Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Seküler Yönetim Üzerine Yazılar
Seküler Yönetim Üzerine Yazılar

Seküler Yönetim Üzerine Yazılar

Padualı Marsiglio

Orta Çağ Avrupası’nın önemli fikir adamlarından biri olan Padovalı Marsiglio’nun kaleme aldığı Seküler Yönetim Üzerine Yazılar isimli bu eser, yazıldığı dönemde dinî otorite ile…

Orta Çağ Avrupası’nın önemli fikir adamlarından biri olan Padovalı Marsiglio’nun kaleme aldığı Seküler Yönetim Üzerine Yazılar isimli bu eser, yazıldığı dönemde dinî otorite ile siyasi otorite arasındaki iktidar mücadelesinin detaylarını ortaya koyarken yazarın tercihini siyasi otoriteden yana kullandığını gözler önüne sermektedir. Yazar, bu tercihini gerekçelendirirken de oldukça detaylı bir şekilde dünyevi otoritenin gerekliliği ve üstünlüğünden bahsetmektedir.

Eser, Defensor Minor ve De Translatione İmperii isimlerini taşıyan iki ayrı çalışmanın Cambridge University Press tarafından Writings on the Empire adıyla bir araya getirilmesiyle meydana gelmiştir. Yazıldığı dönem için oldukça aşırı gibi görünen bu düşünceler daha sonraki yüzyıllarda ortaya çıkacak olan seküler yönetim tarzının temel taşlarını oluşturmuştur. Bu eser, Batı siyaset düşüncesini derinden etkileyen klasik metinlerin başında gelir.

İÇİNDEKİLER
TEŞEKKÜR / 7
EDİTÖRÜN TAKDİMİ / 9
DEFENSOR MINOR / 29
DE TRANSLATIONE IMPERII
[İMPARATORLUĞUN TRANSFERI ÜZERINE] / 111
KITAB-I MUKADDES ALINTILAR TABLOSU / 139
ÖZEL İSIMLER DIZINI / 141
KONU DIZINI / 143

TEŞEKKÜR

Padovalı Marsiglio’nun geç dönem kariyerine karşı alâkamın izi, 1977’de Columbia Üniversitesinde Profesör Julian Franklin tarafından verilen bir lisans seminerine kadar sürülebilir. Profesör Franklin ve Columbia’daki Siyaset Bilimi, Felsefe ve Tarih bölümlerindeki meslektaşları, daima muhafaza etmeye çaba sarf ettiğim bir bilimsel yöntem standardı geliştirmişlerdi. Yakın zamanda Marsiglio üzerindeki araştırmam, Profesör Neal Wood, Profesör Conal Condren ve Dr. Janet Coleman’ın dostâne ama eleştirel değerlendirmelerinden yararlanmıştır. Dostlarım Profesör Kate Langdon Forhan ve Profesör Carole Levin, kritik durumlarda manevî destek sağlamışlardı. Partnerim Arlen Feldwick ise, metnin tümünü, iyileştirilmesine yönelik birçok değerli tavsiyelerde bulunarak okudu. Aynı zamanda dizinleri ve tenkitçi aygıtı da o oluşturdu. University of Canterbury Minor Research Grant Programı da müsveddenin hazırlanışında yapılan bazı masrafları karşıladı. University of Canterbury ile olan beş senelik işbirliği süre zarfında dikkat çekici bir biçimde kabiliyetli ve ufuk açıcı ve şimdi bir kısmının kendi akademik kariyerini takip ettiği geniş bir öğrenci kitlesine ders verme bahtiyarlığına sahip oldum. Burada ancak birkaçının ismini zikredebilirim: Catherine Campbell, Michèle Hollis, Erik Koed, Kirsten Mackay, Martin Morris, Michael Shaw ve Tim Sinclair. Bu öğrenciler ve akranları, birçok vakit onlara sunabileceğim katkılardan kat kat daha fazlasını bana öğrettiler. Bu kitabı onlara ithaf etmem, onların özel katkılarına karşı şükranlarımı arz etmemin küçük bir yoludur.

EDİTÖRÜN TAKDİMİ

Padovalı Marsiglio’nun (bazen isminin “Marsilius” diye latinize edilmiş biçimiyle bilinir) namı neredeyse tamamen Defensor pacis’in (‘Barışın Savunucusu’) yazarlığına dayanmaktadır. 1324 yılında tamamlanan Defensor pacis, siyasal toplumun kökeni ve mahiyeti hakkında şaşırtıcı bir şekilde sekülarist bir anlayışı savunmasından ve seküler hayatta baskıcı güçler olarak kilise ve papalığın yetkilerine ve imtiyazlarına karşı tereddütsüz muhalefetinden ötürü, içinde bulunduğu yüzyıldan beri hem merak hem de tartışma konusu olmuştur. Marsiglio’nun öğretileri ortodoks papazların sert saldırıları altında yerilip kötülense de, Defensor pacis’in şöhreti, doktrinleri birtakım geç dönem orta çağ yazarları tarafından alıntılanması dolayısıyla yaygınlık kazanmıştı. Defensor pacis’in, getirdiği yeniliklerin yanısıra bırakmış olduğu tesirler açısından değerlendirildiği vakit, Latin Orta Çağ süresi zarfındaki siyasal teorinin gelişimine sağlanan katkılar sıralamasında ilk safa yerleştirilmesi gerekir. Haliyle Defensor pacis Marsiglio’nun diğer yazılarını gölgede bırakmıştır. Kendisine nispet edilen metafiziksel konularla ilgili birçok çalışmalara ilaveten Marsiglio, iki siyasal risale daha yazmıştı: Defensor pacis’in ana fikirlerinin tekrarı ve hülasası olup Defensor [pacis] minor diye isimlendirilen risale ve Roma İmparatorluğu’nun kökeni ve gelişimi ile ilgili bir tarihsel inceleme olup De translatione Imperii (‘İmparatorluğun Devri Hakkında’) diye isimlendirilen risale. Bu siyasal yazıların ehemmiyeti üç boyutludur. Birincisi, bu yazılar Defensor pacis’te ileri sürülen doktrinleri genişçe ele alırlar ve birtakım müphemliklerini açıklığa kavuştururlar. İkincisi, bu yazılar bizlere, sonradan gelen olaylar ve tecrübeler ışığında müellifin teorik duruşunu ne denli geliştirdiğini ve değiştirdiğini öğrenmeye izin verir. Üçüncüsü, bu yazılar, on dördüncü yüzyılın erken dönem Avrupa’sının en meşhur sapkınlarından bir kısmını ve eziyet gören şahsiyetlerini himayesi altına almış olan Alman Kral Bavyeralı IV. Ludwig’in kral sarayının siyasal ve entelektüel havasının içyüzünü kavramaya da fırsat vermektedirler.

Çocukluk ve Gençlik Yılları

1275 ve 1280 yılları arasında doğmuş olan Marsiglio, meşhur Padovalı Mainardini ailesinin bir ferdi idi. Marsiglio’nun yakın akrabaları arasında hukukçular, yargıçlar ve noterler vardı; babası ise Padova Üniversitesi’nin noterlik pozisyonunu işgal ediyordu. Hukukun uygulama tarafı ile bağlantılı olan profesyonel loncalar, Padova komününün hükûmeti üzerinde büyük bir nüfuza sahip olduklarından dolayı Marsiglio, daha genç yaşlardan itibaren kentin siyasal faaliyetleriyle karşı karşıya kalmıştı. Gençlik yılları ve eğitimi geneli itibariyle bilinmemektedir. Kendisi (kuvvetle muhtemel Padova’da, Avrupa’nın önde giden tıp okullarının birinde) hekim olarak yetiştirildi. Kendisi, Padovalı sivil lider ve ünlü pre-hümanist yazar Albertino Mussato’nun arkadaşı idi. Mussato, Marsilius’a hitap ettiği meşhur bir manzum mektupta “Padovalı hekim Üstad Marsilius”u kararsızlığından ötürü kınamış ve Marsiglio’yu tıp öğrenimini hukuk öğrenimine tercih etmeye teşvik ettiğini iddia etmişti. Ayrıca, siyasal girişimlerine ömür boyu katılım sağladığı, nüfuz sahibi Verona’lı della Scalla ailesi ve Milan’lı Matteo Visconti ile de ilişkileri vardı. Marsiglio ile kesinkes ilişkilendirilmesi gereken başlıca tarih, Paris Üniversitesi’ne ait bir bildirgenin onu bu kurumun rektörü olarak belirttiği 12 Mart 1313 tarihidir. 1313 yılının ilk başlarında bu pozisyonu üç aylığına işgal edecekti. Bu tarihten itibaren Marsiglio’nun faaliyetleri hakkındaki bilgimiz artmaya başlar. 1315 senesinde bir âlim arkadaşı vesilesiyle iman yolunu müşahede eder; 1316 ve yine 1318 yılında kendisine Papa XXII. John tarafından eklesiyastal terfi verilir; 1319 senesinde ise della Scalla ve Visconti aileleri nâmına (yine XXII. John’un bir mektubunda da) diplomatik bir görevin üyesi olarak anılır. Marsiglio’nun arkadaşı Mussato, onun akademik bir kariyer üzerinde istikrar sağlamakta başarısız olmasından ötürü rahatsızlığını beyan eder: ‘Kutsal ilim tahsili yolundan kaçarak insanların utanç verici fiillerine meylediyorsun’. Mussato’ya göre Marsiglio’nun ‘kararsızlığına’ delâlet eden en önemli gösterge siyasal ilişkilere karşı olan muhabbetidir. Marsiglio’nun Defensor pacis’i nerede ve ne zaman telif etmeye başladığı kesin değildir. Modern edisyon kritiklerinde yaklaşık 500 sayfa ve sık sık yapılan çapraz başvuruları ile eser, öyle anlaşılıyor ki kayda değer kütüphanelere erişimi olan bir yazar tarafından titiz bir şekilde uzun bir zaman dilimi dâhilinde vücuda getirilmiştir. Dahası Defensor pacis’in metni (yakışıklı) Fransa Kralı IV. Philippe’ten ve bu yöneticinin Papa VIII. Bonifacius ve Papa V. Clemens ile olan anlaşmazlıklarından o kadar çok bahseder ki, bu şahsiyetler zihinlerdeki tazeliklerini korurlar. Philippe 1314 senesinde ölmüştü. Defensor pacis’in 1315 yılından hemen sonra yazılmaya başlanabilmiş olması, muhtevasındaki 1314-15 yıllarının Fransız Baronluk İttifaklarına (French Baronail Leagues) ‘modern’ olarak atıfta bulunmasından hareketle ortaya konmaktadır. Her halükârda Marsiglio Defensor pacis’i Vaftizci Aziz Yahya’nın bayram gününde (24 Haziran), 1324 yılında Paris’te tamamlamıştır. Defensor pacis üç parça veya üç söylevden oluşmaktadır. Birinci söylev belirli bir anayasal düzenlemeler dizisini müdafaa etmeksizin iyi bir hükûmetin mihenk taşı olarak halkın onayına yoğunlaşmak suretiyle dünyevî siyasal otoritenin kökenini ve mahiyetini tartışmaktadır. İkinci söylev, neredeyse birinci söylevin dört katı uzunluğunda, eleştirel bir biçimde papazların ve özellikle de papanın dünyevî gücü adına yapılmış çeşitli iddiaları inceleyip çürütür ve kilisenin, üyelerinden oluşan bir genel konsil tarafından yönetilmesi gerektiği teklifinde bulunur. Kısa bir üçüncü söylev ise Marsiglio’nun özellikle yararlı veya vurgulanmaya şayan gördüğü önceki tartışmalardan elde edilen ilgili sonuçları özetler. Dünyevî hükûmet ile eklesiyastal ilişkileri değerlendirme arasında bir ayrımı ima eden birinci ve ikinci söylev arasındaki tematik ayrım, dönemi için alışılmadık bir şeydir. Marsiglio’nun çağdaşlarının çoğu, ilk etapta seküler siyasal teorilerini, öncelikli olarak rûhânî ve dünyevî âlemler arasındaki ilişkilerle alakalı olan yazılarına dâhil ediyorlardı. Defensor pacis, eserin müellife aidiyetine dair metinde sayısızca ipuçları olmasına rağmen, (mesela müellifinin kendisini ‘Antenor’un oğlu’ (Padova’nın efsanevi kurucusu) diye tanıtması ve Matteo Visconti’nin ayrıntılı methiyesi), başlangıçta piyasada herhangi bir yazara nispet edilmeksizin dolaşmıştır. 1326 yılındadır ki ancak Marsiglio, hâlâ esrarengiz hüviyetini korumaya devam eden koşullar altında, Defensor pacis ile ilintilenebilmiştir. Marsiglio (yüzyıllar boyunca yanlışlıkla Defensor pacis’nin eş yazarı olarak bilinen) meslektaşı Jandun’lu John ile birlikte Nürnberg’e, Almanya’da ve Kuzey İtalya’da kraliyet ve emperyal yetkiler kullanma hakları hakkında papalık ile eskiden beri devam eden bir mücadelenin ortasında bulunan Alman Kral Ludwig’in kral sarayına iltica ederek hızlı bir şekilde Paris’ten kaçmıştı.

De translatione Imperii: Dayanakları ve Gayesi

Papalığın Ludwig gibi bağımsız fikirli imparatorlara karşı kullandığı polemikçi bir silah da ‘Donation of Constantine’ diye bilinen bir belge idi. ‘Donation’, ilk Hıristiyan İmparator I. Konstantin tarafından Roma piskoposuna İmparatorluk çemberindeki tüm topraklar üzerinde egemenlik tanıyan bir dördüncü yüzyıl feragatnamesine (grant) benzemektedir (Sonra Roma piskoposu emperyal yönetiminin günlük denetimini imparatorun kontrolüne vermişti). Bu belge, İmparatorluk makamının önce Franklara ve daha sonra Almanlar’a nasıl transfer edildiğine dair Orta Çağ açıklamalarının temeli olmuş; emperyal hakları, belirli bir hanedana veya kişilere tahsis etmek, ‘Donation’ ile desteklenmiş bir biçimde, papalığın otoritesine konu olmuştur. Rönesans zarfında ‘Donation of Constantine’ erken bir Orta Çağ sahtekârlığı olarak ifşa olunmuş ve Marsiglio’nun çağında bile, belgenin otantikliği hakkında şüpheler meydana gelmiştir. Ama buna rağmen bu belge, amaçlarına hizmet eden geç dönem Orta Çağ papaları ve yazarları için güçlü bir koz olduğunu ispat etmiştir. Defensor pacis’te Marsiglio, papalık yandaşlarının ‘Donation’dan hareketle vardıkları sonuçları çürütme girişiminde bulunmuştur. Bilhassa da hâkimiyeti icra etmenin herhangi bir dünyevî toplumda ancak topluluğun kendisi veya çoğunluğu tarafından kaynaklanabildiğinden ötürü, hiçbir papanın veya papazın meşru bir şekilde siyasal gücü bir kişiden diğerine veya imparatorluğun merkezini bir yerden bir başka yere intikal ettirmek üzere kendi otoritesine müracaat edemeyeceğini ileri sürer. Böylesi bir tutum doğrudan birinci söylevdeki seküler siyasetin doğası hakkındaki öğretilerine dayanıyordu. Bu argüman temelinde iki sonuca imkan aralanmaktaydı: Bu sonuçlardan birincisi, papalığın, imparatorluğun bireyler veya milletler arasında intikaline yönelik kendi inisiyatifine sahip olduğu ve buradan hareketle de bu gibi tüm intikallerin gayrimeşru olduğu; veya ikinci sonuç, papalığın, imparatorluğun başarılı intikallerindeki rolünün kesin olmadığı, bilakis bu transferlerin hakikatte Defensor pacis’te ana hatları çizilen prensiplerle uyumlu olarak meydana geldiği ve bu sebeple de de facto oldukları gibi de iure de olduklarıdır. İkinci söylevde Marsiglio, en son zikredilen sonucun geçerli olduğunu farz ettiğini, fakat başarılı emperyal transferlerin meşruiyetinin kanıtlanması gerektiğini söyler; bu ise, başka bir çalışmada üstlenmeyi öngördüğü bir görevdir. Çalışma olarak kastettiği de açık bir şekilde De translatione Imperii diye bilinen metindir. De translatione Imperii’nin kesin biçimde tarihlendirilmesi yapılamaz. Eser, 1324 yılında tamamlanan ve Landolfo Colonna’ya ait olan aynı konulu bir çalışmadan bahsettiği için ancak Defensor pacis’in bitirilmesinden sonra başlandığı kesindir. Fakat Marsiglio’nun bu projeye hemen mi yoksa projeyi erteleyerek mi başladığı kesin olarak tespit edilememektedir. Büyük bir olasılıkla onun bu ilmi eseri henüz Paris’te iken veya 1334’te Papa XXII. John’un vefatının en azından hemen öncesinde yazdığıdır, çünkü özellikle John, papalığın imparatorluk makamını intikal ettirmek için tarihsel bir otoriteye sahip olduğunu ve dolayısıyla imparatorları tayin edip azledebileceğini savunan görüşü desteklemişti. De translatione İmperii’nin gayesi iki türlüdür. İlk olarak, Roma İmparator makamının hâlihazırdaki sahibinin mevkiini meşru bir güç intikalleri silsilesinin sonucu olarak ve seçiminin sahih prosedüre uygun olarak elde tuttuğunu kanıtlama yoluna gitmektedir. İkincisi ise, imparatorluk makamının Franklara ve daha sonra Almanlara intikal etmesini hızlandırmada her ne şekilde merkezi bir rol oynayabilmiş olursa olsun papalığın işlevinin tamamen onursal ve ârızî olduğunu göstermeyi hedeflemektedir. Bu nedenle teamül şayet papalara yeni imparatorlara taç giydirme salahiyetini verse bile, emperyal otoritenin kaynağı papalık değil, bilakis papalığın kontrolü dışında dünyevî bir tarihsel süreçtir. Marsiglio için meydan okuma böylelikle kendi pozisyonunu destekleyecek tarihî malzemeyi toplamak haline gelir. Marsiglio, Landolfo’nun Tractatus de translatione Imperii’sini (‘İmparatorluğun İntikali hakkında İnceleme’) aslında onun amaçlamadığı gayelere uyarlayarak bu meydan okumayla yüzleşir. Landolfo, papalığın imparatorluk üzerindeki haklarına dair yorumunu haklı çıkarmak için bu konu ile ilgili mevcut kronikleri ve tarihsel literatürü bir araya toplamıştı. Kaynakları tedbirli bir şekilde düzenlemekle ve tekrar eleştirel bir incelemeye tâbi tutmakla Marsiglio’nun Landolfo’nun çalışmasının sözde özeti radikal derecede farklı bir sonuca varmaktadır. Marsiglio, modern anlamda kabul edilebilecek bir tarihsel yazı girişiminde bulunmaz, amaçları tamamen polemiktir. Bununla birlikte, onun De translatione Imperii’si, papalık taraftarlarının tarihsel iddialarıyla doğrudan yüzleşmek ve onları bir tür içkin eleştiri yoluyla çürütmek için zekice bir girişimi temsil eder. Tarih, Marsiglio için -akıl ve vahiy alanlarına ek olarak- dünyevî alanda papalık üstünlüğü iddialarına karşı savaş sürdürülmesi gereken başka bir savaş alanını teşkil eder.

Geç Dönem Kariyeri

Marsiglio’nun Defensor pacis’in müellifi olarak toplumsal anlamda tanınması ve daha sonra Paris’ten kaçışı, kariyerinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. Formel bir akademik ortamdan koparak kendisini, himayecisi olan Ludwig’in menfaatlerinin etkin desteklenmesine adamıştır. Alman kral, tahtını 1322 senesinde başka bir iddia sahibine karşı süren uzun vadeli bir mücadele sonucunda elde etmişti, fakat Papa XXII. John onun kraliyetini ve emperyal haklarıyla imtiyazlarını tanımaktan imtina etmişti. Ludwig’in papalık ile yirmi yıl daha sürecek olan (en nihayetinde verimsiz) mücadelesindeki müttefik arayışı, onun Marsiglio’nun ve arkadaşı Jandun’lu John ve ayrıca, aralarında filozof Ockham’lı William, hukukçu Bergamo’lu Bonagratia, ilâhiyatçı Casale’li Ubertino ve Fransiskan tarikatının başı ve ‘Spiritual’ denen kolunun lideri olan Cesena’lı Michael’ın da bulunduğu, on dördüncü yüzyılın bir dizi başka etkili şahsiyetlerinin hâmisi olmaya yönelik gönüllülüğüne açıklık getirmektedir. Marsiglio’nun çalışmasının Roma papalık mahkemesi tarafından doğrudan Ludwig’in davası ile ilişkilendirilmesi, XXII. John’un Defensor pacis’in önde gelen fikirlerinden bazılarını, kitap hakkındaki bazı raporlara dayanarak eserin yazarını kınadığı 1327 yılı Ekim ayı papalık emirnamesi Licit iuxta’nın muhtevasından kaynaklanmaktadır. Licit iuxta’nın sapkınlık olarak tanımladığı spesifik önermeler John’un kınaması ardındaki motifler hakkında birçok şeye delalet etmektedirler. Bunların arasından beş iddia seçilmiştir: (1) Mesih’in Roma otoritelerine vergi öderken bunu dünyevî yetkilinin cebrî gücüne mahkum olduğundan dolayı yaptığı; (2) Havari Petrus’un diğer havariler üzerinde veya bir bütün olarak kilise üzerinde hiçbir özel otoriteye sahip olmadığı; (3) imparatorun papayı tayin edip azledebildiği ve cezalandırabildiği; (4) unvana veya dereceye bakmaksızın tüm papazların rûhânî otorite konusunda eşit olduğu ve böylece din adamları sınıfındaki ayrımların tamamen emperyal imtiyazın bir konusu olduğu ve (5) kilisenin, imparatorun izni olmaksızın zorlayıcı bir şekilde hiç kimseyi cezalandıramadığı. Bu savların hepsi doğrudan Ludwig ile XXII. John arasındaki münakaşanın koşulları ile alakalıdır. Marsiglio’nun kitabı, Ludwig’in kral sarayındaki mevcudiyeti ile birlikte Alman kralının sapkın olduğuna dair Papa’nın beyannameleri için destekleyici gerekçeler sunmuştu. XXII. John’un Defensor pacis’in mahkum edilişine yönelik motiflerinin belirgin siyasal karakteri aynı şekilde Marsiglio’nun o zamanki kamusal rolünden açıkça ortaya konmaktadır. 1327 yılının başlarında Ludwig, Regnum ltalicum, yani geleneksel olarak Alman İmparatorluğu’na bağlı olan kuzey İtalya eyaletleri üzerindeki etkisini pekiştirmek için İtalyan yarımadasına bir sefer düzenlemişti. Bu seferi, Papa’nın Roma’da bulunmayışının (papalık 1305’ten beri Avignon’da Fransız koruması altında ikamet ediyordu) Ludwig’in İtalyan şehirleri arasında davasını tanıtmasına vesile olacağı fikriyle, aralarında Visconti ve della Scalla ailelerinin de bulunduğu İtalyan yandaşlarının önerileri üzerine düzenlemişti. Ludwig 1327 yılının bahar ve yaz dönemleri zarfında,

….

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur