Kendi kendime: ’’Acaba sonsuza dek insanlığımın ihtişamını koruyabilecek miyim?’’ diye sorarım. Bundan dolayı bütün insanlığın yararına olacak hakikatleri yazmaya çabaladım. Yazdıklarım kalemimin şeffaflığından ve aşkından sizlere sunduğum düşüncelerimdir.
Yazarların eserlerinin, parmak izleri gibi, onların ruhlarını yansıttıklarını biliyor muydunuz? Eserdeki bütün cümleler ve konular hayatım boyunca tecrübe edindiğim hakikat ve düşünce dünyasının bir ürünüdür. İnsanlığın özgürlüğü gayeniz olduktan sonra, güçlü bir şekilde ilerleyecek ve asla yorgunluk hissetmeyeceksiniz. Sadece bir ideoloji veya bir grup insanların faydalanabilmesi için değil bütün insanlığın faydalanacağı şekilde yazıyorum. İnsanlığın saadeti bütün insanlığın ibadeti olmalıdır.
Dostun adıyla…
O dost ki ağaran seher O’nun tebessümü,
varlığın varlığı O’nun tebessümünün esintisidir.
Eser 2015 yılında Uluslararası UNESCO logosunu almayı başarmış ve tüm insanlığın barış içinde yaşaması için Farsça, İngilizce ve Türkçe olarak üç dilde basılmıştır.
İÇİNDEKİLER
EDİTÖRDEN —————————————————11
ÖN SÖZ ——————————————————– 13
SUNUŞ ——————————————————— 15
1- Arzu, Bugün ve Yarın ——————————-21
2- Bilinç ve Tanım ———————————— 27
3- Din, İnanç ve Hurafeler ————————— 35
4- Ahlak ve Davranış ———————————-41
5- Edebiyat, Kalem ve Eğitim ———————– 46
6- İrade, Yenilmezlik ve Şüphe ——————— 49
7- Evlenme ve Evlilik ——————————— 54
8- Tahammül ve Direnç —————————— 57
9- İsraf ve Tasarruf———————————– 62
10- Gözyaşı ——————————————– 65
11- İfrat, Tefrit ve Denge —————————– 71
12- Özgüven——————————————– 75
13- Ekonomi, İş ve Sermaye ————————- 79
14- Ümit ve Ümitsizlik ——————————- 83
15- Düşünce ve Özgürlük —————————– 97
16- İnsan Olmak ————————————– 105
17- Bağışlama, Af ve İntikam ————————112
18- İnsanlık ve Birlik ——————————– 118
19- Saflık, İyilik ve Erdem ————————– 125
20- Para ve Servet ————————————131
21- Zafer ve Yenilgi———————————- 137
22- Yaşlılık ve Tatlı Dünyası —————————— 142
23- Tecrübe ve İlim —————————————– 146
24- Eğitim ve Kültür —————————————- 149
25- Korku ve Tehlike ————————————— 153
26- Bağnazlık ve Gericilik ——————————— 159
27- Çaba ve Şans ——————————————– 165
28- Uygarlık ve Toplum———————————— 169
29- Tembellik ———————————————— 172
30- Sağlık, Temizlik ve Spor —————————— 176
31- Yalnızlık ve Kimsesizlik ——————————- 180
32- Nefis Terbiyesi ve Kendini Geliştirme ————– 184
33- Ebediyet ————————————————- 188
34- Savaş ve Barış——————————————- 194
35- Gençlik ve Benzersiz Mutluluğu———————- 199
36- Dalkavukluk ve Yaltaklanma ————————-202
37- Şimdi, Bugün ve Geçmiş——————————-205
38- Hırs ve Açgözlülük ————————————-209
39- Hareket ve Mucizesi ———————————– 213
40- Kıskançlık ve Dargörüşlülük ————————- 217
41- Hak, Hukuk ve Yasa —————————–225
42- Hakikat ve Hurafeler ———————————- 229
43- Tanrı ve İnsan —————————————— 242
44- Cimrilik ————————————————– 247
45- Öfke ve Mantık —————————————–250
46- Bencillik ve Gurur————————————– 254
47- Kendini Tanıma ve Tanımama ———————–260
48- Kendini Beğenme ve İkiyüzlülük———————268
49- Mutluluk ve Mutluluğun Özü ————————- 273
50- Cehalet ve Bilgelik————————————–279
51- Dert, Zorluk ve Ruhsal Benzerlik ——————– 284
52- Dua ve Mahiyeti—————————————–287
53- Gönül, Ruh ve Onun Sonsuz İhtişamı————— 300
54- Sevgi ve Sonsuz Mutlulukları———————— 309
55- Arkadaş ve Anlamı————————————– 316
56- Tatma Hissi ve Sonsuz İhtişamı ———————-320
57- Doğru ve Yalan ——————————————324
58- Özgürlük ve Yanlışları Kabullenme ——————328
59- Özgürlük ve Değişim ———————————–333
60- Liderlik ve Güç—————————————— 341
61- Matematik ve Sonsuz Zarafeti ————————346
62- Kadın —————————————————–350
63- Hayat ve Sonsuz Mutlulukları ————————355
64- Güzellik ve Büyüleyici Gücü ————————–363
65- Sadelik ve Rahatlık ————————————-370
66- Teşekkür, Nimet ve İhmal—————————–374
67- Kader ve Onu Güzelleştirmek————————-379
68- Yolculuk, Gitmek ve Dikkat —————————382
69- Sessizlik ve Sonsuz Huzuru —————————387
70- Siyaset—————————————————-399
71- Mutluluk————————————————- 402
72- Liyakat ve Sevgi—————————————- 408
73- Şeref ve Sonsuz Değeri——————————— 417
74- Tahammül ve Sabır———————————— 420
75- Şöhret ve Sonsuz Sıkıntıları—————————425
76- Sadakat ve Dürüstlük ——————————— 430
77- Adalet ve Sonsuz Büyüklüğü ————————–437
78- Aşk ve Sonsuz Aydınlığı ——————————-444
79- Hüzün ve Bunalım————————————–460
80- Ayrılık ve Gizemli Dünyası —————————467
81- Fırsat ve Sonsuz Hazineleri————————— 472
82- Tevazu ve Alçakgönüllülük —————————476
83- Yoksulluk ve Nedenleri——————————–478
84- Kitap ve Okuma —————————————-482
85- Davranış ————————————————-486
86- Günah ve Masumiyet ———————————-489
87- Gülümseme ve Güzelliğin Sırrı———————–495
88- Anne ve Yüce Kutsallığı ——————————-502
89- Yönetim ve Planlama ———————————-506
90- Ölüm ve Onun Sonsuz Güzel Hakikati ————–509
91- Sorunlar————————————————– 518
92- Keşifler ve Gelişme ———————————— 523
93- Nefret, Kin ve Kötü Niyet —————————– 528
94- Nefis ve Mahiyeti————————————— 534
95- Bakış ve Sonsuz Mutlulukları————————- 539
96- Dua ——————————————————-549
97- Vicdan ve Fıtrat—————————————– 552
98- Görev ve Gayret —————————————- 556
99- Zaman ve Değerin Sonsuzluğu ———————– 559
100- Hedef —————————————————564
101- Sanat ve Sır Dolu Güzellikleri ———————– 567
102- Parlayan Yakutlar ve Şiirlerimin Külleri ———- 572
EDİTÖRDEN
Geçtiğimiz sene Ocak ayında ziyaretimize gelen Kalem-i Mehr Yayınevi Müdürü Majid Nikrad, tanışma ve muhabbetten sonra elinizdeki eserin Türkiye’de yayımlanmasını istediğini ve bunun için de Fecr Yayınevi’ni tercih ettiğini söylediğinde önce her kitaba olduğu gibi temkinli yaklaştım. İnceledikten sonra karar verebileceğimizi kendisine nazikçe ifade edip yolcu ettikten sonra, biraz Farsçam sayesinde merakla kitabı incelemeye başladım. İlk dikkatimi çeken Unesco logosu almaya hak kazandığı ve İngiltere’de de yayımlanmış olması oldu. Sayfalarını karıştırdıkça, tüm insanlık olarak yitirdiğimiz ulvî değerlerin, şiirsel bir üslupla dile getirildiğini gördüm ve bu kitabı Türk okuruyla buluşturmanın iyilik için atılacak bir adım olacağı kanaatine ulaştım.
Yazar Yusef Saee “Bâki kalan bu kubbede hoş bir sadâ imiş” diyebilmek için oynatmış kalemini ve başarmış ta bana göre.
Varolmanın gayesini gözler önüne seren bu eser, kendimizle, inananlarla, insanlarla, tüm canlı ve cansız varlıklarla sevgi, barış ve güven içerisinde yaşamak, cenneti dünyaya taşımak ya da dünyayı cennete çevirmek için atılmış mütevazı bir adım niteliğindedir.
Yaratılanı Yaratan’ın hatırına sevmek, güzel görebilmek için güzel bakmak, kötülüğü iyilikle savmak, ancak özümüze dönmekle mümkün gözükmekte ve bunun için de fıtrî özelliklerimizi hatırlamak ve hatırlatmak lazım.
Kin ve nefret gibi iyilik ve güzellikler de bulaşıcıdır. Öyleyse bize düşen iyi ve güzel olan tüm davranışları adeta bulaşıcı bir hastalık gibi tüm insanlığa yaymaktır. Hastalıklar insanı bîtap düşürüp öldürürken, bizim salgınımız ise tüm insanlığı yeniden diriltecektir.
Tüm unvanlarımızı bir kenara bırakarak, Yüce Allah’ın özenerek yarattığı bir varlık; zenci-beyaz, zengin-fakir, amir-memur olmadan önce, insan olduğumuzu hatırlamalıyız.
Hz. Resul: “Hepimiz Âdem’in çocuklarıyız, Âdem ise topraktandır.” buyurmakta. Öyleyse kendimizi, iyilik ve güzelliklerin ayakları altına toprak gibi sermeliyiz.
Bu ulvî yolda çorbada tuzumuz olsun diye elinizdeki eseri yayımlamış bulunmaktayız. Hayr olarak bu bize yeter.
Bu tür edebî eserlerin orijinal dildeki tadı vermesi elbetteki çok zordur. Fakat aslolan mana olduğu için elden geldiğince bu manayı en iyi şekilde yansıtabilmenin gayretinde olduk. Ayrıca okurlarımıza, bazı mecazî ifade ve kelimelere takılıp, gerçek manadan kopmamalarını da hatırlatmak isterim.
Eserin siz değerli okurlara ulaşmasında emeği geçen mütercimlerimize, özellikle Kalem-i Mehr Yayınevi ile irtibatımızı temin eden ve eserin bir an önce çıkması için yoğun çaba sarfeden kardeşim Mühendis Hamid Einlou’ya ve her dara düştüğümde tercümenin kontrolü, tashih ve redaktesi için yardımlarını esirgemeyen kıymetli dostum Doç Dr. Murat Demirkol’a teşekkürü bir borç bilirim.
Hüseyin NAZLIAYDIN
Fecr Yayınevi Editörü
ÖN SÖZ
İnsan, etkilendiği bütün güzelliklerden hoşlanır ve ona hayrandır. Bu kitabın anlatım dilinde sadece iyilik yapmak, samimiyet, güzel yaşamak ve tüm canlılara sevgi ile yaklaşmak, gerçek olgunluğa ulaşmak nedeni olarak biz insanlara anlatılmaya çalışılmıştır. Her kim ve ne zamanda olursanız olun eğer bu kitabı okuyacak olursanız geçmişte tatmadığınız farklı zevkler ve benzersiz olan sonsuz bahtiyarlıktan tadarsınız. Bu Şaşırtıçı zevkler sizi aşka ve rahatlığa erdirir.
Bu kitap yaklaşık 200 konu ile sizin bütün bahtiyarlık pazıl parçalarınızı yanyana koymuş. Büyük bir ihtimalle sizler birçok kitap okumuşsunuzdur ama bu kitabı okuduğunuzda bir büyük enerji hissedeceksiniz yeter ki kendi düşüncelerinizi onun içeriğinde bırakın.
Şaşırtıcı olan şudur ki, kitabın tüm konu ve kavramları yazarın duygu ve düşüncelerinden süzülerek bir araya getirilmiş bir eserdir. Bu eser sanki insan ruhunu dinlendiren bir müzik, kulağınıza hoş gelen bir şarkı gibi dinlediğinizde asla yorgun ve bıkkın olmazsınız. Böyle yazan bir kalem o zaman, bataklığı kendi bakış açısından cennete dönüştürür, çünkü o bakış bakışların şahıdır. Her kim olursa olsun bütün insanlar için iyilik yapmayı ve sevgi ile yaklaşmayı düşünce ve amelinde ilke edinmişse, kendini de bu amel ve düşüncelerinden dolayı ön plana çıkartmamışsa o zaman insanlığın kurtarıcılarından biri olur.
Böylece kitabın yazarı Varolmak adlı eserin başından sonuna değişimi yazmıştır. Kendi ilginç ve güçlü sözlerinde, insanı ve dünyasını sonsuz sınırlara taşıyarak dünyada hiç dertli ve fakir insan, cennete dönüşmemiş hiçbir bataklık kalmasın. Bu yüzden insanlar sonsuz derecede birbirlerini sevmekten sarhoş olsunlar ki asla yüz yıllık şarap bile bunun yerini tutamasın.
Varolmak adlı eser bize anlatıyor ki nasıl kendi bakış açımız ve kendi amelimizle iyilik yapmayı ilke edinelim, bütün âleme ve insanlara sevgi ile yaklaşalım. Aşk hiçbir zaman yenilmesin. O zaman bütün ülkelerin bayrak rengi aşk rengine ve bütün ülkelerin bayrak logosu da gülümsemeye dönüşsün ki insanlar gerçek kurtuluşa ve kendi daimi bahtiyarlık zirvesine koşsunlar.
Majid NIKRAD
Neşr-i Kalem-i Mehr
SUNUŞ
İnsanlığın kötülüklerden arınması ve huzura ermesi için sonsuz mutluluğu yudumluyorum ve insanlığın özgürlük sesi ruhumda yankılanıyor. Ne mutlu ki ışığın tanelerini aşkın parmak uçlarından toplayıp insanların dünyasına dağıtıyorum, acaba bu şekilde özgürlüğüme ulaşabilir miyim?
Tamamen ulaşamasam bile özgürlük topraklarına yakınlaşabilirim, zira kırmızı güller toplayan bir elin kötü kokması imkânsızdır. Bunun için Varolmak kitabında sizinle konuşacağım.
Özgürlüğüm için yazıyorum, eğer böyle güzel bir ilkeyi hedefim haline getirirsem, düşüncelerim insanların özgürlükleriyle sonuçlanacaktır.
Aşkın güzelliğine dokunuyor ve sonsuz mutluluğa kavuşuyorum. Senin gülüşlerini koklayınca teker teker kelimelerim, mutluluğun kokusunu alacaklardır. Sonsuz saflık olduğu için sonsuz mutluluklar vardır, o zaman sonsuz mutlulukları onu bulmak için tarayalım. Varolmak isimli bu eser, 102 özdeyiş ve yaklaşık 200 konudan oluşmaktadır ve bazen bir özdeyiş içinde birkaç konu ele alınmıştır, örneğin vicdan ve fıtrat ya da görev ve gayret özdeyişleri gibi. Özdeyişlerde yazılmış olan bütün cümleleri okumazsanız, mükemmel sonuca varamazsınız.
Bundan dolayı tüm cümleleri beraber okuyunuz; örneğin “Paranın kalbi yoktur, ancak onsuz hayatın nabzı atmaz!” ibaresi ile “Para insanın her şeyi haline geldiğinde, insan her şeyini kaybeder.” ibaresinin beraber okunması gerekmektedir.
Pek nadir olsa da özdeyişlerde bulunan iki cümle birbirinin benzerleri olabilir, ancak daha fazla aydınlatma ve anlam kazandırmak için birbirlerine ihtiyaçları bulunmaktadır. Örneğin, “Arzunun ışığı yanmayabilir, ancak umudun ışığı asla sönmez.” cümlesi ile “Arzunun parıltısı serap gibidir, ancak umudun parıltıları okyanuslar gibi susuzlukları giderir.” Ayrıca şüphesiz açıklamalar daima asıllarına benzeyeceklerdir, ancak hem bize farklı bakış açıları kazandırma hem de konuya farklı güzelliklerden bakmamıza yardımcı olacaklardır.
Nitekim özdeyişte bahsettiğimiz gibi:
“Eğer bir güzelliğe farklı açılardan bakarsak, yüzlerce farklı güzellik görürüz.”
Bazen hakikatler zarar görmediği müddetçe -her ne kadar onları kabul etmesem de- insanların inançlarına eşlik ederim. Çünkü ıslah ancak düşünceler yerli yerine oturduğunda gerçekleşir, onları birbiriyle karşılaştırdığımız zaman değil. Bazen, insanların inançları ile aynı düşüncede olmak, hakikatlerin yararına olmaktadır, zira özgürlükler yanlışları daha da açık ortaya çıkaracaktır.
Eğer cennet, cehennem, melek, şeytan ve onlara benzer ibareler için eşanlamlı kelimeler bulabilseydim onları kullanırdım, zira hakikat onların tamamından daha üstündür.
Bu terimlerin sadece iyi ve kötü anlamları kullanılmaktadır, eğer bu şekilde davranmasam sonsuz kutsallığı bulunan kalemime ihanet etmiş olacağım. Eserin büyük bölümü son zamanlarda kaleme aldığım ve okurken sizi fazla yormayacak konulardır. Kendi kendime: “Acaba sonsuza dek insanlığımın ihtişamını koruyabilecek miyim?” diye sorarım. Bundan dolayı bütün insanlığın yararına olacak hakikatleri yazmaya çabaladım. Zira sadece bu şekilde insanlığımın ihtişamını başkalarına aktarabilirim.
Her gün hayatı içer ve insanlığın ihtişamını kutlarım. İnsanlığın ihtişamını düşündüğümdeyse, sonsuz mutluluklar sonsuz bir kutlamaya dönüşür ve enerjisi ile ruhum canlanır. Bundan dolayı insanlık üzerine her ne kadar yazsam da asla yorulmam, zira insanlığın en kolay yolu kimsesizliğinin mihnetinden arınmasıdır. İnsanların yücelmesi benim sonsuz mutluluğum olduğu için çok memnunum. Bu yücelme hayatımın sonuçlarından birisi haline geldiği için de ne çok sevinirim. Eğer daima bu düşüncede olursam yazdıklarımın tamamı yıldızların parıltısı gibi sizin hayatınızı mutluluk sarhoşluğuyla dolduracaktır.
Eserimi yazdığım günlerde hiçbir düşüncenin etkisi altında kalmamak için bütün okumalarımı bir kenara bıraktım. Yazdıklarım kalemimin şeffaflığından ve aşkından sizlere sunduğum düşüncelerimdir. Zira sadece bu takdirde eserimi sizin beğeninize sunabilirim. Acaba yazarların eserlerinin, parmak izleri gibi, onların ruhlarını yansıttıklarını biliyor muydunuz?
Eserdeki bütün cümleler ve konular hayatım boyunca tecrübe edindiğim hakikat ve düşünce dünyasının bir ürünüdür. Örneğin pek çok insanın, zorla zaferi insanlara kabul ettirdiklerini görürüm. Bu alçak eylemin tahammülü benim için acı verici bir hale geldiği zaman bu eşsiz hakikati keşfeder ve yazarım: “Zafer için şerefimi satmadığımdan, yenilginin en ağır bedeline katlanırım.” Varolmak isimli bu eserin bazı cümlelerini özellikle hikâye kitaplarımda da kullandım. Sakinlik hissimin en derinliklerinde olduğum zamanlar, kitabın anlamları ruhumdan koptu. Bu duygular size de sirayet edebilir ve kendinizi çok eşsiz ve tatlı halde görebilirsiniz. Her an kitabın anlamlarını benimseyin ve sonsuz mutluluk için onları davranışlarınıza yerleştirin.
Keşke yazılarımda, aşkın ayak izleri dışında, yanlışlara mal olacak düşüncelerimin ayak izleri kalmasaydı! Ancak bu imkânsız gibi görünüyor. Aşk yolunda başkalarının ayak izinden yürürken yoldan çıkma ihtimali vardır. Çünkü o kendini değil yolu gösterir.
Asla saçmalık hissine kapılmayın. Onlar halka hizmet edeceklerini vaat ederler, fakat şimdi dünyayı sömürürler ve insanlıkla alay ederler. Özgür bir insan olup insanlığın ihtişamını her an kutladığınızda, artık dünyaperest insanlara ihtiyacınız kalmayacaktır. Bu şekilde düşünmek sizi boşluktan kurtararak paha biçilemez bir his verecektir.
İnsanlığın özgürlüğü gayeniz olduktan sonra, güçlü bir şekilde ilerleyecek ve asla yorgunluk hissetmeyeceksiniz. Sadece bir ideoloji veya bir grup insanların faydalanabilmesi için değil bütün insanlığın faydalanacağı şekilde yazıyorum, zira başarının sırlarından biri de budur, yani insanlığın saadeti bütün insanlığın ibadeti olmalıdır. Kucağınızı asla aşkınızın gözyaşlarından esirgemeyin, aksi takdirde insanlığın ihtişam okyanusuna dönüşemezsiniz.
Çocuklar, tek sermayeleri olan oyuncaklarını hem kin ve riya ile tanışmadığından hem de mutluluğunu paylaşmak için dostunun önüne koyar. Ben de tek sermayem olan parıltılı cümlelerimi sizin önünüze dökerim, hatta bazen tenha olunca gözyaşlarımı tutamayıp, kendi kendime: “Keşke onları da sizin için feda edebilseydim! Zira sizin gelişiminizi sonsuza dek izlemek isterim.” derim. Bütün mutluluk çiçeklerinizi gözyaşlarımın yağmurlarıyla yeşerteceğim ve sonsuza dek mutluluk gülüşlerinizi izleyeceğim, o zaman içleri kin dolu insanlar yağmurumun altında kaybolacaklardır.
Bir gün her şey mutluluğun gülüşlerine dönüşecektir, ben de sizin mutluluk gökyüzünüzde ebediyen uçacağım. Keşke bütün varlığımı bir kâğıda dönüştürebilseydim ve onda yazabilseydim ki:
“Hangi ırktan ve hangi kavimden olursan ol! Ey insan! Seni seviyorum.”
İnsanlar maddi ve manevi hangi makamda olurlarsa olsunlar, halka en düşük hizmetleri, şu cümleyi söylemektir: “Ben haksız olabilirim ve benden şüphelenebilirsiniz.” Eğer Varolmak isimli eserimizi okuyup hayatınızda uygularsanız, hayatınızın yıldızlarla dolu eşsiz gecelere dönüşeceğinden eminim. Eseri okuyanlar, nasıl bütün cümlelerin tek yazara ait olabileceğini, sormaktalar. Hayret etmeyin! Sizin ve bütün insanlığın aşkı, ruhumu bir gülümseme ve mutluluğa dönüştürdüğü için, kelimelerim saf ve büyük yağmur taneleri gibi insanlığın dünyasına düşer ve onu susuzluktan kurtarır.
İnsanlığın dünyasını, aşkımın yağmuru ile doyurmuş görünce büyük bir şevk vücudumu sarar. Sonsuz mutlulukları benimserim ve onları yazarım, ta ki mutlulukların daima dertlere üstün geleceğini bilmenizi isterim. Aşkımın ihtişamını, kalemimin dansıyla kutlamak ve özgürlük yolunu, adımlarımla yüceltmek için döndüm.
Yusef SAEE
SISA
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) İslam Roman (Yabancı)
- Kitap AdıVarolmak
- Sayfa Sayısı615
- YazarYusef Saee
- ISBN9786059652377
- Boyutlar, Kapak13,5 x 23 cm, Karton Kapak
- YayıneviFecr Yayınları / 2017
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Doppler ~ Erlend Loe
Doppler
Erlend Loe
“Merak uyandıran, huzursuz eden, duygu yüklü bir metin; yazar için yeni bir sanatsal başarı.” – Stein Roll, Adresseavisen “Loe’nun Naif. Süper’den bu yana yazdığı...
- Pastoral Senfoni ~ Andre Gide
Pastoral Senfoni
Andre Gide
Zihnimizdeki hayaletlere ve canavarlara kulak asmadan yalnızca gerçek kötülüklerle yetinsek hayat ne kadar güzel, ıstırabımızsa ne kadar katlanılabilir olurdu. İsviçre Alpler’inde yaşayan bir papaz,...
- 17. Roman ~ Dag Solstad
17. Roman
Dag Solstad
7. Roman Dag Solstad’nın ‘On Birinci Roman, On Sekizinci Kitap’ı, kahramanı Bjørn Hansen’in Büyük Ret adını verdiği planını uygulamaya koymasıyla ve çevresindeki herkese oynadığı...