“Gündelik hayatın monotonluğundan bıkıp Sosyal Medya’nın cazibesine koştuk. Şimdi de oradaki zorbalıklar, linçler, veri güvenliği, gözetleme gibi yığınla problem bir tarafa, Sosyal Meyda’nın kendisi başlı başına bir mesele haline gelmişe benziyor: Akıllı cihazlarına bakmadan duramayanlar, kaybolmakta olan yüz yüze, samimi ilişkiler, hakikatteki aşınmalar…”
Mert Karbay, gerçekten bir yeni dünya olan, adeta yeni dünyanın kendisi haline gelen sosyal medyayı, hem olanakları hem sorunlarıyla tartışıyor bu kitapta. Sosyal medyanın, çağımızın “halk yazısı” olduğuna dikkat çekiyor; herkesin yazabileceği; herkese hitap eden yazı… Bu bakımdan, bir demokratikleştirme potansiyeli taşıyor.
Ama kamusal iletişimdeki geleneksel “kapı bekçilerinin” yerini alan “algoritma” da, “akla zarar” başka problemler getiriyor. Kamusal entelektüelin yerini alan trol, influencer, oyunbaz, küratör gibi sosyal tipler; “bağımlı insan-bağımsız sosyal medya” paradoksuna aracılık ediyor. Sosyal medyanın yaygınlaştırdığı “sosyal dikkat dağınıklığı” ve “sonsuz dikkat dağınıklığı”, bu mecradan yayılan yalanlarla mücadelenin nafileliği gibi olgular, “aksak” bir kamusallığa, politikanın ketlenmesine giden bir yolu döşüyor.
Yeni Dünya: Sosyal Medya, sosyal medyanın, çoğalttığı “Mutsuzum ama keyfim yerinde!” duygusunun derinindeki sorunları tahlil ediyor. Ve evet, yine de, olanaklarıyla birlikte…
İÇİNDEKİLER
TEŞEKKÜR …………………………………………………………………………………………………………………………………………………….9
GİRİŞ
BİR DİSPOZİTİF OLARAK SOSYAL MEDYA………………………………………………..11
Vaatleri ve bedelleriyle sosyal medya…………………………………………………………………………….. 12
Sosyal medya dispozitifi…………………………………………………………………………………………………………….22
BİRİNCİ KISIM
SOSYAL MEDYA DİSPOZİTİFİNİN YÜKSELİŞİ………………………………………… 41
BÜYÜK/HAM VERİ VE SOSYAL MEDYA………………………………………………………………………………… 41
Büyük/ham veri………………………………………………………………………………………………………………………………..44
Sosyal medya…………………………………………………………………………………………………………………………………….. 51
MEDIUM VE MEDYA…………………………………………………………………………………………………………………………….58
Yakınsama olarak sosyal medya…………………………………………………………………………………………..58
Katılımcı kültür…………………………………………………………………………………………………………………………………63
Streaming servisleri ve kapı bekçileri………………………………………………………………………………66
Algoritmik küratör………………………………………………………………………………………………………………………….71
Sanal mediumlar değil sosyal medya……………………………………………………………………………….74
Sanal vs. gerçek………………………………………………………………………………………………………………………………..78
ALGORİTMİK YÖNETİMSELLİK ……………………………………………………………………………………………………87
Satranç: Mücadele, algoritma, yapay zekâ ve sosyal medya……………………………88
Algoritma nedir?………………………………………………………………………………………………………………………………94
Algoritmik yönetimsellik………………………………………………………………………………………………………..105
SOSYAL MEDYA DİSPOZİTİFİ………………………………………………………………………………………………………115
Foucault’nun dispozitifi…………………………………………………………………………………………………………….116
Peşrev: Bir dispozitif olarak sosyal medya………………………………………………………………… 125
İKİNCİ KISIM
YAZI VE DİKKAT DAĞINIKLIĞI:
SOSYAL MEDYA DİSPOZİTİFİNİN HUSUSİYETLERİ…………………….. 129
ÖNCESİ VE SONRASIYLA HAKİKAT………………………………………………………………………………………130
Hakikatin homo sapiens karşısındaki mağlubiyeti………………………………………………133
Uğursuz bir rastlantı tezi olarak sosyal medya ………………………………………………………. 137
Teyit: Sosyal medya yalanlarıyla nafile mücadele…………………………………………………141
Sosyal medya dispozitifinin hakikati……………………………………………………………………………..143
Dijital hakikat serumu………………………………………………………………………………………………………………146
Hakikati savunmak………………………………………………………………………………………………………………………154
YAZININ FARKI – HALK YAZISI…………………………………………………………………………………………………. 156
Phaidros ve yazının farkı…………………………………………………………………………………………………………. 158
Halk yazısı – Demos’un Graphé’si………………………………………………………………………………………163
SOSYAL MEDYA DİSPOZİTİFİNDE DİKKAT DAĞINIKLIĞI ……………………………………..178
Dikkat dağınıklığı patolojisi ve tedavisi……………………………………………………………………….180
Bilimden nasihate nörobilimlerin perspektifinden
dağınık zihin…………………………………………………………………………………………………………………………………….183
Sosyal dikkat dağınıklığı………………………………………………………………………………………………………… 197
Sonsuz dikkat dağınıklığı……………………………………………………………………………………………………….202
Sosyal medya dispozitifinin yazısının ve dikkatinin serencamı………………….207
ÜÇÜNCÜ KISIM
SOSYAL MEDYA DİZPOZİTİFİNDE ÖZNELLİKLER………………………….. 213
SOSYAL MEDYANIN ETKİLERİ…………………………………………………………………………………………………… 214
Bağımlı insan ve bağımsız sosyal medya…………………………………………………………………… 216
Açık olmayan alenilik…………………………………………………………………………………………………………………220
Dünyayı motivasyonla büyülemek………………………………………………………………………………….223
SOSYAL MEDYA DİSPOZİTİFİNDE SÖYLEMSEL PRATİKLER ……………………………….225
Sinyalleme…………………………………………………………………………………………………………………………………………226
Nefret…………………………………………………………………………………………………………………………………………………….230
Sosyal medya dispozitifinde sözün sınırları……………………………………………………………..233
TOPLUMSAL TİPLER ………………………………………………………………………………………………………………………….239
Toplumsal tip…………………………………………………………………………………………………………………………………….241
Trol……………………………………………………………………………………………………………………………………………………………247
Küratör…………………………………………………………………………………………………………………………………………………. 249
Oyunbaz………………………………………………………………………………………………………………………………………………255
Influencer……………………………………………………………………………………………………………………………………………264
SONUÇ
YENİ DÜNYA………………………………………………………………………………………………………………………………………..277
KAYNAKÇA……………………………………………………………………………………………………………………………………………….283
GİRİŞ
BİR DİSPOZİTİF OLARAK
SOSYAL MEDYA
Bu kitap, içerisinde yaşamakta olduğumuz, kimi zaman açık hava deneyi olarak da adlandırılan Sosyal Medya [SM] süreci hakkında. Etkileyici kıssaların çoğu gibi kurgu olsa da, hikâye bu ya, Fransız Devrimi’yle ile ilgili ne düşündüğü sorulduğunda Çin Komünist Partisi önderlerinden Çu Enlay, “Yorum yapmak için henüz erken!” der. Hepi topu 20 yıl kadar bir tarihe sahip çevrimiçi sosyal mecra söz konusu olduğundaysa, yorumlamakta geç kalmış dahi olabiliriz.
Günümüzde politikanın gereksiz kalacağı bir dünya tasavvuru hızla yayılıyor. Toplumsal sorunların teknik ilerlemelerle aşılacağını vazeden teknolojik determinizm revaçta. Gelgelelim bu iyimserlik gerçeklikle temas ettiği ölçüde de dağılıyor. Gündelik hayatın monotonluğundan bıkıp SM’nin cazibesine koştuk. Şimdi de SM’deki zorbalıklar, linçler, veri güvenliği, gözetleme gibi yığınla problem bir tarafa, SM’nin kendisi başlı başına bir mesele haline gelmişe benziyor: Akıllı cihazlarına bakmadan duramayanlar; kaybolmakta olan yüz yüze, samimi ilişkiler; hakikatteki aşınmalar. Teknoloji kimi mevcut sorunlarımızın çözümüne katkı sunuyor belki, fakat daha yeni ve karmaşık birçoğunun doğuşuna sebep olduğu da aşikâr. Tüm bu hercümerçten geriye, dikkati dağılmış, anksiyete sahibi, tükenmişlikle yüz yüze yaşayan performans insanı ile kontrolden çıkan yapay zekâ [YZ] distopyaları kalıyor. Bizler akıllı cihazlarımıza giderek daha fazla bağımlılaşıyor, SM dışında pek bir şeye odaklanamıyorken süreklilikler aşınıyor, birikimler tortuya dönmeye yüz tutuyor; takat, adanmışlık eksikliği kol geziyor. Kaybolan saatlerimizi, yitip giden hayallerimizi, harcanmış potansiyelimizi düşünürken mottomuzu terennüm ediyoruz: Mutsuzum ama keyfim yerinde!
Dijital dünyanın doğurduğu ya da pekiştirdiği toplumsal sorunlar daha iyi yasayla, doğru regülasyonla, daha fazla şeffaflıkla çözülebilecek düzeyde görünmüyor; bunlar gerekli ama yeterli değil. Sorumlular da bilgi ve iktidar devşirebilme potansiyelini haiz bir avuç teknoloji devi şirket ve devletlerden ibaret değil. Bu nevzuhur fakat giderek yayılan meselelere derman olarak dijital teknolojileri, özellikle de SM’yi dozunda kullanmayı salık veren perhizler, dopamin detoksu nasihatleriyse sorunun kendisinden ziyade sonuçlarıyla yüzleşme çabasında. Üstelik dijitalden tümüyle arınmak gerçekçi olmadığı gibi dönülebilecek bir analog dünya da yok.
Vaatleri ve bedelleriyle sosyal medya
SM’nin hakiki cazibesi, yaşamın sınırsız potansiyelini tüm canlılığı ve çoksesliliğiyle yansıtma vaadindeydi. Gerçekten de ağzı olanın dilediği gibi konuşabildiği, gevşek denetim mekanizmalarıyla yeniliklere açık, alabildiğine anonim, içerisinde kapı bekçilerinin [gatekeeper] barınmakta zorlanıp işlevsizleştiği, konvansiyonel medya (TV, radyo) ünlülerinin pudralı şatafatlarının pek hoş karşılanmadığı gibi hürmet de görmediği, genç, enerjik bir atılım vaadiydi bu. Vaat alenileşmemiş, “ilkelerimiz” deklarasyonlarıyla sınırlanmamıştı; tam da çerçevelemediğinden ötürü herkesin ilgisini celbeden bir çağrıydı SM. Sözgelimi mikroblogların öncülerinden olan Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey (2020) “Uygulamanın nereye gideceğine, ne olduğuna ve ne olmak istediğine gerçekten de insanlar yön veriyor,” diyor ve ekliyordu: “… Twitter emsalsizdi. Ve bizim açımızdan, şüp….
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) İletişim
- Kitap AdıYeni Dünya: Sosyal Medya
- Sayfa Sayısı296
- YazarMert Karbay
- ISBN9789750537707
- Boyutlar, Kapak13x19,5 cm, Karton Kapak
- Yayıneviİletişim Yayınları / 2024