Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Yediçınar Yaylası
Yediçınar Yaylası

Yediçınar Yaylası

Kemal Tahir

Ben romanlarımda çok sert realitelere dokundum.” Bir imparatorluk, yavaş yavaş tarih sahnesinden çekilmeye başladı mı sadece siyasi haritalar değişmez. Bozulan devlet yapısı, toplumsal dinamikleri…

Ben romanlarımda çok sert realitelere dokundum.”

Bir imparatorluk, yavaş yavaş tarih sahnesinden çekilmeye başladı mı sadece siyasi haritalar değişmez. Bozulan devlet yapısı, toplumsal dinamikleri de altüst eder. Kemal Tahir, Yediçınar Yaylası ile Osmanlı’nın dağılma sürecine girdiği o korkulu zaman tünelinde taşranın ahlaki ve iktisadi buhranlarına eğiliyor. Siyasi ve sivil kurumların, dağılan imparatorluğun tozu dumanı içinde yozlaşmasının insanı savurduğu karanlığı gözler önüne seriyor. Tarihin akmayı bırakıp durgun bir su birikintisi haline geldiği Osmanlı taşrasının derinine, o suyun dibine keskin bir bakış atıyor Kemal Tahir.

“Romancı; konusunu, kişilerini, meselesini romancı gücüyle hayattan çeker; roman platformuna getirir. Bunlar, bu platformda artık hayattaki olaylar, kişiler, düşünceler değillerdir. Ne kadar romana yaklaşırlarsa o kadar reel olurlar. Ne kadar ham kalırlarsa o kadar gerçekten uzak…”

KEMAL TAHİR KÜLLİYATININ NEŞRİNE DAİR BİRKAÇ NOT

Kemal Tahir külliyatında yazarın öyküleri ve romanları, mektupları, “Notlar” başlığı altında toplanabilecek çalışmaları ve tarih notları yer almaktadır. Kurgu metinleri; Kemal Tahir’in, sağlığında bizzat neşrettiği bir öykü kitabı ve on dört romanı ile vefatından sonra yayımlanan; aile hikayesinin işlendiği, erken çocukluk döneminin tanıklıklarıyla yüklü Bir Mülkiyet Kalesi romanıyla birlikte toplam on altı kitaptan oluşmaktadır. Kemal Tahir, eserlerinde büyük oranda Türk modernleşme sürecinin gelişim dinamiklerine, kırılmalarına ve farklı sorunların süreçlerine odaklanmış; 1890-1945 Türkiyesi’ni imparatorluğun kaybı, Milli Mücadele, Cumhuriyet’in kuruluşu, aydınlar, siyasetin biçimlenme şekilleri ve devlet toplum ilişkileriyle bireysel ve toplumsal dramlar etrafında gerçekçi bir yaklaşımla ve eleştirel bir dille irdelemiştir.

Bu neşirde yazarın, eserlerinde Türk modernleşmesinin farklı evrelerine ve dinamiklerine odaklanması göz önünde bulundurularak kurgu eserlerde kronolojik bir okumaya da izin veren ikili bir dizi geliştirildi: “1890-1945 Türkiye” ve “1890-1945 Türkiye/Taşra” “1890-1945 Türkiye” dizisinde yer alan eserler; siyaset, aydınlar, uluslararası ilişkiler ve devlet-toplum ilişkileri gibi başlıkları konu edinen, daha ziyade kent ve siyaset odaklı çözümlemeleri içeren kurgu metinlerdir. Okur, “1890-1945 Türkiye” dizisinde yer alan eserlerde II. Abdülhamid döneminin ortalarından başlayarak İkinci Dünya Savaşı sonlarına uzanan tarihsel değişim süreci ile bu sürecin siyasi ve toplumsal boyutlarını bir nehir roman bütünlüğü içinde görme imkanı bulacaktır. Aynı şekilde okur, “1890-1945 Türkiye/Taşra” dizisinde modernleşme sürecinin ve güç ilişkilerinin taşradaki görünümlerini kronolojik bir süreklilik içinde izleyebilecektir. Yedi eserden oluşan “1890-1945 Türkiye” dizisinde sırasıyla Bir Mülkiyet Kalesi, Yorgun Savaşçı, Esir Şehrin İnsanları, Esir Şehrin Mahpusu, Kurt Kanunu. Yol Ayrımı ve Bozkırdaki Çekirdek kitapları yer almaktadır. “1890-1945 Türkiye/Taşra” dizisi de yedi eserden oluşmaktadır. Bu eserler sırasıyla Yediçınar Yaylası, Köyün Kamburu, Büyük Mal, Rahmet Yolları Kesti, Sağırdere, Körduman ve Kelleci Memet romanlarıdır. Türk modernleşmesi odaklı bu okuma önerisinin iki istisnası ise Göl İnsanları ve Devlet Anadır. Göl İnsanları, öykü kitabı olması; Devlet Ana ise çok farklı bir tarihsel döneme odaklanması dolayısıyla “Türkiye 1890-1945” dizisinin dışında değerlendirilmiştir. Daha çok uzun hikaye niteliğindeki öykülerin yer aldığı Göl İnsanları, külliyatın on beşinci; Devlet Ana ise okurun, Kemal Tahir’in ana izleği etrafında gerçekletireceği yolculuğun nihayetinde buluşacağı bir başyapıt olarak külliyatın on altıncı kitabı olarak düşünülmüştür.

Kemal Tahir’in dostlarıyla yazışmaları; onun yazarlık serüvenine, edebi kimliğinin oluşumuna ve üretkenliğine ilişkin en önemli tanıklıklardır. Bu bakımdan mektuplar, Kemal Tahir külliyatının önemli bir başlığını oluşturmaktadır. “Mektuplar” dizisinde yazarın daha önce yayımlanmış ve yayımlanmamış mektupları neşredilecektir.

Kemal Tahir’in; edebi kimliği kadar konuşmaları, düşünceleri ve Türkiye’nin yakın dönemde yaşadığı değişim sürecine ilişkin çözümlemeleriyle de Türk düşüncesinde önemli bir yeri vardır. “Notlar”, bu anlamda Kemal Tahir’in düşünsel serüvenine ilişkin birincil kayıtları oluşturmaktadır. “Kemal Tahir Külliyatı/Notlar” dizisinde yazarın çalışma notları ile, farklı konularda gerçekleştirdiği konuşmalara hazırlık, okuma ve tarih notları yer alacaktır.

Külliyatın neşrinde Kemal Tahir konusunda çalışmalara kaynaklık ve kılavuzluk etmek üzere “Kitaplık” başlığı altında ayrı bir dizi de tasarlanmıştır. Bu dizide Kemal Tahir ve eserlerine ilişkin eski ve yeni çalışmalar, tematik incelemeler, Kemal Tahir çalışmaları için kılavuz ve sözlük gibi temel başvuru metinleri yer alacaktır. Ayrıca Kemal Tahir’e ilişkin tanıklıklar ve hatıratlar da “Kitaplık” dizisinde neşredilecektir.

Bu külliyatın neşir sürecinde, yazarın sağlığında yayımlanmış son baskılar temel alındı, diğer baskılar karşılaştırma için kullanıldı. Göl İnsanları’nın son baskısında yapılan sadeleştirme geri alınıp eser özgün haline kavuşturuldu. On altı kitapta da açıklama gerektirdiği düşünülen kelimeler, ibareler ve isimler (olgörüp, Prens Dögal, sadakor, sevkülceyş, ten fanilesi, velime gibi) için dipnotlar eklendi. Konuşma çizgileri kaldırılıp karşılıklı konuşmalar çift tırnak işareti içine alındı, karşılıklı konuşmalar içindeki konuşmalar ise tek tırnak ile gösterildi. Önceki baskılardaki bazı kısımlarda kelimeler -Şaziye (Şadiye), şerian (serian), Derviş Vahdettin (Derviş Vahdeti), Çerkeş Reşat (Çerkes Reşit), Reşet Bey (Refet Bey), beni çalkaya ettiler (beni çalyaka ettiler), A/A (Ağa), II. Fırka (11. Firka), İnzibat Mülazımısani Selami Efendi (İhtiyat Mülazım-1 Sanisi Selami Efendi), iptidai mektup muallimi (iptidai mektep muallimi), Köroğlu (köpoğlu), fetvasınca (fehvasınca) gibi- satırlar, sayfalar hatta bir kitapta bir bölüm atlanmıştı. Bu baskılardaki dizgi ve sayfa düzeni hataları giderildi. Bozkırdaki Çekirdek romanında aynı köy için yazar tarafından kullanılan “Taşoluk” ve “Çakıl” isimlerinden “Taşoluk” tercih edildi. Yazarın yer yer kullandığı deneysel kelimeler güncel kullanımlarıyla değiştirildi: “bütün denetlerini kaybetmiş” (“bütün

denetimini kaybetmiş”) gibi. Çeşitli kitaplardaki dizgi farklılıkları giderildi: hemşeri hemşehri; sigara-cigara-cigara (yazar cümlelerinde sigara, konuşma cümlelerinde cigara tercih edildi): Çerkes-Çerkez Çerkeş gibi. Uzatma imi (şapka), genel olarak sadece sestes kelimelerde kullanıldı: hala-hálá; Türk askeri askeri nizamı gibi. Özellikle taşra anlatılarında lakap ve ünvanlar çok yerde isim yerine kullanıldığı için özel isim gibi büyük harfle dizildi: Kulaksızın Mustafa gibi. On altı kitabın tamamında sadece birkaç kısımdaki düşük cümleler, minimal değişikliklerle düzeltildi.

Külliyatın büyük bir özveriyle hazırlanan bu yeni neşrinin. Kemal Tahir okuruna etkili bir okuma önerisi sunarak edebiyatımızın bu değerli ismine layık olmasını umuyoruz. okumalar

İsmail Coşkun

 

BAŞLANGIÇ

Evet, vaktin birinde, Çakır Kahyalardan Halil Efendi’nin Ömer oğlan, başıbozuk paşası Dilaver Ağa’yı katiyen adam hesabına almayıp, herifin kahpesini güpegündüz atına hoplatarak Yediçınar yaylasına çıkarmıştı da dünyanın yüzüne “yiğit erkek” diye nam salmıştı.

Ömer oğlanın gösterdiği bu hüner karşısında Çorumlular çok laf ettiler ama o kadar şaşmadılar:

“Karı meselesidir, böyle olur. Delikanlı kısmı on dokuzunda azıp kudurmayacak da hangi çağda coşacak?”

“Bence babası Halil Efendi’ye ayıp… Gidişatına bakarak küçükten sipasını baskıya alacaktı.”

“Böyle bir variyetle, biricik oğlunu haydi sen ol da baskıya ala- bil bakalım! Çakır Kahyalar, altınları nereye dolduracaklarını çoktan şaşırdılar. Oğlan şımarık!”

Milletin çoğunluğu böyle söyleyip alaya vurdu.

İşin içyüzünü bilenlerse, “Oğlanda şımarıklık yok!” diye başlarını salladılar. “Namussuzluğun yatağı belli ama, neme lazım!” “Neme lazım, derken… Gizlisi mi kalmış bre efendi? Namussuzluk Kambur Kadı rezilinin başı altından çıkmakta değil mi?” “Evet, bütün muzurluklar, bu çekmecesi bokludan dağılmakta… Buraya ilk geldiği gün, Allah’ın hikmeti canım, tam üstüne varmaz mıyım? Baktım, katırcılar katırın üstünden….

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Roman (Yerli)
  • Kitap AdıYediçınar Yaylası
  • Sayfa Sayısı352
  • YazarKemal Tahir
  • ISBN9786256999145
  • Boyutlar, Kapak13,5x21, Karton Kapak
  • YayıneviKetebe Yayınevi / 2022

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Yorgun Savaşçı ~ Kemal TahirYorgun Savaşçı

    Yorgun Savaşçı

    Kemal Tahir

    “Memleketin en kötü günlerinde düşmanlar iyice içeri doldukları sırada, başından beri politikaya karışmamış, orta rütbede, dövüşken Türk subayının, ordusuz kalma dramını anlatmak istedim.” Yorgun...

  2. Esir Şehrin Mahpusu ~ Kemal TahirEsir Şehrin Mahpusu

    Esir Şehrin Mahpusu

    Kemal Tahir

    “Büyük tarih romanları, bizi milletimizin ve toplumumuzun gelişmesindeki belli çatışma çağlarının doğrularında ve gerçeklerinde yeniden yaşatma gücünü taşıyan eserlerdir.” İnsanın esareti ve toplumun esareti...

  3. Yol Ayrımı ~ Kemal TahirYol Ayrımı

    Yol Ayrımı

    Kemal Tahir

    “Bizden bir evveli nesil mağlubiyet ve inkırazı tanımıştı. Bizden sonrakiler de yeni devrin zorluklarıyla karşılaştılar. Arada bir avuç iyimser kaldı ve kazandı.” İnsanın fıtratı...

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

  1. Arkadaşım Kirpi ~ Bilgin AdalıArkadaşım Kirpi

    Arkadaşım Kirpi

    Bilgin Adalı

    Bugün yeni bir gün! Üstelik dünden daha sürprizli bir gün. Çocuklar yeni güne saklanan cevapların peşinde, bir o kadar heyecanlı. Umut Barış kendi uçurtmasını...

  2. Antik Kentte Aşk ~ Mürvet SarıyıldızAntik Kentte Aşk

    Antik Kentte Aşk

    Mürvet Sarıyıldız

    Felsefe aşkı değiştirir!.. Şam’dan Maraş’a uzanan büyülü bir aşk hikâyesi Suriyeli bir Ermeni olan Aren ile İslam felsefesi üzerine doktora yapan Maraşlı Deniz’in aşkı...

  3. Suskun İnci Tanesi ~ İlknur EyüboğluSuskun İnci Tanesi

    Suskun İnci Tanesi

    İlknur Eyüboğlu

    İnsan biraz çocuk olmalı, bir pamuk şeker gördüğünde ben de istiyorum diye tutturabilmeli umursamadan.. İnsan heyecan duymalı her gün doğdukça, ışığa bakıp dua etmeli...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur