Bir edebi eser nasıl oluşur?
Edebi eserde bilimin ve felsefenin rolü nedir?
Bu sorular, edebiyatın diğer alanlarla bağlantı kurduğu noktalarda güncel olarak varlığını sürdürmektedir.
Gürsel Aytaç, elinizdeki kitabında edebî eserde bilginin, bilimin ve felsefenin kurmacaya dönüşümünü mercek altına alıyor. Başarılı bir romancının veya öykücünün yola çıkarken heybesine neler koyduğuna dair yakın okumalar yapıyor. Orhan Pamuk’tan Ahmet Ümit’e, Ferit Edgü’den Thomas Mann’a kadar bilginin kurmacaya evrilişini ve kurmaca ardındaki konumunu inceliyor.
Edebî eserin kimi zaman Kemal Tahir’in Devlet Ana romanında olduğu gibi tarih temelinde, kimi zaman Erendiz Atasü’de olduğu gibi biyoloji ve kimya temelinde yükseldiğini gösteriyor.
Gürsel Aytaç, okuru, edebî eserin bilgi temellerini anlamaya davet ediyor.
İçindekiler
Önsöz 11
Birinci Bölüm 13
Bilgiden Kurmacaya
1. Erendiz Atasü’den Bilgilerle Beslenmiş Bir Öykü:
‘Operada Bir Gece’
14
2. Bilimden Kurmacaya: Buket Uzuner’in Su, Toprak,
Hava, Ateş Dörtlemesindeki İklim Krizi
19
3. Bir Tarih Romanı ve Bilgi Hazırlığı: Devlet Ana 39
İkinci Bölüm 54
Bilimkurgu mu, Bilgiden Kurmacaya mı?
1. Edebiyat Tarihinde Yer Alan Bir Tür: Ütopya 55
2. Zülfü Livaneli’den Bir Ütopya ve Distopya Örneği: 57
Son Ada
3. Martin Wieland’ın Ütopya Örneği: Altın Ayna 58
Üçüncü Bölüm 61
Felsefeden Kurmacaya
1. Felsefi Romanda Zaman: Rüya Körü ve Bin ya da
Pekin’e Seyahat
63
2. Ahmet Ümit’in Felsefi Romanı: Bab-ı Esrar 70
Dördüncü Bölüm 73
Postmodernist Alanlararası Bir Yaklaşımla
Günümüz Türk Romanı
1. Tuna Kiremitçi; Bu İşte Bir Yalnızlık Var 74
2. Orhan Pamuk; Kar 76
Beşinci Bölüm 81
Edebiyat Dünyası Bilgisiyle Yeni Bir Eser Yaratmak
1. Thomas Mann’ın Kurgu Anlayışı 81
1.1. Büyülü Dağ 83
1.2. Lotte Weimer’da 86
1.3. Josef ve Kardeşleri 92
Altıncı Bölüm 94
Çağdaş Türk Edebiyatında Hicivden Kurmacaya
1. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Zaman ve Toplum Hicvi: 94
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
2. Aziz Nesin’in Surname’si 108
3. Adalet Ağaoğlu: Romantik Bir Viyana Yazı 118
Sonsöz Yerine 127
Kaynakça 128
Dizin 130
Önsöz
Bu incelemem için önce Bilimden Romana başlığını koymuşken sonra bunu Bilgiden Kurmacaya olarak değiştirdim. Başlıkta yaptığım bu değişiklik bana, edebiyat biliminde bilgi ile kurmaca ilişkisinin edebiyat tarihinde ekoller ya da dönemler boyunca nasıl öne çıktığını düşündürdü. “Bilim nedir?” dediğimizde, deneye ve kanıtlamaya dayandığı gibi bunları uygulayan ve akla yer veren sistem tanımını hatırlıyoruz. Ama bilgi, daha çok gelenekle açıklanabilen, inanç, rüya vb. şeyleri de içeren alanlar oluyor. Edebiyat, kurmacaya ve kurguya dayanan bir sanat dalı olduğu içindir ki bilimden ziyade bilgiyle besleniyor; deney ve kanıtlanmış bilgilere, başka deyişle bilimden çok hayalgücüne, yaratma yeteneğine dayanıyor. Bir edebiyat eserinin oluşmasında, yazarın beslendiği, en çok ilgi duyduğu bilgiler çok çeşitli olabiliyor. Bunun sonucunda edebiyat bilimciler, en çok da roman türlerini tespit ederken tarihî roman, felsefi roman gibi sınıflandırmalara girişmişlerdir. Hangi roman türüne girdiği kolay tespit edilemeyen romanlardan biri de Goethe’nin bir kimya formülünden yola çıkarak yarattığı Wahlverwandtschaften (Gönül Akrabalıkları) romanıdır, ki Goethe bu romanda kimyadaki iki bileşik madde arasındaki çaprazlama çekimi, roman kurgusuna uygulayarak kurmaca bir eser yaratmıştır.
Andığım bu romanında Goethe, sanatlar arasılık değil, deneye dayanan bir bilimin, bir kimyasal formülün kurmacaya konu edilmesini gerçekleştirmişti. Daha geniş kapsamlı bilgi alanıyla beslenen romanı ya da hikâyeyi başarılı kılan ise bu bilgileri kurmacaya geçirmek, hayalgücünün yardımıyla okurun gözünde canlandırmak, bunu yaşayan insanları ete kemiğe büründürmektir. Bu ise beslendiği, okuyarak, inceleyerek ulaştığı kaynak bilgilerin desteğiyle güçlenmektedir. Artık o kaynaklar gizlenmiyor, tıpkı Buket Uzuner’in roman dörtlemesinde göreceğimiz gibi, bir bilimsel çalışmadan beklenileceği gibi kitabın sonunda bir kaynakça veriliyor.
Gürsel Aytaç
Ankara 2020
Birinci Bölüm
Bilgiden Kurmacaya
Bu çalışmamda, çağdaş edebiyat eserlerimizi ele alıp roman sanatını biçim, içerik ve anlatım teknikleri bakımından metne bağlı inceleme metodu ile incelemek istiyorum. Ayrıca bu metotla incelediğim örneklerde vurguladığım başarılar ve söz konusu romancıların yararlandıkları bilgiler üzerinde durmak istiyorum. Akademik kariyerimin asıl dalı olan Alman Dili ve Edebiyatı Tarihinde de romanlara ağırlık vermiştim. Orada ilgimi çeken özellik, yaratıcılığın edebiyat alanında eser vermiş büyüklerinin özellikle anlatım sanatını hangi adlar altında ortaya koyduğu, başka deyişle roman incelemelerinin konu başlıklarıydı. Çağdaş Türk Romanı başlıklı kitabımda bunun izini sürmem esastı.
Şimdi bu romanların bilgi ve hatta bilimle olan bağları üzerinde durmak istiyorum.
Bilimden ya da bilgiden kurmacaya geçiş, bir esinlenme olduğu kadar söz konusu geçiş, genellikle tarihten, felsefeden, toplum bilimden de olmaktadır. Fizik, astronomi, kimya ve benzeri bilimleri kurmacaya, başka deyişle edebiyat sanatına esin kaynağı olarak görmeyi örneklemek neredeyse imkânsızdır. Çağdaş Türk romanları üzerine incelemelerimden birkaç örnek verebilirim. Mesela Buket Uzuner’in iklim krizi sorunuyla ilgili roman dörtlemesinin ilk üçü, Hava, Toprak, Su’nun dışında doğrudan bilimi ele alanlar neredeyse yok gibi. Bir istisna olarak, kimya ve eczacılık öğrenimiyle yetişmiş olan Erendiz Atasü’nün, bu durumu romanının kurgusunda belli etmesidir. Romanının başlığı Dağın Öteki Yüzü ve basıldığı tarih 1995’tir. Yazar, Cumhuriyetin ilk kuşağından başlayarak bugüne kadarki dönemi gerçekçi görüş açısıyla anlatır. Romanın ana figürleri, Vicdan ve kocası Raik’tir. Vicdan, Atatürk’ün huzuruna çıkar. Dorukta başlıklı bölüm, çeşitli mizaçtaki insanlarla dengeleniyor. Kısacası bu farklı kuşakların temelini, anlatıcı, o dönemleri anlatan kişilerle ve onların bilgileriyle kurgular. Ayrıca romanda zaman felsefesine ilişkin anlatımların altı çiziliyor. Romanın son satırları, dönem romanlarının atmosfer yaratmaya yönelik alışılmış montaj ve edebî alıntılamalarına bolca örnek sunuyor. Eserin yeniliği ve başarısı, Erendiz Atasü’nün denediği yeni yöntemdi. Üslupta, biyokimyanın bilimsel dünyasını, insan denen doğa mucizesinin gizemli dünyasıyla bir arada açıklama girişimindedir.
1. Erendiz Atasü’den Bilgilerle Beslenmiş Bir Öykü:
‘Operada Bir Gece’
Bilgiden kurmacaya başlığı altında ele aldığım edebiyat türlerinin hemen hepsi romandı. Oysa öykü de kurmacanın başka bir türüdür ve Erendiz Atasü, İncir Ağacının Ölümü’nde ‘Buruk Öyküler’ başlığı altında farklı bir bilgi birikimini, kariyerini yaptığı eczacılık dolayısıyla kimya ve biyoloji bilgilerini ‘Operada Bir Gece’ başlıklı öyküsünde değerlendirerek kurmacaya, kurmacanın kurgusuna katmıştır.
‘Operada Bir Gece’, yaşlı bir yazarın yaşadıklarını işlemesiyle bir bakıma sanatçı öyküsü olarak da okunabilir. Dolayısıyla Erendiz Atasü’nün yazar olarak kendisinin benliğinden de izler taşıdığı gibi toplum içindeki birine değinir. Hikâye kahramanının özeleştirisi olarak aktarılanlar, bir bakıma Atasü’nün kendi yazarlığında çeşitli nedenlerle yeterince açıklayamadıklarının, vurgulayamadıklarının itirafı gibidir ve alıntılayacağım şu satırlar bence bilgiden kurmacaya yükselmenin tipik örneğidir:
…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Edebiyat İnceleme/Araştırma
- Kitap AdıBilgiden Kurmacaya - Bir Çağdaş Edebiyat Çözümlemesi
- Sayfa Sayısı136
- YazarGürsel Aytaç
- ISBN9786050607710
- Boyutlar, Kapak13.5 x 21 cm, Karton Kapak
- YayıneviFol Kitap / 2020
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Sanatın İnsansızlaştırılması ve Roman Üstüne Düşünceler ~ José Ortega y Gasset
Sanatın İnsansızlaştırılması ve Roman Üstüne Düşünceler
José Ortega y Gasset
José Ortega y Gasset, Camus’ye göre, “Nietzsche’den sonra belki de en büyük Avrupa’lı yazardır”. 1955 yılında hayata veda eden İspanyol filozof José Ortega y...
- Kurgu İle Gerçeğin Aşkı ~ Osman Balcıgil
Kurgu İle Gerçeğin Aşkı
Osman Balcıgil
ROMANCI AĞIR İŞÇİDİR… Bir roman nasıl inşa edilir? Gerçeklikle kurgu, kurguyla gerçeklik nasıl örtüştürülür? Kısaca söylenecek olursa, romancılığın temel sorunları nelerdir? Romancılık ağır işçiliktir....
- Haz ~ Seda Diker
Haz
Seda Diker
“Size bir şey söyleyeyim mi? Şu rezil, adamsız İstanbul’da biz kıymete binmişliğin şımarıklığını yaşıyoruz. Kadın dilinden anlamayan erkekler ve hayal kırıklığından delirmiş, çıldırmış kadınlarla…...