Milliyetçilik ile ilgili uluslararası alanda yapılan tartışmaların dikkate aldığı ve dipnot düştüğü bu kitap, daha şimdiden kendi sahasında ciddi bir açılım sağlamış durumda.
Umut Özkırımlı, çoktandır tıkanmış olan bir tartışmanın ötesine geçmeyi başarıyor. Lehte veya aleyhte bir kavram tekeli yaratmaksızın, öncelikli olarak bu sahanın karmaşık dilini ayrıntılı ve sistematik bir şekilde çözümlüyor. Şimdiye kadar milliyetçilik ile ilgili birikmiş zengin literatürü klasik ve modern yaklaşımlarıyla birlikte okuyucuya sunuyor. Bu alanın doğum tarihini önceleyen romantik düşünürlerin yanında Hobsbawm, Kedourie, Smith, Gellner gibi çağdaş belli başlı kuramcıların görüşlerine yer veriyor. Bugün, dünyadaki birçok bölgenin yüz yüze olduğu etnisite ve kimlik ile ilgili sorunlar bu literatürün sınırlarına dahil. Tarihin hız kazandığı ve haritaların yer değiştirdiği devirler içinde çok ayrı milliyetçilik örneklerine rastlamak mümkün. Halkın, seçkin sınıfların, entelektüellerin ve ideolojilerin yarattıkları birbirinden farklı milliyetçililikler var. Dönemler arasında milliyetçiliğin nasıl değiştiğini gözlemlemek, en az bu kavramı tanımlamak kadar önemli. Milliyetçilik, kimi zaman ulusların doğuşunda muazzam kaynaştırıcı bir rol üstleniyor, kimi zaman da tehlikeli bir ideolojiye dönüşüyor. Gücü ve zayıflığı, masumiyeti ve saldırganlığı daima iç içe geçiyor.
Özkırımlı, bu erken çalışmasıyla karşılaştırmalı bir araştırmanın nasıl yapılacağına dair son derece yetkin bir örnek sunuyor.
İÇİNDEKİLER
İKİNCİ BASKI İÇİN ÖNSÖZ.
I. GİRİŞ
II. MİLLİYETÇİLİK TARTIŞMASI
Tarihsel Gelişim
Temel Sorular, Başlıca Sorunlar
III. MİLLİYETÇİLİKTEN ÖNCE MİLLETLER:
İLKÇİ YAKLAŞIM
İlkçi Yaklaşım Nedir? Neleri Savunur?.
İlkçi Yaklaşımın Eleştirisi
IV. MİLLETLERDEN ÖNCE MİLLİYETÇİLİK:
MODERNİSTLER
Modernist Yaklaşım Nedir?
Ekonomik Dönüşüm
Tom Nairn ve Dengesi; Kalkınma.
Michael Hechter ve İç Sömürgecilik.
Siyasi dönüşüm
John Breuilly ve Bir Siyaset Biçimi Olarak Milliyetçilik .
Paul R. Brass ve Milliyetçiliğin Seçkinlerce Kullanımı
Eric 1. Hobsbawm ve İcat Edilen Gelenekler.
Toplumsal Kültürel Dönüşüm.
Ernest Gellnerve Yüksek Kültürler
Benedict Anderson ve Hayalî Cemaatler
Miroslav Hroch ve Milli Hareketlerin Üç Evreli Gelişimi
V. ARA YOL? MİLLİYETÇİLİK TARTIŞMASINA
ETNO SEMBOLCÜ KATKILAR.
Etno sembolcü Yaklaşım Nedir?.
John Armstrong ve Tarihsel Bakış Açısı.
Anthony D. Smith ve Milletlerin Etnik Kökeni.
Etno sembolcü Yaklaşımın Eleştirisi
VI. MİLLİYETÇİLİK TARTIŞMASINI AŞMAK:
YENİ YAKLAŞIMLAR.
Neden ‘Yeni’?.
Milliyetçiliğin Yeniden Üretimi: Banal Milliyetçilik .
Toplumsal Cinsiyet ve Milliyetçilik .
VII. SONUÇ YERİNE
Milliyetçilik Tartışmasının Genel Değerlendirmesi
Milliyetçiliği Anlamak: Analitik Bir Çerçeve Önerisi
Geleceğe Bakış .
KAYNAKÇA .
DİZİN
GİRİŞ
Pek çoğumuz bu sorunun yanıtını biliyoruz. Bir savaş pilotu olan Saintlisupery de biliyordu. Aslında bir orduya sahip olan tüm toplumlar, neyin insan hayatından daha değerli olduğunu biliyor. Gerçi toplu yaşama geçildiğinden beri hep bazı şeyler insan hayatından değerli sayılmıştı ama bunların hiçbiri son yüz yüz elli yıldır bu soruya verilen yanıt kadar benimsenmemiş, böylesine geniş kitlelere ulaşmamıştı. Bundan yüzyıllar Önce, çok farklı bir bağlamda dile getirdiği dulce el decorum esi pro palria nıorf sözleriyle bu yanıtı veren Horatius. sözlerinin bugün de geçerli olacağını, hattâ o dönemdekinden çok daha evrensel bir gerçeğe işaret edeceğini bilemezdi. Ama gerçek bu; Millet, bir siyasi ve toplumsal bir örgütlenme biçimi olarak ortaya çıktığından beri, bireyden ve insan hayatından daha değerli. Bu durum yakın gelecekle değişeceğe de benzemiyor.
Asıl şaşılacak olansa, neredeyse iki yüz yıldır toplum hayatına ve dünya siyasetine damgasını vuran milliyetçiliğin ‘akademik’ araştırma konusu olarak görülmeye başlanmasının bu kadar yeni olması. Milliyetçilik düşüncesinin kökenlerini on sekizinci yüzyıl sonlarına. Herder ve Fichte’ye. hattâ kimi yazarlara göre Kant ve Rousseau’ya kadar götürmek mümkün. Milliyetçiliğin bir sosyal bilim konusu olarak ele alınmasıysa 1920 ve 19î0’ları bulur. Bu dönemde Carleton Hayes’in. 1940’lardada Hans Kohn’un çalışmaları milliyetçiliği akademik dünyanın gündemine sokar. Bir sonraki bolümde ayrıntılı olarak değerlendireceğimiz bu çalışmaları, milliyetçilik ideolojisinin etkisi altında üretilen ve belirli bir ülke milliyetçiliğinin gelişmesine katkıda bulunmayı amaçlayan ilk dönem eserlerden ayıran nokta. ele aldıkları konuyu derinlemesine incelemeleri, karşılaştırmanı bakış açısıyla açıklamaya çalışmalarıydı. Daha sonraki yıllarda, sömürge imparatorluklarının çözülüşünün de etkisiyle sayısı arlan milliyetçilik çalışmaları, farklı etkenlere vurgu yapmakla birlikte milliyetçiliği giderek daha çok modernleşme surecinin bir parçası ya da ürünü olarak algılamaya başladılar. Bunda, 1960’lardan itibaren sosyal bilimlerin birçok alanında etkisi hissedilen modernleşme ekolünün de rolü vardı, 1980’ler ise pek çok milliyetçilik uzmanı tarafından bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Bu dönemde Ernest Gellner. E. ). Hobs bawm ve Anthony D. Smith’in kuramsal içerikli eserleri yayıml andı. Buna bağlı olarak, milliyetçilik tartışması büyük bir ivme kazandı. Çarpıcı olan, biraz önce de belirttiğim gibi, milliyetçiliğin farklı görüşlerin dile getirildiği, birbirleriyle diyaloga giren kuramların üretildiği bir literatüre kavuşmasının oldukça yeni bir gelişme olmasıydı. Milliyetçilik, bir akademik dergiye sahip olmak için bile Canadian Revictv of Studies in Nationalisım ilk sayısının yayımlandığı 1974’e kadar beklemek zorunda kaldı.
Kanımca bu gecikmenin iki temel nedeni var. Bunlardan ilki, uzunca bir süre milliyet çiliğin araştırma konusu olmaya değer görülmemesi, öneminin gözardı edilmesiydi. Toplumsal yaşama, siyasete, ekonomiye böylesine egemen olan bir düşünce biçiminin küçümsenmesi oldukça şaşırtıcı aslında. Hâlâ bir ölçüde geçerli olan bu tutumun yansımalarını, varlıklarım haklı çıkarmak için büyük bir çaba sarfeden milliyetçilik çalışmalarında da görmek mümkün. Son dönemde üretilen makale ya da kitaplara şöyle bir göz gezdirildiğinde, bunların çoğunun aynı girişle, milliyetçiliğin günümüzde ne kadar önemli olduğunu anlatarak, dünyanın şu ya da bu bölgesinden etnik yatışma Örnekleri sıralayarak başladığı görülecektir Sayılan örnekler bile çoğu zaman aynıdır: Bosna, Ruanda, Somali vb Bu noktada. sözü edilen tutumun yaygın bir şekilde benimsenmesinde yerleşik disiplinlerin katılığı ve/veya tutuculuğunun önemli bir rol oynadığını eklemekte yarar var. Oysa sosyal bilimlerde milliyetçiliğin doğrudan ya da dolaylı olarak etkilemediği bu alan bulmak zordur. Bütün bunlara karşın milliyetçiliğin kapsandı bir şekilde araştırılması için bu kadar beklenmesini açıklamak kolay değil. Bunu anlamak için ikinci nedene bakmamız gerekir.
Milliyetçilik çalışmalarının sayısının artmasını, çeşitlilik kazanmasını geciktiren ve kanımca daha önemli olan ikinci neden, milliyetçiliğin çok yakın bir zamana kadar yalnızca Üçüncü Dünya’da savaşlara, çatışmalara yol açan ideolojilerle ya da…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Araştırma/İnceleme
- Kitap AdıMilliyetçilik Kuramları Eleştirel Bir Bakış
- Sayfa Sayısı312
- YazarUmut Özkırımlı
- ISBN9758717361
- Boyutlar, Kapak14x21 cm, Karton Kapak
- YayıneviDoğu Batı Yayınları / 2008