Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Dua
Dua

Dua

Ali Şeriati

Ey Rabbim! Alimlerimize sorumluluk, avamımıza ilim, müminlerimize aydınlık, aydınlarımıza iman, tutucularımıza anlayış, anlamışlarımıza tutuculuk, kadınlarımıza şuur, erkeklerimize şeref, yaşlılarımıza bilgi, gençlerimize asalet, hocalarımıza ve…

Ey Rabbim!
Alimlerimize sorumluluk, avamımıza ilim, müminlerimize aydınlık, aydınlarımıza iman, tutucularımıza anlayış, anlamışlarımıza tutuculuk, kadınlarımıza şuur, erkeklerimize şeref, yaşlılarımıza bilgi, gençlerimize asalet, hocalarımıza ve öğrencilerimize inanç, uyumuşlarımıza uyanıklık, uyanıklarımıza irade, tebliğcilerimize hakikat, dindarlarımıza din, şairlerimize şuur, araştırmacılarımıza hedef, umutsuzlarımıza umut, zayıflarımıza güç, muhafazakârlarımıza perva, oturmuşlarımıza kıyam, donup kalmışlarımıza hareket, ölülerimize hayat, körlerimize görüş, suskunlarımıza feryat, Müslümanlarımıza Kur’an, Şiilerimize Ali, fırkalarımıza birlik, kıskançlarımıza şifa, kendini beğenmişlerimize insaf, küfürbazlarımıza edep, mücahitlerimize sabır, halkımıza özbilinç ve izzet bağışla.

***

ALİ ŞERİATİ

23 Kasım 1933’te Horasan eyaletine bağlı Sehzivar’ın  Mezinan köyünde dünyaya geldi.1950’de Meşhed’deki Öğretmen Koleji’ne girdi 1952’de Meşhed yakınlarındaki Ahmedabâd köyünde öğretmenliğe başladı. 1955 yılında Mekteb-i Vasıta’yı yazdı. Ebuzer-i Gıfarî’yi tercüme etti. 1956’da Meşhed Üniversitesi’ne girdi. Ulusal Direniş Hareketi’ne üye olduğundan, babası ve diğer üyelerle birlikte tutuklandı, altı ay tutuklu kaldı. 1959’da Alexis Carrel’den Dua’yı tercüme etti. Üniversiteden başarıyla mezun oldu. 1960’ta Fransa’ya gönderildi, orada sosyoloji ve dinler tarihi üzerine çalıştı. Cezayir Kurtuluş Hareketi’ne aktif olarak katıldı. Bu faaliyetlerinden dolayı Paris’te tutuklandı; bu arada birçok makale, konuşma ve çevirisi değişik dergilerde yayımlandı. Sosyoloji ve dinler tarihi alanında doktorasını tamamlayarak 1962’de İran’a dönerken sınırda tutuklandı; aylarca hapiste kaldı. Hapisten çıktıktan sonra öğretmenlik yapmaya başladı ve Meşhed Üniversitesi ve diğer merkezlerde konferanslar verdi. Hüseyniye-i İrşad 1973 Eylül’ünde kapatıldı. Savak, Şeriati’yi aramaya başladı. Kendisini bulamayınca babasını tutukladı. Babası bir yıl kadar hapsedildi. Şeriati teslim oldu ve on sekiz ay hücrede kaldı. 1975-77 arası Savak’ın takibinden sürekli kaçıp, başkalarının evlerinde kalarak çalışmalarına devam etti. Sabahlara kadar süren konuşmalar yaptı. 16 Mayıs 1977’de Avrupa’ya hicret etti. Otuz gün sonra İngiliz İstihbaratı’nın yardımıyla Savak tarafından şehit edildi.

YAYINCININ NOTU

Yayınevimiz, Şeriati düşüncesini külliyat olarak okurlarına sunmakla önemli bir hizmet vermektedir. Merhum Şeriati, dünyanın bugün yaşayan iki önemli medeniyeti olan, İslam ve Batı medeniyetini yakından tanıma fırsatı bulmuş ender şahsiyetlerden biridir. Dahası, bir sosyolog gözüyle incelediği konuları, dahiyane bir düşünce işçiliği ile işlemiş ve Fars edebiyatının kendisine kazandırdığı akıcı üslupla ortaya koymuştur. Bilimsel liyakati, özgün bakış açısı, dindarlığı ve inandığı doğrular uğruna can verecek kadar yürekli kişiliği ile sadece İran gençliğini arkasından sürüklemekle kalmamış, dünya Müslümanlarının öze dönüş çabasına katkıda bulunarak bir döneme damgasını vurmuştur. Onun bu özgün ve özgürlükçü tutumu, sadece İslam düşmanlarının tepkisini çekmekle ve onlar tarafından şehit edilmekle kalmamış, dost ve kardeş bildiği Müslümanlardan da çok büyük tepkiler almıştır. Çünkü onun düşünceleri, Batılı saldırı karşısında çok derin ve güçlü bir mukavemet oluştururken İslam geleneğini kirleten ve çöküntüye sebep olan bidat ve hurafelere de ağır darbe indiriyordu. Tabii bu da bilinçsiz kesimler nezdinde islam’ın kendisine yapılan bir saldırı olarak algılanıyordu.

Kendi tabiriyle içinde doğup büyüdüğü geleneksel Safevi Şiiliğine yönelttiği eleştiriler yüzünden İran’da dışlanırken, Şii bakış açısı nedeniyle de Sünni dünyadan önemli tepkiler almıştır. Ancak Şeriati, her ne kadar Ali Şiası ve Safevi Şiası ayrımı yapsa ve Safevi Şiiliğini eleştirse de eleştirdiği düşünceden bütünüyle kurtulamamış ve söz konusu etkilerle Sünni dünyanın kabul edemeyeceği kimi düşünceler serdedebilmiştir. Sahabiler hakkında kullandığı ifadeler hoşgörü sınırını zorlayan kusurlar olarak değerlendirilebilir. Ayrıca yaşadığı çağ ve çevrenin etkisiyle Fransız sosyalistlerinden etkilendiği ve kimi yorumlarında bu etkinin izlerinin görüldüğü de söylenebilir. Ali Şeriati’nin de her insan gibi hata edebileceğini, hatalarının ve savaplarının sadece kendini bağlayacağını, okuyucunun takdir edebileceğine inanıyoruz. Fecr Yayınevi olarak ölçümüzün yüce Kur’an-ı Kerim ve onun numue-i timsali olan Hz. Peygamber (s.a) olduğuna inanıyor, Şeriati de dahil bütün insanların bu ölçüler içinde değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Onun her görüşünü onaylamadığımız halde eserlerini yayınlıyor, ama katılmadığımız  görüşlerine de müdahale etmeyi uygun görmüyoruz. Çünkü böyle bir müdahalenin düşüncelerin doğru anlaşılmasına engel olacağı, bunun da hem yazar, hem okur açısından bir hak ihlali sayılacağı kanaatindeyiz. Buna rağmen kimileri, tasvip etmedikleri düşüncelerden dolayı bilinçsiz okuyucuların olumsuz etkileneceği gerekçesiyle vebal alacağımızı düşünebilirler. Fakat biz, genelde Müslüman olmanın, özelde Şeriati okuru olmanın, okuduğu her şeyi kabullenen değil, eleştiren bir seviye gerektirdiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla bütün olumsuzluklarına ve kusurlarına rağmen Şeriati’nin o engin birikiminin bizlere çok şey kazandırdığına ve kazandıracağına inanarak eserlerini külliyat olarak yayınlamaya karar vermiş bulunuyoruz. Buna paralel olarak hem Fars hem de Türk edebiyatına vukufiyetiyle temayüz etmiş mütercimlerden oluşan bir heyet oluşturarak eserlerin en az hata ile çevrilmesine de özen gösterdik. Bu nedenle tercümeler, sadece söz konusu eserleri dağınık vaziyette sunulmaktan kurtarmayacak, Şeriati okurunun liyakatsiz tercümelerden çektiği sıkıntıları da asgariye indirecektir.

Külliyattaki kitapların bazılarında yazara ait olmayan dipnotlar yer almaktadır, İran’daki Dr. Ali Şeriati Eserlerini Derleme Bürosu tarafından eklenen notların sonunda (Derleyen), yayınevimiz tarafından ilave edilen notların sonunda (Fecr), mütercimlerin ilave ettiği notların sonunda ise (Çcv.) ifadeleri kullanılmıştır. Bunların dışındaki dipnotlar Ali Şeriati’ye aittir. Bütün hassasiyet ve çabamıza rağmen, insan olmamız hasebiyle gözümüzden kaçan kusurlar olursa okurumuzdan özür diler, eleştirilerine müteşekkir kalırız. Bu vesileyle Şeriati’ye Allah’tan rahmet diler; başta değerli mütercimler olmak üzere, editörlere, tashih ve redakte heyetine ve eserlerin sizlere ulaşmasında emeği geçen bütün dostlara gönülden teşekkür ederiz.

FECR YAYINEVİ

**

Sahife-i Seccâdiye’den¹ Yirminci Dua
Övülmüş Ahlakı ve Beğenilen Amelleri İsteme Duası

Allahım!  Muhammed’e ve âline rahmet gönder. İmanımı, imanın en olgun derecelerine ulaştır. Yakinimi, yakinin en faziletli mertebelerine eriştir. Niyetimi, niyetlerin en iyisine; amelimi, amellerin en güzeline yükselt. Allah’ım Lütfunla niyetimi kâmil ve halis eyle. Kesin inancımı sabit kıl, kudretinle benden sadır olan kötülükleri ıslah eyle.

Allahım! Muhammed’e ve âline rahmet gönder.  Gönlümün meşgul olmasına neden olan önemli işlerime sen kâfi ol. Beni yarın sorguya çekeceğin işlerle vazifelendir. Zamanımı, beni yapmam için yarattığın şeylerle geçirmemi sağla. Beni senden başkasına muhtaç eyleme. Bana rızkını genişlet. Beni zenginlerin malına mülküne, makamına ve haşmetine özlemle bakanlardan eyleme. Beni aziz eyle. Beni kibre giriftar eyleme. Kendi kulluğunda bana boyun eğdir. İbadetimi kendini beğenmişlik yüzünden heder eyleme. Benim elimle insanları hayra yönelt. Salih amellerimi batıla minnettarlığa çevirme. Bana en yüksek ahlakı bağışla. Beni övünmekten ve gururlanmaktan koru.

Allah’ım Muhammed’e ve âline rahmet gönder. Beni kendi nefsimin önünde alçaltmadıkça insanlar arasında yüceltme. Beni kendi nefsime karsı değersiz kılmadıkça, bende açık seçik bir izzet varetme.

Allahım! Muhammed’e ve aline rahmet gönder. Beni maksadıma doğru götüren faydalı bir hidayetle hidayetlendir ki kendime ondan başka bir yol seçmeyeyim, hak yolundan sapmayayım; o doğru niyetten kuşkuya düşmeyeyim. Beni, ömrüm sana hizmet elbisesi içinde ibadet yolunda olduğu müddetçe yaşat. Ömür yaylamda şeytanın otlama korkusu ortaya çıktığında, gazabının ve öfkenin şiddeti bana yönelmezden ve üzerime birikmezden önce beni kendi katına çağır.

Allahım! Senin düzelteceklerin dışında benim için kusur sayılabilecek hiçbir huyu bende bırakma. Senin güzelleştireceklerinden başka hiçbir yerilmiş sıfatı bende bırakma. Senin kemale erdireceklerin hariç hiçbir güzel ama eksik hasleti bende bırakma.

Allahım! Muhammed’e ve âline rahmet gönder. Kin tutanların benim hakkımdaki şiddetli kinini muhabbete, azgınların kıskançlığını meveddete, salâh ehlinin suizanlarını güvene, yakınlarımın düşmanlığını dostluğa, akrabalarımın kötü davranışlarını iyiliğe, yakınlarımın umursamazlığını nusrete, benimle iyi geçinenlerin dostluğunu gerçek dostluğa, sohbet arkadaşlarımın ihanetini güzel geçime, zalimlerin korkusunun acılığını emniyetin tatlılığına çevir.

Allahım! Muhammed’e ve âline rahmet gönder. Bana zulmedene karşı elimi, bana düşmanlık edene karşı dilimi, benimle inatlaşana karşı da inancımı muzaffer eyle. Bana tuzak kurana karşı tuzağımı, beni kahretmek isteyene karşı gücümü, beni kınamak ve kötü söz söylemek isteyene karşı tekzibimi sağlamlaştır. Beni tehdit edene karşı bana esenlik bahşet. Beni doğru yola ileten kimseye itaat etmeyi ve beni irşat eden kimseye tâbi olmayı bana nasip et.

Allahım! Muhammed’e ve âline rahmet gönder. Bana karşı hile ve düzen kurana nasihat ve ihlasla mukabele etmeyi, benden uzaklaşana iyilikle karşılık vermeyi, beni mahrum bırakana ihsan etmeyi, benden ayrılana ona bağlanarak mükafat vermeyi, gıybetimi yapana onu hayırla anarak muhalefet etmeyi, iyiliğe karşı şükretmeyi ve kötülüğe karşı göz yummayı nasip eyle.

Allahım! Muhammed’e ve âline rahmet gönder. Beni salihlerin süsüyle süsle. Beni, adaleti yaymada, öfkeyi yutmada, fitne ve düşmanlık ateşini söndürmede, dağılmışları bir araya getirmede, insanların arasını düzeltmede, iman sahiplerinin iyiliklerini açığa vurup kusurlarını gizlemede, yumuşak huylulukta, alçakgönüllülükte güzel davranışta, ağırbaşlılıkta, güzel geçinmede, faziletle ileri geçmede, ihsanı ve yüceliği seçmede, kınamayı ve eleştirmeyi bırakmada, ehil olmayanlara ihsan etmeyi terk etmede, ne kadar zor gelirse gelsin hakkı söylemede, çok da olsa sözümdeki ve davranışımdaki iyiliği az saymada, az da olsa sözümdeki ve davranışımda ki kötülüğü çok görmede, muttakilerin bütün bu güzel sıfatlarının elbisesine sarıp sarmala. Bu sıfatları, ibadete devam etme, cemaate uyma ve bidat ehlini terk etme vasıtasıyla kendi görüşüne uygun hale getir ve mükemmelleştir.

Allahım! Muhammed’e ve âline rahmet gönder. Bana, yaşlandığım zaman rızıklarının en genişini, yorulup hastalandığım zaman güçlerinin en sağlamını ver. Beni, sana ibadette tembelliğe, yolunu teşhis etmede körlüğe, dostluğundan başkasını seçme kusuruna, senden ayrılana bağlanma ve sana bağlanandan ayrılma belasına müptela etme. Allah’ım! Beni öyle bir hale getir ki zaruret vaktinde senin yardımının silahıyla saldırıya geçeyim, hacet zamanı yalnız senden isteyeyim, meskenet zamanı ağlayıp inleyerek huzuruna geleyim. Beni, çaresiz kaldığımda senden başkasından yardım isteyecek, yoksul düştüğümde alçakgönüllülükle senden başkasından dilenecek, korktuğumda senden başkasına yalvaracak hale getirme ki bu yüzden senin karşında zillete ve hakarete düşerek senin tarafından görmezden gelinmeyeyim ey merhametlilerin en merhametlisi!

Allahım! Bana, şeytanın arzulardan, zanlardan ve hasetlerden yana gönlüme ilka ettiği şeylere, azametini anarak, kudretini tefekkür ederek, düşmanına karşı tedbir alarak karşı koymayı nasip et. Şeytanın dilime düşürdüğü kötü sözleri, çirkin ifadeleri, ırza küfretmeyi, bâtıla tanıklık etmeyi, yanımda olmayan bir mümine gıybet etmeyi veya yanımdaki biri için kötü söylemeyi, senin hamd sözüne, övgünde mübalağaya, ululanmanda dikkate ve çabaya, nimetine şükre, ihsanını itirafa ve nimetlerini saymaya dönüştür.

Allahım! Muhammed’e ve âline rahmet gönder. Sen beni korumaya kâdir olduğun halde beni zulme uğrayanlardan eyleme. Beni engellemeye gücün yettiği halde başkasına zulmedenlerden eyleme. Beni hidayet etmen mümkün olduğu halde sapkınlardan eyleme. Hayatımın refahı senin elinde olduğu halde be-

————

¹. Şia’nın dördüncü imamı Ali Zeynelabidin’in dualarından oluşan eser. Çok ibadet ettiği için kendisine İmam Seccad denilmiştir. (Fecr)

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Medeniyet Tarihi I ~ Ali ŞeriatiMedeniyet Tarihi I

    Medeniyet Tarihi I

    Ali Şeriati

    Her medeniyetin tarihsel bir serüveni ve yapı tarzından ve inşasında kullanılan unsurlardan meydana gelen görünür bir bedeni vardır. Bir medeniyetin bu yönlerini incelemek kolaydır....

  2. İbrahim’le Buluşma ~ Ali Şeriatiİbrahim’le Buluşma

    İbrahim’le Buluşma

    Ali Şeriati

    Putperestlik, heykele tapmak değildir; yakuttan, hurmadan, tahtadan, hamurdan yapılan bir heykele ibadet etmek değildir. Putperestlik, sosyal durumu tanrılar ve din aracılığıyla meşrulaştırmaktan ibarettir. İbrahim,...

  3. İran ve İslam ~ Ali Şeriatiİran ve İslam

    İran ve İslam

    Ali Şeriati

    Acaba İran İslam’ı kabul etmek için hazır mıydı ve İslam öğretisine ihtiyacın zamanı mıydı, değil miydi? Acaba İslam öğretisi, yedinci yüzyılda İran toplumunun ihtiyaçlarıyla...

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur