç müessesi (kurumu) vasıtasıyla “ferdile”3 şubesine istinat eden, ayrı bir medeniyet dairesi teşkil etmişlerdir.
Kurûn-ı ulâda (ilkçağda) bir Mısır medeniyeti dairesi, bir Elcezire (Mezopotamya) medeniyeti dairesi ve bunlardan Fenikeliler vasıtasıyla, birçok müesseseler iktibas etmiş (almış) olan bir Akdeniz medeniyet dairesi vardı.
Kurûn-ı vustâda (ortaçağda) da Avrupa’da bir Hıristiyan medeniyet dairesi, Asya’da ve Afrika-yı Şimâlî’de (Kuzey Afrika’da) bir İslam medeniyet dairesi teşekkül etti (oluştu). Rönesans ve reformdan sonra da, Avrupa’da laik bir medeniyet vücuda geldi. şte, bütün bu içtimaî (toplumsal) daireler, birer medeniyet zümresinin, birer medeniyet camiasının daireleridir. Bunların hepsine medeniyet zümresi namı verilir.
Bir cemiyet (toplum), medeniyet dairesini değiştirebilir. Mesela, Türk kavmi iki kere medeniyet dairesini değiştirdi: slâmiyet’i kabulden evvel, Aksâ-yı Şark Medeniyeti (Uzak Doğu Medeniyeti) dairesine mensuptu. slam olduktan sonra, Şark Medeniyeti dairesine girdi. Geçen asırdan beri de üçüncü bir daireye, Garp (Batı) Medeniyetine, yani laik bir medeniyet dairesine girmeye çalışıyoruz.
Türk Medeniyeti Tarihinin Devirleri. – Türk milleti, bu üç medeniyetin her birinde ayrı bir hayat yaşamıştır. Bu sebeple, Türk medeniyeti tarihi üç devre ayrılır:
1) Eski devir; Türk kavminin zuhûrundan (ortaya çıkışından) itibaren Türklerin slam dinine girmesi zamanına kadar.
2) Orta devir; slam dinine girmesinden, Garp medeniyetini kabul zamanına kadar.
3) Yeni devir; Garp medeniyetini kabulden bugüne kadar.
2. Türk Harsı (Kültürü) ve Türk Medeniyeti
Medeniyet ve hars. – Bir medeniyet, müteaddit (birçok) milletlerin müşterek malıdır. Çünkü her medeniyeti, sahipleri olan müteaddit milletler, müşterek bir hayat yaşayarak, vücuda getirmişlerdir. Bu sebeple, her medeniyet, mutlaka, beynelmileldir (uluslararasıdır). Fakat bir medeniyetin, her millette aldığı hususî şekilleri vardır ki, bunlara hars adı verilir.
….
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Siyasal Düşünce
- Kitap AdıTürk Medeniyeti Tarihi
- Sayfa Sayısı431
- YazarZiya Gökalp
- ISBN9786051551968
- Boyutlar, Kapak 12x19,5 cm, Karton Kapak
- YayıneviÖtüken Neşriyat / 2023